Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/116 E. 2019/999 K. 10.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/343 Esas
KARAR NO: 2019/1014
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/03/2017
KARAR TARİHİ : 15/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ——- yılından bu yana —— dünyadan çok sayıda kurumsal şirkete lojistik hizmeti sunduğunu, Özellikle, endüstriyel proje taşımacılığı ve multimodal taşımacılık üzerinde uzmanlaşmış olan müvekkilinin —– en hızlı büyüyen ikinci şirketi olmayı başardığını ve bu alanda üç yıl üst üste ödül aldığını, Davalı …’nın —- tarihinde müvekkili şirkette çalışmaya başladığını ve davalı ile ——— tarihinde Belirsiz Süreli İş Sözleşmesi akdedildiğini, Belirsiz Süreli İş Sözleşmesinin eki olarak davalı ile Rekabet Yasağı sözleşmesinin akdedildiğini, Davalının, —— tarihli ——— uyarınca, 3 yıl süre ile Yönetim Kurulu üyeliğine getirildiğini, Yönetim Kurulu üyeliğine getirilmesi ile birlikte, şirket ile ilgili pek çok gizli bilgiye vakıf olduğunu, Davalının —- tarihli dilekçesi ile ——– tarihinde kendi isteği ile müvekkili şirketten istifa ettiğini ve aralarındaki ilişkiyi sona erdirdiğini, her ne kadar davalı ile müvekkili şirket arasındaki iş sözleşmesi son bulmuş olsa da, iş sözleşmesinin sona ermesini de içeren Rekabet Yasağı uyarınca, davalının rekabet etmeme yükümlülüğünün devam ettiğini, davalının çalıştığı pozisyon gereği müşteriler ile birbir iletişim kurduğunu, müşterilere ilişkin ve şirket içi ticari sır niteliğinde sayılabilecek pek çok detaylı bilgiye eriştiğini, davalının çalıştığı süre boyunca müvekkili şirketin hizmet verdiği lojistik hizmetleri sektöründe müvekkilinin müşteri çevresi, fiyatlandırma maliyetler gibi iş sırrı niteliğine haiz birçok bilgi edindiğini, davalının yönetim kurulu üyeliğinin bu hususu kanıtlar nitelikte olduğunu, davalı ile akdedilen iş sözleşmesinde düzenlenen Rekabet Yasağı hükmüne göre Marmara Bölgesinde İşverenin faaliyet gösterdiği sektörde sona ermesinden sonraki 6 ay içerisinde faaliyet göstermeyeceğinin kararlaştırıldığını, söz konusu iş sözleşmesi hükmünün yer, konu ve zaman bakımından kanuna uygun olarak düzenlendiğini, davalının rekabet etmeme yasağına rağmen müvekkili şirkete ait müşteri portföyü ve ticari sır niteliğindeki bilgileri aynı sektörde faaliyet göstermekte olan ——— kurucuları ile bu şirketin sahibi olan ———– ile paylaştığını, müvekkili şirketin müşterisi olana ——— firmanın teklif istemi, rakip lojistik firmasının mailine yönlendirildiğini, yine ——- teklifine yanıt verilmediğini ve bu teklifin ———– ne iletildiğini, işbu davanın konusunun davalının iş sözleşmesinde kararlaştırılan rekabet yasağına aykırı davranışları sebebi ile müvekkil şirketin uğradığı zararların ve iş sözleşmesindeki rekabet yasağına aykırılığın yaptırımı olarak belirlenen cezai şartın tazmini nedeniyle İstanbul Anadolu 24. İcra Müdürlüğünün——- esas numarası dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla, ———tutarındaki cezai şartın, takip tarihi olan ——- tarihinden itibaren işleyecek devlet bankalarının USD ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı ugulanarak davalıdan tazminine, haksız itiraz sebebiyle davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, davacı şirket bünyesinde —– tarihinde işe başladığını, yönetim kurulu üyeliğine kadar yükseldiğini, —– tarihinde ise işten çıkarıldığını, işten çıkarılırken kendisine kıdem tazminatının ödeneceği vaadinde bulunan davacı şirketin, işten çıkarma kararına karşın müvekkilinden istifa mektubu aldığını, Müvekkilinin de kıdem tazminatını alabilmek için işbu istifa mektubunu yazmak ve imzalamak zorunda kaldığını, müvekkilinin resmi işe başladığı tarihinden önce de davacı şirket bünyesinde çalıştığını, şirketin kuruluşundan beri hizmet veren bir çalışanı olduğunu, müvekkilinin çalıştığı söre boyunca özen borcu, sadakat borcu, rekabet yasağı dahil bütün yükümlülüklerini harfiyen yerine getirdiğini ancak davacının kıdem ve ihbar tazminatı alacağını ödemediğini, bu konu ile ilgili İstanbul Anadolu 4. İcra Müdürlüğünün ——– Esas sayılı dosyası ile takip başlatıklarını, davacının müvekkili hakkında ticari sırların ifşası nedeniyle suç duyurusunda bulunduğunu ve İstanbul Anadolu 23. Asliye Ceza Mahkemesini —-Esas sayılı dosyasında yargılamanın devam ettiğini, gizlilik yasağının ihlali nedeniyle İstanbul Anadolu 8. İş Mahkemesinin ——- Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, müvekkilinin davacı şirketten çıkarıldıktan sonra rekabet yasağı süresi boyunca hiç bir işte çalışmadığını, bu durumun müvekkilinin —– kayıtlarında görüleceğini, davacının sunduğu e-postalarda bulunan imzanın müvekkilinin bilgisi dışında eklendiğini nitekim müvekkilinin bu durumu öğrenmesinden sonra ———- ye ikazda bulunduğunu ve bilgilerinin çıkarılmasını istediğini, dava dilekçesinin II numaralı maddesinin I ve II numaralı alt maddelerinde bahsi geçen olayların müvekkilinin davacı bünyesinde çalışırken meydana gelen olaylar olduğunu dolayısıyla davanın konusunu oluşturmayacağını, ——- Firmasından gelen e-postaları———- yönlendirdiğini, müvekkilinin herhangi bir eyleminin olmadığını, bu eylemin gizlilik ile bir ilgisinin olmadığını, davacının kara taşımacılığı yaptığını, denizcilik taşıması ile ilgili hiçbir ekipmanının olmadığını, davacının rakip şirket olarak andığı ——–isimli şirketin deniz taşımacılığı yaptığını, davacının yalnızca kara taşımacılığı yaptığını beyanla, davanın reddine, davacı aleyhinde %20’den az olmamak nedeniyle kötü niyet tazminatına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, rekabet yasağı sözleşmesinin ihlali iddiasına dayalı cezai şart isteminin tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, davacı tarafın bildirdiği tüm deliller toplanmıştır.
Dava konusu icra dosyası incelendiğinde, davacının davalı hakkında ——tarihinde, ———- tarihli iş sözleşmesine dayalı olarak ——– USD üzerinden cezai şart alacağının tahsili amacıyla icra takibi başlattığı, davalının yasal sürede borca itiraz ettiği, iş bu davanın yasal 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık konusu cezai şartın geçerli olup olmadığı ve davacının cezai şart isteme koşullarının oluşup oluşmadığı noktasındadır.
Taraflar arasında imzalanan ——– tarihli sözleşmenin rekabet yasağı başlıklı maddesinde ” İşyerinden her ne suretle olursa iş akdi sona eren ve işten ayrılan işçi, iş akdinin sona erdiği tarihten itibaren işçinin ekonomik geleceği de dikkate alınarak 6 ay süre ile hangi biçimde olursa olsun işveren ile aynı iş kolunda faaliyet alanında ve Marmara Bölgesinde rekabet edemez, özellikle kendi hesabına rakip bir işletme açamaz, başka bir rakip işletmede ortak olamaz, çalışamaz rakip işletmeyle başka türden bir menfaat ilişkisine giremez. İşçi işbu sözleşme ile rekabet yasağını kabul etmiş ve gerek bu sözleşmede ve gerekse yasada belirlenmiş olan rekabet yasağına uyacağını taahhüt etmiştir. İşverende çalıştığı sırada öğrenmiş olduğu işverene ait türlü mesleki mesleki, ticari, fikri-sınai, mali bilgileri gizleyeceğini, rekabet yasağının ihlali anlamında ve haksız rekabet oluşturacak şekilde, doğrudan veya dolaylı olarak her ne suretle olursa olsunbilgileri 3. Şahıslara vermeyeceğini, işçinin rekabet yasağına aykır davranması halinde; işveren, işçi hakkında savcılık makamlarına suç duyurunda bulunabileceği gibi, uğramış veya uğrayacağı muhtemel her türlü zararını işçiden talep ve dava edebileceğini, işçinin varsa işverenden her türlü hak etmiş veya edeceği alacaklarına mahsup etmeye yetkili olduğunu ayrıca, rekabet yasağının ihlali nedeni ile ———-cezai şart ödemeyi işçi beyan, kabul ve taahhüt etmiştir. ” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.
Davalı ——-tarihli dilekçe ile istifa etmiştir.
Davalının—- kayıtlarından ———- tarihinde davacı yanında işe girdiği —— tarihinde işten ayrıldığı, ——- tarihinde ————şirketinde çalışmaya başlamıştır.
——— sicil dosyasında faaliyet alanının kara, deniz, hava, demiryolu taşımacılığı olduğu görülmüştür.
———-isimli firmanın ——– tarihli mailinde davalının lojistik müdürü olarak yer aldığı görülmüştür.
—- tarihli mailde davalının dava dışı ————adına tanıtım mailli attığı görülmüştür.
Davacı tanığı ——- beyanında özetle ; davacı şirkette şirket müdürü oalrak çalıştığını, davalının birlikte çalıştıkları dönemde lojistik koordinatörü olarak çalıştığını, müşteriler tarafından talep gelmesi üzerine bu talepler değerlendirilerek müşterilere fiyat verildiğini, davacı şirkete gelen bazı taleplere cevap verilmediği ve bu taleplerin davacı şirketin haricindeki başka şirketlere gönderildiğini davalı işten ayrıldıktan sonra mail hesabında yapılan incelemede gördüğünü beyan etmiştir.
Davacı tanığı —– beyanında özetle ; davalının ————- yılları arasında lojistik direktörü olarak çalıştığını, davalının şirketin kurulduğu andan beri çalıştığını ve süreç içerisinde lojistik işlerini kendisine bağladıklarını, kendi isteği ile işten ayrıldığını, davalı işten ayrıldıktan sonra kendisinden kalan dosyaları devir aldıklarını dosyalarda maliyetlerin yanlış olduğunu gördüğünü ve mailleri araştırdıklarını, şirketin müşteri portföyünü kendi şahsi mailline attığını, rakip —- firması ile fiilen çalışmaya başladığını,—- aynı şirketin sahibine ait ——şirketinin mail imzasıyla müşterilerine toplu mail attığını ve kendisinin yeni çalıştığı firmayı bildirildiğini ve kendisiyle çalışılmasını istediği tanıtım mailleri attığını, müşterilerin kendilerine tanıtım mailleri gönderildiğini söylediğini beyan etmiştir.
Davacı tanığı —— beyanında özetle ;——- yılından itibaren davacı şirkette filo müdür olarak çalıştığını, davalının lojistik koordinatörü olarak çalıştığını, bütün işlemlerin kendisinden geçtiğini, faturalama, gelir, gider işlemlerinin davalıya bağlı olduğunu, sistemde yer alan bilgileri değiştirme ya da yeni ekleme yapma yetkisinin olduğunu, davalının işten ayrıldıktan sonra bütün müşterilere mail attığını, müşterilere —— şirketinde çalışmaya başladığını kendisine bu şirkete teklif sunabileceklerini illettiğini, müşterilerin bu mailleri kendilerine illettiğini, kendisinin de bu mailleri gördüğünü beyan etmiştir.
Rekabet yasağının ihlalini tespit için davacının somut bir zarara uğramış olması gerekmediği gibi davalının da somut olarak ticari sır niteliğindeki bilgilere sahip olması ve bu bilgileri davacı aleyhine kullanmasının da gerekmediği, davalı işçinin bu bilgilere ulaşabilme ve davacı işverene zarar verebilme ihtimal ve riskinin mevcut olup olmadığının tespiti gerekmektedir.
TBK’ nın 444 maddesinde rekabet yasağına ilişkin olarak taraflar arasında düzenleme yapılabileceği, 445 maddesinde sözleşmenin şekline ve içeriğine ilişkin geçerlilik şartları ile hakim tarafından yapılacak sınırlamaya ilişkin hükümlerin yer aldığı görülmüştür.
Bu açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde, davalının, davacı işyerinde lojistik sorumlusu olarak çalıştığı ve davacı şirketin yönetim kurulu üyesi olduğu, davalının——– tarihili dilekçe ile işten ayrıldığı, iş sözleşmesinin haklı nedenle fesih edildiğine dair dosyaya delil sunulmadığı, davacı ile aynı faaliyet alanında çalışan dava dışı——- şirketine ait mail adresinden—- tarihli ve —- tarihli mailler gönderdiği bu hali ile davalının dava dışı ————şirketinde fiilen çalıştığı, davacı işyerindeki sıfatı itibariyle davacıya ait müşteri çevresine ulaşma, bu müşterileri kazanma imkan ve ihtimalinin bulunduğu, yapılan sözleşmenin yer, zaman ve işlerin türü bakımından kanuna uygun olarak sınırlandırıldığı görülmüştür. Sözleşmede belirlenen bu sınırlamaların davalı işçinin ekonomik geleceğinin mahvına yol açabilecek bir düzenleme olmadığı değerlendirilmiştir.
Bu kapsamda davalının, rekabet yasağı sözleşmesini ihlal ettiği kabul edilerek sözleşme ile belirlenen ——- cezai şartı davacıya ödemekle yükümlü olduğu ancak, davalı işçinin sosyal ve ekonomik durumu itibariyle TBK’ nın 182/3 maddesi gereğince belirlenen cezai şart miktarından takdiren % 50 oranında ——- indirim yapılması gerektiği kabul edilerek————yönünden davanın kabulüne, alacağın likid olmadığı yargılamayla belirlendiği dikkatte alınarak icra inkar tazminatı takdirine yer olmadığına, davalının yargılama giderlerinden davalının takdiri indirim nedeniyle tam olarak sorumlu tutulmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile davalının İstanbul Anadolu 24. İcra Müdürlüğünün —— Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin ———- alacak ile buna takip tarihinden itibaren uygulanacak yasal faiz üzerinden devamına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alacak likit olmadığından davacı yararına icra inkar tazminatı takdirine yer olmadığına,
KARAR HARCI
3-Alınması gerekli (1 USD = 3,64 TL için 12.500,00*3,64=45.500,00 TL) 3.108,10 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.257,59 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.850,51 TL’nin davalıdan tahsiline hazineye irad kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
4-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 5.355,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
5-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 1.293,59 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarfedilen 94,35 TL posta ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 15/10/2019