Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1386 E. 2020/80 K. 28.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1386 Esas
KARAR NO: 2020/80
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 03/07/2017
KARAR TARİHİ: 28/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ——– tarihinde ——-sevk ve idaresindeki ——— plakalı aracı ile —— sevk ve idaesindeki —– plakalı araç ile çarpışması sonucu çift taraflı ölümlü ve yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kaza neticesinde davacıların desteği—— vefat ettiğini, ——- plakalı aracın davalı sigorta şirketine ———– sigortalı olup poliçede yer alan ————– ile manevi tazminatın sınırsız olarak teminat altına alındığını ileri sürerek her bir davacı için ———– TL olmak üzere toplam ————- TL manevi tazminatın ———- tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle tahsiline, yargılama giderleri ile her bir davacı için ayrı ayrı hesap edilecek vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Aleyhlerinde açılmış olan haksız ve mesnetsiz davanın usulden yetkisizlik nedeniyle, sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmaması nedeniyle, meydana geldiği iddia edilen zararın kaza ile illiyeti bulunmaması nedeniyle, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesine, mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibari ile trafik kazasından kaynaklanan sigortacıya yöneltilmiş manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, poliçe ve hasar dosyası, tanık beyanları, mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
——- plaka sayılı aracın———– başlangıç ve bitiş tarihli ————- ile aleyhine başvurulan sigorta şirketi nezdinde sigortalı olduğu, sigorta poliçesinde manevi tazminat klozu başlığı altında ———— belirtilen manevi tazminat taleplerinin zarar limitleri ile teminat kapsamına dahil edilmiş olduğunun düzenlendiği, bu sözleşme hükmünün tarafları bağlayacağı ve bu şekilde işletenin üçüncü kişilere karşı sorumlu olduğu manevi zararların karşılanmasına dair menfaatinin, ——————-ile teminat altına alınmış olduğu görülmüştür.
Mahkememizce davacı vekilince bildirilen tanıkların dinlenilmesine karar verilmiş, talimat mahkemesince dinlenilen davacı tanığı ——– beyanında;——– muhtarıyım. Ben —— mahallemde oturması nedeni ile tanırım. Ben müteveffa ——tanımıyorum, ben—— müteveffa — —- kendisinin imam nikahlı eşi olduğunu yaklaşık —–sene önce duymuştum. Beraber yaşayıp yaşamadıklarını bilmiyorum. Ben sadece ———— imam nikahlı eşi olduğunu duymuştum. ————- bana imam nikahlı olan eşinin kaza sonucu vefat ettiğini— yıl öncesi söylemişti. Ben ———- ve müteveffa ———— ne zamandan beri imam nikahlı olarak yaşadıklarını bilmiyorum.” beyanında bulunmuştur.
Davacı tanığı ———— beyanında; ” Davacı ———- benim eşimin nenesi olur. —— ile ——- imam nikahlı eş olarak birlikte ————– yaşarlardı. Ben ——— beri bu kişilerin birlikte yaşadıklarını biliyorum. Müteveffa ——— kaza yaptı, kaza sonucu vefat etti. Ben bu haberi aldığımda hastaneye gittim. Hastanede ———- vardı, imam nikahlı eşi —————- vefat ettiğini orada öğrendim. Ben kazadan önce de müteveffa ———- ile imam nikahlı eşi ———– birlikte yaşadıkları evlerine birkaç defa gidip gelmiştim.” beyanında bulunmuştur.
Davacı tanığı —- beyanında; ——– yakın komşusu olurum.———-davacı ——- damadı olur. Birkaç defa ——————– evine geldiklerini gördüm. Hatta birkaç defa ben de birlikte oturdum. Ben ———— kaza geçirip vefat ettiğini ———- duymuştum. Kazadan sonra ben——– ——– müteveffa ———- imam nikahlı eşi olduğunu duydum. Ne zamandan beri imam nikahlı olarak birlikte yaşadıklarını bilmiyorum.” beyanında bulunmuştur.
Mahkememizce meydana gelen kazada araç sürücülerinin kusur durumunun tespiti amacıyla dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bilirkişi tarafından sunulan ———–tarihli raporda özetle; meydana gelen trafik kazasında davalı sigortaladığı araç sürücüsünün %30 oranında kusurlu olduğu, müteveffanın %70 oranında kusurlu olduğu, kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Dosya kapsamından alınan bilirkişi raporunun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, kusura ilişkin yapılan değerlendirmelerde kazanın oluş biçimi ve ceza dosyasında alınan kusur raporu ile uyumlu olduğu değerlendirilerek hükme esas alınmıştır.
6098 TBK’nun 56/2. maddesi hükmüne göre “Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir”, hükmü ile aynı Yasanın 51.maddesinde de “Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.” düzenlemelerini içermektedir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talebin trafik kazası nedeniyle doğan manevi zararının tazmini olduğu, davacı ———– müteveffa ile nikahsız olarak yaşadığının tanık anlatımları ile anlaşıldığı dolayısıyla davacı ile müteveffa arasında yakınlık olduğu, diğer davacının müteveffanın oğlu olduğu dikkate alınarak; kusura ilişkin bilirkişi raporunun ceza dosyasındaki rapor ile uyumlu olması, kusur oranlarının kazanın oluş şekline, dosya kapsamına uygun bulunması, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, ülkenin ekonomik koşulları, paranın satın alma gücü, kazanın meydana geliş şekli, olayın ağırlığı ve tarihi, davacıların çektiği acı ve duymuş oldukları üzüntünün boyutu, hakkaniyet ve manevi tazminat miktarının bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmaması ilkesi ve davacıların uğradığı manevi zarar göz önüne alıp hep birlikte değerlendirilerek; davacıların manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı ——- tarafından açılan manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile, ——- TL manevi tazminatın ——— tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Davacı ———- tarafından açılan manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile, ——— TL manevi tazminatın ——— tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
KARAR HARCI
3-Alınması gerekli 2.049,30 TL harcın davacılar tarafından peşin olarak yatırılan 273,24 TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 1.776,06 TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
4-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı ——- vekili için takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı ———– verilmesine,
5-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı———-vekili için taktir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı ———- verilmesine,
6-Avukatlık asgari ücret tarifesinin 10/2 maddesine göre davalı için taktir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacı ———— alınarak davalıya verilmesine,
7-Avukatlık asgari ücret tarifesinin 10/2 maddesine göre davalı için taktir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacı ———– alınarak davalıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
8-Davacılar tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 309,24 TL’nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
9-Davacılar tarafından sarfedilen 600 TL bilirkişi ücreti ve 468,90 TL posta ücreti olmak üzere toplamda 1.068,90TL’nin davanın kabul ve red oranı gözetilerek 400,84 TL’nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, kalan 668,06 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
10-Davalı tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
11-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile——– Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 28/01/2020