Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/272 E. 2019/110 K. 07.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/272 Esas
KARAR NO : 2019/110

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/03/2018
KARAR TARİHİ : 07/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket, davalı şirkete ait emteaların uluslararası taşımasını çeşitli zamanlarda üstlendiğini, ancak davalının kusur ve ihmali neticesinde müvekkil şirketin aracı beklemek zorunda kaldığını bu nedenle 10.07.2017 tarih ve ————– nolu 5.600,00 Euro bedelli bekleme ücreti faturası düzenlendiğini, davalı şirket ile müvekkil şirket arasında iade faturası kesileceğine dair herhangi bir düzenleme olmamasına rağmen sürekli iade faturası kestiğini, bu defa müvekkil şirket tarafından davalının kesmiş olduğu iade faturalına noter kanalı ile itiraz edildiğini, netice itibariyle müvekkil şirket davalı taraf ile olan ticare ilişkisi nedeniyle cari hesabında davalı taraftan toplam 5.600,00 Euro alacaklı bulunduğunu, davalı tarafın bakiye 5.600,00 Euro’yu ödemekten imtina etmesi üzerine müvekkilin haklı fatura ücreti alacağının tahsili amacıyla İstanbul Anadolu ————–İcra müdürlüğünün 2018/4426 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin borçluya tebilği üzerine takip davalı borçlu şirketin, İcra müdürlüğünün yetkisine ve borca karşı yapmış olduğu itiraz ile durdurulduğunu,davacı borçlu şirketin icra müdürlüğünün yetkisine karşı yapmış olduğu itirazı haksız ve hukuka aykırı olduğunu, itiraz nedeniyle müvekkilin haklı alacağının tahsilinin engellenmesi üzerine iş bu itirazın iptali davasını açarak yargılama giderlei ve ücreti vekaletin karşı taafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında yapılmış olan her hangi bir yetki sözleşmesi bulunmadığını, davacı taraf açmış olduğu icra takibinde her ne kadar cari hesap sözleşmesine dayandığını ifade etmişse de taraflar arasında böyle bir sözleşme bulunmadığını, bu husus icra takibinde yetkiye ve borca itiraz dilekçesinde ifade ettiğini, taraflar arasında yapılmış bir yetki sözleşmesi de bulunmadığını, taraflar arasında kesinleşmiş bir fatura ves de söz konusu olmadığını, bu nedenle davacı şirketin genel yetki kurallarına göre hukuki yollara başvurması gerektiğini, TBK 89. Madde dava konusu olayda uygulanmayacağını, taraflar arasında kurulmuş bir sözleşme olmadığından davacının yaptığı iş vekaletsiz iş görme niteliğinde olabileceğinden dava konusu olayda da para alacağından söz edilemeyeceğini, dava konusu olayda davacı malları İzmir’de davalının ikametgahına getirmiş olmakla ifa yerinin İzmir olduğu tartışmasız olduğunu, ayrıca——————- Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtlarından da davalının ikametgahının İzmir olduğu dolayısı ile genel yetki kuralları uygulanacağından yetkili mahkeme ve İcra Müdürlüğü————– Mahkeme ve İcra Müdürlükleri olduğunu, bu nedenle davada yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili ———Asliye Ticaret Mahkemesine gönedrilimesine karar verilmesi gerektiğini bu nedenlerle öncelikle yetki itirazının kabulü ile yetkisizlik kararı verilmesine, bilahare haksız ve yersiz olan davanınn reddine, davacının haksız ve kötü niyetle, kesinleşmemiş ve her hangi bir sözleşmeye de dayanmayan alacak talebinde bulunması nedeni ile %20 icra tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesi, yargılama giderleri ile dava vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmişlerdir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Davaya dayanak İstanbul Anadolu ——– İcra Dairesi’nin 2018/4426 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; dosyamız davacısı tarafından davalısı aleyhine cari hesap alacağı nedeniyle 12/02/2018 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının süresi içerisinde sunduğu itiraz dilekçesi ile icra dairesinin yetkisine itiraz ederek sözleşmenin ifa edileceği yer olan————– icra dairelerinin yetkili olduğunu ve davacıya borcu bulunmadığını ileri sürdüğü, davacı tarafça süresi içerisinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talebin ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali olduğu, davacı tarafça davalının cari hesap alacağını ödemediğinden bahisle takip başlatıldığı, davalı tarafça takipteki yetkiye ve borca itiraz edildiği anlaşılmıştır. İtirazın iptali davaları bakımından yetkili icra dairesinde usulüne uygun icra takibi yapılmış olması dava şartlarındandır. İcra takipleri bakımından İ.İ.K.’nın 50.maddesinde HMK’da yer alan yetkiye ilişkin düzenlemelerin uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Genel yetkili icra dairesi davalı borçlunun ikametgahı icra daireleri olmakla birlikte takip dayanağı alacağın niteliğine göre özel yetki de düzenlenmiştir. HMK 10. Maddesi “Sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir” hükmünü içermektedir. Davaya konu alacağın fatura alacağı olduğundan bahisle icra takibi başlatılmış ise de, dava dilekçesinde davaya konu faturanın davacı şirkete ait aracın beklemek zorunda kaldığından bahisle düzenlendiği belirtilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın sözleşmeden kaynaklandığı, sözleşmeden kaynaklanan davalarda sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin yetkili olduğu gözetilerek ve davalı tarafça da sözleşmenin ifa edileceği yer olan İzmir icra dairelerinin yetkili olduğunun ileri sürüldüğü bu hali ile yetkili icra dairesinde yapılmış usulüne uygun bir takip bulunmadığından davanın usulden reddine karar vermek gerektiği yönünde oluşan kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1.USULÜNE UYGUN TAKİP YAPILMADIĞINDAN, DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 44,40 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90 TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 8,50 TL nin davacıdan tahsiline,
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve temyiz harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.