Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1151 E. 2022/983 K. 30.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1151 Esas
KARAR NO : 2022/983

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 12/04/2004
KARAR TARİHİ : 30/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili asıl ve birleşen dava dilekçelerinde özetle; ——– ve —– tesislerinin ihtiyacı olan—-nitelikteki bir kısım tıbbi sarf malzemelerinin davalı şirketten temin edildiğini, davalıdan alınan ——- taahhütnamede, —– malzeme birim fiyatları ile ileride yapılacak protokol fiyatları arasında ——- aleyhine ——-oluşması durumunda —— bazındaki—— listesine göre, —- akdedilmemesi durumunda ise, ——–fatura edilen birim fiyatları ile kurumca tespit edilecek rayiç bedel arasında kurum aleyhine fiyat farkı oluşması durumunda aradaki——- bazındaki farkın tahsilatın yapılacağı—– karşılığı olarak —– ödeneceğinin kabul ve taahhüt edildiğini, davalıdan alınan ———- edildiğini ileri sürerek ihtara rağmen davalı tarafından ödenmeyen bu bedellerin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi özetle ; taraflar arasında düzenlenen ———– taahhütname uyarınca kurumca belirlenecek rayiç bedele itiraz haklarının mevcut olduğunu, kurumun tek taraflı rayiç fiyat belirlemesinin haksız olduğunu, kurumun rayiç bedeli nasıl belirlediğinin açıklanmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
1. KARAR
Mahkememizin————- kararı ile ; asıl ve birleşen davaların yerinde bulunmadığı belirlendiğinden reddine karar verilmiştir.
1.BOZMA İLAMI
Mahkememizce—–Tarihli kararı ——Tarihli ilamı ile ; ” Davacı ile davalı arasında iyileştirici nitelikte —–alımı konusunda yapılan protokolün, davacı tarafından tek yanlı olarak fesih edildiği, daha sonra davalının verdiği —- taahhütname uyarınca malzeme alımına davacının devam ettiği, aralarında yeniden ———— protokol yapılmadığı hususları taraflar arasında çekişmesizdir. Davacı, protokol uyarınca kendisine tanınan fiyat belirleme hakkına dayanarak yaptığı belirlemelere göre, lehine oluşan fiyat farkından doğan alacağı tahakkuk ettiği iddiası ile bu davayı açmıştır.
Davalı şirket tarafından davacıya verilen —-tarihli taahhütname ile,——- ile protokol akdedilene kadar firmamız —– tarafından——- fatura edilen malzeme birim fiyatları ile, ileride yapılacak ——–arasında kurumunuz aleyhine tarafımıza yapılan ödeme tutarının o günkü ——- oluşması durumunda aradaki —–farkı ödemeyi kabul ve taahhüt ettikleri gibi, protokol akdedilmemesi durumunda İise,——- —— kurumumuzca tesbit edilecek rayiç bedel arasında kurumunuz aleyhine tarafımıza yapılan ödeme tutarının —– değerine göre fiyat farkı oluşması durumunda aradaki —– bazındaki farkı da tahsilatın yapılacağı —- karşılığı olarak ödeneceği, yeni protokol yapılana kadar taahhüdün geçerli olacağı, şirketin alıcı tarafından belirlenen rayiç bedele itiraz hakkının bulunduğu taahhütnamenin 30 gün önce —– bildirilerek, fesih edilebileceği, taahhüt edilmiştir.
Hukukumuzda ——— kabul edilmiştir. Taraflar kanuna —— —-haklarına aykırı olmamak şartıyla aralarında her konuda serbestçe sözleşme yapabilirler. (B.K.(19-20) Yine sözleşme ile taraflar fiyat belirleme hakkını karşı tarafa yani alıcıya, satıcıya, kiracı ve kiralayana bırakabilirler. Böyle bir kararlaştırma, taahhüt tarafları bağlar. Somut olayımızda olduğu gibi satıcı davalının, fiyat belirleme hakkını alıcı davacıya bıraktığına, tanıdığına dair verdiği tahhütname geçerli ve davalıyı bağlayıcıdır. Ancak tek taraflı olarak fiyat belirleme hakkı tanınan taraf bu hakkını M.K.’nun 2. Mmaddesine uygun olarak, —– ölçüleri içinde, —–iyiniyet kurallarına bağlı olarak ve keyfilikten kaçınarak kullanmalıdır.
Gerektiğinde bu hakkını kullanırken —— keyfiliğe kaçıp kaçmadığı —– tarafından denetlenmelidir. Davacı, kendisine tanınan fiyat belirleme hakkına istinaden belirlediği fiyatlara göre davalıya fazla ödeme yapıldığını bildirerek fiyat farkı alacağını istediğine ve buna davalıda karşı çıktığına göre, davacının ne şekilde fiyat belirlediği ve alacak çıkardığı hususları araştırmalıdır. Bu amaçla öncelikle davacıdan belirlediği fiyatlarla ilgili ödeme belgeleri ve varsa dayanakları istenilmeli, faturada belirtilen tarihler itibariyle belirlenen fiyatların uygun olup olmadığı, fiyat belirlerken davacının hak ve nesafet kuralları içinde, ——— iyiniyet kurallarına uygun davranıp davranmadığı, davalıdan ne miktar alacak talebinde bulunabileceği konusunda, uzman bilirkişiler aracılığı ile araştırılarak, taraf, mahkeme, Yargıtay denetimine elverişli, gerekçeli raporla belirlenmesi gerekir. Mahkemece açıklanan hususlarda gerekli araştırma yapılmadan yetersiz bilirkişi raporuna dayanarak yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. ” şeklinde karar verilerek Mahkememizce verilen karar bozulmuştur.
2. KARAR
Mahkememizin ————-Tarihli kararı ile yerinde bulunmadığı belirlenen davaların reddine karar verilmiştir.
KARAR DÜZELTME İLAMI
Mahkememizce ——- Tarihli kararı —— tarihli ilamı ile ; ” Davacı, davalıdan satın aldığı—– malzemeler nedeniyle fiyat farkı doğduğunu belirterek, asıl ve birleştirilen davaları açmıştır. Mahkemece verilen ilk kararda, açılan davalar reddedilmiş; Dairemizce bu karar bozulmuştur. Bozma kararınmızda, davacının taahhütname gereğince fiyat farkı isteyebileceği, ancak faturalardaki fiyatların fatura tarihleri itibariyle uygun olup olmadığı, eğer fiyat farkı olmuş ise davalıdan ne miktar alacak isteyebileceği, ancak faturalardaki fiyatların fatura tarihleri itibariyle uygun olup olmadığı, eğer fiyat farkı oluşmuş ise davalıdan ne miktar alacak isteyebileceği konusunda, bilirkişiden rapor alınması gerektiği belirtilmiştir. Mahkemece, Dairemizin bozma kararına uyulmuş ve bilirkişilerden iki kez rapor alınmıştır. Ancak bu raporlarda, Bozma kararında belirtildiği şekilde bir inceleme yapılmamış; sadece davacının fiyat belirleme yetkisini MK’nun 2.maddesine uygun şekilde kullanmadığı belirtilmiştir. Mahkemece, bozmadan sonra alınan raporlara uyarak asıl ve birleştirilen davalar reddedilmiştir. Mahkemece, konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmalı, Dairemizin bozma kararında belirtilen şekilde inceleme yapılarak, sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Kararın bu nedenle bozulması gerekirken, —– onandığı bu kez yapılan inceleme ile anlaşıldığından, davacının karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin onama kararının kaldırılmasına ve Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.” şeklinde karar verilerek Mahkememizce verilen karar bozulmuştur.
3. KARAR
Mahkememizce verilen —— — kararı ile ; HMK’nun 373/5. Maddesi uyarınca Mahkememizin ———— sayılı önceki kararında DİRENİLMESİNE,
Asıl ve Birleşen davaların REDDİNE karar verilmiştir.
—— sayılı —— Tarihli kararı —-Tarihli ilamı ile ; ” Davacı vekili —– kararı gereğince, ——– —————fiyatları ile ileride yapılacak —- fiyatlar arasında kurum aleyhine ———– oluşması halinde ————— karşılanacağına dair alınan taahhütname uyarınca yapılan hesaplama sonucunda bulunan ——- ihtara rağmen ödenmediğini ileri sürerek asıl ve birleşen davalarda kurum zararının ödeme tarihinden itibaren faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili taraflar arasındaki taahhütnamenin geçersiz olduğunu, davacı kurumun hiçbir ihtirazî kayıt ileri sürmeksizin fatura bedellerini ödediğini, rayicin ne şekilde belirlendiğinin belirsiz olduğunu, uygulamanın iyi niyete aykırı ve dayanaktan yoksun bulunduğunu beyanla davaların reddini savunmuştur.
Mahkemece asıl ve birleşen davaların reddine dair verilen ilk karar davacı vekilinin temyizi üzerine; ——— “Davacı, kendisine tanınan fiyat belirleme hakkına istinaden belirlediği fiyatlara göre davalıya fazla ödeme yapıldığını bildirerek fiyat farkı alacağını istediğine ve buna davalı da karşı çıktığına göre, davacının ne şekilde fiyat belirlediği ve alacak çıkardığı hususları araştırılmalıdır. Bu amaçla öncelikle davacıdan belirlediği fiyatlarla ilgili ödeme belgeleri ve varsa dayanakları istenilmeli, faturada belirtilen tarihler itibariyle belirlenen fiyatların uygun olup olmadığı, fiyat belirlerken davacının —– içinde,—– uygun davranıp davranmadığı, davalıdan ne miktar alacak talebinde bulunabileceği konusunda, uzman bilirkişiler aracılığı ile araştırılarak, taraf, mahkeme, —-denetimine —- raporla belirlenmesi gerekir. Mahkemece açıklanan hususlarda gerekli ——yapılmadan yetersiz bilirkişi raporuna dayanarak yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir ” gerekçesi ile bozulmuştur.
Bu bozma kararına uyularak yapılan inceleme sonunda yerel mahkemece davacı —– bedel tespitindeki ——– kendisinin belirlediği—- indirim yapmak suretiyle —— bedel olarak kabul edilmesinin dayanağının bulunmadığı, davacının tek taraflı olarak sahip olduğu fiyat belirleme yetkisini 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 2’nci maddesine uygun şekilde —- kuralları içinde kullanmadığı gerekçesi ile yine asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazları reddedilerek karar ——– önce onanmış, daha sonra karar düzeltme yönündeki itiraz üzerine yukarıda karar başlığında yazılı gerekçelerle onama kararı kaldırılarak hüküm bozulmuştur.
Yerel Mahkemece önceki karar gerekçeleri ile direnme kararı verilmiştir.
Direnme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Direnme yolu ile ——— önüne —– uyuşmazlık; mahkemece uyulan bozma kararından sonra yapılan incelemenin bozma gereklerini yerine getirir mahiyette olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Taraflar arasındaki taahhütname çerçevesinde (kurum devri öncesi) ———- ederek davalı —— —– firmadan talep ettiği ——-fiyat farkı alacağının davalı tarafından itiraz görmekle tek başına alacağın varlığını ispata yeterli olmayacağı hususu hem yerel mahkeme hem de — kabulündedir. Mahkemece uyulan ilk bozma kararında davacının dosyaya sunduğu delil ve belgeler üzerinde —- inceleme yapılıp fatura tarihleri itibari ile———tarafından söz konusu taahhütname hükümleri çerçevesinde istenebilecek alacağın mevcut olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğine işaret edilerek eksik inceleme nedeniyle hüküm bozulmuştur. —- taraflar için kazanılmış hak doğduğundan, yerel mahkemece uyulan bozma kararında belirtilen yönde araştırma yapmakla mükelleftir. Ne var ki bozma sonrası yapılan inceleme çerçevesinde alınan ve hükme dayanak kılınan bilirkişi raporlarının bu yönde bir incelemeyi içermediği, yalnızca davacının rayiç belirleme usulünün dayanaksız ve objektif iyi niyet kurallarına aykırı olduğu hususu üzerinde durulduğu anlaşılmaktadır. Bu hâlde yapılan incelemenin uyulan bozma kararının gereğini yerine getirmediği kabul edilemez.
———– yapılan görüşmelerde yeniden yapılacak bir incelemenin sonuca etkisinin olmayacağı, davacı tarafça ileri sürülen alacak iddiasının taraflar arasındaki taahhütnameye uygun bir temelinin bulunmadığı, bu nedenlerle davanın reddine ilişkin direnme hükmünün onanması gerektiği yönünde dile getirilen görüş açıklanan nedenlerle —– tarafından benimsenmemiştir.
Sonuç itibariyle—– benimsenen——- bozma kararına uymak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır. Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının —– kararında gösterilen nedenlerden dolayı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun Geçici 3’üncü maddesine göre uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429’uncu maddesi gereğince BOZULMASINA, ” şeklinde karar verilmiş ve Mahkememizce verilen karar bozulmuştur.
Bozma ilamı üzerine, Mahkememizce resen seçilen üç kişilik bilirkişi kurulundan bozma ilamı doğrultusunda inceleme yaptırılıp rapor alınmıştır.
Düzenlenen —-tarihli bilirkişi raporu ile ; davacı tarafından fatura ——- ayrıntılı —– sunulması, fiyat farkına nasıl ulaşıldığının somut belgerlerle ortaya konulması, fiyat farklarının faturaların düzenlendiği tarihe mi yoksa kullanıma başlandığı tarihe göre mi hesaplandığının açıklanması, özetle fiyat farklarının nasıl hesaplandığının davacı tarafından somut bilgi ve belgelerle açıklanması gerektiği belirtilmiştir. Bilirkişi raporuna karşı beyanlarını sunan davacı vekili beyan dilekçesi ve —tarihli duruşmada, tüm delillerinin dosyada mevcut olduğunu belirterek ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Düzenlenen ek raporlar ile ; davalı şirketin hangi tarihli ve tutarlı satış faturalarında hangi içerikli ürünlerinde fiyat farkı görüldüğü, faturalardaki birim fiyat satışlarının ve bu satışa kıyas olacak ürünlerin satış rayiç bedelinin ne olması gerektiği hususlarında herhangi bir belgeye ve bilgiye ulaşılamadığı davacının zararını kanıtlayamadığı belirtilmiştir.
Bu itibarla iddia, savunma, deliller, Mahkememizce gerekçeli ve denetime elverişli bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve ek raporları,————hep birlikte değerlendirildiğinde mahkememizce —– karar verilen ———- Karar sayılı ilamında belirtildiği gibi davacıya ne şekilde fiyat belirlendiğini ve alacak çıkardığını açıklaması, belirlendiği fiyatlarla ilgili ödeme belgelerini ve varsa dayanaklarını sunması için süre verilmiş ancak davacının ne şekilde fiyat belirlediğini ve alacak çıkardığını açıklamayamadığı ve belirlediği fiyatlarla ilgili belge sunamadığı, davacının fatura tarihleri itibariyle belirlenen fiyatların rayice uygun olmadığını, zarar ettiğini, davacının taahhütname hükümleri çerçevesinde isteyebileceği alacağının olduğunu kanıtlayamadığı görülmekle kanıtlanamayan asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere :
1-KANITLANAMAYAN ASIL ve BİRLEŞEN DAVALARIN REDDİNE,
ASIL DAVA YÖNÜNDEN
HARÇLAR
2-Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
ASIL DAVA YÖNÜNDEN
VEKALET ÜCRETİ
3-Dava değeri olan ——- üzerinden —- göre davalı vekili için takdir olunan —–nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
BİRLEŞEN ———————-Esas Yönünden ;
HARÇLAR
4-Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
VEKALET ÜCRETİ
5-Dava değeri olan —– üzerinden—- göre davalı vekili için takdir olunan ——– maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
BİRLEŞEN ——————— Esas Yönünden ;
HARÇLAR
6-Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
VEKALET ÜCRETİ
7-Dava değeri olan ——üzerinden—-göre davalı vekili için takdir olunan —–vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
BİRLEŞEN ————————– Yönünden ;
HARÇLAR
8-Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
VEKALET ÜCRETİ
9-Dava değeri olan —- üzerinden —- davalı vekili için takdir olunan——- vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
YARGILAMA GİDERLERİ
10-Asıl ve birleşen davalarda davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
11-Asıl ve birleşen davalarda davalı tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
12-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve TEMYİZ harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile YARGITAY’a temyiz yasa yolunun açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.