Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/208 E. 2019/644 K. 30.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/208 Esas
KARAR NO : 2019/644
DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ: 20/02/2018
KARAR TARİHİ: 30/05/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı Sigorta şirketine ——– nolu ZMM Trafik poliçesiyle sigortalı sürücü —— sevk ve idaresindeki —– plakalı araç ——— tarihinde müvekkili ——- adına kayıtlı ve ——sevk ve idaresindeki ———plakalı araca asli kusurlu olarak çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kaza neticesinde müvekkiline ait aracın hasar gördüğünü, kaza sebebiyle müvekkiline ait araçta 10.670,00 TL tutarında hasar meydana geldiğini, müvekkili tarafından hasar bedelinin ödenmesi amacıyla davalı sigorta şirketine müracaat edildiğini, davalı sigorta şirketi tarafından hasar dosyası açıldığını, ancak davalı sigorta şirketi tarafından müvekkiline herhangi bir ödeme yapılmadığını, müvekkiline ait araçta meydana gelen hasar bedelinin davalıdan tahsili için huzurdaki davayı açmak zarureti hasıl olduğunu beyan ile, fazlaya ilişkin hakları haklı kalmak kaydıyla şimdilik, 5.000,00 TL araç hasar bedeli tazminatının (Sigorta şirketi poliçe limiti ile sorumlu olmak kaydıyla) 18.05.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf davaya herhangi bir cevap vermemiş, HMK 128 madde hükmü gereği davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
Dava, trafik kazası nedeniyle davacı aracında meydana gelen hasar bedelinin tazminine ilişkindir.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller,———-kayıtları, poliçe ve hasar dosyası, mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Mahkememizin 29/01/2019 tarihli celsesinde dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bilirkişi tarafından sunulan 25/02/2019 tarihli rapor ile özetle; davalı tarafa sigortalı araç sürücüsü——– %100 oranında kusurlu olduğu, davacı aracının sürücüsü ——— kusursuz olduğu, 18/05/2017 tarihinde meydana gelen kaza sonucu oluşan hasara ilişkin tespitlerinin ——– plakalı araçta meydana gelen maddi hasar ile uyumlu olduğu, hasarın durumunun kazanın oluş şekline alınan darbelere uyumlu olduğu, dava konusu araçta meydana gelen hasar tutarının kaza tarihi itibari ile 10.670,04 TL olabileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davacı vekilince 28/02/2019 tarihli dilekçe ile talep arttırım dilekçesi sunulduğu, dava dilekçe ile talep edilen 5.000,00 TL dava değerinin 5.670,00 TL arttırarak 10.670,00 TL’ye çıkartıldığını beyan ettiği anlaşılmış, tamamlama harcının ikmal edilmiş, talep arttırım dilekçesinin davalı tarafa tebliğ edilmiştir.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde özetle; davacı tarafça meydana gelen trafik kazası nedeniyle aracında oluşan maddi zararın tazminin talep edildiği, davalı tarafça davaya cevap verilemeyerek dava dilekçesindeki hususların inkar edildiği anlaşılmıştır. Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu, her ne kadar davalı tarafça bilirkişi raporuna karşı sunulan itiraz dilekçesi ile meydana gelen hasarın dava konusu kaza ile illiyeti bulunmadığı iddia olunmuş ise de, bilirkişi raporu ile tespit olunan kaza oluş şeklinin olaya uygun olduğu, meydana gelen hasarın kazanın oluş şekli ile uyumlu olduğu, bu hali kaza ile meydana gelen hasar arasında illiyet bağının mevcut olduğu, meydana gelen trafik kazasında davalı tarafa sigortalı araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu, davacı aracının sürücüsünün olayda kusurunun bulunmadığı, hasar bedelinin tespitinde herhangi bir usulsüzlük bulunmadığı, bu hali ile davacı tarafın davalı sigorta şirketinden talebi gibi 10.670,00 TL hasar bedelinin tazmini talep edebileceği, davacı tarafça sigorta şirketine 12/12/2017 tarihinde başvuru yapıldığı, davalı sigorta şirketince yasal süresi içerisinde başvuruya yanıt verilmediği, bu nedenle davalının 20/12/2017 tarihi itibari ile temerrüde düştüğünün kabulünün gerektiği, davacı aracının hususi kullanıma ait araç olduğu, bu nedenle talep edilebilecek faiz oranının yasal faiz olduğu, dosya kapsamından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere Yasa ve Yargıtay İçtihatları gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere davanın bu gerekçe ile kabulüne karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile
Sabit olan 10.670,00 TL hasar bedelinin temerrüt tarihi itibari ile 20.12.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2.Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 728,87 TL’den 85,39 TL peşin harç ve 97,00 TL tamamlama harcı toplamı 182,39 TL nin mahsubu ile bakiye kalan 546,48 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3.Davacı tarafça dava açılırken yatırılan 85,39 TL peşin harç, 35,90 TL başvurma harcı, 5,20 TL vekaletname harcı ve 97,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 223,49 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4.Davacı tarafından yapılan 650,00 TL bilirkişi ücreti, 122,5 TL posta gideri olmak üzere toplam 772,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5.Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına,
6.Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7.Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul BAM nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. 30/05/2019