Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/553 E. 2019/26 K. 17.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1095 Esas
KARAR NO : 2018/1347

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 31/10/2012
KARAR TARİHİ : 25/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … şirketi nezdinde sigortalı davalı —— mülkiyetinde davalı ….————– sevk ve idaresinde bulunan———– plakalı aracın 18/12/2009 tarihinde meydana gelen kazada müvekkilinin annesine çarparak ölümüne neden olduğunu, kazanın oluşumunda araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğunu, müvekkilinin annesinin ölümü ile maddi ve manevi desteğinden yoksun kaldığından bahisle maddi ve manevi zararının tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında sunduğu ıslah dilekçesi ile maddi tazminat taleplerini arttırdığını bildirmiştir.
Davalı —————-vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin işleten sıfatında olup kazada herhangi bir kusur ya da sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkilinin aracının sigortalı olduğunu, kaza ile ilgili maddi ve manevi tazminat taleplerinin sigorta teminatı kapsamında olduğundan taleplerin sigorta tarafından davacıya ödenmesi gerektiğini, müvekkilinin kaza sonrası müteveffanın ailesine maddi ve manevi her türlü desteği göstermek için elinden gelen çabayı gösterdiğini, davacı tarafın ticari avans faizi isteminin hukuka aykırı olduğu ve davacının maddi ve manevi her türlü muhatabının davalı … şirketi olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında davalının vefat etmesi üzerine davacı tarafça mirasçılarının davaya dahil edilmiş ve yargılamaya devam olunmuş, davalı mirasçıları davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan aracın müvekkili şirkete sigortalı olduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun poliçe limiti ve sigortalının kusuru oranında olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce kazadaki kusur oranına ilişkin yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde sunulan raporda özetle; ceza yargılaması sırasında yapılan tespitler ile alınan beyanlar dikkate alındığında, kazaya karışan—————- plaka sayılı aracın sürücüsü davalı …’in kazanın meydana gelmesinde %40 oranında tali kusurlu, davacının desteğinin ise %60 oranında asli kusurlu olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce davacının destek zararına ilişkin olarak bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve bilirkişi —————-tarafından sunulan 10/03/2014 tarihli bilirkişi raporu ile davacının destek zararı belirlenmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda alınan bilirkişi raporları dikkate alınarak Mahkememizin 19/02/2015 tarihli ve ——— Esas ve 2015/149 Karar sayılı ilamı ile maddi tazminat talebinin kabulüne, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verildiği, Mahkememiz ilamının temyizi üzerine Yargıtay —————- Hukuk Dairesi’nin 29/05/2018 tarihli 2015/10781 Esas ve 2018/5587 Karar sayılı ilamı “…tarafların kusur durumu dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatın fazla olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun şekilde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. ..Kazaya karışan aracın sürücüsü ve maliki olan davalılar yönünden temerrüt tarihi kaza (haksız fiil) tarihidir. Bu durumda Mahkemece, hükmedilen maddi tazminat yönünden (sigorta şirketi dışındaki) davalılar … ve —————–mirasçıları yönünden kaza tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde bu davalılar yönünden de dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru olmamıştır. Kabule göre; trafik kazasına konu olan aracın ticari niteliği bulunduğu anlaşılmakla manevi tazminat yönünden de uygulanabilecek faiz oranı avans faizi olmalıdır….manevi tazminata ilişkin olarak davalılar … ve ———- mirasçıları yönünden kaza tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır…” gerekçesi ile bozulmasına karar verilerek dosyanın Mahkememize iade edilidği görülmüştür.
Bozma ilamından sonra Mahkememizin 06/11/2018 tarihli celsesinde bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talebin trafik kazası nedeniyle doğan maddi ve manevi zararın tazmini olduğu, davacının annesinin vefat ettiğinden bahisle kazaya karışan araç maliki, sürücüsü ve sigortacısından zararlarının tazminini talep ettiği, davalı tarafça davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği, yargılama sırasında alınan kusura ilişkin bilirkişi raporu dikkate alındığında davalıların kaza nedeniyle doğan zarardan sorumlu oldukları, alınan 10/03/2014 tarihli aktüer bilirkişinin raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu, kazaya karışan aracın niteliği itibariyle Yargıtay bozma ilamında belirtildiği üzere işleyecek faizin avans faizi olduğu ve maddi tazminat talebi bakımından davanın kabulüne karar vermek gerektiği kanaatine varılmıştır. Davacının manevi tazminat talebi bakımından ise tarafların sosyo ekonomik durumları, kazanın oluş yekli ile destek ve davalıların kazadaki kusur oranları, kaza tarihi dikkate alındığında davanın kısmen kabulü ile davacı için 10.000,00 TL manevi tazminata hükmetmek gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalılar aleyhine açılan maddi tazminat talebinin KABULÜ ile,
13.106,00 TL maddi tazminatın davalı … yönünden dava tarihinden itibaren, diğer davalı … ile davalı ————- mirasçıları yönünden kaza tarihi olan 18/12/2009 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
2- Davalılar aleyhine açılan manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile 10.000 TL manevi tazminatın davalı … ile davalı———— mirasçıları yönünden kaza tarihi olan 18/12/2009 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, aşan istemin reddine,
3- Maddi tazminat yönünden alınması gereken karar ve ilam harcı 895,27 TL olduğundan peşin alınan 151,50 TL harcın ve 70,00 TL ıslah harcının mahsubu ile eksik kalan 673,77 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
4- Manevi tazminat talebi bakımından alınması gereken karar ve ilam harcı 683,10 TL’nin davalı … ile davalı ———mirasçılarından tahsili ile hazineye irad kaydına,
5- Davacı kendisini vekili le temsil ettirdiğinden maddi tazminat talebi bakımından karar tarihinde yürürlükte bulunan —————- göre belirlenen nisbi vekalet ücreti maktu vekalet ücretinin altında olamayacağından 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
6- Davacı kendisini vekili le temsil ettirdiğinden manevi tazminat talebi bakımından karar tarihinde yürürlükte bulunan ————–göre belirlenen nisbi vekalet ücreti maktu vekalet ücretinin altında olamayacağından 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalı … ile davalı —————- mirasçılarından müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
7- Davalılar ————— mirasçılarının kendilerini vekil ile temsil ettiklerinden reddedilen manevi tazminat talebi bakımından karar tarihinde yürürlükte bulunan —– göre belirlenen 2180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılar———— mirasçılarına ödenmesine,
8- Davacı tarafça iş bu dava için yaptığı 151,50 TL peşin harç ile 70,00 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
9- Davacı tarafça iş bu dava için yapılan 1050,00 TL bilirkişi ücreti ile 724,00 TL tebligat ve posta giderinden ibaret toplam 1774,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak 649,54 TL’sinin (davalı … şirketi yönünden 368,43 TL’si ile sınırlı olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
10- Davalılar———— mirasçıları tarafından yapılan 86,85 TL yargılama giderinin davanın red ve kabul oranına göre belirlenen 55,05 TL’sinin davacıdan tahsili ile davalı ————– mirasçılarına ödenmesine,
Dair, davacı vekili ve bir kısım davalılar vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.