Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1078 E. 2020/44 K. 21.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1078 Esas
KARAR NO : 2020/44

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 14/09/2018
KARAR TARİHİ : 21/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili sigorta şirketinin, sigortacılık işi ile iştigal eden —– yürüttüğü taşıma işleri kapsamında doğabilecek olası rizikolara karşı ———– numaralı —- ile teminat altına alındığını, muhtelif firmalara ait farklı tip ve miktardaki emtia(temizlik seti, ev tekstili, iş giyim,———- toplu taşıma irsaliyeleri ile sigortalı ana nakliyeci firma sorumluluğunda nakledilmek üzere, gönderen firmaların —- toplanarak, dava dışı sürücü— — plakalı araca yüklendiğini ve alıcı firmalara teslim edilmek üzere—–, İstanbul —— metre mesafede taşımayı yapan aracın arızalandığını, bunun üzerine belirtilen mevkide durmak zorunda kaldığını, çağrılan — geldiğini ancak arızayı gideremediğini, —- gerekli ekipmanla aracın yanına tekrar gelen servisin arızayı giderdiğini ancak gece boyunca bulunduğu yerde durmak zorunda kalan araçta hırsızlık hadisesi meydana geldiğini, araç şoförünün hırsızlık hadisesi ——- şikayette bulunarak ifade verdiğini, olay yerinde yapılan incelemelerde———- olduğunu, —–kısmında ——- bariyelerleri———- kolilerin olduğunun tespit edilerek olay yeri inceleme raporu tanzim edildiğini, oluşan hırsızlık hadisesi üzerine müvekkilince sigortalısına ———– ödeme yapıldığını ve 6102 sayılı TTK.md.1472 uyarınca sigortalısının haklarına halef olduklarını, ayrıca düzenlenen ibraname ile de hasardan doğan her türlü hak, alacak, talep ve hakların müvekkiline devir ve temlik edildiğini, taşımanın yapıldığı aracın taşımaya elverişli halde bulundurulmadan taşıma gerçekleştiğini, bu nedenle rizikonun oluşumunda davalının sorumlu olduğunu, davalıdan alacakların tahsili amacıyla İstanbul Anadolu—-. İcra Müdürlüğünün ———– Esas sayılı icra takip dosyası ile takip başlattıklarını, davalının itirazı ile takibin durduğunu beyanla, itirazın iptaliyle takibin devamına karar verilmesini, borçlu/davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasını vekaleten talep etmiştir.
CEVAP:
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen dosyaya cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, yurtiçi taşıyıcı mali mesuliyet sigorta poliçesine uyarınca dava dışı sigortalıya ödenen,(taşıma sözleşmesinden kaynaklanan) hasar bedelinin, taşıyıcıdan rücuen tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, davacı tarafın bildirdiği tüm deliller toplanmıştır.
Dava konusu İstanbul Anadolu—— İcra Müdürlüğünün —— Esas sayılı icra dosyası incelendiğinde, davacının davalı hakkında —– üzerinden icra takibi başlattığı, davalının yasal sürede borca itiraz ettiği, iş bu davanın yasal 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmış olduğu anlaşılmıştır.
26/09/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu taşıma işinde, hırsızlık nedeniyle zayi olduğu tespit olunan emtianın aracın arızalanması nedeniyle oluştuğu, 6102 Sayılı TTK’nın ilgili hükümleri gereğince, davalı taşıyıcının araç arızası nedeniyle sorumluluktan kurtulamayacağı açık olduğundan, sorumluluk sınırları dahilinde zayi olan emtiadan sorumlu olacağı, dosya içerisinde sorumluluk sınırlarının tespiti için gerekli olan zayi olan emtiaya ait brüt ağırlık bilgilerinin olmadığı, bu nedenle taşıyıcının sorumluluk sınırları tespit edilemediğinden, davalı taşıyıcının zayiden sorumlu olduğu tutarın hesap edilemeyeceği, davalı taşıyıcının sorumluluk sınırları tespit edilemediğinden, davalının rücuen tazminat talebinin hak olarak yerinde olmakla birlikte, tutar açısından yerinde olup olmadığı belli olmadığı sonuç ve kanaatini bildirmiştir.
Davacı vekili —– tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesinde özetle; davalının oluşan zararda ağır kusuru olduğunu, sınırlı sorumluluk hükümlerinden yararlanamayacağını bildirerek davanın kabulünü talep etmiştir.
TTK’ nin 886. maddesi “Zarara, kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği ispat edilen taşıyıcı veya 879 uncu maddede belirtilen kişiler, bu Kısımda öngörülen sorumluluktan kurtulma hâllerinden ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanamaz.” hükmünü içermektedir.
TTK’ nin 882. Maddesi “Gönderinin tamamının zıyaı veya hasarı hâlinde, 880 ve 881 inci maddeler uyarınca ödenecek tazminat, gönderinin net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlıdır.
(2) Gönderinin münferit parçalarının zıyaı veya hasarı hâlinde taşıyıcının sorumluluğu;
a) Gönderinin tamamı değerini kaybetmişse tamamının,
b) Gönderinin bir kısmı değerini kaybetmişse, değerini kaybeden kısmının,
net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlıdır.
(3) Taşıyıcının, taşıma süresinin aşılmasından doğan sorumluluğu, taşıma ücretinin üç katı ile sınırlıdır.
(4) Özel Çekme Hakkı, eşyanın taşıma amacıyla taşıyıcıya teslim edildiği tarihteki veya taraflarca kararlaştırılan diğer bir tarihteki, ——— belirlenen değerine göre Türk Lirasına çevrilir.” hükmünü içermektedir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dosya içerisindeki sevk irsaliyelerine göre muhtelif firmalara ait farklı tip ve miktardaki ———- numaralı toplu taşıma irsaliyeleri ile sigortalı ana nakliyeci firma sorumluluğunda nakledilmek üzere sürücü———– plakalı araca yüklendiği, sürücünün ——tarihlerinde ——— aracın arızalandığını ve yol kenarına park edildiğini,—– tarihinde —– servisin tekrar geldiğini ve arızayı giderdiğini, 14.04.2017 tarihinde saat 05:30 sıralarında aracın içinde uyuduğunu, bu sırada aracın arkasından sesler geldiğini, kontrol etmek için aşağı indiğinde kapşonlu yüzlerinde maske bulunan kişilerin hırsızlık yaptığını gördüğünü, bu şahıslara bağırdığını, şahıslardan birinin geldikleri aracın içinden silah çıkararak arabaya binmesini söylediğini, daha sonra şahıslara tekrar bağırdığını, başka bir şahsın kendisine silah doğrultuğunu, daha sonra polisi aradığını, ———plakalı araç ile uzaklaştıklarını beyan etmiştir. Davacı vekili her ne kadar davalının oluşan zararda ağır kusuru olduğunu, sınırlı sorumluluk hükümlerinden yararlanamayacağını beyan etmiş ise de taşımayı yapan aracın arıza nedeniyle zorunlu olarak yol kenarına park edildiği, arıza nedeniyle servisin çağrıldığı ancak arızanın aynı gün giderilemediği ve servisin ertesi gün gelerek arızayı giderdiği, aracın zorunlu olarak yol kenarına park edildiği ve araç sürücüsünün aracın başından ayrılmadığı dikkate alındığında TTK’ nin 886. maddesi kapsamında zararın taşıyıcının kasıtlı —– davranışından kaynaklanmadığı anlaşılmakla davalının zararın tamamından sorumlu tutulamayacağı mahkememizce değerlendirilmiştir. Diğer yandan davalı taşıyıcının araç arızası nedeniyle sorumluluktan kurtulamayacağı açık olduğundan, sorumluluk sınırları dahilinde zayi olan emtiadan sorumlu olacağı, dosya içerisinde sorumluluk sınırlarının tespiti için zayi olan emtiaya ait brüt ağırlık bilgilerinin olmadığı, bu nedenle taşıyıcının sorumluluk sınırları tespit edilememiştir. İspat yükünün davacıda olduğu, davacı tarafın zayi olan emtianın brüt ağırlığına ilişkin delil dosyaya sunmadığı, bilirkişi raporuna itirazında davalının zararın tamamından sorumlu olduğunu iddia ettiği ancak TTK’ nin 886. Madde koşullarının oluşmadığı anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 54,40 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 380,02 TL harçtan mahsubu kalan 325,62 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
3-Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.