Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1528 E. 2021/196 K. 11.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1528 Esas
KARAR NO : 2021/196

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/12/2018
KARAR TARİHİ : 11/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişki nedeniyle cari hesabında davalı taraftan ————- alacaklı bulunduğunu, davalı tarafın bakiyeyi ödemekten imtina etmesi üzerine fatura alacağının tahsili için İstanbul Anadolu —– İcra Müdürlüğü’nün ——————- esas sayılı dosyasıyla takibe başladığının, ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine icra yetkisi ve borca itiraz ettiği ve takibin durduğunu, bu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, ticari alacağa ilişkin belgelerle sabit olduğunun, —— olduğu ve davalı borçlu şirketin icra takibine yaptığı haksız ve kötü niyetli olduğu beyan ederek, davalı borçlunun İstanbul Anadolu ———— Müdürlüğünün ——— esas sayılı dosyasına yaptığı borca itirazının iptali ve icra takibinin devamına, değerin %20’sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket hakkında İstanbul Anadolu—- İcra Müdürlüğünün ———–esas sayılı dosyasına itirazın haklı olduğunu, davacının müvekkilinden hiçbir———- alacağının bulunmadığını, davacı tarafından düzenlenen faturanın kabul edilmesinin mümkün olmadığını bu nedenle faturanın müvekkili tarafından iade edildiğini, davacı şirket tarafından düzenlenen fatura içeriğinin zarar iddiasına dayandığını, dava dilekçesinde ——–alacağının ileri sürüldüğünü, tacir olan davacı şirketin TTK hükümleri gereklerine aykırı davrandığını ve davacı şirketçe iddia edilen zararın ispatlanamadığını, alacak konusunun değiştirilmeye çalışıldığını, davacı şirketin müvekkili şirketten herhangi bir şekilde ————– alacaklısı olabilmesinin de hukuken mümkün olmadığını, —– —— müvekkili olduğunu, taraflar arasında ——- hak kazanacak olan tarafın ancak müvekkili şirket olacağını beyan ederek, yetkisizlik nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine, haksız ve mesnetsiz davanın esastan reddine, davacının kötü niyetli olması nedeniyle %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesi yanında HMK m.329 uyarınca davacının kötü niyetli olması nedeniyle müvekkilinin taraflarına ödeyeceği —— yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, davacı tarafın bildirdiği tüm deliller toplanmıştır.
Dava konusu icra dosyası incelendiğinde, davacının davalı hakkında cari hesaba dayalı olarak 4.497,47 TL asıl alacak üzerinden 26/09/2018 tarihinde icra takibi başlattığı, davalının yasal sürede borca itiraz ettiği, iş bu davanın yasal 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafın ticari defterleri incelenerek rapor düzenlenmesi için ——– Mahkemesine talimat yazılmış, sunulan ————ticari defterlerinin 213 sayılı VUK’nun 219, 224, 225 ve TTK mevzuatına uyumlu olduğu, davalının defter kayıtlarında davacı —— itibari ile ——– belirtilmiştir.
Cari hesap alacağını oluşturan ———— tutarındaki——— diğer —————- çevredeki ——–depoya gelmelerine sebep olmuştur” açıklamasının yazılı olduğu görülmüştür.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun —– Maddesi “Hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; —— —- hükmünü içermektedir.
Mahkememizce davacı vekiline fatura içeriğine ilişkin ve oluşan zarara ilişkin açıklamada bulunması için 2 haftalık kesin süre verildiği, sonuçlarının ihtar edildiği ancak davacı vekilinin herhangi bir açıklamada bulunmadığı görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın ——- alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, davalı tarafın davanın reddini savunduğu, iş bu davada davacının cari hesabı oluşturan fatura nedeniyle alacaklı olduğunu ispat etmesi gerektiği, talimat mahkemesince alınan bilirkişi raporuna göre cari hesap alacağını oluşturan ———————- faturanın davalı kayıtlarında yer almadığı, söz konusu faturanın hizmet açıklama kısmında ” diğer hizmetle konu plakalı —– — çalarak tüm çevredeki —————-depoya gelmelerine sebep olmuştur” açıklamasının yazılı olduğu, mahkememizce davacı tarafa fatura içeriğini ve zarar kalemlerini açıklaması için süre verildiği ancak herhangi bir açıklamada bulunulmadığı, davacı defterlerinin incelenerek rapor alınmasının davanın esasına etkisinin olmayacağı anlaşıldığından davacı defterlerinin incelenmediği, davanın sübuta ermediği anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 59,30 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 54,32 TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 4,98 TL nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
3———-göre davalı vekili için takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, dava değeri dikkate alındığında kesin olmak üzere karar verildi.