Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1455 E. 2021/861 K. 09.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1455 Esas
KARAR NO : 2021/861
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 30/11/2018
KARAR TARİHİ : 09/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının —- gereğince —– Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- tarihinde sürücü — sevk ve idaresindeki — plakalı —istikametinden—- seyri sırasında —- üzerinde orta şeritte önünde seyreden sürücü —- sevk ve idaresindeki —– ön sağ çamurluk köşe kısmı ile çarpması sonucu — devrilerek en sağ şeritte seyreden sürücü —– plakalı —–altına girmesi neticesi çok araçlı yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydan geldiğini, meydana gelen trafik kazası sonucunda yolcu müvekkil inin ağır derecede yaralandığını, kazanın —– tarafından soruşturması yürütüldüğünü, kaza sonrasında düzenlenen kaza tespit tutanağına göre —plakalı araç sürücüsü —- kusurlu bulunduğunu, fazlaya ilişkin hak ve alacaklar saklı kalmak kaydı ile müvekkili için —- göremezlik tazminatı, —- geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam—– maddi tazminatın başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden kusuru oranında tahsili ile müvekkil ine ödenmesini,—- bulunan tüm tedavi belgelerinin celbini, —– dosyasının bir örneğinin incelenmek üzere istenmesini, davalı sigorta şirketinden poliçe asıllarının istenmesini, dava masrafları ve vekalet ücretlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Uyuşmazlığın, müvekkili şirket nezdinde —– vade tarihli —- sigorta teminat altına alınan —–plakalı aracın karışmış olduğu maddi hasarlı trafik kazası neticesinde davacının daimi ve geçici sakatlığına ilişkin tazminat taleplerine ilişkin olduğunu, aşağıdaki mevzuat hükümlerinin aksine, davacı taraftan talep edilen eksik belgelerin müvekkili şirkete iletilmediğini, davacı tarafından müvekkili şirketçe istenilen usulüne uygun ve “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği”ne göre düzenlenmiş heyet raporu ve gerekli diğer belgeler usul ve yasalara aykırılık teşkil edecek şekilde sigorta şirketine iletilmediğinden müvekkilinin herhangi bir sorumluluğu bulunmamakta olup temerrüde de düşmediğini, davacı tarafın soruşturma aşamasında şikayetçi olup olmadığı tespit edilerek şikayetin yokluğu halinde tazminat davası açma hakkı ortadan kalkacağından davanın reddi gerekeceğini, davayı kabul manasında olmamak üzere, kusur oranlarının tespiti gerektiğini, davacının geçici iş göremezlik giderine ilişkin talebi haksız ve hukuka aykırı olup reddi gerektiğini, davacı tarafın, sigortalımızın kusurunu ve kusur ile maluliyeti arasında illiyet bağı bulunduğunu usulen ispat etmesi gerektiğini, kabul manasında olmamak üzere hesaplanacak tazminattan davacının kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerektiğini, muhtemel bakıcı giderine ilişkin taleplerin teminat dışında kalacağını, kabul manasında olmamak faizin dava tarihinden itibaren yasal faiz olması gerektiğini beyan ile, davanın usulden ve esastan reddin i, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yüklenmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; tarafların vermiş olduğu tüm dilekçeler ve ibraz ettiği tüm deliller, poliçe ve hasar dosyası, mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Deliller toplandıktan sonra kusur yönünden rapor alınması için dosya makine mühendisi bilirkişi—-tevdi edilmiştir.— Tarihli bilirkişi raporunda özetle; —- tarihinde meydana gelen olayda; davalı tarafa sigortalı — plaka sayılı — sürücüsü dava dışı—–yönetimindeki — yerleşim yerinde gündüz vakti bölünmüş — istikametinden —–istikametine seyir halinde iken, gereken dikkatini yola vermediği, mahal şartlarına göre kontrolsüz seyir halinde olduğu, mevcut trafiğin seyir durumunu da dikkate alarak hızını tedbir alabilecek düzeye düşürüp şeridini takiben seyrine özen göstermediği, aynı istikamette orta şeritte seyir halinde olan motosikletin sol yan kısmına tedbirsizce çarparak olayın meydana gelmesine sebebiyet verdiği ve 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 47/d (Karayolundan faydalananlar, trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili olan ve yönetmelikte gösterilen diğer kural, yasak, zorunluluk veya yükümlülüklere uymak zorundadırlar), 56/a-1 (Sürücülerin; geçme ,dönme, duraklama, durma ve park etme gibi haller dışında şerit değiştirmeleri veya iki şeridi birden kullanmaları yasaktır), 84/f (Doğrultu değiştirme manevralarını yanlış yapma) maddelerini ihlal ettiği anlaşılmakla, ceza dosyası kapsamındaki beyanı da dikkate alındığında, dikkatsiz ve özensiz davranışlarından dolayı %100 (Yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, dava dışı sürücü—- kusursuz olduğu, Davacı yolcu — plaka sayılı motosiklette yolcu ——yolcu konumunda bulunduğu anlaşılmakla, olayı önlemek bakımından alabileceği herhangi bir önlemi bulunmadığından olayın oluşumunda kusursuz olduğu, yaralanmanın şekli ve niteliği de dikkate alındığında müterafik kusurunun bulunmadığı, dava dışı sürücü — plaka sayılı minibüs sürücüsü —- kusursuz olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davacı vekili yargılama sürerken —–tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiklerini bildirmiştir.
Tekmil dosya kapsamından davanın tazminat davası olduğu, yargılama sırasında davacı vekilinin— tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiği, —- tarihli vekaletnamede feragat yetkisinin bulunduğu, HMK’nın 307 ve devamı maddelerinde davaya son veren taraf işlemlerinin düzenlendiği, 311. maddede “Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.” düzenlemesine yer verildiği, feragatin ifade edildiği anda sonuç doğurduğu ve karşı taraf ile mahkememizin kabulüne bağlı olmadığı anlaşılmakla davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın vaki FERAGAT nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı olan 59,30-TL maktu harçtan dava açılışı esnasında peşin alınan 35,90-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 23,40-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlülükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda 6100 sayılı HMK ‘nın 341/2 maddesi gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı. 09/07/2021