Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1359 E. 2019/182 K. 19.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1359 Esas
KARAR NO : 2019/182

DAVA : Sigorta (Hayat Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 12/11/2018
KARAR TARİHİ : 19/02/2019 – (Yazılma Tarihi) 19/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile imzaladığı geri ödemeli ——- sigortası kapsamında imzalanan poliçenin iptali ile ödenen primlerin iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görüldü.
Dosya kapsamına alınan sigorta poliçesinin incelenmesinde, taraflar arasında geri ödemeli ———–sigorta poliçesi imzalandığı ve anlaşmazlığın söz konusu poliçeye ilişkin olduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talebin, taraflar arasında imzalanan sigorta poliçesinin iptali ile ödenen primlerin iadesi olduğu, davacı tarafça davalının, tek taraflı olarak bilgisi dahilinde olmadan poliçede değişiklik yaptığından bahisle poliçenin iptali ile prim bedellerinin iadesinin talep edildiği, davalı tarafça davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür. HMK’nın 114.maddesinde dava şartları belirlenmiş ve Mahkemelerin görevi dava şartları arasında sayılmıştır. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 3/1.madde ve fıkrasında tanımlara yer verilmiştir. Yasa maddesine göre satıcı; ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişi, tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi, tüketici işlemi ise mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak tanımlanmıştır. Dosyamız bakımından davacı ile davalı arasında geri ödemeli ——sigorta poliçesi imzalandığı, poliçeye göre sigortalının dosyamız davacısı olduğu, bu hali ile davacının tüketici olduğu ve aralarındaki işlemin tüketici işlemi olduğu, 6502 sayılı Yasa’nın 73/1.madde ve fıkrasında yer alan “Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir” düzenlemesine yer verildiği ve Yargıtay ———-. Hukuk Dairesi’nin 16/05/2017 tarihli 2017/198 – 5526 Esas ve karar sayılı ilamında da “…davacılar miras bırakanının tüketici olduğu ve davalı sigorta şirketi ile arasındaki hayat sigortası sözleşmesine dayalı olarak talepte bulunulduğunun anlaşılmasına göre, … Tüketici Mahkemesinin görev alanına girdiği konusunda bir tereddüt bulunmamaktadır…” hükmüne yer verildiği de dikkate alınarak mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin HMK 115/2 Mad. Uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2- Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Nöbetçi Tüketici Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- Yargılama gideri ve harçın görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4- Vekalet ücretinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair, tarafların yokluğunda, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul BAM nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.