Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/639 E. 2020/875 K. 22.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/421 Esas
KARAR NO : 2020/885
DAVA : İflas (Adi Takipten Doğan İtirazın Kaldırılması Ve İflas (İİK 156))
DAVA TARİHİ : 09/04/2018
KARAR TARİHİ : 23/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan İflas (Adi Takipten Doğan İtirazın Kaldırılması Ve İflas (İİK 156)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi özetle ; müvekkil ile davalı arasında, davalının———- inşa edilmekte olan ———— satın alınmasına ilişkin——– başlıklı satış sözleşmesi, daha sonra da, ————- yevmiye nolu———– imzalandığını, sözleşmeye göre inşaat süresinin —- ruhsat tarihinden itibaren —olduğunu, müvekkil tarafından davalıya sözleşme uyarınca —- ödeme yaptığını, ancak davalının, ruhsat alınmasından bu yana ———-geçmesine rağmen projede sadece hafriyat çalışması yaptığını, davalının, sözleşme uyarınca işe zamanında başlamaması, anahtar teslim yükümlülüğünü sözleşmedeki sürede yerine getiremeyeceğinin kesinleşmesi üzerine davalıya ———yevmiye nolu ihtarname keşide edilerek ödenen——işlemiş faizi ile birlikte iadesinin talep edildiğini, davalının ödeme yapmaması üzerine ———– dosyası üzerinden takibe geçilmiş ise de itiraz üzerine takibin durduğunu öne sürerek, itirazın iptaline ve inkar tazminatına mahkumiyetine, borcun ödenmemesi halinde davalı şirketin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi özetle ; müvekkil şirketin, ————- parselde inşa edeceği inşaat projesiyle ilgili olarak davacı———– sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereği yapılacak—— projesi kapsamında davacıya ——— dairenin inşaatı tamamlandıktan ve bedeli ödendikten sonra davacı tarafa devir ve temlik edileceğini, davacının inşaata başlamadığı iddiasının yerinde olmadığını, zira projenin imar izni alındığını, sigortalarının yapıldığını ve inşaatına başlandığını, projenin bitmek üzere olduğunu,projenin gecikme sebebinin ise, ülkede gizli bir ekonomik krizin olması, doların yükselmesi ve —– alım gücünün düşmesi olduğunu, yani ortada mücbir bir sebebin olduğunu, müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, en kısa zamanda davacıya sözleşme konu dairenin teslim edileceğini, kaldı ki davacının, sözleşmenin 4.maddesindeki ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediğini, zira davacının ücretin tamamını ödemediğini, bunun dışında ödediği senetlerin de bedelsiz kaldığını, dairenin teslimatı için gereken şart, alıcının paranın tamamını ve varsa masraflarını ödemesi olduğunu, davacının kusurlu bulunduğunu, sözleşmenin halen geçerli olduğunu, fesih durumunun söz konusu bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE,
Dava hukuki niteliği itibari ile İİK 155 madde hükmü gereğince davalı aleyhinde yapılan iflas taleple ödeme emrine vaki itirazın kaldırılması ile davalı şirketin iflasına karar verilmesi istemine ilişkindir.
Davacı —- tarafından davalı borçlu —- aleyhine ———– sayılı takip dosyasından ilamsız icra takibi yapılmış gönderilen ödeme emri —- tarihinde davalı borçlu şirkete tebliğ üzerine davalı borçlu şirket vekili tarafından ibraz olunan —– tarihli dilekçesi ile icra takribine itiraz edilmek suretiyle takibin durdurulduğu,
Davacı vekili tarafından———– tarihinde İİK 43 maddesi uyarınca takip yolunun bir defaya mahsus olmak üzere iflas yolu ile takip olarak değiştirilmesine karar verilmesinin istenilmesi üzerine takip iflasa dönüştürülerek iflas yolu ile adi takipte ödeme emri gönderilmiş, ödeme emrinin —— tarihinde borçlu şirkete tebliği üzerine ——— tarihli istem dilekçesi ile yapılan iflas talepli ödeme emrine itiraz edilmek suretiyle takibin durdurulduğu,
Davacı tarafından mahkememize süresi içinde ——- tarihinde itirazın kaldırılması ve iflası konusunda dava açıldığı belirlenmiştir.
Davalı şirketin ——dosyası celp edilmiş merkez adresinin yargı çevremiz içinde bulunması nedeniyle davanın İİK 154 madde hükmü gereğince borçlunun muamele merkezi bulunan mahkememizde dava açıldığı belirlenmiştir.
İİK 160 madde hükmü gereğince; iflas isteyen alacaklı ilk alacaklılar toplantısına kadar olan masraflardan sorumlu olduğundan bu konuda mahkememizce oluşturulan ara kararı doğrultusunda iflas avansı ve diğer giderlerin davacı tarafından süresi içinde depo edildiği görülmüştür.
Davacı tarafça davalı aleyhine yapılan icra takibine itiraz nedeniyle davacının davalıdan bir alacağının olup olmadığı, varsa miktarının belirlenmesi gerekmektedir.
Davacı ile davalı arasında ——- tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi başlıklı sözleşme akdedilmiştir. Bu sözleşme ile davalı sözleşmede ve ekindeki teknik şartnamede belirtilmiş olup özelliklere sahip taşınmazı inşa etmeyi ve mülkiyetini tapuda davacıya devretmeyi borçlanmış, davacı da sözleşmede belirtilmiş olan bedeli ödemeyi üstlenmiştir. Sözleşme niteliği itibari ile bir eser sözleşmesi niteliğindedir,
——- madde hükmünde; sözleşme konusu taşınmazın ruhsat tarihinden itibaren— ay sonrası olan—– tarihinde teslim edilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Bilirkişi kurulu tarafından keşfen yapılan inceleme sonucunda ibraz olunan raporda —— tarihi itibari ile inşaatın durumunda herhangi bir değişiklik olmadığı, inşaat sahasının uzun süreden beri kapalı olduğu, herhangi bir çalışma ve faaliyet izi ve emaresi bulunmadığı belirtilmiştir.
—- tarihinde teslim edilmesi ön görülen dairenin tesliminin söz konusu olmadığı gibi, davacının ———– tarihinde sözleşmeyi geçmişe etkili olarak fesh etmesi davalının sözleşme şartlarını yerine getirmemiş olmasından dolayı yerinde olduğu belirtilmiştir.
Davacının bu sözleşmeye dayalı olarak yaptığı asıl ödemeler ile birlikte depo kararına esas teşkil edecek alacak miktarının ——- bulunduğu belirtilmiş bu meblağ esas alınmak suretiyle davalıya depo kararı oluşturulup yatırması için 1 haftalık kesin süre verilmiştir,
İtirazın kaldırılması ile birlikte davalı şirket hakkında iflas davası açıldığı itiraz etmek isteyen alacaklıların itirazda bulunabilecekleri konusunda İİK 166 madde hükmü gereğince ilan yapılmıştır.
Mahkememizce oluşturulan depo kararının ——- tarihinde davalı borçlu şirkete tebliği üzerine verilen —— günlük süre içinde —–tarihli tahsilat makbuzu mukabili ———— depo edildiği belirlenmiştir.
Bu itibarla; davanın konusu depo kararına esas teşkil eden alacak miktarının davacı tarafça verilen kesin süre içinde depo edilmiş olması nedeniyle ortadan kalkmış olduğundan esas hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere :
1-Yargılama aşamasında konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Alınması gerekli 54,40 TL harçtan davacı tarafından dava açılışı sırasında yatırılan 35,90 TL harçtan mahsubu ile, eksik bakiye 18,50 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından harç olarak yatırılan 77,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 6.050,00 TL Bilirkişi ücreti, 955,80 TL Basın İlan Ücreti, 278,90 TL posta gideri olmak üzere toplam 7.284,7‬0 TL ‘nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
7-Davacı tarafından yatırılan iflas avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
8-Davalı tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 10 gün içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ———- Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.23/12/2020