Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/690 E. 2020/807 K. 03.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/690 Esas
KARAR NO : 2020/807
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/06/2018
KARAR TARİHİ : 03/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı——— tarihinde internet ortamında yayınladıkları ————- şeklindeki yazılarında müvekkili şirket hakkında iftira niteliğinde, mesnetsiz ve asılsız iddialarda bulunduğunu, yalan habere imza attıklarını, davalının haberine konu ettiği dava dosyasında müvekkili şirketin adı geçmemesine rağmen hiçbir bulguya dayanmaksızın, haber içeriğinde müvekkili şirketi hedef gösterdiğini, ticari itibarını zedeleyecek ithamlar ileri sürdüğünü, habercilik değer ve ilkeleriyle bağdaşmayacak şekilde müvekkili şirkete —- kastı ——altında bıraktığını beyan ederek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla asılsız, gerçeğe aykırı haber yayınlamak suretiyle müvekkili şirketin tüzel kişiliğine ve ticari itibarına saldırıda bulunan davalıdan, müvekkilinin mağduriyeti nedeniyle ——— manevi tazminatın ilgili haberin yayım tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama masrafları ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhine haksız ve yersiz açılmış olan işbu davayı kabul etmediklerini, dava konusu haberin tamamen ———-faaliyeti çerçevesinde hazırlandığını, haber metni incelendiğinde, haberin davacının kişilik haklarını ihlal etmediği, böyle bir amaç taşımadığı ve hatta haberin esasen davacıya yönelik olmadığını beyan ederek, öncelikle iş bölümü itirazlarının kabulünü, haksız ve yersiz açılmış davanın reddini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı iddiasına dayalı manevi tazminat talebine ilişkindir.
Dilekçeler aşamasının görevsiz mahkeme tarafından tamamlandığı görülmekle mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, bildirilen deliller toplanılmıştır.
Davacılar, davalının ———– adresinde yayınlanan ———- başlıklı haberdeki ifadeler nedeniyle kişilik haklarının zedelendiğini iddia ederek ——— manevi tazminat ödetilmesini, davalı ise davanın reddini istemiştir.
Davaya konu haberin ilgili kısmında ———-yargılanmaya devam ediyor. —-yılların başında, ——-, mahkemede —–hakkında tanıklık yaptı. —-yıllar önce yaptığı tespitleri mahkemede de söyledi. ——– izleme sorumlusu olduğunu söyledi, —— sisteminin isminin —–olduğunu, —— —— çıkaran grubun lideri olduğunu anlattı.
———-
—– mahkemede yaşadıklarını ayrıntılarıyla anlattı. —-başında —- aldıkları izin gereğince —– üyesi olması nedeni ile telefonunun dinlenmesi için—- resmi yazı yazarak talepte bulunduğunu anlattı, —servis sağlayan şirketin değişmediğini ve hala—- olabileceğini belirtti, bu şirketin çok fazla ihale aldığını, —- —— siyasilerin evleri gibi —— söyledi. —— uyarıları yıllar önce de yapmıştı—- ifadesinde bahsettiği—– —— ihtiyacının —- karşıladığı söylenen şirket,—- kurucusu olarak biliniyor ve —- kameralarında yüzde 75 oranında —— payına sahip.” ifadelerine yer verildiği görülmüştür.
—— numaralı dosyasında tanık —- —- yılları arasında—– olarak görev yaptım. Sanığında içinde bulunduğu—- kişi hakkında soruşturmaya başlanmak üzere —- alakalı ———-dinlenmesini talep ettim. İfademde de belirttiğim gibi sanık tekinik konularda uzman biriydi. Hatta—— denilen sistemi de sanığın başında bulunduğu teknik grup kurdu. —— sanığın isminin kısaltılmasıdır. Bu sistemin getirilme amacı önemli kişiler hakkında istihbarat toplamaktı. Bu sistem kurulduğu dönem için yasal değildi. Yasal alt yapısı oluşturulmadan hayata geçirildi. ——ilk hayata geçirildiğinde stratejik olarak önemli olan noktalarda kuruldu. —– komutanlıklarının önünde, ————bulunduğu noktalarda kuruldu. Amaçları örgüte istihbarat toplamaktı. Hatta şunu da belirtmek istiyorum ki hala ———- veren firma bu yapıyla alakalıdır. Bu firmanın şuanda ismini hatırlayamıyorum. Ancak araştırıldığında bu husus tespit edilebilir…” şeklinde beyanda bulunmuştur.
—– belirtildiği üzere, basın özgürlüğü, ——– düzenlenmiştir. Bu düzenlemelerde basının özgürce yayın yapmasının güvence altına alındığı görülmektedir. Basına sağlanan güvencenin amacı; toplumun sağlıklı, mutlu ve güvenlik içinde yaşayabilmesini gerçekleştirmektir. Bu durum da halkın dünyada ve özellikle içinde yaşadığı toplumda meydana gelen ve toplumu ilgilendiren konularda bilgi sahibi olması ile mümkündür. Basın, olayları izleme, araştırma, değerlendirme, yayma ve böylece kişileri bilgilendirme, öğretme, aydınlatma ve yönlendirmede yetkili ve aynı zamanda sorumludur. Basının bu nedenle ayrı bir konumu bulunmaktadır. Bunun içindir ki, bu tür davaların çözüme kavuşturulmasında ayrı ölçütlerin koşul olarak aranması, genel durumlardaki hukuka aykırılık teşkil eden eylemlerin değerlendirilmesinden farklı bir yöntemin izlenmesi gerekmektedir. Basın dışı bir olaydaki davranış biçiminin hukuka aykırılık oluşturduğunun kabul edildiği durumlarda, basın yoluyla yapılan bir yayındaki olay hukuka aykırılık oluşturmayabilir.
Ne var ki basın özgürlüğü sınırsız olmayıp, yayınlarında ————– ve yine özel yasalarla güvence altına alınmış bulunan kişilik haklarına saldırıda bulunulmaması da yasal ve hukuki bir zorunluluktur.
Basın özgürlüğü ile kişilik değerlerinin karşı karşıya geldiği durumlarda; hukuk düzeninin çatışan iki değeri aynı zamanda koruma altına alması düşünülemez. Bu iki değerden birinin diğerine üstün tutulması gerektiği, bunun sonucunda da, daha az üstün olan yararın daha çok üstün tutulması gereken yarar karşısında o olayda ve o an için korumasız kalmasının uygunluğu kabul edilecektir. Bunun için temel ölçüt kamu yararıdır. Gerek yazılı ve gerekse görsel basın bu işlevini yerine getirirken, özellikle yayının gerçek olmasını, kamu yararı bulunmasını, toplumsal ilginin varlığını, konunun güncelliğini gözetmeli, haberi verirken özle biçim arasındaki dengeyi de korumalıdır. Yine basın, objektif sınırlar içinde kalmak suretiyle yayın yapmalıdır. O anda ve görünürde var olup da sonradan gerçek olmadığı anlaşılan olayların yayınından da basın sorumlu tutulmamalıdır.
Somut olayda; davacı vekili, ——– dosyasındaki tanık anlatımlarının——————–başlıklı haber yapıldığını, habere dayanak yapılan tanık anlatımlarında müvekkili şirketin isminin geçmemesine ve —– sistemi için alt yapı sağlayan firma olamamasına rağmen haberde adının geçtiğini, müvekkili şirketin ———- değerlendirilmesine neden olduğunu, kişilik haklarına saldırıda bulunulduğunu beyanla eldeki davayı açmıştır. Tanık anlatımlarında her ne kadar davacı şirketin adı geçmese de dosyaya sunulan ——-sitesinde yer alan ilanda davacı firmanın ——sistemini ilk kuran firma bilgisinin yer aldığı dolayısıyla haberde davacı şirket ismine yer verilmesinin görünür gerçekliğe uygun olduğu, haber güncel bir konuya ilişkin olup yayınlanmasında kamu yararı bulunduğu, konunun önemi ve değeri göz önünde tutulduğunda düşünsel bağlılığın da korunduğu sonucuna varılmaktadır. Şu durumda, çatışan yararlar dengesinin davacı yararına bozulmadığı, davalı yönünden de hukuka uygunluk nedenlerinin bulunduğu ve böylece davacının kişilik haklarının saldırıya uğramadığı değerlendirilerek davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 54,40 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 170,78 TL harçtan mahsubu ile kalan 116,38 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
4-Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——– Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 03/12/2020