Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/931 E. 2022/842 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/931 Esas
KARAR NO:2022/842

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:01/08/2018
KARAR TARİHİ:13/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9. Maddesi gereğince Türk Milleti adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili — Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; — kapsamında, davalı şirketin —- filiali ile müvekkili şirketin —- firması —arasında imzalanan— tarihli taşeron sözleşmesi gereği müvekkili şirketin, ölçüm projelendirme kapı montajı ve montaj yönetimi işlerinin yapımını üstlendiğini, müvekkilinin mevcut sözleşme ve şartnameler uyarınca yüklenmiş olduğu tüm işler için eksiksiz malzeme ekipman ve iş gücünü tedarik ederek çalışmaya hazır bulunduğunu, buna karşın; montaj mallarının çalışmaya elverişli biçimde kendilerine teslim edilmemiş olması, şantiye sahasındaki inşaat sorunları, davalı şirketten kaynaklanan organizasyon bozuklukları, sahada iş yüklenmiş olan başkaca taşeron firmaların kusur ve ilerleyiş sorunlarından kaynaklı olarak, davacı şirketin üstlendiği işlere zamanında başlaması ve öngörülen sürelerde tamamlayabilmesinin mümkün olmadığını, davacının üstlenmiş olduğu işler kapsamında tamamlanan işlerin, müvekkili yandan kaynaklanmayan gerekçelerle tekrar tekrar yapılmak zorunda kalındığını, montaj işi biten bölümlerde malzemeleri, davalı şirketin herhangi bir haklı gerekçe olmaksızın teslim almadığını, şantiye sahasında bırakmış ve malzemelerin zarara uğraması da sözleşme ile belirlenen montaj süresinin aşılmasına sebebiyet verdiğini, müvekkili şirketin çalışma yapmasını fiilen imkansız kılan bu durumların tamamının, davalı şirketin kusurundan kaynaklandığını, bu hususta müvekkili şirkete yüklenebilecek herhangi bir sorumluluk bulunmadığını, harici gerekçelerle uzayan işlerden kaynaklı olarak şantiye sahasında zarar gören ayarları bozulan malzemeler için açık hesap işçilik ve malzeme bedellerine ilişkin davalı şirketin —- filiali ile davacı arasında —- tarihli mutabakat imzalandığını ve bu kapsamda davacı şirket tarafından gerekli malzemelerin tedarikinin sağlanıp davalı şirkete teslim edildiğini, tedarik ve teslim edilen malzemelere karşılık davalı şirkete —bedelli fatura kesildiğini ve ayrıca anılan borcun —- tarihli hesap mutabakatında da davalı şirket tarafından kabul edildiğini, bununla birlikte davalı şirketin, müvekkili tarafından kendisine—-teslim edilen malzemeleri—- şantiye sahasına nakletmesinin ardından malzemelerin tüm montaj işlemlerinin de müvekkili tarafından eksiksiz şekilde yapıldığını, bu hizmete karşılık olarak açık hesap bakiyesi olan — için davalı şirketin —yetkililerinin önerisi üzerine — filiali adına — tarih ve—–hizmet faturası kesildiğini, faturanın davalı şirketin merkez ofisine gönderildiğini ancak bu faturaya davalı şirket tarafından haksız şekilde itiraz edildiğini, borçlu davalı şirkete — tarihinde—yevmiye no.lu ihtarnameyle borcun —iş günü içinde ödenmesi için ihtar gönderildiğini,— tarihinde borçlu şirkete tebliğ olduğunu, ihtarnameye herhangi bir cevap verilmediğini, kendisine kusurlarından kaynaklanmayan gerekçelerle uzayan işler sebebiyle davacının makul sayılmayacak süreler boyunca montaj yönetimi ve montaj servisi için şantiye sahasına da sürekli olarak personel, el makineleri ve sair ekipman bulundurmak zorunda kaldığını, doğan maliyetin, ciddi miktarda maddi zarara sebep olduğunu söz konusu zararlara ilişkin olarak her türlü talep ve haklarının saklı olduğunu, alacağın tahsili amacıyla — Esas no.lu dosyasıyla davalı şirket adına takip başlatıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli itirazı ile takibin durdurulduğunu belirterek davanın kabulüne, borçlunun itirazının iptaline, takibin devamına, davalının, alacağın — az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu icra dosyası incelendiğinde davacının müvekkili tarafından kabul edilmeyen bir fatura ile davalı tarafından ilk planda kabul edilen lakin davacı tarafın üstlenmiş olduğu işleri yerine getirmemesi sebebi ile itiraz ettiği — adet fatura alacağının söz konusu olduğunu, taraflar arasında bir eser sözleşmesi olduğunu, davacının iş bu sözleşme kapsamında ifa işlemlerini yerine getiremediğini ikrar ettiğini, lakin üstlenilen işlerin yerine getirilememesi, ayıplı ya da hatalı işlerin kendi kusurundan kaynaklanmadığını beyan ve ikrar ettiğini, bu anlamda dava konusu olan faturaların dayanağı olan işlemin sadece mal satıp teslim etmekten öte, bunların aynı zamanda ayıpsız ve tam olarak montajı ve işler hale getirilmesi olduğunun açık olduğunu, davacı tarafça bu hususlar yerine getirilmemiş olması ve fatura alacaklarının muaccel hale geldiğinin ispat edilememesi sebebi ile açılan iş bu davanın reddinin gerektiğini, davacı ile müvekkili arasında imzalanan —Sözleşmesi ile davacı taraf müvekkili yanın taahhüdü olan “—-” işi tahtında kapı montaj işlerini üstlendiğini, iş bu durum sözleşmenin 3 maddesinde hükme bağlandığını, sözleşmeye göre işin süresi —- tarihine kadar tamamlanması hususunda davacı tarafın taahhütte bulunduğunu, sözleşmenin süre ile ilgili maddesi olan 6 maddenin 6 ve 7 paragraflarında süre uzatım talebi hakkında davacı tarafın iş bu hususu yazılı olarak bildirme yükümlülüğünden bahsedildiğini, bu anlamda davacı tarafça iddia edildiği gibi iş sahasında yer alan bir düzensizlik ya da işverenden kaynaklı bir gecikme var ise bu hususların davacı tarafça yazılı olarak bildirilmesi gerektiğini, bu anlamda durumun yazı ile tespit edilmesi gerektiğini, davacı dava dilekçesi ile sözleşme kapsamında üstlendiği işleri yerine getirememesinde kusuru müvekkili yana yükleme iddiasında ise bu hususu ispat etmesinin asıl olduğunu, bu husus ispatlanmadan sadece fatura düzenlemesine bağlı olarak bu iddia da bulunulmasının alacağın varlığını ortaya koyamadığını, sözleşmenin 14 maddesinde yer alan hükümler kapsamında da davacı taraf üstlendiği sözleşmeyi yerine getirmediğini, bu durum zaten davacı tarafın kabulünde olduğu için sözleşme süresinin bitmesi gereken tarihten çok sonra— tarihinde müvekkili yan tarafından davacı tarafa işleri tamamlaması için son kez bir fırsat verilmek istendiğini ve taraflar arasında dilekçe ekinde yer alan mutabakat tutanağı imza edilmediğini, iş bu metin incelendiğinde sözleşme kapsamında bitirilmesi gereken işlemlerin aradan geçen—–yıldan fazla bir zamana rağmen halen tamamlanmadığı ve bu hususta taraflar arasında ödeme sistemi ile bitirme projesi yapıldığının tespit edileceğini, bir başka anlatım ile davacı taraf işi süresinde yapamadığı gibi, bu hususta müvekkili firmaya bir süre uzatım ya da yazılı gerekçede sunmadığını, davalının tamamen iyi niyeti ile davacı tarafa sözleşme gereklerinin yerine getirilmesi için imkan tanıdığını, buna karşın davacının iş bu mutabakatı sadece kendi lehine yorumlayarak icra takibine konu olan ilk faturayı keşide ettiğini ve müvekkili firmaya gönderdiğini, bahse konu fatura kapsamında davacı taraf üstüne düşeni yapmadığını ve mutabakat metnine rağmen sözleşme gereklerini yerine getirmediğini, burada özelikle ilk fatura tahtında yapılan mutabakat tahtında davacı tarafça ilk fatura ihdas edilmiş ve malların davacı şirket tarafından —- sahasına mal göndermesinin mümkün olmaması sebebi ile bu aşamada kabul edildiğini, buna karşın yukarıda açıklandığı üzere davalı firma mutabakat ve sözleşme tahtında tüm işlemlerin yapılması sonrası taahhüt edilen ödemeleri yapmayı kabul ve taahhüt ettiğini, buna karşın davacı yanın sözleşme edimlerini yerine getirmeden, şantiye sahasını terk ettiğini, bu sebeple icra takibine konu edilen ikinci faturanın ise müvekkili şirket tarafından kabul edilmediğini ve yasal şekilde davacı tarafa iade edildiğini, davacı mutabakat kapsamında da işlemleri tamamlamadığını ve üstlendiği işleri tamamlamadan iş sahasını terk ettiğini, mutabakat şartlarının yerine getirilmeyeceğinin —- tarihinde davacı şirket yetkilisi olan —-tarafından mail ile bildirildiğini, kendisine ait olan şirket uzantılı — adresinde gönderilen bildirim ile davacı şirket yetkilisi sözleşme konusu işler hususunda ek bedel almadan işlem yapmayacağını beyan ettiğini ve şantiye sahasından davacı şirketin ayrılması ile sözleşme konusu işlemler yerine getirilmediğini, davacı eksik ve ayıplı işleri—- tarihinde davacı şirket yetkilisi ile beraber kayda ve videoya aldığını ve davacı şirket ile de paylaşıldığını, müvekkili şirket yetkilileri tarafından davacı şirket yetkilerine müetaddit zamanlar işlerin tamamlanması hususunda mail ile bildirim yaptıkları gibi şifahi olarak da bu hususlarda beyanda bulunduklarını, bu anlamda üstüne düşen edimleri yerine getirmeyen davacı olmakla açılan iş bu davanın ret edilmesi gerektiğini, dava konusu icra dosyasında takip konusu olan her iki fatura sözleşme ve mutabakat kapsamında işlemlerin tamamlanması sebebi ile müvekkili tarafından ödeme yapılmayacağının açık olduğunu, bu anlamda faturaya dayalı olarak alacağını talep eden davacı tarafın iş bu sözleşme tahtında edimlerini yaptığını ya da edimlerinin yapılmamasında kendi kusurunun olmadığını tam olarak ispat etmesi gerektiğini belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, ibraz ettikleri tüm deliller—-Esas sayılı dosyası ve mahkememizce alınan —raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.—- esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine — fatura alacağı ve —- işlemiş faiz olmak üzere toplam — tahsiline yönelik icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya — tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından — tarihinde icra takibine itiraz edildiği, davanın yasal — yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.Mahkememizce taraf vekillerinin bildirmiş olduğu tüm deliller toplanmıştır.Mahkememizin — tarihli celsesinde dinlenen davacı tanığı ; “ben davacı şirketi aramızdaki ticari ilişki sebebiyle tanırım , davaya konuya ilişkinde bilgim bulunmaktadır, bildiğim kadarıyla taraflar arasında —-yapılacak projeye ilşikin olarak anlaşma sağlanmıştır, davacı taraf davalı tarafça yapılacak işe ilişkin olarak kapı kilit ve montajı işini üstlenmiştir, montajlanacak ürünler arasında yetkilisi olduğum—- şirketinden alınan ürünlerde bulunmaktadır, yetkilisi olduğum şirket tarafından davacıya montajlanacak kapıların aksesuarları satılmıştır, yapılacak yer bir —kere şantiyeye gittim, davalı tarafın çalışanları ile de tanıştım, davalı taraf iş kendisine verilmesine rağmen işi ağırdan aldı ve —ayı geldiğinde davacı ile sözleşmeyi imzaladı, anlaşmalarına göre — ayında teslimat yapılacaktı, normalde ticari hayatta böyle bir — merkezinin yapılması için açılıştan yaklaşık—– ay önce kapı siparişleri verilmesi gerekirken davalı taraf bunu daha geç yapmıştır, taraflar arasındaki ilişkinin ayrıntılarına davacıya verilen işe ilişin olarak davacı ile birlikte hareket ettiğim için bilmekteyim, davalı tarafa sürekli geç kalındığnıı bildirdik, ancak buna rağmen davalı —ayında söz konusu işi verdi ancak montajlama işi için gerekli şeyleri tamamlamamıştı, örneğin kapı olmasına rağmen kapının takılacağı duvar yoktu, ancak resmi açılış yapılacağı için alelacele —tarafa kapılar taktırıldı, resmi açılış yapıldıktan sonra — merkezi tekrar kapatıldı, bundan sonra açılış sırasında kapıda meydana gelen hasarların düzeltilmesi talep edildi, resmi açılıştan sonra — merkezi kapatıldı ancak — yıl kadar inşaat çalışmaları devam etti, benim şirketimin davacıya verdiği ürünlerde ve davacının üstlendiği iş sebebiyle taktığı kapılarda herhang ibir eksiklik , kalitesitlik veya geç teslim olmamasına rağmen devam eden inşaat işleri nedeniyle kapı ve aksesuarları zarar görmüştür, benim şirketimin veya —şirket olan davacının herhangi bir kusuru olmamasına rağmen davalı tarafın başkaca işleri olması ve davalı taraf ile çalışmak istememiz sebebiyle ücret istemeden talep ettikleri şekilde sonradan hasar görmüş ürünleri değiştirdik, bildiğim kadarıyla davacı üstlendiği işi gereği gibi yerine getirmesine rağmen davalı tarafç sözleşme bedelinin bir kısmı ödenmiştir, halen ödenmeyen kısım bulunmaktadır” beyanında bulunmuş ve beyanını imzası ile tasdik etmiştir.Mahkememizin —tarihli celsesinde dinlenen davacı tanığı — ; “ben dava dışı — kilitleme sistemleri şirketinde çalışmaktayım, tarafları bu sebeple tanırım, ben davacı şirketi aramızdaki ticari ilişki sebebiyle tanırım , — yapılacak bir inşaata ilişkin olarak davacı ile davalı arasında taşeron sözleşmesi imzalandığını biliyorum, davacı taraf yapılacak olan inşaata kapı montajı yapacaktı, ben hatırladğım kadarıyla — kez inşaata gittim, gittiğim her dönem mevsim geçişi dönemiydi, gittiğimde inşaat devam etmekteydi, davacı taraf kapı montajını yapmaya çalışıyordu, ancak bir taraftan da inşaat işleri devam ettiği için de davacı tarafça yapılan kapılar çalıştığım şirket tarafından davacıya temin edilen ürünler zarar görmekteydi, örneğin inşaatta çalışma olduğnudan el arabası takılan kapılara çarpıyor ve bu şekilde zarar görmesine sebep oluyordu, —- ilişkin olarak resmi açılış yapıldı ancak resmi açılışın tarihini hatırlamıyorum, resmi açılış da bildiğim kadarıyla davacı yüklendiği için—-civarını tamamlamıştı,önemsiz sayılan bir kaç kapı kalmıştı, kapıların bir kısmı tamamen onarılmayacak şekilde hasar görmüştü, bir kısmının hasarı ise boyanarak giderilebilecek nitelikteydi, bu nedenle bir kısmı şantiye alanında boyanda bir kısım kapı ise yenisi ile değişirildi, bizim davacıya verdiğimiz bir kısım ürünlerde hasar görmüştü, bunları da yenileri ile değiştirdik, açılıştan sonra — kapatılıp kapatılmadığını bilemiyorum, davacı tarafça yapılan işin süresi yaklaşık — yıl kadar sürmüştür” beyanında bulunmuş ve beyanını imzası ile tasdik etmiştir.Mahkememizce davacı tanığı —dinlenmesi için –Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmış,— Asliye Ticaret Mahkemesi’nin— Talimat numaralı dosyası ile dinlenilen davacı tanığı — davaya konu proje ile ilgili kapıları üreten—sahibiyim. Ben şantiyelerde dava konusu iş ile ilgili ziyaretlerde bulundum, inşaatı ziyaret ettiğimde kapı yerlerinin hiçbirinin hazır olmadığını ve sorunlu olduğunu gördüm, kapı ölçüleri çok büyük olduğu için mevcut yerlere kör kapı yapılmasını söyledik, davalı şirketin yetkilerini bu şekilde uyarmamıza rağmen bizi dinlemediler, bu işi bize yönlendiren davacı şirkettir, kapıları monte edileceği yerler zamanında hazırlanmadığı için bizim imal ettiğimiz kapılar inşaat alanında zarar gördü, bu gecikmelerden dolayı bizde kendi işimizi gecikmeli olarak yaptık, biz kapıların montajı işinde davacı şirkete teknik destek sağlayacaktık, daha sonra davalı şirket bizden ilave kapı yapmamızı istedik, ancak davalı şirketin yönlendirmesi ile bu kapıları yapmak istemedik, çünkü bize yapılacak ödemelerde gecikmişti, biz davalı şirkete bitmiş ürün gönderdik, gönderdiğimiz ürünlerde herhangi bir sıkıntı yoktu, ancak dediğimiz gibi montaj yapılacak yerler zamanında hazırlanmadığı için bekleme süresinde kapıların diğer çalışanların üzerine birşeyler koymaları sebebiyle zarar görmeleri söz konusu olmuştur” beyanında bulunmuş ve beyanını imzası ile tasdik etmiştir.Mahkememizin —-tarihli celsesinde dinlenen davalı tanığı—- ; “ben davalı— firması çalışanıyım, firmanın satın alma, montaj aşamasına kadarki sözleşme şartları, fiyat ve anlaşmalarını ben yapmaktayım, biz davacı firma ile iki ayrı montaj ve kapı alımı sözleşmesi şeklinde sözleşme yaptık, kapılar bu şartlar altında tarafımızdan —-getirildi, —Firması ile sonrasında yapılan mutabakat sözleşmesine istinaden son teslimleri düzgün bir şekilde tarafımıza yapmadıkları, yaklaşık— civarında kapı vardı, bunlardan kusurlu olanlar vardı kusurlu kapılar ve kusurlu aksesuarların olduğu kısımlar için mutabakat yapıldı, bunlarla alakalı getirdikleri aksesuarlarla kapıya uygun bir şekilde montaj yapılıp ve kapıların ayarlamaları uygun bir şekilde yapılmadığı için tarafımızdan teslim alınmadı, kusurlar sunduğumuz video ve fotoğraflarda mevcuttur, kapılar ilk takıldığı zaman bizim tarafımızdan yapılan çizilmeler, zararlar ve darbeler herhangi bir şekilde davacı firmaya yansıtılmamıştır, biz karşı taraftan sadece o kapıların düzgün ve fonksiyonlarına uygun bir şekilde çalışmasını sağlayacak taleplerde bulunduk, sonrasında — firması —- geldi biz bu —-bedelsiz vereceğiz dediler, bizde aldığımız bu aksesuarları başka bir firmanın yetkili montajcısından ricada bulunarak bedelsiz bir şekilde taktırdık, (davacı vekilinin talebi üzerine)— kapının hepsinde kusur yoktu, bazı kapıların aksesuar kısımlarında kusur vardı, aksesuar firmasını biz sahaya davet ettik ve onlarda bazı kusurları kapı içindeki —– olması gerekirken —- mm olarak getirildiğini, ve bunların kapının hareketlerine engel olduğunu kendileri kabul etti ve sıkıntılı olan durumlar üzerine kendileri ile mutabakat sözleşmesi imzaladık, sözleşmede anlaştığımız üzere—- tarihinde getirmeleri gerekiyordu, ancak bu tarihte teslim edemediler, biz video kayıtlarını —- ayında sahaya çıktığımızda devam ettiğini ve firmaya yazılı olarak bildirimde bulunduk, kapıların anlaşması firma ile kapı+montaj şeklindedir, aksesuarları ile birlikte montajlanmamış kapıların kusurlu olup olmadıklarının anlaşılması mümkün değildir, (davalı vekilinin talebi üzerine ) yetkili firma iş bitmeden bize baskı kurarak biz işimizi bitirdik ve ödemelerimizi yapın şeklinde baskı kurdular, biz işi kendimiz teslim alamadık, müşavir firmada bizden teslim almadı, onlarda bunun üzerine biz daha bu konu ile alakalı birşey yapmayacağız, hakkımızı mahkemede arayacağız şeklinde söylemde bulundular, işleri bize teslim etmedikleri için mutabakat sözleşmesinde yer alan son ödeme kısmı kendilerine yapılmamıştır” beyanında bulunmuş ve beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Mahkememizin —- tarihli celsesinde dinlenen davalı tanığı —- ; “ben davalı firmada—-olarak çalışmaktayım, dava konusu projede —- ayında proje müdürü olarak atandım, adı geçen proje kapsamlı büyük bir projedir, irili ufaklı bir çok taşeronların bulunduğu projedir, —tarihinde mutabakat imzaladık, davacı şirket —- tarihinde işi bitirmeyi bize taahhüt etti, bize sözlü olarak dediklerinde bunların daha bitmediğini, istenilen kaliteyi yakalayamadıklarını beyan ettik, ben tüm saha ekibimle birlikte—- tarihinde bir video çektim, biz kapıların bizden kaynaklı zararlarını davacı taraftan talep etmedik, biz kalitenin istenilen standartlarda olmadığını bildirdik, kapının fiziki kusuru, çarpma, görselliğinden ziyade işlevi ile alakalı kusurları gidermelerini istedik, kapı kilitlerinin davacı şirketin tedairk ettiği —– şirketini de davet ettik, onların saha ekipleri kilit mekanizmasındaki , kilit göbeklerindeki sıkıntılı yerleri kendileri de tespit ettiler, hatta kendileri bedelsiz olarak göndereceklerini bildirdiler ve gönderdiler, bizim istediğimiz şeyler kapının açılıp kapanırken takılmaması, göbekteki esnemenin olmaması gerekirdi, çünkü bunlar ağır kapılar olduğu için hareketsiz sağlam durması gerekmektedir, şuan için bizim garanti kapsamımız — yıldır, — yılından itibaren başlayor ve—yılına kadar devam etmekte, bu kapılarla ilgili işverenimize herhangi bir şekilde teslimat yapmadık, hukuki olarak sorumluluğumuz devam etmektedir, biz bu kapıların işverenimize yükümlülüğümüzden dolayı davacının kapılarını düzeltmesi için başka bir firmadan destek aldık, istenildiğinde yapabileceklerini, kabul gören kapıların olduğunu beyan ettik, kapıların montajı yapılırken inşaatın devam edip etmediğini bilmiyorum çünkü ben o dönemde yoktum, resmi açılış tahminimce — ayındaydı, akabinde daha sonra kalan bütün taşeronların eksik olan işlerine devam ettiklerini biliyorumben davalı firmada— mühendisi olarak çalışmaktayım, dava konusu projede — ayında —- müdürü olarak atandım, adı geçen proje kapsamlı büyük bir projedir, irili ufaklı bir çok taşeronların bulunduğu projedir,— tarihinde mutabakat imzaladık, davacı şirket — tarihinde işi bitirmeyi bize taahhüt etti, bize sözlü olarak dediklerinde bunların daha bitmediğini, istenilen kaliteyi yakalayamadıklarını beyan ettik, ben tüm saha ekibimle birlikte —tarihinde bir video çektim, biz kapıların bizden kaynaklı zararlarını davacı taraftan talep etmedik, biz kalitenin istenilen standartlarda olmadığını bildirdik, kapının fiziki kusuru, çarpma, görselliğinden ziyade işlevi ile alakalı kusurları gidermelerini istedik, kapı kilitlerinin davacı şirketin tedairk ettiği—şirketini de davet ettik, onların saha ekipleri kilit mekanizmasındaki , kilit göbeklerindeki sıkıntılı yerleri kendileri de tespit ettiler, hatta kendileri bedelsiz olarak göndereceklerini bildirdiler ve gönderdiler, bizim istediğimiz şeyler kapının açılıp kapanırken takılmaması, göbekteki esnemenin olmaması gerekirdi, çünkü bunlar ağır kapılar olduğu için hareketsiz sağlam durması gerekmektedir, şuan için bizim garanti kapsamımız — yıldır,—yılından itibaren başlayor ve — yılına kadar devam etmekte, bu kapılarla ilgili işverenimize herhangi bir şekilde teslimat yapmadık, hukuki olarak sorumluluğumuz devam etmektedir, biz bu kapıların işverenimize yükümlülüğümüzden dolayı davacının kapılarını düzeltmesi için başka bir firmadan destek aldık, istenildiğinde yapabileceklerini, kabul gören kapıların olduğunu beyan ettik, kapıların montajı yapılırken inşaatın devam edip etmediğini bilmiyorum çünkü ben o dönemde yoktum, resmi açılış tahminimce — ayındaydı, akabinde daha sonra kalan bütün taşeronların eksik olan işlerine devam ettiklerini biliyorum” beyanında bulunmuş ve beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Mahkememizce davacı tanığı — dinlenmesi için —Asliye Hukuk Mahkemesi’ne (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) talimat yazılmış,— Asliye Hukuk Mahkemesi’nin— Talimat numaralı dosyası ile dinlenilen davacı tanığı —; “Davalı şirket adına—adet—montojının yapımını üstlendir, ben projenin başından sonuna kadar– müdürü ve — kişilik montaj ekibinin başı olarak görev yaptım, bizim ekiplerimiz — usta — yardımcı olarak– kişiden oluşuyor, toplam — ekibimiz var, günde ekip başına — kapı olmak üzere toplam — kapı takılarak montaj işlemlerinin — ayda bitmesini planladık, bina akıllı bina olduğu için elektronik geçiş süreçlerini de düşünerek toplam — ay iş süreci hesaplandı, fakat şantiyeye gittiğimizde kapı mahalleri hazır değildi, bu sebeple biz — haftada sadece — kapı takabildik, sonrasında bütün inşaatı gezerek ölçüleri belirledik, normalde davalı şirketin bunları hazır etmesi gerekiyordu, davalı şirkte üzerine düşün yükümlülüğü yerine getirmemişti, davalı şirket montajını yaptığımız kapıların teslim tutanağını kesinlikle imzalamadı, montojı tamamlanmış kapıları korumaya almadılar, bu şantiyede aynı anda — kişi çalıştı, büyük bir projeydi, bizim montojını yaptığımız kapılarda darbeler, çekiçle açmalar, kapı kanatlarının aralarına metaller sokmalar yapılmıştı, bunlar tamamen şantiye ortamından dolayı hasar görmüştür, bizim ekiplerimiz kapıları sadece bir kere boyadı onlar– kere boyadılar, kapıların bütün ayarları-işlevleri bozulmuştu, bizim teslim ettiğimiz gibi değildi ve davalı şirket bizden kapıların ilk günkü gibi fonksiyonlu çalışmasını talep etmiştir ancak bu inşaat ve şantiye ortamında kapıların aldığı hasardan dolayı mümkün değildir, İlkinşaat sözleşmemizi imzalamamıştır, sadece — müdürü imzalamıştır, şirket kaşesi yoktur, bu davalı şirketin art niyetli olduğunun göstergesidir, proje aşamasında — defa–müdürü, — müdür, — sayısız kere değişmiştir, her değişimden sonra biz kesinlikle ne olduğunu bilmiyoruz, biz bundan sonrasını bakarız, bizim için bu kapılar kabul edilemez diyerek bize karşı bir tavır takındılar, davalı şirket —firmasını kendilerinin davet ettiğini beyan etmiş ise de adı geçen firma bizim— firmamızdır ve öncesinde — kere şantiyeyi ziyaret etmişlerdir, açılış öncesi İlk İnşaatın isteği üzerine —adına kapıların montajını yaptık, ilk inşaat bize ödeme sözü verdiği halde, ödemeyi —alacaksınız diyerek bizi — firmasıyla karşı karşıya bıraktı, şantiyede kavga çıktı, —kişi arasında yaralananları gözümle gördüm, ölenler olduğu söylendi ancak buna ilişkin görgüye dayalı bir bilgim yoktur, biz bu ortamda bile çalışmaya devam ettik, en son yaptığımız sözleşmede bir mal bedeli var, bir de montaj bedeli var, malzeme gittikten sonra biz — şantiyeye gittik ödeme almak için — bey bize önce işimizi bitirmemiz gerektiğini yoksa ödeme yapılmayacağını söyledi, bana “ben burada — müdürü olmasaydım elimden bir kaza çıkacak” diyerek kabaca ve tehditkar olarak konuştu, biz ilkinşaat ile sözleşmeyi yaptık ancak sorunlar olduğunda bizi başka bir firmaya yönlendirmek istediler, biz İlk inşaata karşı sorumluluklarımızı yerine getirdik, kalan mal bakiyesi — ve montaj ücretri ise — bunların ödenmesini istiyoruz, karşı taraf biz bütün sorumluluklarımızı ve yükümlülüklerimizi yerine getirmemize rağmen ödeme yapmamıştır, ayrıca — ay sürecek projenin davalı tarafın sorumluluklarını yerine getirmemesi üzerine —yılda bitmesi sonucu uğradığımız maddi zararın giderilmesine ilişkin ayrıca dava açacağız” beyanında bulunmuş ve beyanını imzası ile tasdik etmiştir.Mahkememizce dosya —- tevdi edilerek tarafların sunduğu deliller ve tarafların ticari defterleri üzerinde — tarafından inceleme yapılmak ve dosya kapsamında rapor düzenlenmek üzere — heyetinden rapor alınmasına karar verilmiştir.
—tarihli— heyet raporunda özetle; Davacı vekili tarafından incelemeye sunulan— yıllarına ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden; süresinde açılış tasdiklerinin yapıldığı, kural ve standartlara uygun tutulduğu, ticari defterlerin birbirlerini teyit ettiği, süresinde kapanış tasdikinin yapıldığı, görüldüğünden, davacının —- yıllarına ait yılı ticari defterlerinin davacı lehine delil vasfının bulunduğu, davacının ticari defterlerinde özetle; taraflar arası ticari ilişkinin —- tarihinde başladığı, davacı tarafından davalıya — adet toplam — tutarında fatura düzenlendiği davalı tarafından davacıya ilk — fatura tutarı olan —- tutarında ödeme yapıldığı, (son iki faturanın ödenmediği) —- tarihi itibarıyla hesabın kapatıldığı, (bakiyenin —olduğu) takip tarihi olan — tarihi itibarıyla, Davacının davalıdan —- alacaklı olduğu, bu alacağın davacı tarafından davalıya düzenlenen —-faturadan kaynaklandığı, davalı tarafın incelemeye katılmadığı,—- değerlendirmesi; Taraflar arasında, dava konusu Kapı Monlaj İşlerine ilişkin —tarihli akdedilen Taşeron Sözleşmesi ve aynı işin devamı niteliğindeki— tarihinde tanzim edilen “Mutabakat Tutanağı”nın incelemesinde; — sayılı fatura karşılığı olan muhtelif kapı aksesuarları — dahil—- sayılı fatura karşılığı—-ve proje yönetim hizmet (metal kapı ve kapı geçiş sistemleri danışmanlığı) hizmetine ilişkin olarak —dahil —- alacak talep edildiği, — dahil —tutarlı fatura içeriği yukarıda açıklanmış bulunup, talep edilen miktar içerisinde sözleşmede işin konusu olan kapı montaj işleri yer aldığı, —- miktarlı fatura tutarı ise sözleşme ve mutabakat tutanağından yer almayan bir talep olduğu kanaatinc varıldığından, davacının davalıdan —-tutarlı alacağının talep edemeyeceği sonucuna varıldığı, arz edilen nedenlerle davacının davalıdan icra takip tarihi olan— tarihi itibarıyla —- işlemiş faiz olmak üzere toplam — alacaklı olduğu, davacının — alacağı için 3095 sayılı yasaya (Md.4-a) istinaden, icra takip tarihi olan; — tatihinden itibaren değişen oranlarda faiz talep edebileceği, tarafların, inkâr tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin mahkemenin takdiri içinde kaldığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
—- raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, taraf vekillerinin itirazlarının değerlendirilmesi amacıyla dosya yeni oluşturulan— heyetine tevdi edilmiştir.
— tarihli — heyeti —. Kök raporunda özetle; Sayın Mahkemenin talebiyle dava dosyasına —- sayılı yazı cevabı ekinde gönderilen —dönemi — dökümü incelendiğinde davacının—döneminde davalı—satılan/verilen Mal ve Hizmete ilişkin — adet fatura karşılığı toplam —- satım bildirimi yaptığı, bu tutarın dava konusu — adet fatura olduğu tespit edildiği, mahkemenin talebiyle dava dosyasına —- sayılı yazı cevabı ekinde gönderilen — davalı —- dökümü incelendiğinde davalı — adet fatura karşılığı toplam — alım bildirimi yaptığı, bu tutarın dava konusu — tarih ve —bedelli fatura olduğu tespit edildiği, somut olayda, davacı tarafından —- tarih, — yevmiye no.lu ihtarnamesi ile dava konusu icra takip dayanağı faturalar kapsamında alacaklarının bulunduğu, ihtarname tarihinden itibaren— gün içerisinde ödenmesinin ihtar edildiği, söz konusu ihtarnamenin—- tarihinde davalıya tebliğ edildiği, sayın mahkemenin tamamen davacı lehine hüküm kurması halinde, —- tarihinde davacı alacağının muaccel hale geldiği, işbu kabul ve — tarafından belirlenen— Mevduata Kamu Bankalarınca fiilen uygulanan azami yılık faiz oranına göre dava konusu icra takibi dayanağı alacağa takip tarihine kadar — işlemiş faiz hesaplandığı, davacının —- yıllarına ait ticari defterleri, dosya kapsamında düzenlenen— tarihli —- heyet raporunda incelendiği; “.ticari defterlerin 6102 sayılı TTK. ilgili hükümleri yönünden, süresinde açılış tasdiklerinin yapıldığı, kural ve standartlara uygun tutulduğu, ticari defterlerin birbirlerini teyit ettiği, süresinde kapanış tasdikinin yapıldığı görüldüğünden,ticari defterlerinin davacı lehine delil vasfının bulunduğu.takip tarihi olan—- tarihi itibarıyla davacı yanın davalı yandan —-alacaklı olduğunun.” tespit edildiği, rapordaki —-dökümünde dava konusu icra takip dayanağı —-adet faturanın davacının kendi defterlerinde kayıtlı olduğu görüldüğü, Mahkemenin — tarihli celsesinde taraflara inceleme gün ve saatinde ticari defterlerin ibraz edilmesi ve/veya yerinde inceleme talep edilmesi için kesin süre verilmiş olmasına, duruşmada davalı vekiline tefhim edilmesine rağmen davalı tarafından defter- belge ibraz edilmediği, işbu hususun dosya kapsamında düzenlenen —tarihli — raporunda da belirtildiği, davacı vekili tarafından dava dosyasına sunulan faturaların yapılan incelemesinde, davalıya satılan mallar ve verilen hizmete ilişkin olarak davacı şirket tarafından tanzim edildiği, faturaların teslimine ilişkin isim imzanın bulunmadığı, faturalar toplam tutarının —-olduğu görüldüğü, dava dosyasında mübrez— tarihli cari hesap mutabakat metni fotokopisinin yapılan incelemesinde, davalı şirketin, nezdindeki davacı şirket cari hesabının —tarihi itibariyle—alacak bakiye gösterdiği, mutabık olunup olunmadığının bildirilmesinin istenildiği, davacı şirketin — tarihi itibariyle —- borç bakiye verdiği hususunda mutabık olduğunu bildirdiği, tarafların kaşe ve imzası ile tanzim edildiği görüldüğü, İhtilaf konusu —tarih ve—— bedelli fatura içeriğine göre Mal teslimi yapılmış ve Davalı muhasebe kayıtlarına da işlenmiş olduğu, bu tutarın da yukarıda açıklandığı üzere mutabakat tutanağında belirlenen tutarla —-uyumlu olduğu dolayısıyla bu fatura tutarında herhangi bir ihtilaf olmadığı, diğer ihtilaf konusu olan —- tarih ve —–bedelli fatura içeriğine göre yurt dışı teknik — hizmet faturası olduğu görülmekle beraber söz konusu hizmetin tam ve eksiksiz yerine getirildiği konusunda davacı tarafından herhangi bir kanıtlayıcı belge sunulmadığı, ancak bu tutarında hem sözleşmede belirlenen montaj yönetimi tutarı ile hem de mutabakat tutanağında belirlenen tutarın —- altında olduğu, dosyaya sunulan yazışmalar ve video kayıtları detaylıca incelendiğinde malzeme tedarikinin yapıldığı, montajların yapıldığı ancak kapılarda bir takım ayarsızlıklar olduğu, yapım işleri genel şartnamesi ve genel kabul görmüş uygulamalara göre yapılan işlerde meydana gelen her eksik, kusur ve ayıp eserin idarece kabulüne mani olmadığı, uygulamalarda yapılan işin idarece kabulüne engel olmayan eksik, kusur ve ayıplar için kesilecek bedel nefaset kesintisi olarak kabul edildiği ancak uygulamada, ayıplı iş ile eksik iş kavramları çoğunlukla karıştırıldığı, ayıplı işte, imal edilen eserin kullanışsız olması veya sözleşmede öngörülen nitelikleri taşımaması hali mevcut iken; eksik işte ise eserin tamamlanamaması söz konusu olduğu, birinci durumda iş sahibinin ayıp ihbarında bulunması gerekli iken ikinci halde ayıp ihbarı gerekmediği, dava konusu işte ise ayıplı ve sorunlu kapılar olduğu davacıya bildirildiği, davacının ise projenin daha inşaat aşamasında olması ve işçilerin olumsuz kullanmasından dolayı hasar ve ayar bozukluklarının oluştuğunu ileri sürdüğü, görüleceği üzere taraflar arasında eksik ya da hiç yapılmamış bir iddia yada talep olmadığı, ancak nefasete konu olabilecek ayıplar olduğu değerlendirildiği, Yapım İşleri Genel Şartnamesi 41 inci maddesi on ikinci fıkrasında isimlendirilmeden “Geçici kabul için yapılan incelemede, teknik olarak kabulünde sakınca görülmeyen ve işin idareye teslimini ve kullanılmasını ve/veya işletilmesini engellemeyen, giderilmesi de mümkün olmayan veya fazla harcama ve zaman kaybını gerektiren, kusur ve eksiklikler görülecek olursa yüklenicinin varsa hakediş veya teminatından uygun görülecek bir bedel kesilmek şartı ile iş idare tarafından bu hali ile kabul edilebilir” şeklinde tanımlandığı, nefaset kesintisinin yönetmelik ile belirlenmiş bir oranı yoktur ancak genel uygulama ve teamüllere göre bu kesintinin kabul edilebilirlik oranı (bu işin özellikleri de dikkate alındığında) —olarak belirtildiği, dava konusu sözleşme bedeli — ve kesilebilecek nefaset tutarı sözleşme bedelinin — yani — olarak kabul edilebileceği, davacının—- tarih ve —.- içeriğine göre malzeme tedariki olduğu görünen— bedelli fatura tutarını talep edebileceği, ancak hizmetin tam ve eksiksiz olarak ifa edildiğinin ispatlanamaması nedeniyle— tarih ve —- nolu ve içeriği montaj yönetim hizmeti olan — bedelli fatura tutarının tarafımızca hesaplaması yapılan — kesintisi (—-) sonrası bakiye —- tutarı talep edebileceği, böylelikle davacının—-takip tarihi itibarıyla toplamda —- asıl alacağını (—- talep edilebileceği, tacir olan taraflar arasında TBK m. 117 kapsamında takibe konu alacağın — tarihinde muaccel olduğunun tespit edilip,— takip tarihine kadar 3095 s.k. M4/a kapsamında hesaplanan — işlemiş faiz talep edebileceği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; taraflar arasında imzalanan eser sözleşmesi sebebiyle davaya konu yapının kapı montaj işlerinin yapımı için davacının, ana yüklenici olan davalının taşeronu olarak taraflar arasında —- tarihli taşeron sözleşmesi imzalandığı, davacının bu sözleşme ile kapı montaj işlerini yapmayı üstlendiği, davanın ise davacının kapı montaj işleri sebebiyle ana yüklenici olan davalıya hitaben düzenlemiş olduğu faturalar sebebiyle yapmış olduğu takibin itiraz ile durması neticesinde açılan itirazın iptali davası olduğu, mahkememizce tarafların —müzekkere yazılarak ilgili yıllara ait tarafların karşılaştırmalı — formlarının celbedildiği, davacı —dönemi —formları incelendiğinde davacının —- döneminde davalı — satılan/verilen mal ve hizmetler için— adet fatura karşılığı toplam —satım bildirimi yaptığı, bildirilen bu —faturanın davaya ve takibe konu edilen —adet fatura olduğu, yine davalı— celbedilen —dönemi— formları incelendiğinde ise davalının — döneminde davacıdan alınan mal ve hizmetlere ilişkin — adet fatura karşılığı toplam —-alım bildirimi yaptığı, davalının bildirdiği bu faturanın davacı tarafından davaya ve takibe konu edilen — tarihli ve —- bedelli fatura olduğu, bir diğer deyişle davacının takibe ve davaya konu ettiği ve defterlerinde olup — bildirdiği —-faturanın davalı tarafından bildiriminin yapılmadığı, davacının düzenlediği faturalar ödenmemekle —-yevmiye numaralı ihtarı ile davaya ve takibe konu ettiği faturalar kapsamında alacağının bulunduğu ve ihtarname tarihinden itibaren — gün içerisinde alacağının ödenmesini ihtar ettiği, ihtarnamenin —tarihinde davalıya tebliğ edildiği, ihtarda yazılı olan mehil de eklenmek suretiyle—- tarihinde davacı alacağının muaccel hale geldiği, davacının ilgili yıllara ait ticari defterlerinin mahkememizce aldırılan—- tarihli—- raporunda incelendiği davacının incelenen defterlerinde birbirlerini teyit ettiği, süresinde kapanış tasdikinin yapıldığı ve sahibi lehine delil vasfının bulunduğu, incelenen davacı defterlerinden takip tarihi olan —- tarihi itibarı ile davacının davalıdan—- alacaklı olduğunun okunduğu, davacının takibe ve davaya konu ettiği iki adet faturanın da davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, yine mahkememizce —tarihli celsede inceleme gün ve saatinde ticari defterlerin ibraz edilmesi ve/veya yerinde inceleme talep edilmesi için kesin süre verildiği, ancak davalının ticari defterlerini incelemeye sunmadığı, davacı tarafından takibe ve davaya konu edilen faturaların yapılan incelemesinde, faturaların davalıya satılan mallar ve verilen hizmete ilişkin olarak davacı şirket tarafından tanzim edildiği, dosyaya sunulmuş olan —-tarihli cari hesap mutabakatı incelendiğinde, davalının nezdindeki davacı cari hesabının —- tarihi itibariyle—- alacak bakiye gösterdiği, mutabık olunup olunmadığının bildirilmesinin istenilmesi üzerine davacının —tarihi itibariyle —- borç bakiye verdiği hususunda mutabık olduğunu davalıya bildirdiği, esasen davaya ve takibe edilen— tarih ve —-bedelli fatura için mal ve hizmet tesliminin yapılmış ve davalı muhasebe kayıtlarına da işlenmiş olduğu, bu tutarın da mutabakat tutanağında belirlenen tutarla uyumlu olduğu dolayısıyla bu fatura bedeli yönünden taraflar arasında herhangi bir ihtilaf olmadığı, ancak takibe ve davaya konu edilen bir diğer fatura olan — tarihli ve— numaralı —- bedelli faturanın incelenmesinde faturanın konusunun—müşavirlik hizmet faturası olduğu, davacının iddiasının yüklendiği kapı montajı işlerini eksiksiz yerine getirildiği yönünde olduğu, davalının ise söz konusu işlerin eksiksiz yerine getirilmediğini iddia ettiği, davacının bu fatura özelinde yüklendiği hizmeti usulünce eksiksiz ve tam olarak teslim edildiğini isbat edemediği, bu konuda davacı tarafından kanıtlayıcı bir belge de sunulmadığı, dosyaya sunulu olan taraflar arasındaki yazışmalar ve video kayıtları teknik bilirkişilerce incelendiğinde, —-kapsamında malzeme tedarikinin yapıldığının belirlendiği, yine davacı tarafından üstlenilen kapı montajların da yapıldığının video kayıtlarında görüldüğü, ancak kapılarda bir takım ayarsızlıklar olduğunun da yine videolardan anlaşıldığı, yapım işleri genel şartnamesi ve genel kabul görmüş uygulamalara göre yapım işlerinde meydana ortaya çıkan her neviden eksikliğin , kusur ve ayıbın eserin kabulüne engel teşkil etmeyeceği, bu gibi durumlarda yapılan işin kabulüne engel olmayacak ölçüde bulunan eksik, kusur ve ayıplar için nefaset kesintisi olarak bir miktarın davacının alacağından kesilebileceği, ayıplı iş ile eksik iş kavramlarının uygulamada çoğunlukla birbiri ile karıştırıldığı, ayıplı işte, imal edilen eserin kullanışsız olması veya sözleşmede öngörülen nitelikleri taşımaması hali mevcut iken; eksik işte ise eserin tamamlanamaması söz konusu olduğu, birinci durumda iş sahibinin ayıp ihbarında bulunması gerekli iken ikinci halde ayıp ihbarına gerek olmadığı, dosya özelinde davacının yüklendiği kapı montaj işlerinde ise ayıplı ve sorunlu kapılar olduğunun davalı tarafından davacıya bildirildiği, davacının savunmasının ise projenin daha inşaat aşamasında olması ve işçilerin olumsuz/hor kullanmalarından dolayı bir kısım kapılarda hasar ve ayar bozukluklarının oluştuğunu ileri sürerek hasarın kendi fiilerinden ve montajlarından kaynaklanmadığını iddia ettiği, tarafların iddia ve savunmaları ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere taraflar arasındaki sözleşme kapsamında yapılan işte eksik ya da hiç yapılmamış bir iş/yapım faaliyeti olmadığı, ancak nefasete konu olabilecek şekilde değerlendirilebilecek ayıplar olduğunun mahkememizce anlaşıldığı, somut olaya uygulanabileceği mahkememizce de değerlendirilen Yapım İşleri Genel Şartnamesi 41 inci maddesi on ikinci fıkrasında nesafet kesintisinin “Geçici kabul için yapılan incelemede, teknik olarak kabulünde sakınca görülmeyen ve işin idareye teslimini ve kullanılmasını ve/veya işletilmesini engellemeyen, giderilmesi de mümkün olmayan veya fazla harcama ve zaman kaybını gerektiren, kusur ve eksiklikler görülecek olursa yüklenicinin varsa hakediş veya teminatından uygun görülecek bir bedel kesilmek şartı ile iş idare tarafından bu hali ile kabul edilebilir” şeklinde tanımlandığı, burada belirlenmiş net bir oran bulunmamakla — kesintisinin her olayın kendisine has şartları çerçevesinde değerlendirilmesinin gerekeceği, teknik bilirkişilerce genel uygulama ve teamüllere göre bu kesintinin kabul edilebilirlik oranının bu işin özellikleri de dikkate alındığında —- olarak belirlendiği, mahkememizce de teknik bilirkişilerce belirlenen oran kadri maruf olmakla kabl edildiği, davaya konu sözleşmenin toplam bedelinin — olduğu düşünüldüğünde bu bedelin—yani —–kesintisi olarak tenzil edilmesi gerekeceği, ezcümle davacının takibe ve davaya konu ettiği — tarihli ve — numaralı —faturanın her iki tarafça kabul edildiği ve davalının—-bildiriminde bulunduğu düşünüldüğünde bu fatura bedeli yönünden davacının alacağa hak kazandığı, ancak hizmetin tam ve eksiksiz olarak ifa edildiğinin ispatlanamaması nedeniyle —- numaralı ve içeriği montaj yönetim hizmeti olan— bedelli faturanın ise toplam sözleşme bedelinden yapılan — nesafet kesintisi olan —tenzili sonrası bakiye — kısmının talep edebileceği, neticeten davacının takip tarihi olan — itibarıyla toplam —asıl alacağını— davalıdan talep edebileceği mahkememizce anlaşılmış,—- heyeti raporu gerekçeli , bilimsel ve denetime uygun olmakla hükme esas alınmış, itirazın— asıl alacak ve —işlemiş faiz olmak üzere toplam —üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına karar verilmiş, alacak likit olmakla icra inkar tazminatına hükmedilmiş ve davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile,
—Esas sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin —asıl alacak ve — işlemiş faiz olmak üzere — üzerinden devamına,
— takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/A maddesi gereğince değişen ve değişecek oranlarda faizi işletilmesine,Alacak likit olmakla asıl alacağın— oranında hesap edilen —icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-KARAR HARCI;
Davada kabul edilen — dava açılış tarihi olan — tarihindeki karşılığı —üzerinden belirlenen —nisbi karar harcının — bölümü dava açılırken peşin olarak alınmış olduğundan, geriye kalan —karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-AVUKATLIK ÜCRETLERİ
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen—- vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden red edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen — vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
a-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan — peşin harç, — başvurma harcı toplamı— davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b-Davacı tarafından sarfedilen — bilirkişi ücreti ve — posta ücreti olmak üzere toplam — davanın kabul ve red oranı gözetilerek—davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan—davacı üzerinde bırakılmasına,
d-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen gerekçeli kararın tebliğinden itibaren — hafta içerisinde —-nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.