Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1399 E. 2021/103 K. 01.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1399 Esas
KARAR NO : 2021/103

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/11/2018
KARAR TARİHİ : 01/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9. Maddesi gereğince Türk Milleti adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili İstanbul Anadolu —-. Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı borçlular ile müvekkili —–yevmiye nolu ihtarname gönderildiği, ihtarnameye borç ödenmediğinden davalı hakkında —– Müdürlüğünün—- Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı ancak borçlunun süresi içerisinde takibe borca ve ferilerine itiraz ettiği, davalının itirazı yerinde olmayıp; itirazın iptali ile takibin devamını, %20 icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalılar —– cevap dilekçesinde özetle; Davacı vekilinin dilekçesinde beyan ettiklerinin gerçeğe aykırı olduğu, davacı …——-müvekkillerinin —— kaynaklı herhangi bir borçlarının bulunmadığı, müvekkili şirketin davacı bankadaki —- incelendiği takdirde kullanılan kredinin geri ödendiğinin tespit edileceği, icra takibine yaptıkları itirazlar da müvekkillerinin haklı olduğu ve aleyhe açılan bu davayı kabul etmediklerini, davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ….— dilekçesinde özetle; Davacı bankaya herhangi bir borcunun bulunmadığı, noterden gönderilen ihtarnamede genel kredi sözleşmesinin tarafına gönderilmediği, kefaletinin geçerliliğinin olmadığı, icra takibine yapmış olduğu itirazların haklı olduğu, aleyhine açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Davacının ; —–İcra Müdürlüğü’nün ———–icra takibine başladığı, davalıların süresinde itirazı ile takibin durduğu ve davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalılar tarafından——- yetkili olduğu konusundaki itirazları —— tarihli ön inceleme duruşmasında ——– Adliyesi’ne bağlı olduğu dikkate alınarak reddedilmiş ve yargılamaya devam olunmuştur.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek, kanıtlar toplanmış, banka kayıtları üzerinde ve bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle sonuçlandırılmıştır
Mahkememizce aldırılan——- tarihli bilirkişi raporunda özetle;Taraflar arasında imzalanan Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesi Madde 15.9.6. Maddesi Delil Sözleşmesi niteliğinde olup incelemede banka kayıtlarının esas alındığı, Ancak 6100 sayılı HMK 193/2 maddesinde “….taraflardan birinin ispat hakkının kullanımını—— sözleşmeleri geçersizdir.” hükmü de dikkate alınarak incelemede davacı kayıtları yanında davalı tarafından ibraz olunan belge ve delillerin de dikkate alındığı, davalı———— olarak imzaladığı, taraflar arasında akdedilen sözleşmelere istinaden davacı banka —— yevmiye numaralı ihtarname keşide edildiği, dava dosyasına sunulan tebliğ şerhine istinaden——– tarafından kredi hesapları kat edilmiş olup tahsile verilen çekler için bankanın zorunlu karşılık bedelleri ödemesi yaptığı, bankalar 5941 sayılı Çek Kanunu çerçevesinde çek kullandırdıkları müşterilerinin keşide etmiş oldukları ancak karşılığı bulunmayan veya yetersiz kalan her bir çek yaprağı için, keşideci dışındaki hamile kanunun 3.Maddesi gereği her yıl —- tarafından belirlenen miktarda ödeme yapmak zorunda olduğu, her bir çek başına belirlenen bu yasal garanti miktarı davaya konu —– olarak belirlendiği, çekin yasal garanti bedelinin bankadan talep edilmesi için çekin yasal süresi içinde muhatap bankaya ibraz edilmesi ve karşılığının bulunmaması gerektiğini, davaya konu olan ihtarname tarihi —- zorunlu karşılık tutarı ödenen ——— hamili tarafından ibraz edilmesi nedeniyle bankanın ibraz eden kişilere ——- olarak farklı tarihlerde toplam 17.980,00-TL ödeme yaptığı, bankanın ödemiş olduğu bu meblağı ödemiş olduğu tarihten itibaren davalılardan anapara ve temerrüt faizi ile birlikte talep hakkının oluştuğu, ——– ve ödeme tarihinden itibaren işleyen temerrüt faizi toplam 18.794,98-TL olarak hesaplandığı, davacı banka tarafından davalı olan borçlu ve kefillere Beyoğlu —. Noterliği —- yevmiye numaralı ihtarnamede verilen —— temerrüte düştüğü, davalı ..—- edilemediği için takip tarihi itibariyle temerrüte düştüğü, dava konusu olan——– olmak üzere toplam —- borcu olduğu, hesap kat itibari ile belirlenen anapara borcuna kat tarihinden itibaren 24/05/2016 takip tarihine kadar işleyen faiz tutarı da hesaplanarak davacı bankanın—— temerrüt tarihi olduğu, davacının İstanbul Anadolu —- İcra Dairesi’nin ——– alacaklı olduğu, davacı bankanın çek kredisi için ———————— üzerinden takip tarihinden itibaren borç tamamen ödeninceye kadar yıllık %72 temerrüt faizi ve faizin gider vergisini talep edebileceği, tarafların masraf, vekalet ücreti, tazminat ve benzeri diğer taleplerin mahkememizin takdirinde olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş ve davacı vekili itiraz dilekçesi sunmuştur.
Davacı vekilinin itirazlarının değerlendirilmesi için daha önce rapor sunan bilirkişiye dosya tevdii edilerek ek rapor alınmıştır.
Mahkememizce aldırılan 14/02/2020 tarihli ek raporda özetle; kök rapordaki görüşlerinde herhangi bir değişiklik yapmaya gerek bulunmadığı kanaati bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; davacı yanca — kredi kullandırıldığı diğer davalı gerçek kişilerinde davaya konu krediden —- kadar —- oldukları ve kefaletleriinin de hukuken geçerli olduğu anlaşılmış, mahkememizce toplanan deliller ve tüm dosya kapsamında dosyada mevcut bulunan ——– alacağının bulunduğu mahkememizce kabul edilmiş, taleple bağlılık ilkesi ve itirazın iptali davalarının ———- üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, alacağın likit olmayıp yargılama neticesinde —– anlaşılmakla icra inkar tazminatı talebi de reddedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile,
Davalıların—– Müdürlüğü’nün ——- Esas sayılı dosyasına yapmış oldukları itirazın iptali ile, takibin taleple bağlı kalınarak ——– üzerinden aynen devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %72 temerrüt faizi uygulanmasına,
Fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
Alacak likit olmayıp yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin Reddine,
2- KARAR HARCI;
Davanın kabul edilen 23.348,08 TL’lik bölümü üzerinden belirlenen 1.594,91-TL nisbi karar harcının 433,23 TL’lık bölümü dava açılırken peşin olarak alınmış olduğundan, geriye kalan 1.161,68 TL karar harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-AVUKATLIK ÜCRETLERİ
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan ————- vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalılar———– temsil ettirdiğinden red edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan ————- vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılar ———–verilmesine,
4-DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
a-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 433,23 TL peşin harç ve 35,90 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 469,13 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
b-Davacı tarafından sarfedilen 850,00-TL bilirkişi ücreti ve 265,80-TL posta ücreti olmak üzere toplam 1.115,80-TL’nin davanın kabul ve red oranı gözetilerek 1.026,96-TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kalan 48,61 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
c-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul BAM nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu,usulen anlatıldı.