Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/784 E. 2018/1237 K. 30.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/784 Esas
KARAR NO : 2018/1237

DAVA : Konkordato
DAVA TARİHİ : 28/06/2018
KARAR TARİHİ : 30/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ödeme güçlüğüne düştüğünden bahisle, İİK 285 ve TTK 286 maddeleri hükümleri gereği müvekkili hakkında alacaklarıyla konkordato akdetmesini sağlamak amacı ile konkordato mühleti verilmesini dava ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibariyle 7101 sayılı kanun ile değişik icra iflas kanunu 285 ve devamı madde hükümleri gereğince konkordato geçici mühleti, kesin mühleti ve sonucunda konkordatonun onanmasına karar verilmesi isteğine ilişkindir.
Mahkememizin ——– tarihli ara kararı ile davacı şirkete geçici mühlet verilmiş, 02/10/2018 tarihinde yapılan duruşmada geçici mühletin iki ay uzatılmasına karar verilmiştir.
Davacı şirket dava dilekçesi ile sunduğu konkordato projesini revize ederek yeni bir proje sunmuş ve Mahkememize sunulan .24/11/2018 tarihli revize projenin incelenmesinde, borçlarının %20 tenzilat yapılmak suretiyle 36 ayda ödenmesi suretiyle vade ve tenzilat olmak üzere karma konkordato istediği görülmüştür.
Konkordato talebi, borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu vade verilmek veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için konkordato talep edebilir.
Konkordato; vade konkordatosu ve tenzilat konkordatosu olarak ikiye ayrılmaktadır. Bu ayrım İcra ve İflas Kanununda yer almamakla birlikte öğretide genellikle kabul edilen bir ayrımdır.——– konkordatosunda alacaklılar, borçluya karşı, alacaklarının belirli bir yüzdesini tahsil etmekten vazgeçerler ve borçlu borçlarını konkordatoda kabul edilen kısmını (yüzdesini) ödemek suretiyle borçlarının tamamından kurtulur. Vade konkordatosunda ise borçlu borcunun tamamını ödemek için alacaklılarından bir vade ister veya borçlarını taksitlendirir. Uygulamada borçlu tarafından hem vade, hem de tenzilat istemekte ve böylece karma konkordato teklif edilmektedir. Borca batık olmamakla birlikte borç ödemeden aciz halinde bulunan bir borçlunun vade konkordatosu istemesi mümkündür. Diğer bir deyişle mevcudu borçlarının tamamını ödeyebilecek durumda olan bir borçlunun mallarını o anda satarak vadesi gelmiş bütün borçlarını ödemesi mümkün değilse, o zaman borçlu borçlarını %100 yani tamamen ödeme taahhüdünde bulunarak alacaklılarından kendisine bir mühlet verilmesini isteyebilir ( vade konkordatosu )
Bu durumdaki bir borçlunun normal olarak tenzilat konkordatosu isteyebilmesi mümkün değildir. Zira böyle bir teklif ödenmesi “teklif edilen meblağın borçlunun kaynakları ile orantılı olması” şartına uygun düşmez.
Nitekim İcra İflas Kanunu Konkordatonun tasdiki şartlarını içeren 305.maddenin a bendinde adi konkordato da teklif edilen tutarın, borçlunun iflası halinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olacağının anlaşılması mal varlığının terki suretiyle konkordato da paraya çevirme halinde elde edilen hasılat veya üçüncü kişi tarafından teklif edilen tutarın iflas yoluyla tasfiye halinde elde edilebilecek bedelden fazla olacağının anlaşılması, b bendinde teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması tasdik şartları içerisinde gösterilmiştir.
7101 sayılı kanun ile değişik 285.maddenin hükümet gerekçesi de bu yöndedir.
Bu itibarla mevcudu borçlarının tamamını ödeyebilecek durumda olan davacı borçlunun düzenlemiş olduğu konkordato projesinde %20 tenzilat istemesi mümkün değildir.
Bu itibarla, koşulları oluşmayan davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-KOŞULLARI OLŞUMAYAN DAVANIN REDDİNE,
Mahkememizin ——————————— tarihli verilen tüm tedbir kararlarının kaldırılmasına bu konuda ilgili yerlere yazı yazılmasına,
Davacı vekilinin ————— tarihli dilekçesi ile talep ettiği revize ön projeye ilişkin sunulan eklerin mahkememiz kararı kesinleşinceye kadar mahkememiz kasasında saklanmasına, söz konusu belgeler hakkında gizlilik kararı verilmesine ancak HMK’ 161/2 maddesi uyarınca hakimin açık izni ile incelenmesine,
2-Alınması gerekli 35,90 TL harcın, dava açılırken peşin olarak alındığı anlaşıldığından başka harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren on gün içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.