Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1459 E. 2021/521 K. 20.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1459 Esas
KARAR NO : 2021/521
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 07/08/2015
KARAR TARİHİ : 20/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında ticari faaliyetin gerçekleştiğini, gerçekleşen bu ticari faaliyet neticesinde davalı/borçlunun takibe konu olacak miktarda olan borcunu ödemediğini, bu nedenle—- sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı/borçlunun takibe itiraz ettiğini ve borca itiraz ettiğini beyan ederek, davalı/borçlunun haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazın iptali ile takibin devamına, kötü niyetli davalı/borçlunun aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükolunmasına, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı/borçlunun üzerine bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle yetki itirazında bulunduklarını, müvekkilinin davacıya her hangi bir borcunun olmadığını beyan ederek, haksız ve mesnetsiz davanın reddini, davacının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, mahkeme masraflarının da davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
———– numaralı yetkisizlik kararı üzerine dava dosyası mahkememize tevzi edilmiştir.
Dava,———— bedelli faturadan doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmak suretiyle bilirkişi raporu alınmıştır.
Dava konusu icra dosyası incelendiğinde, davacının davalı hakkında —— tarihinde, faturaya dayalı olarak ——- asıl alacak, —— işlemiş faiz olmak üzere toplam —- üzerinden icra takibi başlatmış olduğu, davalının yasal sürede borca itirazı ile takibin durduğu, iş bu davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Dosya içinde yer alan mali müşavir tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda özetle; ihtarata rağmen davalının ticari defterlerini sunmadığı, davacının ticari defterlerine göre davacının takip tarihi itibariyle —— alacaklı olduğu belirtilmiştir.
Davacı vekili —-tarihli dilekçesi ile irsaliyeli fatura ve sevk irsaliyesi aslına ulaşamadıklarını ancak okunaklı suretlerini sunduğunu bildirmiştir.
Davacı vekilince sunulan irsaliyeli fatura suretinin teslim alan kısmında isim ve imza olmadığı, sevk irsaliyesinin teslim alan kısmının okunaksız olduğu görülmüştür.
Mahkemece toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucunda; davanın faturadan doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, davalı tarafın borcu kabul etmediği, davacı tarafın takip dayanağı faturaya konu malları davalıya teslim ettiğini ispat etmesi gerektiği, davacı tarafın kendi ticari defterlerine göre —- alacaklı olduğu, davalı tarafın ise ihtaratlı davetiye tebliğine rağmen ticari defterlerini sunmadığı, ancak bir tarafın ticari defterlerinin ibrazının istenebilmesi ve talep edilmesine rağmen ticari defterlerin ibraz edilmemesinin defter sahibinin aleyhine sonuç doğurmasının, ancak karşı tarafın münhasır delil olarak buna dayanmasına bağlı olduğu——— davacının ise davalının ticari defterlerine münhasır delil olarak dayanmadığı, davacı vekilince sunulan irsaliyeli fatura suretinin teslim alan kısmında isim ve imza olmadığı, sevk irsaliyesinin teslim alan kısmının okunaksız olduğundan delil olarak dikkate alınamayacağı, dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanılmamış olması nedeniyle mahkememizce davacı tarafa yemin delilinin hatırlatılmadığı, davacının iddiasını ispat edemediği, dolayısıyla davanın sübuta ermediği anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 59,30 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 594,42 TL harçtan mahsubu ile kalan 535,12 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için hesaplanan 7.197,55TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
4-Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile—— Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 20/04/2021