Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/226 E. 2021/221 K. 16.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/226 Esas
KARAR NO: 2021/221
DAVA : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 22/02/2018
KARAR TARİHİ : 16/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;———- sarılı kararı ile CMK.nun 133/1. maddesi uyarınca ——— kayyım olarak atandığını, ———- tarihli kararı ile——— oluşturulması kararı verildiğini, buna göre ————— ticari iktisadi bütünlük oluşturulmasına karar verilen şirketlerin tüm mal ve hakları üzerinde haciz uygulanamayacağını ve satış yapılamayacağını, davalı alacaklı şirket tarafından borçlu —— Aleyhine ————–dosyası ile icra takibi başlatıldığını, anılan dosyadan ———— tarihinde müvekkili şirkete birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiğini, cevaben borçlu şirketin hak edişlerinin yapılmadığının ve hak edişlerin yapılmasını müteakiben alacak miktarının bildirileceğinin beyan edildiğini, daha sonra 2. Haciz ihbarnamesi düzenlenmeksizin 3. Haciz ihbarnamesinin taraflarına tebliğ edildiğini, cevaben birinci haciz ihbarnamesine istinaden bloke konulduğunun ve hak edişlerin muaccel olduğu tarihte ödemenin dosyaya yapılacağının bildirildiğini, alacak muaccel olmadığı halde dayanaksız 3. Haciz ihbarnamesi gönderildiğini, müvekkilinin temerrüde düşmediğini, alacak muaccel olmadığından müvekkili şirketin borçlu durumda olmadığını belirterek; ———sayılı dosyasına konu alacak kapsamında davalı şirkete borçlu olmadığının, borçlu ———— muaccel borçlarının bulunmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirkete 89/2 haciz ihbarnamesinin ——- tarihinde tebliğ edildiğini, davacının 89/2 tebliğ edilmeden 89/3 ihbarnamesinin gönderildiği beyanın gerçeği yansıtmadığını, icra dosyası kapsamında yapılan tahsil işleminin 5411 sayılı yasanın 134.maddesine aykırı olmadığını, davacının 1. Haciz ihbarnamesine verdiği cevap dilekçesinde —– tarihli dilekçede alacağın varlığını kabul ettiğini, yasa gereği 89/2 ve devamında 89/3 ihbarnamelerini gönderildiğini, davacının birinci ve ikinci haciz ihbarnamesinde alacağın olmadığı noktasında itiraz etmediği, davacının diğer davalı borçlu———- borçlu olmadığını ispat etmesinin gerektiğini savunarak; davanın reddine ve davacı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, 89/3 haciz ihbarnamesi nedeniyle borçlu olunmadığını tespiti istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; davacı tarafça, davalı tarafından dava dışı şirkete karşı başlatılan icra takibinden gönderilen 89/3 haciz ihbarnamesi nedeniyle borçlu olmadığının tespitinin talep edildiği; davalı tarafça, davanın reddinin savunulduğu anlaşılmıştır.
HMK’nın 114.maddesinde dava şartları düzenlenmiş, 115.maddesinde de dava şartlarının eksik olması halinde davanın usulden reddedileceği hükmü bağlanmakla birlikte Mahkemelerin görevi dava şartı olarak belirlenmiştir. Mahkememizin görev alanı TTK’nın 4.maddesi ile belirlenmiş ve bir davanın ticari dava olması için taraflarının tacir ve davanın konusunun ticari işletmeleri ile ilgili olması gerektiği ya da Kanun maddesinde yer alan hukuki ilişkilerden doğması gerekmektedir.
Eldeki davada; davalı takip alacaklısı tarafından, dava dışı takip borçlusu aleyhine icra takibi başlatıldığı, davacı şirketin takip borçlusu şirkete olan borcundan dolayı, davacıya İİK’nun 89/1 ve 89/2 maddeleri uyarınca haciz ihbarnamelerinin gönderildiği, davacının borçlu olmadığı iddiasıyla İİK’nun 89/3 maddesi uyarınca menfi tespit davası açıldığı, davanın tarafları arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı, TTK’nın 4.maddesinde belirtilen mutlak ya da nispi ticari davadan söz edilemeyeceği, davanın HMK’nın 2.maddesi gereğince genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği ————- kanaatine varılmakla; mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştu
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ NEDENİ İLE, davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine,
2.Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili ——– NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3.Yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı Davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde ————- nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. 16/02/2021