Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1189 E. 2020/9 K. 09.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1189 Esas
KARAR NO: 2020/9
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 13/07/2017
KARAR TARİHİ: 09/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine ——-. İcra Müdürlüğü’nün ——- Esas sayılı dosyasıyla esas takibe geçildiğini, öncelikle takibe konulan senedin teminat senedi olduğunu, bu nedenle senede dayalı bir borç olmadığı için haksız icra takibine itiraz ettiklerini, müvekkili ile —– tarihli sözleşmede adı geçen———————- parselde bulunan taşınmazda daire aldıklarını ve inşaatın tamamlanması şartı ile toprak sahibi olan ————– teminat olarak takibe konu senedi verdiklerini ve inşaatın tamamlandığını, ruhsat ve tapu alındığını,————– tarihinde vefat ettiğini, müvekkilleri aleyhinde yapılan icra takibini öğrenmeleri üzerine mirasçılar ile görüştüklerinde senetleri kendilerinin icraya vermediklerini, ————- zorla aldığını belirttiklerini, senedin arkasına bakıldığında ———— ad soyad ve imzasının üzerinin karalandığının görüleceğini, senet üzerinin sonradan doldurulduğunu ve———– adına ciro edilip imzası taklit edilerek icra takibi yapıldığını,———- ciranta olabilmesi için———– ciro etmesi gerektiğini, ancak çıplak gözle bakıldığında dahi anlaşılacağı üzere soyadı yanlış yazılmış ve imzasının taklit edildiğini, imza incelemesinde bu durumun açıkça görüleceğini, senedin yasal olarak kambiyo niteliğinde olmadığını, tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, öncelikli olarak haksız, kötü niyetli olarak açılan icra takibinin müvekkilinin haciz tehdidi altında olduğu için teminatsız olarak durdurulmasına, bunun mümkün olmaması halinde teminatlı olarak icra takibinin tedbiren durdurulmasına, —————— İcra Müdürlüğü’nün ——— Esas sayılı dosyasında borçlu——– adına düzenlenmiş olan ödeme emrinin, senedin teminat senedi olması ve davalı alacaklının yasal ciranta olmaması nedeniyle iptalini, ———– adına atılan imzanın kendisine ait olmaması nedeniyle imza itirazında bulunduklarını, imza incelemesi yapılmasına ve bu nedenle ödeme emrinin iptaline, müvekkili aleyhinde açılan icra takibinin senedin yasal unsurlarının bulunmaması nedeniyle kambiyo niteliğinde olmadığının tespiti ile iptalini, müvekkili aleyhine açılan icra takibinin senedin yasal unsurlarının bulunmaması nedeniyle kambiyo niteliğinde olmadığının tespiti ile iptalini, müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile takibe konu bononun iptali ile davalı aleyhine takip miktarının %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun tebligata rağmen cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Davanın ilk tevzi edildiği ———– Asliye Hukuk Mahkemesi’nin —– tarihli —– Esas ve ——- Karar sayılı görevsizlik ilamının kesinleşmesi üzerine dosyanın Mahkememize tevzi edildiği anlaşılmakla yargılamaya devam olunmuştur.
Davacı vekili———– tarihli duruşmada davalı tarafla uzlaştığını bildirerek davadan feragat ettiğini beyan etmiştir.
Davalı vekili ————– tarihinde sunduğu dilekçe ile yokluğunda karar verilmesini davacı tarafın vazgeçmesinin kabulüne karar verilmesini, karşı taraftan vekalet ve masraf talep etmediklerini bildirirmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde: davacı vekilinin ————- tarihli celsede davadan feragat ettiğini beyan ettiği, dava dilekçesine ekli vekaletnamede feragat yetkisinin bulunduğu, HMK’nın 307 ve devamı maddelerinde davaya son veren taraf işlemlerinin düzenlendiği, 311. maddede “Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.” düzenlemesine yer verildiği, feragatin ifade edildiği anda sonuç doğurduğu ve karşı taraf ile mahkememizin kabulüne bağlı olmadığı anlaşılmakla davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın FERAGAT nedeniyle REDDİNE,
2-Feragat ilk celseden sonra vuku bulduğundan Harçlar Kanunun 22.maddesi gereğince alınması gereken 2/3 harç tutarı olan 36,26 TL nin peşin alınan 290,07 TL’den mahsubu ile arta kalan 253,81 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Her ne kadar davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş ise de vekalet ücreti talebi bulunmadığı bildirildiğinden davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde ————— nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 09/01/2020