Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1110 E. 2021/929 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1110 Esas
KARAR NO: 2021/929Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 21/09/2018
KARAR TARİHİ: 16/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının———– Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili yanın —– firmasının bulunduğu, davalı şirket —— adet kalıp yaptırdığı ve kalıpların ücretini ödediği, kalıplardan bir tanesinde müvekkili şirketin markasının mevcut olduğu, mülkiyeti müvekkiline ait ———-olan davalı yan tarafından üretilen bir—— müvekkili şirketin ——-irmasında satıldığı, davalının müvekkili ile çalışmak istememesini bildirmesi üzerine müvekkili şirketin kalıplarını geri istediği, davalı tarafın kalıpları iade etmemesi nedeniyle müvekkili şirket tarafından şimdilik kaydıyla ——– dava tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte taraflarına ödenmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı tarafta bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında yıllardan beri süre gelen bir ticari ilişkinin olduğu, bu ticari ilişkinin taraflar arası anlaşmaya uygun olarak yapıldığı, davacının göndermiş olduğu ihtarnameye verilen—– ihtarnamesi ile davacıya bildirildiği ve gerekli açıklamaların yapıldığı, davacı şirket ile müvekkili şirketin iş ilişkisi başlamadan evvel —— imal ettiği firmanın tescilli ve ——–ürünü olan bir adet kalıp, davacının ürünlerinin imalinde de kullanıldığı, müvekkili şirketin davacıya özel olarak kalıp imal etmesinin söz konusu olmadığı, —- olmadığı, pek çok —— kullanıldığı, müvekkili şirket tarafından o ülkeler için de mal üretildiği ve ihracat yapıldığı, etiket veya firma amblemi üretmek için kullanılan diğer kalıbın ise ——bedel ile davacının firmasına temin edildiği, ürünler için müvekkil şirket tarafından sıfırdan imal edildiği, bedelinin müvekkili şirkete ödenmediği, davacı tarafından bedelleri ödenmemiş, davacıya satılmak üzere değil, davacının ürünlerini imal etmek üzere müvekkili şirket ——- mezkur kalıpların davacıya satışı söz konusu olmadığı için davacıya fatura edilmesi de mümkün olmadığı, müşteri memnuniyeti çerçevesinde ve arada ürünler harici üretim mallarının satışına ilişkin bir sözleşme olmadığı için davacının iddiaları yersiz ve mesnetsiz olduğu, arz ve izah edilen nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesi ile yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
Taraflarca sunulan tüm bilgi ve belgeler toplanılmış , bir makine mühendisi ve bir mali müşavirden müteşekkil bilirkişi heyetine dosya tevdii edilerek uyuşmazlık konularına ilişkin rapor tanzim edilmesi istenilmiştir:
Mahkememizce alınan — bilirkişi heyeti raporunda özetle; davacının — — şirket olmamakla vergi mükellefiyetinin bulunmadığı ve— çerçevesinde defter de tutmadığı , —— ekstresinin de dosyaya davacı tarafından sunulmadığının bildirildiği, davalı vekili tarafından incelemeye sunulan ——- ilgili hükümleri yönünden, süresinde açılış tasdiklerinin yapıldığı, kural ve standartlara uygun tutulduğu, ticari defterlerin birbirini teyit ettiği, süresinde kapanış tasdikinin yapıldığı görüldüğünden davalı lehine delil vasfının bulunduğu, taraflar arası ticari ilişkinin —tarihinde başladığı, davalı tarafından davacıya — tutarında fatura düzenlendiği, davalı tarafından davacıya — tutarında ödeme yapıldığı, davalı tarafın davacıdan dava tarihi olan — tarihi itibariyle —– alacaklı olduğu, taraflar arası akdedilen —– ürünlerin mülkiyetinin davalıya ait olduğu, davacının bu ürünlerin —- yetkili ———- anlaşıldığı, dosyadaki ürün numunelerinin ——— olduğu taraflarına beyan edildiğinden üzerinde inceleme yapılacak bir ürün olmadığından teknik inceleme yapılamadığı, davacının ürün kalıpların mülkiyetinin kendisine ait olduğu iddiasının dosyada mevcut belge ve bilgiler kapsamında ispat edilemediği, bu iddianın ispata muhtaç olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; davacı ile davalının uzun yıllardır ticaret yaptıklarının taraf beyanları ile de sabit olduğu, davalının davacıya —— satmak üzere bir takım plaka altlığı modellerini sağladığı, uyuşmazlığın davacı için ——-satılmak üzere üretilen bu plaka altlıklarının üretiminde kullanılan kalıpların bedelinin davacı tarafından davalıya ödenip ödenmediği, bir diğer deyişle davacı tarafından ———- ödenip ödenmediği hususunda olduğu, dosyaya sunulan bilirkişi raporunun gerekçeli, bilimsel ve denetime uygun bulunmakla hükme esas alındığı, bu — davacının dava dilekçesinde talep ettiği kalıp ücretlerini davalıya verdiğini kanıtlayamadığı, kaldı ki davaya konu kalıpların davalı tarafından endüstriyel tasarım tescilinin —— tarihinde tescil edildiği ve tescilin —— yıllık sürelerle günümüze kadar yenilenerek devam ettiği, davalının incelenen defterlerinden davacı yana borçlu olmayıp alacaklı olduğu, hukuk yargılamasının en önemli kurumunun herkesce kabul edildiği üzere isbat olduğu, isbatın ne şekilde yapılacağı, ispat yükünün kim üzerinde olduğunun da kanunumuzda ve yargısal içtihatlar ile doktrinde belirtildiği, 6100 sayılı HMK’nın 190. Maddesine göre ispat yükünün, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa ait olacağının düzenlendiği, bu durumda davacının davalıya kalıp yaptırdığı ve bedelini ödediğini ispat etmesi gerektiği, oysa somut olayda dosya kapsamında davacının iddiasını ispat edemediği, davacının yemin deliline de başvurduğu ve mahkememizce de davalı temsilcisinin yemin için mahkememizde hazır edildiği ve yeminin icra edilerek davacı iddialarının inkar edildiği bu hali ile davacının iddiasını ispat edemediği anlaşılmış ve davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE
2-Alınması gerekli 59,30 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından dava açılırken yatırılan 1.073,00 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 1.013,70 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlülükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 11.785,00- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5- Davacı tarafça yatırılan gider avansından kararın tebliğ gideri karşılandıktan sonra arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde ——–nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.16/09/2021