Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1483 E. 2021/576 K. 25.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1483 Esas
KARAR NO : 2021/576

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/07/2017
KARAR TARİHİ : 25/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili davacı … arasında 28/12/2016 tarihinde yapılan ———– adresindeki —–anlaşma yapıldığını, davacının bu sözleşmede taahhüt ettiği devir hakkının olduğunu, yapılacak kira sözleşmesinde kendilerinin de bu hakka sahip olarak işyerini devredeceğini taahhüt ettiğini, sözleşmede bu hususun belirtildiğini, ancak mal sahibi davalıya böyle bir hak verilmediğinin ve böyle bir devir — yapamayacağının belirtildiğini, mal sahibi tarafından iş yerinin anahtarları alınarak davalıya verildiğini, iş yerinde tadilat işlemleri için 3.000,00 TL masraf yapıldığını, davalı yana devir sözleşmesinin teminatı olarak senetler verildiğini, —- gerçekleşmemesi nedeniyle senetlerin iadesinin talep edildiğini, ancak davalı tarafından kötü niyetli olarak senetlerin İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün —- Esas sayılı dosyası ile takibe konulduğunu belirterek 5 adet senet nedeniyle borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava ve takip konusu senetler üzerinde — olduğuna dair herhangi bir kaydın bulunmadığını, davacı tarafından sunulan sözleşmeyi kabul etmediklerini, kaldı ki sözleşmede de senetlerden bahsedilmediğini, davacıların işyerini fiilen bir buçuk ay kadar işlettiklerini, daha sonra kendi kararları ile işyerinden ayrıldıklarını, müvekkilinin bu hususta kusurunun bulunmadığını, davacıların iddialarının gerçek olmadığını savunarak; davanın reddine ve %20 oranında inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyanın İstanbul Anadolu——-. Sayılı görevsizlik kararı ile mahkememize gönderildiği anlaşılmıştır.
Dava, İİK’nun 72. Ve devamı maddelerinde düzenlenen menfi tespit davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, senet asılları, ve dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Dava konusu senetlerin incelenmesinde; senetlerin davacı … tarafından emrine keşide edilerek davalı ….————verildiğini, davacı …——- senetlerin düzenlenme tarihlerinin — olduğu, senetler üzerinde ———— bedelli olduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; davacılar tarafından, davalı ile yapılan sözleşme kapsamında verilen teminat senetleri nedeniyle davalı yana borçlu olunmadığının tespitinin talep edildiği; davalı tarafından, davanın reddinin savunulduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; dava konusu senetlerin teminat senedi olarak verilip verilmediği, taraflar arasında yazılı sözleşme bulunup bulunmadığı, senetlerin işyeri devri kapsamında verilip verilmediği noktasında toplandığı anlaşılmaktadır.
Eldeki davada; dava ve takip konusu senetlerin ——- vasfında olduğu, davacıların dava konusu senetlerin keşidecisi ve ——olduğu, senetler üzerinde —– kaydı bulunduğu, davacılar tarafından senetlerin işyeri devir sözleşmesinin teminatı olarak verildiği iddia edilerek ispat yükünün üstlenildiği, bonoların teminat olarak verildiği hususunun ancak yazılı delil ile ispat olunabileceği, (Yargıtay ——-Sayılı İlamı), dava konusu senetler üzerinde —- ve benzeri herhangi bir ibarenin yer almadığı, senetlerin teminat olarak verildiğine dair delil olarak gösterilen sözleşmenin davalı tarafından kabul edilmediği, davacı yana verilen kesin süreye rağmen sözleşme aslının dosyaya sunulmadığı, bu hali ile sözleşmenin delil olarak kabul edilemeyeceği, kaldı ki sözleşmede herhangi bir senet bilgisinin de yer almadığı, davalı yanın kabulünde olmayan sözleşmenin yazılı delil başlangıcı olarak da değerlendirilemeyeceği, bu nedenle tanık dinlenilmesinin de mümkün olmadığı, dosya içeriğinde dava konusu ———–sözleşmesinin teminatı olarak verildiğine ilişkin başkaca yazılı bir delilin mevcut olmadığı, davacılar vekilince davalı —- çıkarılması talep edilmiş ise de isticvabı istenen hususların esasen ancak yemine konu edilebileceği, ancak dava dilekçesi ile birlikte açıkça yemin deliline dayanılmadığı, bu hali ile davacıların iddiaların ispat edemediği, her ne kadar görevsiz mahkemece dava konusu senetlerin icra takibine konu edilmesinin önlenmesine ilişkin tedbir karar verilmiş ise de davacılar tarafından takdir olunan teminat yatırılmadığından tedbir kararının uygulanmadığı, davacıların kötü niyetinin sabit olmadığı, bu nedenle davalı yanın köyü niyet tazminatı isteminin yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Dosya kapsamından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere Yasa ve Yargıtay İçtihatları gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere davanın bu gerekçe ile reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.KANITLANAMAYAN DAVANIN REDDİNE,
Davacıların kötü niyeti sabit olmadığından davalı yanın kötü niyet isteminin reddine,
2.Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 59,30.-TL’den davacı tarafça dava açılırken yatırılan 324,48.-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye kalan 265,18‬.-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3.Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4.Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerilerinde bırakılmasına,
5.Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan—- belirlenen 4.080,00.-TL vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6.Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul BAM nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.