Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1077 E. 2019/107 K. 07.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1077 Esas
KARAR NO : 2019/107
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ: 14/09/2018
KARAR TARİHİ: 07/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; ———- ihtiyacı olan —– adet polis montundan – adetlik ikinci grubun satın alınmasına ilişkin —– tarihli ihale neticesinde,——- bedelle üstlenen ———— bu ihaleden doğan hakedişinden ——- temlik ettiğini ve ——– temlik aldığı bu meblağın ————- tarihi itibariyle noter marifetiyle temlik ettiğini, ———— Noterliğinin —-tarih ve ——– yevmiye numaralı ihtarname ile “şartların yerine getirilmemesi nedeniyle ———– temliki iptal ettiklerini bakanlığın merkez saymanlığına bilidrildiğini, saymanlık —————sayılı tebliği uyarınca ———– şubesindeki hesabına ——- tarihli gönderme emri ile —– TL ödendiğini, işlem sonrasında —- —–birlikte hasım gösterilerek —— TL ‘nin temlik tarihinden itibaren faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili talebiyle İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesinde —— esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, bu dava ile kısmen kabul kararı verildiğini, temyiz incelemesi üzerine kararın davacı yararına bozulduğunu, karar düzeltme aşamasında faizin başlangıç tarihi yönünden davalı bakanlık aleyhine bozulmuş, bozma üzerine İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin ———– esası üzerinden davanın davalılardan ———- yönünden kabulü ile —– TL’nin ikinci hakediş tarihi olan —– tarihinden itibaren yürütülecek faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiş, karar aleyhine tehir-i icra talepli temyiz yoluna başvurulmuş ancak davacı ————karara müsteniden İstanbul 13. İcra Müdürlüğünün —– esas sayılı takip başlatıldığını, bakanlığın ——— yapılan ödemeden ayrı bir kez de temlik alacaklısı ——– ödemede bulunmak zorunda kaldığını, asıl alacağa ilişkin yapılmış olan bu ödeme sebebiyle faize ilişkin haklar saklı kalmak üzere, bakanlık tarafından ödenen —- TL nin tahsili için ———aleyhine açılan davada Kadıköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi —-esas, —- karar sayılı—- tarihli kararı ile, —–TLnin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline fazla talebin reddine hükmedildiğini, söz konusu kararın kesinleştiğini, İstanbul Anadolu 11. İcra Dairesinin ——- esas sayılı dosyası ile ilamlı takip başlatıldığını, bakiye alacak için ise, icra dosyası dahilinde düzenlenen hesap muhtıralarına karşı davayı takip eden ——– açılan davalar neticesinde sonuç olarak ———— tarihinde İstanbul 13. İcra Müdürlüğünün —-esas sayılı dosyasına—– TL müvekkili tarafından ödeme yapıldığını beyan ederek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla ödemesi yapılan ——- tarihinden itibaren işlemiş yasal faiziyle birlikte yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmış olup, dosyaya cevap sunulmamıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE;
Dava; ——- TL’ nin davalıdan tahsili talepli alacak davasıdır.
Davacı tarafça mahkememize açılan iş bu dava 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunun yürürlüğe girdiği ——2 tarihinden sonra 14.09.2018 tarihinde açılmıştır.
Burada öncelikli olarak Asliye Ticaret Mahkemesinin davaya bakmakla görevli olup olmadığının belirlenmesi , davanın ticari niteliğinin ve görevli mahkemenin belirlenmesinde 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu ile getirilen düzenlemelerin değerlendirilmesi gerekir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunun 4. Maddesine göre , bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmlazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması, ya da tarafların tacir olup olmadıklarına işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer Kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme olmalıdır.
6335 Sayılı Kanunun 2. Maddesi ile değişik 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 5. maddesi uyarınca ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemesince görülerek karara bağlanır. Öte yandan aynı düzenleme gereğince Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişki 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunundan ve 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunun 6335 Sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil görev ilişkisidir.
Göreve ilişkin düzenlemeler 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 1. Maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan, mahkemelerce ve temyiz incelemesi aşamasında Yargıtay’ca resen incelenir.
Bu kuralın tek istisnası , 6335 Sayılı Kanunun 2. Maddesi ile değişik 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunun 5/4 maddesinde düzenlenmiş olup, buna göre yargı çevresinde ayrı bir Asliye Ticaret Mahkemesi bulunmayan yerlerde Asliye Hukuk Mahkemelerine açılan davalarda görev kuralına dayanılmamış olması görevsizlik kararı verilmesini gerektirmeyecektir. Başka bir anlatımla , yargı çevresinde Asliye Ticaret Mahkemesi bulunmayan yerlerkde bir ticari uyuşmazlığın çözümü için Asliye Hukuk Mahkemesine genel mahkeme sıfatıyla dava açılması halinde, Mahkemece görevsizlik kararı verilmeksizin işin görülmesi gerekir.
Somut olayda ; uyuşmazlık temlik sözleşmesinin iptali nedeniyle fazla ödenen 118.213,58 TL’ nin tahsili talepli alacak davası olup, bu nevi davaların ticari dava olduğuna ya da Asliye Ticaret Mahkemelerinde görüleceğine ilişkin yasal bir düzenleme bulunmamaktadır. Eldeki davanın ticari dava olarak kabulü ve Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olması için uyuşmazlık konusu işin her iki tarafın birden ticari işletmesi ile ilgili olması zorunludur.
Talep edilen temlik konusu alacağın davalı şirketin ticari işletmesiyle ilgili olarak yaptığında tereddüt bulunmamaktadır. Buna karşılık davacı İçişleri Bakanlığının , uyuşmazlık konusu temliknamenin dayanağı ihaleyi ticari işletmesiyle ilgili olarak değil, kamu hizmetlerinin yürütülmesi amacıyla gerçekleştirmiştir. Kaldı ki davacı İçişleri bakanlığının tacir sıfatı da yoktur.
Eldeki davaya bakma görevi 6100 Sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunun 2. Maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesine aittir.
HMK.nun 114/c maddesi uyarınca mahkemenin görevli olması dava şartı olarak düzenlenmiştir.
Dava şartları davanın her aşamasında denetlenip, dava şartının bulunmaması halinde HMK.nun 115/2.maddesi uyarınca dosya üzerinden karar verilmesi mümkündür. Bu doğrultuda HMK.nun 114/c ve HMK.nun 20. maddeleri uyarınca mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM; Ayrıntıları ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usulden reddi ile Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-HMK.20 maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde talep halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK 331/2. maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 07/02/2019