Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/325 E. 2021/434 K. 29.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/325 Esas
KARAR NO: 2021/434
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/03/2018
KARAR TARİHİ : 29/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının ———- adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili ————- yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasındaki ticari anlaşma uyarınca tarafların ——————– hususunda anlaştıklarını, müvekkili şirketin yapılan bu anlaşma gereğince belirtilen ürün ve hizmet edimlerini, —- tarihlerinde yaptığı edimlerle eksiksizce yerine getirdiğini, buna ilişkin —– irsaliyeli faturanın davalıya teslim edildiğini, müvekkili şirket tarafından bütün edimlerin eksiksizce ifa edildiğini, fakat davalının bütün çağrılara rağmen müvekkiline hiçbir ödeme yapmadığını, bunun üzerine —- esas sayılı dosyası ile cari alacağa dayalı ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça takibe haksız olarak itiraz edildiğini, tüm bu nedenlerle taraflar arasındaki anlaşma konusu ürünlerin teslimi ve hizmetin ifasından kaynaklanan ———— itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı cevap dilekçesinde özetle ; davaya konu icra takiplerinin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığını, yetkili icra dairesinin —- olduğunu, dava dilekçesinde belirtilen hizmetlerin alınmadığını, —– tarihli iş takip formunda belirtilen emtia ve hizmetlerin şirketleri tarafından teslim alınmadığını, şirket sorumluları veya şirket çalışanı tarafından da iş takip formunun imzalanmadığını, şirket sorumlu müdürü olarak imza sirküleri incelendiğinde imzanın kendisine ait olmadığını, evrak üzerinde bulunan kaşenin de şirket kaşesine benzemediğini, müşteri yetkilisi kısmında—–isminin yazılı ve imzanın olduğunun görüldüğünü, icra takibine itiraz edilmesi üzerine, şirketlerince haricen mail yoluyla yollanan iş takip formunda ücret kısımları ile akabinde mükerrer olarak ———- dosyasından yapılan icra takibinde dayanak belge olarak eklenen iş takip formundaki ücret kısmındaki yazıların farklı olduğu, sonradan tahrip edildiğinin şirketlerince haricen gönderilen mail çıktıları ile sabit olduğunu, —– tarih ve —- nolu irsaliyeli faturanın şirketlerince noter aracılığı ile tebliğ edilmediğini, malzeme teslimi hizmet ilişkisi söz konusu olmadığından ticari defter kayıtlarında da bulunmadığını, ————- tarihli iş takip formlarının içeriğinin gerçeği yansıtmadığını, davacı ile davalı arasında dava dilekçesinde iddia edildiği gibi emtiaların teslim edilmediğini ve hiçbir zaman belirtilen hizmetin verilemediğini, davacının taleplerinin tamamen karşılıksız maddi menfaat temin etmek üzere dile getirildiğini, tüm bu nedenlerle yetkili icra dairesinde yapılmış bir icra takibinin bulunmadığını, ayrıca takipten feragat edilmeksizin mükerrer şekilde yeniden şirketleri aleyhinde icra takibinde bulunulmuş olması bu nedenle ikinci takibin iptali ile dava şartının gerçekleşmemiş olması nedeniyle usul yönünden davanın reddini, ilk itirazları yerinde görülmediği takdirde esas hakkında öne sürdükleri hususlar dikkate alınarak haksız, usul ve yasaya uygun olmayan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, ticari satımdan kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizce aldırılan —- tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafından incelemeye sunulan —— defterlerinin 6102 sayılı TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, davalı yetkilisi tarafından cevap dilekçesi ekinde dosyaya sunulan davalının —– yılı yevmiye defterlerinin sunulduğu, sunulu yevmiye defteri üzerinde yapılan incelemede, yevmiye defterinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırıldığı, —–yevmiye defterinin kapanış tasdikinin yaptırıldığı,—- yevmiye defterinin kapanış tasdikinin yaptırılmadığının görüldüğü, takibin dayanağının davacı tarafından davalı tarafa düzenlenen —- numaralı —– fatura olduğu, faturanın davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, davacı şirket tarafından davalı şirket unvanına düzenlenmiş olduğu, faturanın açık yani bedeli ödenmemiş fatura olduğu, fatura muhteviyatının ‘—– bedeli olduğu, faturanın teslim alan kısmında imzanın mevcut olmadığı, fatura muhteviyatındaki ürünlerin —- tarihli —- nolu ———–davalı tarafa teslim edildği, —- formunda teslim alan kısmında davalı şirket kaşe imzasının mevcut olduğu, fatura muhteviyatındaki ————- hizmetinin davacı tarafından davalı tarafa verildiği kanaatine varıldığı, davacının davalı taraftan takip tarihi olan —- alacaklı olduğu, davacının — alacağı için 3095 sayılı yasaya (Md.2) istinaden icra takip tarihi olan —–tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faiz talep edebileceği, tarafların inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin mahkemenin takdiri içinde kaldığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; gerek —-tarihli davaya konu fatura , —- iş takip formlarının incelenmesinde , her ne kadar davalı faturaya konu mal ve hizmeti almadıklarını iddia etse de davacının sunmuş olduğu iş takip formlarında davalı şirketin kaşesinin bulunduğu, — tarihli iş takip formundaki imzanın yanında —- isminin bulunduğu , bu durumda celbedilen — kayıtlarında her ne kadar —– isimli kişinin ismi bulunmasa da sigortasız işçi çalıştırma olgusunun yüksek olduğu ülkemizde sadece——-kaydı üzerinden belirleme yapmanın hakkaniyete aykırı düşeceği, davalı şirketin kaşesinin dosyaya sunulu her iki servis kaydında mevcut olduğu bu durumda faturaya konu mal ve hizmetlerin davacı tarafından davalıya verildiği mahkememizce değerlendirilmiş gerekçeli, bilimsel ve denetime uyun bilirkişi raporu hükme esas alınmış, davalının temerrüdünün yetkisiz icra dairesinde yapılan takip tarihi itibariyle meydana geleceği değerlendirilmiş ve açılan davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
—- takip tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- KARAR HARCI;
Alınması gerekli 489,68 TL harçtan, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 122,43 TL harcın mahsubu ile bakiye 367,25-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-AVUKATLIK ÜCRETLERİ
Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 4.080,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
a-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 122,43-TL peşin harç, 35,90 TL başvurma harcı toplamı 158,33-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b-Davacı tarafından sarfedilen 650,00 TL bilirkişi ücreti ve 147,00-TL posta ücreti olmak üzere toplam 797,00-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
c-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ——— nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 29/03/2021