Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/494 E. 2019/269 K. 07.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/494 Esas
KARAR NO : 2019/269

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 06/12/2011
KARAR TARİHİ : 07/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında taşıt kiralama sözleşmesi bulunduğunu, bu kapsamda davacıların dava dışı—- daha önce bu işte kullanılan —- plaka sayılı aracını satın aldıklarını, davalı tarafın araç üzerinde bulunan kasa, lift ve klima sisteminin değiştirilmesi yönünde teklifi üzerine bu konuda mutabakat sağlandığını, bu kapsamda bu işin karşılığı olmak üzere toplam 25.000 TL bedelli 01/02/2010 keşide tarihli 30 adet bono düzenlendiğini ve davalı tarafa teslim edildiğini, bu süreçte 5.600 TL bedelli 8 adet bononun ödendiğini, daha sonra davalı tarafın sözleşme konusu işi yapmaması üzerine taraflar arasındaki sözleşmelerin karşılıklı olarak feshedildiğini belirterek davacı tarafça ödenen ve bedelsiz kalan 5.600 TL nin iadesi ile davalı elinde bulunan senetler konusunda davacıların davalıya borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların kurulan sözleşmeye aykırı davrandıklarını, bu yüzden davalı tarafın zarara uğradığını belirterek takas mahsup definde bulunmuş ve davanın reddini savunmuştur.
Mahkememizin—–Esas, 2015/437 Karar sayılı 12.02.2015 tarihli davanın kabulüne dair verilen karar davalının temyizi neticesinde Yargıtay —– Hukuk Dairesinin 04.05.2016 tarih, ——Esas – 2016/8207 Karar sayılı ilamı ile ”… davacılar … ve ——- bu davayı açmakta aktif dava ehliyetleri yoktur. Mahkemece bu hususun re’sen gözetilmesi gerekip, davanın bu sebeplerle reddine karar verilmesi gerekirken, davacı …’ın davasının kabulüne karar verilmesi ve diğer davacı …——— hakkında da olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi doğru görülmemiştir.” gerekçesi ile bozulmuştur.
Dosyanın yeniden esasa alınarak yapılan yargılaması sırasında usul ve yasaya uygun bulunan Yargıtay ———. Hukuk Dairesinin 04.05.2016 tarih, 2015/17720 Esas – 2016/8207 Karar sayılı bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde özetle; dava,————- vekili sıfatı ile … tarafından imzalanan davalı ——————- lehine düzenlenen senetler sebebiyle menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. HMK’nın 114.maddesinde dava şartları belirlenmiş ve dava ehliyeti dava şartı olarak düzenlenmiş, 115.maddesinde de dava şartının bulunmaması halinde davanın usulden reddedileceği hükmüne yer verilmiştir. Bu durum mahkemece re’sen dikkate alınması gereken bir husus olup yargılamanın her aşamasında değerlendirilebilir. Eldeki dava bakımından, Yargıtay bozma ilamında da belirtildiği üzere; dava konusu senetler … tarafından vekil sıfatı ile imzalanmış olduğu anlaşılmakla davacı …’ın dava konusu senetler nedeniyle şahsi sorumluluğu bulunmamaktadır. Bu nedenle dava konusu senetler sebebi ile menfi tespit isteminde bulunma hakkı senet borçlusu ———–’ya ait olacaktır. Diğer davacı ….—— senetler üzerinde borçlu sıfatı ile imzası bulunmadığından dava konusu senetler nedeniyle sorumluluğunun bulunduğu kabul edilemeyecektir. Bu hali ile davacıların aktif dava ehliyetinin bulunmadığı anlaşılmakla davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davanın aktif dava ehliyeti yokluğu nedeni ile usulden REDDİNE,
2.Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 44,40 TL’nin davacılar tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 83,16 TL peşin harç ve yargılama evresinde tamamlama harcı olarak yatırılan 331,31 TL harçtan olmak üzere toplamda 414,47 TL harçtan mahsubu ile, 370,07 TL harcın davacılara tarafa iadesine,
3.Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4.Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5.Karar tarihinde yürürlükte bulunan —– gereğince 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6.Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu