Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1533 E. 2020/552 K. 01.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1533 Esas
KARAR NO : 2020/552
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/12/2018
KARAR TARİHİ : 01/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin uluslararası taşımacılık yaptığını, davalı şirkete ait bir kısım emtiaların uluslararası fuarlara taşınması işinin de davacı tarafından yüklenildiğini ve bu hususta davalıdan kaynaklı sebeplerle taşımada bekleme yapıldığı için davacıya ——– tarihli ————- bedelli faturanın düzenlendiğini, davacı şirketin davalı ile olan ticari ilişkisi sebebiyle cari hesapta belirtilen ——–haklı alacağın tahsili için takibe girişıldiği, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, davalı şirketin takip konusu borçtan sorumlu olduğu, itirazın haksız ve kötüniyetli olduğu, itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalının ————- bir takım ürünler sattığı ve göndermesi gerektiği, bu aşamada müşterisinin yönlendirmesi ile davalı davacı ile iletişime geçildiği, davacının taleplerine göre bilgi ve belgeleri hazır edip gönderen davalının davacının iş organizasyonu ve taşıma zamanını bilemeyeceği, davalının bilgi ve belge gönderiminde gecikme olmadığı, davacının beklemesi olup olmadığı, bunun sebebinin ne olduğu gibi hususların davalı tarafından bilinmediği, davalının bundan harberdar edilmediği, davacının düzenlediği —–tarihli faturayı davalıya tebliğ ettiği, bu faturayı davalının kabul etmediği, hesabı düzeltmek için ——– numaralı faturanın iade amacı ile düzenlendiği, davacının —- tarihinde tebellüğ ettiği faturaya ——– numaralı ihtar ile itiraz ettiği, davacının alacak mesnedi gösterdiği faturanın bir karşılığının bulunmadığı, haksız alacak iddiası ile başlatılan takip bakımından davacının kötüniyetli olduğu gözetilerek %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatı ödemesi gerektiği, hususlarını öne sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce bildirilen tüm deliller toplanmış ve dosya bilirkişiye tevdii edilmiştir.
——– tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dosya kapsamına ilişkin olarak davacının bekleme kaynaklı gerek akdi olarak gerekse mevzuat gereği davalı riziko-sorumluluk alanında beklemeyi ispatlayarak hak ettiği bekleme ücretinin sabit olmadığı, eğer taşıma sürecinde altı gün fazladan bekleme ve bunun davalı riziko alanında meydana gelen sebeplere dayandığı ispatlanacak olursa, günlük bir adet birim taşıt için ———- üzerinden hesaplamanın yerinde olacağı, bunun için ek olarak taşıt plakası ile — bilgilerinin de verilmesi gerektiği, eğer bekleyen taşıt değil de sadece konteyner ise bu defa konteyner beklemesi için davacının —– için bekleme bedeli ödediğini, ispat etmesi gerektiği, sırf konteyner beklemesinin anlaşma veya tarife olmadığı sürece bekleme ücretine hak kazandırmayacağı, davacının taşıt için 6 gün beklemesi ve bunun davalı riziko alanında meydana geldiği ispatlanacak olursa, takip tarihi itibariyle ———- alacak miktarının takip tarihi itibarı ile ticari temerrüt faizi ile talep edilebileceği, davacının takip dayanağı fatura olmak gerekirken cari hesap gösterildiği gözetilerek, inkar tazminatı talebinin sayın mahkemece değerlendirilmesi gerektiği, sonuç ve kanaatini bildirmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Davacı ile davalı arasında taşıma sözleşmesi , ifası ve bedelin ödenmesi hususunda bir ihtilaf olmayıp ihtilafın bekleme olup olmadığı eğer bekleme varsa süresi, bedeli ve kimden kaynaklandığı hususlarında toplandığı, uluslararası karayolu taşımacılığı(CMR) mevzuatında bekleme ile ilgili özel bir düzenleme bulunmayıp bu hususun TTK 863 ve devamı maddelerinde düzenlendiği söz konusu düzenleme incelendiğinde taşıyıcının sözleşme hükümlerine dayanarak veya kendi risk alanından kaynaklanmayan nedenlerle makul yükleme veya boşaltma süresinden daha fazla beklerse bekleme ücreti olarak uygun bir ücrete hak kazanabileceğinin vazedildiği, yani makul süreyi aşan yükleme yahut boşaltmada bekleme ücretine hak kazanabilmek için ya bu hususun sözleşmeyle kararlaştırılması yahut taşıyıcının kendi risk alanından kaynaklanmayan sebeplerle bekleme meydana geldiğinin isbat edilmesi gerekeceği, davacı vekilinin somut olayda talebinde taşıt açısından bekleme olduğunu bekleme süresinin 6 gün olduğunu beher gün başına —— üzerinden bekleme ücretinin hesap edilerek davalıya faturalandığını belirtmişse de yükün CMR evrakına göre konteyner yükü olup bekleyenin de konteyner olduğu, dosyada bekleme ,bekleyen emtia, taşıt, riziko alanı ve bekleme halinde ödenecek bedel kapsamında taraflar arasında herhengi bir yazılı mutabakat yahut sözleşme hükmü de bulunmadığı, davacının gerek mal satış faturalarının içeriğindeki kayıtlar gerekse alıcının———– ödemesinde gecikme sebebi ile iddia ettiği beklemenin davalının sorumluluk alanında meydana geldiğinin isbatını dosya kapsamında yapamadığı anlaşılmakla isbat edilemeyen davanın reddine karar verilmiş, kötüniyet isbat edilemediğinden kötüniyet tazminatına hükmedilmeyerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Koşulları oluşmadığından kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 54,40 TL harcın, davacı tarafından dava açılırken yatırılan 35,90 TL peşin harç ile, harçtan mahsubu ile bakiye 18,50 TL davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı ve Davalı Vekilinin yokluğunda 6100 sayılı HMK ‘nın 341/2 maddesi gereğince kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu. 23/10/2020