Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/898 E. 2021/66 K. 25.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/898 Esas
KARAR NO: 2021/66
DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/07/2018
KARAR TARİHİ : 25/01/2021
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının——— yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- tarihinde —– plakalı ———– araçtan sol arka kapı camı kırılmak suretiyle şahsına ait eşyaların ve şirket ile ilgili kıymetli evrakların bulunduğu siyah renkli deri kol çantasının çalındığını, çanta içinde bulunan evraklar arasında —— davaya konu edilen —- numaralı çekin bulunduğunu, olay üzerine——- sayılı dosyası ile soruşturma başlatıldığını, başka ilgili çek hakkında ————- dosyası ile çek iptali davası açılarak ödeme yasağı kararı aldırıldığını ve davanın halen devam ettiğini, sözü edilen çekin davalı tarafından bankaya ibraz edilerek —— sayılı dosyasından ihtiyati haciz kararı ile —– dosyasında takibe geçildiğini ve——– yapılan haciz işlemi ile tahsil edildiğini, olayın haricen öğrenildiğini ve süresi içerisinde müvekkili —– taraf olduğu ihtiyati haciz kararına itiraz edildiğini, bunun üzerine ———— dosyasında taraflarına istirdat davası açmak üzere süre verildiğini, alacaklı olduğu iddiası ile ihtiyati haciz kararı alıp icra takibine girişen davalı ile müvekkili arasında hiçbir ticari işlem ya da para alışverişi bulunmadığını, çekin arkasında imzaları bulunan cirantalarla da bir bağlantı bulunmadığını, çekin müvekkilin elinden rızası dışında çıktığını, müvekkilinin maddi ve manevi zarar görmesine sebep olduğunu, hırsızlık sonucu müvekkilinin elinden çıkan ve açılan çek iptali davasında yargılama devam ederken davalı tarafça çekin bankaya ibraz edilerek icra takibine konu edilen çeki eline geçirmede ve bulunmada davalının kötü niyetli ve ağır kusurlu olduğunu,—– mevzuat gereği diğer ticari firmalara nazaran daha geniş sorumluluklarının bulunduğunu, davalının çeki alırken muhatap bankayı arayarak çek hakkında bilgi alması gerektiğini, bilgi alsaydı çek hakkında dava açıldığı ve ödeme yasağı kararı alındığının görüleceğini, zira çekin arkasına karşılıksız ibaresi yazılmadığını ve ödeme yasağı hususunun dercedilmiş bulunduğunu, uygulanmakta olan —– kararlarında bu konu hakkında çekin istirdadına ve bedelin rızası hilafına elinden alınan kişiye ödenmesine ilişkin görüş benimsendiğini, tüm bu nedenlerle ———- tarafından keşide edilen davaya konu ——- numaralı çekin istirdadı ile bedeli tahsil olduğundan bedelin ferileri ile birlikte dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile tahsili ile müvekkillerine ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; müvekkilinin dava konusu ——- numaralı keşidecisi —- olan cirantaları —— ödeme tarihli —-bedelli çeke ilşikin alacağı ciranta ——— usul ve yasaya uygun olarak ———– alacak bildirim formu, fatura ile tavsik ederek devraldığını, müvekkili şirketin çekin son hamili olduğunu, takip konusu çekin vadesinde ve tutarında ödenmediğinden bahisle—— sayılı dosyası ile alınan ihtiyati haciz kararına ——— sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin iyi niyetli son hamil olduğunu, müvekkili şirketin alacağının usul ve yasaya uygun olarak üstlendiğini ve alacaklı sıfatı kazandığını, çekin zayii gerekçesiyle açılan iptal davasındaki ödemeden men kararı hasımsız olarak verildiği için davaya taraf olmayan iyi niyetli üçüncü kişiye karşı ileri sürülemeyeceğini, bu nedenle dava konusu çekte ödeme yasağı olmasının iyi niyetli hamilin ihtiyati haciz kararı alması ve icra takibi başlatmasına engel olmadığını, davalının——— sayılı dosyasında dava konusu çekle ilgili başlatılan takibe itiraz ettiğini, ————-sayılı ilamında borçlu davacının çeklerin rızası hilafı elinden çıktığı iddialarına karşı borçlu davacı tarafından bu hususunu ispatlar bir belge sunulmadığından bahisle davacının itirazının haksız olduğuna ve takibin iptali talebinin reddine karar verildiğini, tüm bu nedenlerle borçlu vekili tarafından iddiaların açıkça usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiğinden haksız davasının reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Davalı——hesap kesim tarihi itibariyle nakit alacaklarını, tüm faizlerini, sair fer’ilerini ve bu alacakların teminatlarını icra ve dava dosyaları ile birlikte ——– ettiğine dair temlikname dosyaya sunulmuştur.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları incelenmek suretiyle uyuşmazlık konularına ilişkin olarak rapor alınmasına karar verilmiş, mahkememizce aldırılan —— tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafından incelemeye sunulan ——– yılları ticari defterlerinin 3102 Sayılı TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, dava dışı—– incelemeye katılmadığı, ticari defter ibraz etmediği, davacının ticari defterlerinde ciro silsilesinde kendisinden sonra görünen dava dışı——-aralarında bir ticari ilişkinin mevcut olmadığı, davaya konu çekin davacı taraf alıcısı dava dışı keşideci —– tarafından davacı tarafa ödeme olarak verildiği, davaya konu çekin dava dışı ——– tarihinde davalı —- edildiği, —– ekleri üzerinde yapılan incelemede dava dışı —–tarafından bir önceki ciranta olan dava dışı — düzenlenen——-tutarlı fatura fotokopisinin davalı—— ibraz edildiği, davaya konu çek bedelinden —- bedeli ve sair masraflar dışında kalan tutarın davalı—–tarafından dava dışı —– ödenerek çekin ——— işlemine tabi tutulduğu, dosya kapsamında davalı —– çeki elinde bulunduran son hamil olduğunun anlaşılığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Dava, hukuki netiliği itibariyle TTK’nın 790. maddesi uyarınca çek istirdadı istemine ilişkindir.
Davacılardan ——– dava konusu çekte lehtar ciranta olup, dava konusu çekin yetkili yasal hamili olduğunu, çekin çalınarak nihai hamile geçtiğini ileri sürmüştür. Dava tarihinde yürürlükte bulunan ———————–veya diğer senetlerin alınması halinde alınan kambiyo senedi veya diğer senetteki ciro silsilesinde kuruluşa kambiyo senedi ve diğer senedi ciro edip veren kişinin, devralınan faturada alacaklı olarak gözüken kişi ve bu kişiden bir önceki cirantanın veya keşidecinin de faturadaki borçlu ile aynı kişi olması gerekir. Fatura ile kambiyo senedi veya diğer senetteki tutarın uyumlu olmasına dikkat edilir” düzenlemesine yer verilmiştir.
Bu açıklamalar karşısında somut olayın değerlendirilmesine gelince; dava konusu çeki davalı —–cirosu ile devredildiği, temlik eden cirantanın sunulan faturada alacaklı olarak görülen—— ondan bir önceki cirantanın ise faturada borçlu olarak görünen —–fatura ile çek bedelinin de uyumlu bulunduğu bilirkişi rapor içeriğinden anlaşılmış ve böylece dava konusu çekin 6361 sayılı Yasa’nın 9/2 ve yukarıda sözü edilen yönetmeliğin 8. maddesi hükmüne uygun şekilde —– şirketine devredilmiş olduğu mahkememizce anlaşılmıştır.
TTK’nın 790. maddesine göre; “Cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır”. Somut olayda dava konusu çekte lehtardan hamile ciro silsilenin —– olduğu, herhangi bir kopukluk bulunmadığı anlaşıldığından, davalı ———— yasaya uygun olarak aldığının ve yasal hamil olduğunun kabulü gerekir.
TTK’nın 792. maddesine göre; “Çek herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790. maddesine göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çek geri vermekle hükümlüdür.” 6361 sayılı Yasa’nın 9/2 maddesi hükmü ve yukarıda sözü edilen yönetmeliğin 8. maddesi, ——— şirketlerine, kambiyo senetlerine dayalı olsa bile temlike konu alacağın bir mal veya hizmet satışından doğduğunu fatura ile tevsik etme ve kambiyo senedi ile faturanın uyumlu olduğunu araştırma yükümlülüğünü yüklemiş, TTK’nın 790. maddesi ise ciro silsilinde dış görünüş itibari ile kopukluk olup olmadığını inceleme yükümlülüğünü yüklemiştir. —— şirketlerine bunların dışında daha fazla yükümlülük yükleyen bir mevzuat hükmü bulunmamaktadır. —– şirketinin temlik aldığı çek ile ilgili banka nezdinde araştırma ve inceleme yükümlülüğünden söz edilemez.
Tekmil dosya kapsamından somut olay bakımından, TTK’nın 792. maddesi gereğince davalı —— dava konusu çeki kötü niyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu hususunda davacı tarafça yeterli ve inandırıcı delil sunulamadığından, davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 59,30 TL maktu harcın dava açılışı esnasında peşin alınan 426,94 TL harçtan mahsubu ile arta kalan 367,64‬ TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça herhangi bir masraf yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 4.080,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan avansların karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde———- nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 25/01/2021