Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1221 E. 2019/214 K. 22.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1221 Esas
KARAR NO : 2019/214

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 16/10/2018
KARAR TARİHİ : 22/02/2019 – (Yazılma Tarihi) 19/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesine özetle; müvekkilinin 01/06/2018 tarihinde ———– plakalı aracı ile seyir halinde iken viraja hızlı girerek direksiyon hakimiyetini kaybettiği ve park halindeki ——— plakalı araca çarptığı, çarpmanın etkisi ile park halindeki ——– plakalı aracın savrularak ağaca çarptığı ve maddi hasarlı tarafik kazası meydana geldiği, müvekkilinin kaza mahaline gelen trafik polislerince alkol kontrolünün yapılması ve kaza tespit tutanağının düzenlenmesinden sonra olay yerinden ayrıldığını, davalı şirketçe hasara ilişkin görevlendirilen şirket tarafından aracına ilişkin olarak kaza tarihinin 27/05/2018 tarihli olduğu ancak kaza tutanağının 01/06/2018 tarihinde düzenlendiği ve sahtecilik yapıldığının iddia edildiği, servis yetkilisinin beyanına göre hasarın 40.000,00 TL civarında olduğu ancak davalı tarafça 10.000,00TL-15.000,00TL civarında ödeme yapılmasının teklif edildiğinden bahisle şimdlik 1.000,00 TL araç hasar bedeli, 10,00 TL gün kaybı ve 100,00 TL değer kaybı olmak üzere 1.200,00 TL tazminatın kaza tarihinden işlecek reeskont avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talebin, kasko sigorta poliçesine dayanan tazminat talebi olduğu, davacı tarafça maliki olduğu ve davalıya kasko sigortalı aracın karıştığı kaza nedeniyle araçta meydana gelen hasarın ve doğan kazanç kaybına ilişkin zararın tazminin talep edildiği, davalı tarafça davanın inkar edildiği anlaşılmıştır. HMK’nın 114.maddesinde dava şartları düzenlenmiş ve görev hususu dava şartı olarak belirlenmekle birlikte 115.maddesinde dava şartı eksikliği halinde davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği düzenlemesine yer verilmiştir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 3/1.madde ve fıkrasında tanımlara yer verilmiştir. Yasa maddesine göre satıcı; ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişi, tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi, tüketici işlemi ise mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak tanımlanmıştır. Eldeki dava bakımından taraflar arasında kasko sigorta poliçesi imzalandığı, sigorta poliçeleri her ne kadar TTK’da düzenlenmekte ise de aracın hususi otomobil olduğu, bu hali ile davacının tüketici olduğu ve taraflar arasındaki işlemin tüketici işlemi olduğu, 6502 sayılı Yasa’nın 73/1.madde ve fıkrasında yer alan “Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir” düzenlemesi ve aynı Yasa’nın 83/2.madde ve fıkrasında yer alan “Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.” düzenlemesi karşısında eldeki dava bakımından tüketici mahkemesinin görevli olduğu ve HMK’nın 115/2.maddesi uyarınca davanın usulden reddi gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin HMK 115/2 Mad. Uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2- Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Nöbetçi Tüketici Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- Yargılama gideri ve harçın görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4- Vekalet ücretinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair, tarafların yokluğunda, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul BAM nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.