Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/344 E. 2022/578 K. 15.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/344 Esas
KARAR NO: 2022/578
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 16/03/2018
BİRLEŞEN DAVA—– MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/691 Esas-
DAVA : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 25/07/2018
KARAR TARİHİ: 15/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
ASIL DAVA
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi özetle ; —–arasında imzalanan —- sözleşme gereği —- yapımını, müvekkili şirket tarafından taşeron olarak üstlenildiğini, Müvekkili şirket tarafından —–kat olan projeye göre keşif yapılarak fiyat belirlendiğini, Söz konusu yapının sözleşme tarihinde iskeleler sökülmüş çatısı dahil bitmiş binanın — olduğu davalının da —- üzerinden asıl işveren — diğer davalı —- arasında sözleşme imzaladığını, —- sunulan proje çıktısı ve — sözleşme konusu yapının —- olduğunun görüldüğü, Ancak daha sonradan davalı —- diğer davalı projenin sahibi —– tarafından projede imar mevzuatına uygun olan ya da olmayan değişiklikler yapılıp ek isteklerde bulunulduğunu, Müvekkilinin yapı projesinde yapılan değişiklikler nedeniyle ilave işler yaptığını ve —- üzerinden anlaşma yapılsa da — işinin yapıldığını, Bu yapım sürecinin davalıların talepleri ile gerçekleştiğini,Sözleşmede işveren olarak davalı — kabul ettiği fiyatların ek işlerde de aksine anlaşma yapılmadıkça kabul edileceğinin kararlaştırıldığını, Bu bağlamda; — ödemenin müvekkili şirkete ödenmesi gerektiğini, ayrıca keşif bedeli dışında yapılan işler toplamının —-olup müvekkiline ödenmesi gereken ilave ödeme —- olduğunu, Söz konusu bedelden sözleşme tarafı — işin asıl sahibi davalı —–müteselsilen sorumlu olmalarına rağmen noter kanalı ile sunulan ihtarlara rağmen davaya konu ödemeyi yapmadıklarını, Dava konusu ilave işlerin, dönemin sorumlusu—– talimatı ile yapıldığını ve —- tarafından takip edildiğini ve bu hususun davalıların bilgisi dahilinde gerçekleştiğini, sözleşmede ilave işler ile ilgili işverence de kabul edilen birim fiyatların geçerli olacağının kararlaştırıldığını” beyan ederek müvekkilinin sözleşme bedeline ek olarak yaptığı fazla işlerin bedeli olan — bedelin davalılardan dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi özetle ; Davaya konu taşınmazın inşaat ruhsatının — tarihinde düzenlendiğini ve bu ruhsatta kat sayısının—- olarak gözüktüğünü, taraflar arasındaki sözleşmenin —- tarihinde imzalandığı dikkate alındığında kat adedinin — değil —- olarak keşiflendirildiğini, Taraflar arasındaki — maddesinde işin bedelinin —–olduğunu, ve müvekkili ile davacının götürü olarak her şey dahil ücret kararlaştırıldığını, öncelikli olarak yapı ruhsatı onaylanan projeye göre verilen inşaat izni olup,üç kat ilave edilmesi durumunda proje değişikliği yapılmak sureti ile bu projenin onayı ile ruhsat yenilenmesi yapılması gerektirdiğini, zira davacının iddia ettiğinin aksine sözleşme imzalanmasından sonra böyle bir proje değişikliği ve ruhsat yenilenmesinin olmadığını “ beyan ederek davanın reddini istemiştir.
BİRLEŞEN DAVA
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı ——düzenleme ve yürürlüğe girme tarihli bir eser sözleşmesi bağıtlandığını ve bağıtlanan bu sözleşmeye göre; müvekkil şirketin —— olarak anıldığını, taraflar arasında imza altına alınan eser sözleşmesine göre, “müvekkil şirketin taahhütünde bulunan, —–yasal düzenlemeler, teknik ve idari şartname, projeler, iş programı ve —- çerçevesinde, teklif ekli—— ve mimari projeler, iş sağlığı ve güvenliği protokolü çerçevesinde ve yürürlükteki yönetmeliklere uygun şekilde dış cephe işlerinin işçilik ve malzeme dahil anahtar teslim olarak —- şeklinde düzenlendiğini, işbu sözleşmenin —— tarihinde yürürlüğe girdiğini yürürlük tarihinden bugüne kadar da sözleşme konusunun açıkça ihlal edildiğini, sözleşmede——- maddesinde açıkca sözleşmenin ifa aralığının belirtildiğini, işbu maddeye göre davalı şirketin sözleşme konusu işi tam ve ayıpsız şekilde bitirmediğini, mevcut projede var olan eksikliklerin —– tarafından giderildiğini, fakat bu eksiklik ve hataların taşeron firmanın hatası olduğunu, taşeron firmanın eksiklik ve hataları giderecek herhangi bir eylemde bulunmadığını, davalı tarafından , müvekkili şirket aleyhine —- Mahkemesinde dava açıldığını, açılan bu dava haksız ve açıkça kötü niyetli olduğunu, davalı tarafça —- numaralı ihtarnamenin kabul edilemez nitelikte olduğunu, işin süresi, gecikmesi ve cezai —- maddeye göre;—– bitirilemeyeceği kanaatine varırsa, derhal taşerona gereken tedbirleri almasını ihtar eder. Taşeron bu ihtara rağmen 1 gün içerisinde gerekli tedbirleri almazsa, bu durum da İşveren işin vaktinde bitirilebilmesi için, işçi sayısını ve ekipmanı arttırabileceği gibi, işin bir kısmını başka kişilere de yaptırabilir. Bu durumda ödenen bedeller Taşeron tarafından karşılanacaktır.” denmek suretiyle sözleşmede cezai şart kavramını belirttiğini, taraflar arasında anılan işbu sözleşmeye dayanılarak davalı tarafa müvekkil şirket ——– yevmiye numaralı ihtarnamenin çekildiğini, davalı tarafa ödemesi gereken cezai şart bedelinin de işbu ihtarname ile keşide edildiğini, ancak davalı taraf ödemeyi yapmayı bir kenara bırakalım haklı davamızda bizi haksız duruma düşürmek için hamleler yapmaya başladığını, söz konusu olayda eksik ve ayıplı ifa olduğunu, müvekkil şirketin zarar etme pahasına projeyi kendisinin tamamladığını, müvekkil şirket ile site sahipleri arasında bir güven ilişkisinin mevcut olduğunu, Bu güven ilişkisinin temeli “basiretli tacir” kavramına dayanmakta olup, sözleşmenin diğer tarafı olan davalı şirketin tacir olmasına rağmen, fakat basiretli tacir gibi hareket etmeyerek sözleşmeyi ihlal ettiğini, 6098 sayılı TBK’ nın “Borcun İfa Edilmemesi” başlığı altındaki 112. Maddesinde “Borç hiç veya gereği gibi ifa edilmezse borçlu, kendisine hiçbir kusurun yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe, alacaklının bundan doğan zararını gidermekle yükümlüdür.” hükmüne yer verilmiş olup, işin mahiyetinde ayıplı ve eksik ifanın söz konusu olduğunu, site içerisinde kendisine yüklenen edimleri ifa etmeyen davalının bu nedenle bizzat temerrüde düştüğünü, müvekkil şirketin davalı tarafça yapılması gereken işleri kendi çabası ile gerçekleştirdiği ve davalı yan sözleşmeyi ihlal ettiği açıkça belli olduğu halde davalı tarafça müvekkil şirkete gönderilen—- yevmiye numaralı ihtarnamede ile —– tutarının istendiğini beyanla, davanın kabulü ile taraflar arasında bağıtlanan sözleşmenin davalı tarafça ihlali üzerine müvekkil şirket ukdesinde doğan zarara binaen kalan hakları ve cezai şarttan doğan alacakları saklı kalmak üzere şimdilik —–zararın tazminine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
BİRLEŞEN DAVA ISLAH : Birleşen davanın davacısı —- Vekili tarafından ibraz olunan —– tarihli ıslah dilekçesi ile ; Her ne kadar ayıplı ve eksikliğe ifaya dair beyanlar dava dilekçesinde beyanlar kısmında geçmiş ise de dava konusu alacak kalemi işe geç başlanması ve geç teslim edilmesinden kaynaklı Cezai şart alacağı oluşturduğunu, cezai şart, borçlunun yerine getirmeyi taahhüt ettiği borcu, hiç veya gereği gibi ifa etmemesi ya da geç ifa etmesi durumunda, alacaklıya karşı önceden kararlaştırılmış ekonomik değer taşıyan bir edimi yerine getirmeyi taahhüt etmesidir. Ceza koşulu yani cezai şart TBK’ nun 179. Maddesinde düzenlenmiş olup, bir sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi durumu için bir ceza kararlaştırılmışsa, alacaklı ya borcun ya da cezanın ifasını isteyebileceğini, taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca, iş yeri tesliminden itibaren——- ay içinde bitirileceğini aksi takdirde gecikilen her gün başına — şart ödeneceği kararlaştırılmıştır. İfa gerçekleşmediğinden, — tarihli davalı tarafa tebliğ edilen ihtarnamede de bu istem belirtildiğini, teslim tarihi — olan iş zamanında teslim edilmediğinden zarara ve fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak şimdilik ihtarnamede belirtildiği şekilde gecikilen süre —gün olup karşılığı —– cezai şart bedeli olduğunu, bu nedenle birleşen davanın ıslah edildiği ve dava değerini almaya hak kazanılan cezai şart bedeli olan — yükseltmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; taraflarınca açılan —– davada müvekkil şirket tarafından sözleşmeye ilave olarak yapılan işlerin bedeli talep edildiğini, ancak davacı tarafından açılan davada işin gecikmesinden kaynaklı gecikme tazminatı talebinde bulunulduğunu, her iki talebin birbirinden bağımsız ve birbirini etkileyen yanlarının olmadığını ve her iki davanın birbirlerinin sonucunu etkileyecek ölçüde bir bağının söz konusu olmadığını, davacının kendinden kaynaklanan nedenlerle işin uzamasından dolayı yazminat talebinde bulunduğunu, —– iki kez durdurulduğunu, bu durumun işlerin gecikmesine neden olduğunu, Borçlar Kanunu gereği herhangi bir çekince koymaksızın işi teslim alan davacının yasa gereği cezai şart talep hakkının bulunmadığını, Cezai şart talep edilebilmesi için davacının işi teslim alırken ihtirazı kayıt koyması gerektiğini, halbuki bu yönde itiraz ve kayıt konulmadan asıl işveren —– tarihinde kabul edildiğini, bu durumda davacının yasa gereği cezai şart talebi yasaya aykırı olduğunu, sözleşme konusu işin gecikmesinden müvekkilinin sorumlu olmadığına söz konusu dönemin şantiye şefi —-müvekkil — —– tanık olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Asıl Dava ; eser sözleşmesinden kaynaklanan ilave işler nedeniyle davalıdan —– alacağın tahsil istemine ilişkindir.
Birleşen Dava ; davacı yanın davalı ile yaptığı —- tarihli eser sözleşmesinin ihlali nedeniyle uğradığı zararın tazminine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek, kanıtlar toplanmak ve bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle sonuçlandırılmıştır.
Düzenlenen bilirkişi raporu gerekçeli ve ek raporu denetime elverişli bulunmakla hükme esas alınmıştır.
Bu itibarla toplanan deliller, mahkememizce benimsenen bilirkişi raporu ve ek raporu, tarafların iddia ve savunmaları, takip dosyası hep birlikte değerlendirildiğinde;
Asıl dava yönünden ; davacı vekili, davalı şirketle,—-sıfatışyla üstlendiğini, —- kat olan projeye göre keşif yapılıp fiyat belirlendiğini, ancak projedeki değişiklikler nedeniyle —- işinin davalının talebi üzerine yapıldığını, sözleşme bedeline ek olarak yapılan fazla iş bedeli —— avans faizi ile birlikte tahsilini talep etmistir.
Asıl işveren konumundai —-vekili cevabında, davacı sözleşmeyi imzalarkan — kata ait iş için fiyat verdiğini,bu nedenle ek ücret istemesinin mümkün olmadığını savunmuştur.
Diğer davalı —- vekili ise, sözleşmenin — üzerinden imzalandığını, davacının ek ücret talep etmesinin mümkün bulunmadığını savunmuştur.
İşveren davalı — şirketi ile taşeron davacı —- imzalanmıştır. Sözleşmenin konusu, — işlerinin, işçilik ve malzeme dahil —-yapılması işini kapsamaktadır.
Davacı, sözleşme bedeline ek olarak yaptığı, ancak faturaya bağlamadığı, —– alacağın tahsilini talep etmektedir.
Davalı —- yılında, davacı şirketten toplam — hakediş faturası almıştır. Davalı ——-, davacı şirkete —- ödeme yapmıştır. Davalı şirketin, davacı şirkete, cari hesap ilişkisi olarak herhangi bir borcunun bulunmadığı tespit edilmiştir.
Uyuşmazlık; Davacı tarafından kesilen ve ödemesi tamamen alınan —- tutarlı hakediş bakiyesinden değil; henüz faturası kesilmemiş, sözleşmeye ek olarak yapılan —- tutarlı hakedişin talep edilip edilmeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Taraflar arasında —- tarihinde imzalanan sözleşmeye göre yapılacak olan iş; (davalı) İşverenin taahhüdü altında bulunan ——e işlerinin işçilik ve malzeme dahil anahtar teslimi”olarak yapılmasıdır.
İşin bedeli anahtar teslimi ——olup,işin süresi ise yer tesliminden sonra —-içinde bitirilmesi şeklinde belirlenmiştir.
Davaya konu bina için —–proje no ile onaylanmıştır.
Yine —- tarihinde onaylamış olduğu ve —–projeye göre;
– —– olarak onaylandığı görülmekte ve bu projeye ait —– düzenlenmiş durumdadır.Bu ruhsat Tadilat ruhsatıdır.
Taraflar arasında imzalanmış sözleşmenin —– sözleşme ekleri olarak
1—–
2- ——-
3-Taşeron belgeleri
4-İşveren belgeleri olarak belirlenmiş olup, —- bu teklif fiyatlarına göre teklif bedelinin davalı — tarafından imzalanmış olduğu görülmektedir.
—- dolar teklif bedeli olduğu, teklif edilen bedel, projenin kaç katlı olduğu veya kaç metre yükseklikte bir binaya ait olduğunun sonucunu değiştirmediği, metrajlardaki ölçülere göre toplam bedelinin —— olarak belirlendiği görülmüştür.
Keşif marifetiyle mahallinde yapılan incelemeler ve dosyaya sunulan ——ortamında sunulan projeye ait imalatlar, kesitler ve hesap tablolarının değerlendirmeleri sonucu davaya konu ilave imalat olarak davacının i,ddia ettiği imalatların yerinde yapılmış olduğu tespit edilmiştir.
Gerçekleşen imalata göre bedelin — olduğu, teklif tablosuna göre bedelin — olduğu, aradaki farkın—- olarak hesaplandığı, ayrıca davacının dava dilekçesinde belirttiği —– dışında yaptığını beyan ettiği imalatların da yeride yapıldığı tespit edilmiş olup, bu imalatlara ilişkin birim fiyat ile ilgili dosyasında bir belge veya tarafarın üzeride anlaştıkları bir bedel bulunmadığından, bu imalatlara ilişkin piyasadan teklif alınarak birim fiyat belirleme yoluna gidildiği, imalatların yapıldığı—- tarihinde bu fiyatların davacını talep ettiği miktarlarda olacağı kanaatine varıldığı, —— olduğu, davacının ilave yaptığı imalatlar ile sözleşmesinde bulunmayan imalatlar için talep edebileceği toplam bedelin —– olduğu, davacı ile arasında sözleşme bulunmayan asıl işveren durumunda olan davalı — bu davada taraf sıfatının bulunmadığı görülmekle, asıl dava yönünden davalı —-aleyhine açılan davanın kabulüne, davalı —- aleyhine açılan davanın ise husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Birleşen dava yönünden ise ; davacının, teslim tarihi olan — işin teslim edilmemesi nedeniyle —-cezai şart talep ettiği görülmüştür.
Davacı —- davalı—- arasında akdedilmiş olan taşeronluk —-nolu maddesi hükmüne göre; davacı/ işverenin sözleşme konusu işin toplam bedelinin —- davalı/ftaşerona avans olark ödemesinden ve yer tesliminin yapılmasından itibaren— iş günü içinde davalı/taşeron işin yapımına başlayacak ve — ay içinde işi bitirecektir. Dini ve resmi tatil günleri de bu sürenin içersinde değerlendirilecektir.
—maddesi hükmüne göre; davalı/taşeron işi yukarıdaki hükümde belirtilen —- maddeye göre uzatılan sürede —- tamamlayamadığı takdirde, gecikilen her gün için davacı/işverene —-gecikme cezası ödeyecektir.
—- maddesi hükmüne göre; mücbir sebepler doğduğu takdirde işin süresi kendiliğinden —-uzayacaktır. —doğduğu takdirde ise, davalı/işveren bu olağanüstü durumu, doğduğu tarihte derhal davacı işverene bildirdiği takdirde sözleşme süresi uzayacaktır.
Dava dosyası içeriğinden, yer tesliminin hangi tarihte yapılmış olduğu anlaşılamadığı gibi, işin toplam bedelinin % 40’ı olan —-ödemenin hangi tarihte yapıldığı da anlaşılamamıştır. Bu nedenle, aylık iş süresinin hangi tarihte işlemeye başladığı anlaşılamamıştır.—– su kuyusu kapatılıncaya kadar —- inşaatın devamına izin vermediği,” görülmüştür.
Davacıya eksik belgelerini sunmak üzere sonuçları hatırlatılarak —- tarihli oturumda süre verildiği, davacının sözleşme konusu işin —- süresinin hangi tarihte işlemeye başladığı ve yer teslimi hususunda % 40’lik avans ödemesine ilişkin belge sunmadığı, davacının işin geç teslim edildiğini kanıtlayamadığı görülmekle birleşen davanın reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere :
1-ASIL DAVA YÖNÜNDEN ;
A-Davalı —– Aleyhine açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine,
B-Davalı—- Aleyhine açılan davanın KABULÜ ile ;
—- dava tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasanın 4/a maddesi gereği belirlenecek faiz oranları uygulanmak suretiyle tahsiline,
2-BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN ;
KANITLANAMAYAN DAVANIN REDDİNE,
3-HARÇLAR
a-ASIL DAVA YÖNÜNDEN ;
Alınması gerekli 58.216,48 TL harcın davacı tarafından dava açılışı sırasında yatırılan 14.554,13 TL harçtan mahsubu ile, eksik bakiye 43.662,35 TL’nin davalı —– tahsili ile hazineye irad kaydına,
b-BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN ;
Alınması gerekli 80,70 TL harcın davacı tarafından dava açılışı sırasında yatırılan 341,55 TL peşin harç ve yargılama aşamasında ıslah harcı olarak yatırılan 61.495,39 TL olmak üzere toplam 61.836,94 TL harçtan mahsubu ile, fazla yatırılan 61.756,24‬ TL harcın karar kesinleştikten sonra talep halinde birleşen davanın davacısına yada ahzu kabza vekiline iadesine,
4-VEKALET ÜCRETİ
a-ASIL DAVA YÖNÜNDEN ;
1-Davalı —– Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 7/2 maddesi gereği 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı —– verilmesine,
2-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 59.661,98 TL nispi vekalet ücretinin davalı — alınarak davacıya verilmesine,
b-BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN ;
Tamamı red edilen —– birleşen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 124.834,60 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
YARGILAMA GİDERLERİ
a-ASIL DAVA YÖNÜNDEN ;
1-Davacı tarafından dava açılışı sırasında harç olarak yatırılan 14.595,23 TL’nin davalı —– alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacı tarafından sarf edilen 5.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 448,35 TL posta ücreti olmak üzere toplam 5.448,35 TL’nin davalı —— alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalı —- Tarafından sarf edilen 2.000 TL bilirkişi ücretinin üzerinde bırakılmasına,
b-BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN ;
1-Davacı tarafından dava açılışı sırasında harç olarak yatırılan 80,70 TL peşin harç, 35,95 TL başvurma harcı ve 5,20 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 121,85‬ TL’nin üzerinde bırakılmasına,
2-Davacı tarafından sarf edilen 195,00 TL posta ücretinin üzerinde bırakılmasına,
c-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——- Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.15/06/2022