Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/544 E. 2019/234 K. 28.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/544 Esas
KARAR NO : 2019/234
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 29/06/2016
KARAR TARİHİ: 28/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının 26/03/2016 tarihinde kişisel ——– hesabından yapmış olduğu paylaşımlarla ————- olayla davacıyı ilişkilendirerek davacı şirketin çocuk tecavüzüne sponsor veya destek olduğu yönünde son derece ağır, haksız ve hukuka aykırı ithamlarda bulunarak davacı şirketin kişilik haklarına ve ticari itibarına ağır şekilde saldırıda bulunduğunu, davacının gençlere ve eğitime verdiği desteğin karalama kampanyasına dönüştürüldüğünü, ——- isimli sosyal medya platformunun yalnızca ülkemizde değil dünyada yüz milyonlarda kişi tarafından kullanıldığını, paylaşılan bir yazının dakikalar içerisinde binlerce hatta milyonlarca kişi tarafından okunarak paylaşılabildiğini, TMK nun 25. maddesi ve TBK nun 49 ve 58 madeleri ile Türk Ticaret Kanunu 55-56 maddeleri uyarınca davacı şirketin kişilik haklarının ve ticari itibarının ihlal edildiğini, davalının açıklamalarının TTK nun 55 maddesine aykırı olup haksız rekabet hallerinden sayılan başkalarını veya onların faaliyetlerini veya ticari işlerini yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalarla kötülemek yada gerçek dışı veya yanıltıcı açıklamalarda bulunarak üçüncü kişiyi rekabette öne geçirmek niteliğinde olduğunu, davalının paylaşımı ve paylaşıma konu olayın hassasiyeti nedeni ile davacının telafisi güç manevi zarara uğradığını bildirmiş, davalının davacı şirketin kişilik haklarını ve ticari itibarını ağır bir biçimde ihlal eden ve aynı zamanda TTK madde 55 uyarınca gerçeğe aykırı ve incitici beyanlarla davacı şirketin rakibini rekabette öne çıkararak haksız rekabete sebebiyet veren açıklamaları nedeni ile ———— TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verimesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının adına oluşturulan davaya konu yazıyı yazan hesaptan dava dilekçesi ile haberdar olduğunu, davalıya ait fotoğraf ve bir takım bilgiler kullanılarak oluşturulan bu hesabın davalı ile hiç bir ilgisi olmadığını, davaya konu durum öğrenildiğinde ————nezdinde söz konusu hesabın sahte hesap olmasından bahisle şikayet edildiğini, davalının bu hususta zarar gören konumunda olduğunu, davalının söz konusu olay nedeni ile mağdur olduğunu bildirmiş, davanın reddine karar verlmesini talep etmiştir.
Davanın tevzi edildiği İstanbul Anadolu 26. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ————- tarihli —— Esas ve ———Karar sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilerek dosya Mahkememize gönderilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talebin haksız rekabet nedeniyle doğan manevi zararın tazmini olduğu, davacı tarafça davalının sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamaların haksız rekabet yarattığı ve manevi zararları doğduğundan bahisle zararın tazminini talep ettiği, davalı tarafça söz konusu hesabın müvekkiline ait olmadığı, açıklamaların ifade özgürlüğü kapsamında kaldığından bahisle davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır. TTK’nın 54 ve devamı maddelerinde haksız rekabet halleri düzenlenmiş, 55/1.madde ve fıkrasında dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışların ve söz konusu fıkranın (a) bendinde başkalarını veya onların mallarını, iş ürünlerini, fiyatlarını, faaliyetlerini veya ticari işlerini yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalarla kötülemek fiilinin haksız rekabet hali olduğu belirtilmiştir. Aynı Kanun’un 56.maddesinde haksız rekabet sebebiyle müşterileri, kredisi, meslekî itibarı, ticari faaliyetleri veya diğer ekonomik menfaatleri zarar gören veya böyle bir tehlikeyle karşılaşabilecek olan kimsenin manevi tazminat talep edebileceğine yer verilmiştir. Davalı tarafça söz konusu hesabın kendisine ait olmadığı iddia olunmuş ise de davacı tarafça dosyaya sunulan ekran görüntülerinden davalının facebook hesabı ile dava konusu ——– hesabının birbiri ile bağlantılı olduğu, aynı kullanıcı adının kullanıldığı, her iki sosyal medya hesaplarında yer alan fotoğrafların davacıya ait olduğu, davalı tarafça söz konusu ——– hesabının müvekkiline ait olmadığını ispata yarayacak herhangi bir delilin dosyaya ibraz edilmediği,—————-nezdinde yapılan şikayetin herkes tarafından yapılabilecek bir şikayet olması nedeniyle hesabın davalıya ait olmadığını ispata yeterli olamayacağı kanaatine varılmıştır. Davalının sosyal medyada yer alan “…şu pedofili destekçisi ———- bırakalım artık…” beyanının davacı bakımından ağır ve incitici nitelikte olduğu, eleştiri dahilinde kabul edilemeyeceği, bu hali ile davalının eyleminin haksız rekabet oluşturduğu kanaatine varılmakla birlikte beyanın içeriği ve davalının sosyo ekonomik durumu dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne karar vermek gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile
1.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2.Alınması gerekli 68,31 TL karar ve ilam harcın, davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 170,78 TL harçtan karşılanarak bakiye 102,47 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3.Davacı tarafından yapılan 271,50 TL yargılama giderinden davada haklı çıktığı %10,00 oranında olmak üzere 27,15 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan masrafların davacı üzerine bırakılmasına,
4.Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5.Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 10. Ve 13.maddesine göre belirlenen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6.Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 10/2.maddesi uyarınca 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7.Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul BAM nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.22.04.2019