Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1047 E. 2021/1277 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1047 Esas
KARAR NO: 2021/1277
DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/09/2018
KARAR TARİHİ : 25/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının —- yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı — arasında varılan anlaşma doğrultusunda —-müvekkili şirkete imzalatıldığını, müvekkili şirketin sözleşmenin kurulacağı düşüncesiyle tüm edimlerini eksiksiz olarak yerine getirmesine rağmen davalı şirketin, —- kaydını yapmadığını ve bu sisteme giriş belgesi vermediğini, durumun —- sayılı ihtarname ile —-şirketine ihtarda bulunulmuş ise de bir sonuç vermediğini, müvekkil şirketin — sayılı ihtarname ile — bulunduğunu,—– sayılı verilen cevapta, müvekkili şirket ile aralarında —- imzalanmadığını, sadece görüşmelerin olduğunu bildirdiğini, halbuki müvekkili şirketin davalı şirketin talebi üzerine —— ödediğini, bu tutarlar davalı şirketten istenmesine rağmen ödemelerin yapılmadığını ileri sürerek, söz konusu bu tutarların ödeme tarihleri itibariyle avans faizi ile birlikte tahsiline, ayrıca —-masraf bedeli ve —- manevi tazminatın dava tarihi itibariyle davalı şirketten alınarak müvekkiline ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacılar ile müvekkili şirket arasında imzalanmış herhangi bir sözleşme bulunmadığı, muhatapların müvekkili şirkette —–alabilmek amacıyla başvuruda bulunduğu fakat sözleşme görüşmeleri olumsuz sonuçlandığı, sözleşme görüşmelerinin olumsuz sonuçlanmasında müvekkili şirketin kusurlu olduğu hususunun gerçeği yansıtmadığı, müvekkilinin sözleşmeyi imzalamayarak sözleşme görüşmelerini sonlandırmasının sebep ve sorumlularının davacılar olduğu, sözleşme görüşmeleri konusu olan ve davacı —– bulunduğu yerin —- yer alması planlanan —- olduğu, davacının —— sonraki süreçte müvekkili şirketçe kendisi hakkında öğrenilmiş bulunan hususların kabul edilemeyeceği, şirket politikası ve etik değerleri ile hiçbir şekilde uyuşmadığı, sözleşme görüşmelerinin olumsuz olarak sonuçlandırıldığı, —- bulunduğu,——– görüştüğünü öğrenmesi üzerine müvekkili şirketin —– iletişime geçtiği, bu görüşmede—-davacı—– müvekkili şirkete başvurmadan önceki süreçte ilk olarak kendisine geldiği, —– ona bırakmasını ve eşinden boşanarak —— etmesini istediğini, aksi halde ikinci bir ofis açarak kendisini bitireceği şeklinde tehdit ettiğini müvekkili şirket ——- anlatımlarına göre, bu tehditlerin sebebinin, davacı —– ilişkisinin bulunması olduğunu, kendisine gelen tehditlere herhangi bir karşılıkta bulunmayan ——– kendisine devretmeyeceğini belirttiğini ve başına gelen bu olayı müvekkili şirkete bildirdiğini, müvekkili şirket —-kendisine anlatılan bu olaylar üzerine işin doğrusunu öğrenmek üzere davacı — görüştüğünü, davacı—– teklif ettiği parayı almayınca onu bitirmek için —- hiçbir şekilde iş yaptırmayacağını, her yerde karşısına çıkacağını, iki senedir kendisinin eşi ile birlikte olduğunu, müvekkili şirket tarafından davacının —- bu bilgiler doğrultusunda daha ayrıntılı değerlendirilmeye başlandığını, davacının tehditlerinde ciddi olduğunun, bu süreçte ortaya koyduğu eylemlerle de ortaya çıktığını,—- —- daha önce çalışmış olan fakat hakkında gelen pek çok müşteri şikayeti neticesinde iş ilişkisi sonlandırılan eski bir —— olduğunu, kendisinin davacı —– başvuru aşamasından itibaren — yapmaya başladığını, —- tarafından tehdit edilmeye başlandığını, müvekkili şirket için kabul edilemez bu olayların sözleşme görüşmelerine devam etmemek için haklı ve yeterli olduğunu, davacı ve—- imzalanmaması ve müvekili şirket ile daacılar arasındaki tüm görüşmelerin olumsuz olarak bitmiş olmasına rağmen —- şeklinde aldıkları kullanıcı adları, sayfaları ile —– bulunan yerleri, sözleşmesi tamamlanmayan ve hukuken var olmayan —– algısı yaratarak müşterilere satmakta, kiralamakta olduklarını, davacıların sözleşme görüşmelerinin olumsuz sonuçlanmasına kendilerinin sebep olduklarını ve esas olarak —– ihlal edenin de kendileri olduğunu, müvekkili şirketin sözleşme görüşmelerini sakatlayan hiçbir davranışı bulunmadığını, şahsi husumeti nedeniyle müvekkili şirketi kullanmaya çalışan bu davacının, müvekkili şirketin değerlerine uymayan iş etiğine aykırı tutum ve davranışları nedeniyle müvekkili şirketin sözleşme görüşmelerinden, sözleşmeyi imzalamadan ayrıldığını, sürecin olumsuz sonuçlandığını, tüm bu hususları öğrenerek sözleşme görüşmelerini sonlandıran müvekkili şirketin ” sözleşme imzalanacağına dair güven oluşturduğu” gerekçesi ile kusurlu kabul edilemeyeceğini, tarafların görüşmeler esnasında akdin içeriği ve şartları hakkında birbirlerini aydınlatması , dürüstlük kuralına uygun davranması, birbirlerinin kişilik ve mal varlığı değerlerine zarar vermemek için gerekli özeni göstermesi gerektiğini, tarafların bu yükümlülüklerine kusurlu olarak aykırı davranıp görüşmelerin başlaması ile aralarında kurulmuş olan güven ilişkisini ihlal ettikleri takdirde bundan doğan zararlardan sorumlu olacaklarını, yeni —- ilkesinin uygulanabilmesi için öncelikle sözleşme görüşmelerini sonlandıran tarafın kusurlu olması gerektiğini, sözleşmeye güvenen kişilerin iyi niyetli bulunması gerektiklerini de yerleşmiş —- sabit olduğunu, sözleşme görüşmelerinin olumsuz bitmesine kendi hareketleri ile sebep olan davacı—-tazminat talebinin reddi gerektiğini, tüm bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılara yükletilmesine karar verilemesini talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, taraflar arasında —- sözleşmesi yapılacağından bahisle davacı yanda inanç oluşturup davalının sözleşmeyi imzalamaktan imtina etmesi sebebiyle doğan maddi ve manevi zararının tazmini talebidir.
Mahkememizce; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, bilirkişi raporları ile dosya içerisindeki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Mahkememizce davacı tarafın ticari defterlerinin incelenmesi için —- talimat yazılmasına karar verilmiştir. Talimat yoluyla aldırılan — tarihli bilirkişi raporunda özetle;—- dava ile alakalı herhangi bir ödeme ve harcama yapılmadığından davacı defterlerinin incelenmediği, —-yılı davacıya ait ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme ve dosyada bulunan evrak, kayıt ve belgeler üzerinde yaptığı inceleme neticesinde davacının dava konusu işlemlerin olduğu yasal defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin —- uygun olarak yasal süresi içinde yapılmış olduğu, bu sebeple davacı lehine delil olma vasfına haiz olduğu, davacı şirketin —- ait yevmiye, kebir ve envanter defterlerinin usulüne uygun olarak bilgisayar ortamında işlenmiş olduğu, defterler üzerinde herhangi bir silinti, kazıntı ve karalamanın bulunmadığı, davacının dava konusu sözleşme ile alakalı olarak yaptığı masrafları gösteren —- adet faturalara ait muhasebe kayıtlarının aşağıdaki gibi olduğu;
—-


—-TOPLAM
—–Davacının dava dilekçesi ekinde bulunan ve davalıya ödediği kaparo ve —- dekontlara ait muhasebe kayıtlarına ticari defterlerde rastlanmadığı, davacının — konusu ile ilgili olarak hiçbir harcama ve ödeme yapmadığından — defterleri üzerinde inceleme yapılmadığı, — ticari defterlerinde ve dayanak belgeler üzerinde yapılan inceleme tespit ve değerlendirmelerim neticesinde: davacı tarafından davalıya ödenen —Bedeline ait muhasebe kayıtlarına rastlanmadığı, davacı dilekçesinde beyan edilen ve — dilekçe ile mahkemeye sunulan asıl faturalar — için yapılan harcama ve demirbaşlara ait —harcama ve ödeme yaptığının tespit edildiği bildirilmiştir.
Mahkememizce davalı tarafın ticari defterlerinin incelenerek talimat raporu ve talimat raporuna ilişkin beyan ve itirazların değerlendirilmesi amacıyla dosyanın mali müşavir bilirkişi ve borçlar hukuku alanında uzman bilirkişiden oluşan heyete tevdine karar verilmiştir.
— Tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalının ibraz ettiği —ticari defterlerinden zorunlu kapanış tasdikine tabi yevmiye defterlerinin süresinde noter kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, kanuna uygun tutulduğunun görüldüğü,
—-
Bu kayıtlara göre davalı şirketin davacı şirketten toplam —- avans aldığı, bu avansı davacı şirkete geri ödemediğinin tespit edildiği, davalı vekilinin — tarihinde döviz cinsinden ödediğini beyan ettiği —– ilişkin bir dekont sunulmadığı gibi davalı defterlerinde de bu ödemenin —– yapıldığı hususunda bir açıklama düşülmediği, uyuşmazlığın davacının sözleşmenin kurulacağı umuduyla yaptığı kabul edilen —–masrafı davalı şirketten talep edip edemeyeceği hususunda toplandığı, taraf beyanlarına göre taraflar arasında —- akdedilmesine yönelik olarak sözleşme görüşmelerinin yapılmaya başlandığı, görüşmelere başlanmasından sonra davalının davacıdan toplam —- avans ödemesi tahsil ettiği, —- hükümlerini içeren yazılı sözleşme metninin davacı şirket tarafından —- tarihinde imzalandığı, davalının taraflar arasındaki sözleşme görüşmelerinin başlamasından sonra davacıdan avans ödemeleri tahsil etmekle, görüşülen sözleşmenin hükümlerini içeren sözleşmenin metnini davacıya imzalatmakla ve davacı ile aralarında görüşülen sözleşme ile ilgili kutlamalar yapmakla, görüşülen sözleşmenin taraflar arasında akdedileceği hususunda davacı nezdinde haklı bir güven uyandırdığı, davalının sözleşmeyi akdetmekten vazgeçtiğini, davalının haklı sebeple vazgeçse dahi bunu ispata yönelik herhangi bir delil sunmadığı, davalının davacıya karşı —– sorumluluğunun doğduğu, dolayısıyla da davacının, uğramış olduğu menfi zararların tazminini ve davalıya yapmış olduğu —- olmak üzere toplam — avans ödemesinin iadesini davalıdan talebe hak kazandığı kanaatine varıldığı, davacının —- tarihinde yaptığını, dolayısıyla davacının sözleşmenin kurulacağına yönelik inancı ve güveninin kanaatlerince bu tarihte oluşmaya başladığı, talimat raporundaki tablonun — belirtilen faturaların ise —-tarihinden daha önceki tarihli olduğu, dolayısıyla bu faturaların, taraflar arasındaki sözleşme görüşmelerine istinaden düzenlenmiş olmasının hayatın olağan akışına uygun görülmediği, davacının delil tespiti raporunun hazırlanmış olduğu —tarihinden sonra davalıya çekmiş olduğu —- tarihi itibariyle davalının sözleşmeyi akdetmekten vazgeçmiş olduğunu anlamış olduğunun anlaşıldığı, talimat raporunun —- sütunundaki faturaların, davalının sözleşmeyi akdetmekten vazgeçtiğini davacının anlamasından uzunca bir süre sonra —- tarihlerinde düzenlendiği, dolayısıyla bu faturaların da taraflar arasındaki sözleşme görüşmelerine istinaden düzenlenmiş olmasının hayatın olağan akışına uygun görülmediği, diğer faturalarda ise taraflar arasında görüşülen sözleşmenin akdedileceği inancıyla davacı tarafından yapılmış olan masraflara ilişkin olarak düzenlenmiş olduğunun anlaşılamadığını, tüm bu nedenlerle davcının—— avans ödemesinin, talep gibi ödeme tarihinde itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte iadesini davalıdan talebe hak kazandığı, davacının sunmuş olduğu masraf tutarlarının, taraflar arasında görüşülen sözleşmenin akdedileceğine güvenilerek davacı tarafından yapılmış olan masraflara istinaden davacı adına düzenlenmiş oldukları anlaşılamadığından, —— davacının işbu fatura bedellerini davalıdan talebe hak kazandığı yönünde bir kanaate ulaşılamadığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edildiği, taraf vekillerinin rapora karşı itirazlarının değerlendirilmesi amacıyla dosya ek rapor düzenlenmek üzere önceki bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir.
—– Tarihli ek raporda özetle; talimat yoluyla incelenen davacı şirket defter kayıtlarında, davacının talep ettiği ——– franchise bedeli kaydının bulunmadığı, bununla beraber davalının incelenen ticari defterlerinde; davalının davacı şirketten ——- avans ödemesi aldığı, bu tutarı davacıya geri ödemediğinin tespit edildiği, davacı vekilinin itirazında; ——–ödendiğine ilişkin——- bedelli dekont dosyaya sunulmuş olup, bu bedelin —— yeniden değerlendirilmesi gerektiğini, beyan ettiği, dosyada mübrez —— kuru üzerinderi işlem tutarı ——açıklamasıyla davalı şirkete gönderildiğinin belirtildiği, bu tutarın davalı defterinde —– kayda alındığı, davacı dava dilekçesinde; —— bedelinin tahsilini talep ettiği, bu durum karşısında, davacının ——olarak iadesini davalıdan talep edebileceği kanaatine varıldığı, takdirin mahkemeye ait olduğu, davacının, dava tarihi itibariyle ——- bedelini davalı talep etmeye hakkı olacağı kanaatine varıldığı, davacı vekilinin; müvekkil şirketin, davalı şirketin isteği üzerine, —– davalının istediği standartlarda düzenlediği için —- tutarında masraf yaptığını, davalı şirketin masraflara yönelik talimatlarının yer aldığı —–kapsamındaki delillerin yeterince incelenmesi ve irdelenmesi gerektiğini beyan eettiği, talimat bilirkişi raporunda ——-olarak kaydının bulunduğunun belirtildiği, davacının bu masrafları, kurulacak olan —— kapsamındaki işyeri için yapıldığını öne sürdüğü, davacı vekilince buna kanıt olarak dosyaya —- kayıtları incelendiğinde; öncelikle üzerinde ——- ismiyle bir bina görüntüsü ve binanın zemin katında ——- bulunduğu, bunun dışında, —- bulunduğu, —– görsellerin ne durumda olduğunu, yapılıp yapılmadığını sorduğu,—– şeklinde cevap verildiği, —– hususunu beyan ettiği,—– şeklinde talepte bulunduğu, kendisine, —- dediği, sonraki günde, —– görüştük bir sıkıntı olmadığını söyledi.—– yinelediğinin görüldüğü, dosyada mübrez —— vekaletnamede, davacı şirket yetkilisinin —– olduğu, buna göre karşılıklı yapılan diyaloğun, dava konusu olayla yani, ——- yöntemiyle açılacak işyeri ile ilgili olduğunun anlaşıldığı, ancak—– bu konuşmalar veya görseller kapsamında; —– açılacak olan ve tabelası da asılmış olan işyerine yapılacak masraflardan veya işyerine yapılması gereken işlerden bahsedilmediğinin görüldüğü, bununla beraber davacının, —– işyerine asması, davalı adına konuşan —-asmadığını sorması ve sistem üzerinden sayfasının açılacağını teyit etmesi karşısında davacının, işyerinin açılacağı inancıyla işyeri içerisine, mefruşat ve demirbaş kapsamında bu masrafları yapmış olduğunun kabul edilebileceği, bu nedenle davacının, işyerinin açılacağı inancıyla yaptığı anlaşılan —- masrafın, davacının dava dilekçesindeki talebiyle bağlılığı gereği ise —– davalıdan talep edebileceği, davacının yapmış olduğu masraflardan sadece —– yoluyla alınan emlak —- işi için yapılan bir masraf olduğunun düşünüldüğü, diğer masrafların ise, başka bir firmadan —— yoluyla alınacak olan emlak komisyonculuğu işi ya da müstakil olarak —– olarak yapılacak olan emlak komisyonluğu işi için veyahut da başka bir iş için yapılması gereken olağan masraflar olduğunun düşünüldüğü, bu nedenle de; eğer davalı, davacının söz konusu masrafları yapmak suretiyle kurmuş olduğu ofisi, herhangi bir şekilde kullandığını ispat ederse, davacı söz konusu masraflardan fayda sağlamış olacağı için, söz konusu masrafların tazminini davalıdan talep edemeyeceği, sadece —– tabela reklam masrafının tazminini davalıdan talep edebileceğinin düşünüldüğü, davalının söz konusu itirazların cevaplarının kök bilirkişi raporunun—– sayfalarında detaylı olarak açıklandığı, tekrar açıklanmasına gerek duyulmadığı, tüm bu gerekçelerle; davacının davalıdan, dava tarihi itibariyle, —– bedelinin iadesini talep edebileceği; bu alacakların, ödeme tarihlerinden itibaren işletilecek avans faizi —– birlikte tahsili gerektiği; davacının, işyerinin açılacağı inancıyla yaptığı anlaşılan, talebi gibi —-masraf tutarının da, ödeme tarihlerinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep edebileceği; böyle olmakla birlikte, davacının yapmış olduğu masraflardan sadece ——- olarak yapılacak olan —-işi için yapılan bir masraf olduğu; diğer masrafların ise, başka bir firmanın —- olarak yapılacak olan —– işi ya da müstakil olarak —–yapılacak olan —- işi veyahut da başka bir işin icrası için yapılması gereken olağan masraflar olduğu; bu nedenle de, eğer davalı, davacının söz konusu masrafları yapmak suretiyle kurmuş olduğu ofisi, herhangi bir şekilde kullandığını ispat ederse —– davacı söz konusu masraflardan fayda sağlamış olacağı için, —- tutarlı masrafların tamamının tazminini davalıdan talep edemeyeceği, sadece —-tazminini davalıdan talep edebileceği; davacının manevi zarara uğradığı —–hususunun dava dosyası içeriğinden anlaşılmadığından, davacının manevi tazminat talebine hak kazanamadığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; davacının davalı tarafından —olarak verilen —- gayrımenkul komisyonculuğu için davalıya başvurduğu, taraflar arasında bir takım sözleşme öncesi görüşmelerin yapıldığı, davacının —- bedeli olarak bir takım ödemeleri davalıya gönderdiğinin dosya kapsamında sabit olduğu, bilindiği üzere —- sözleşmesinin —- alana bazı yükümlülükler yüklediği, bu kapsamda davalı —- veren şirketin direktifleri doğrultusunda davacı vekilinin sunmuş olduğu masraf tutarlarına ait fatura dökümlerinden anlaşılacağı üzere davacının açacak olduğu —- ibareli tabela yaptırdığı, ofis için yeni bir takım mobilyalar satın aldığı, tanıtım amaçlı —-alındığı, iş yerinde tadilat yapıldığı, —- masrafların yapıldığına dair faturaların dosyaya sunulduğu, sunulan tüm bu faturaların bedellerinin ve içerdiği mal ve hizmetin yazılı olduğu sadece——faturanın içeriğin okunamadığı ve ne hususta düzenlendiğinin mahkememizce anlaşılamadığı, tekmil dosya kapsamından davacının davalıdan, dava tarihi itibariyle, ödeme yapmış olduğu sabit olan ——- iadesini talep edebileceği; bu alacakların, ödeme tarihlerinden itibaren işletilecek avans ——ile birlikte tahsili gerekeceği; ancak davacının, işyerinin açılacağı inancıyla yaptığı anlaşılan, talebi gibi —– masraf tutarı açısından ise mahkememizce ikili bir ayrıma gidilerek sonuca ulaşıldığı, davacının yapmış olduğu masraflardan sadece başka bir işte kullanamayacağı, münhasıran davalı şirketin işi için yapmış olduğu masraf bedellerini davalıdan talep edebileceği, bilirkişi raporunda sunulan masraf faturaları bu ilke çerçevesinde incelendiğinde sadece —-ibareli tabela yapımı için sarf edilen —— davalıdan talep edilebileceği, dosyaya sunulu cd’nin izlenmesinden diğer yapılan masraf kalemlerinin münhasıran davalı şirket direktifiyle yapıldığı ve sözleşme kurulamayınca hiç bir değerinin kalmayacağı sonucunun çıkarılamayacağının mahkememizce kabul edildiği, davacının yapmış olduğu masraflardan sadece —– baskılı — münhasıran davalının —alanı olarak yapılacak olan emlak komisyonculuğu işi için yapılan bir masraf olduğu; diğer masrafların ise, başka bir firmanın —- alanı olarak yapılacak olan — ya da müstakil olarak —- yapılacak olan—- işi veyahut da başka bir işin icrası için yapılması gereken olağan masraflar olduğu mahkememizce değerlendirilmekle maddi tazminat davası sadece —yönünden kısmen kabul edilmiş, davacının manevi tazminat talebi yönünden ise davacının manevi zarara uğradığı ——– hususunun dosya kapsamında isbat edilemediği anlaşılmakla isbat edilemeyen manevi tazminat talebi ise tümden reddedilmiş, gerekçeli, bilimsel ve denetime uygun bilirkişi raporları hükme esas alınmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile,
A-Maddi tazminat istemi yönünden; davanın KABULÜ ile;
— bedelinin ödeme tarihi olan —tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
— bedelinin ödeme tarihi olan — tarihinden itibaren —değişen ve değişecek oranlarda işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
—- bedelinin dava tarihi olan — tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
B-Manevi tazminat istemi yönünden kanıtlanamayan davanın REDDİNE
HARÇLAR
a-Maddi tazminat davası yönünden Alınması gerekli — harç ile manevi tazminat davası yönünden alınması gerekli — harcın davacı tarafından dava açılışı sırasında yatırılan—-harcın karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
VEKALET ÜCRETİ
3-Maddi tazminat talebinin kabul edilen kısmı yönünden Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacılar vekili için takdir olunan 14.229,82 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
4-Maddi tazminat talebinin red edilen kısmı yönünden Avukatlık asgari ücret tarifesinin 13/3 maddesine göre davalı vekili için takdir olunan 14.229,82 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
5-Manevi tazminat talebinin tamamı red edildiğinden Avukatlık asgari ücret tarifesinin 10/3 maddesine göre davalı vekili için takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
YARGILAMA GİDERLERİ
5-Davacı tarafından harç olarak yatırılan 7.486,93‬ TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarf edilen 4.250,00 TL bilirkişi ücreti ve 354,45 TL posta ücreti olmak üzere toplam 4.604,45 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı gözetilerek 1.117,10 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan 3.487,35‬ TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
9-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde —- istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 25/11/2021