Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/992 E. 2021/228 K. 16.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/992 Esas
KARAR NO: 2021/228
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 14/09/2017
KARAR TARİHİ: 16/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında taşıma sözleşmesi bulunduğunu, —— adresinde —–isimli şahıs ile — sözleşmesi ile müvekkili şirketten —tarihinde toplam —- tutarında— — aldığını, ancak taksitli satış bedeli olan —- üzerinden fatura edildiğini, —ikamet eden—–numaralı telefonla müvekkili şirketi arayıp kendisine ait kredi kartı bilgilerinin kopyalanarak alışveriş yapıldığını, —– dosyasında soruşturma yapıldığını bildirdiğini, ———şubesini uyarıp bilgi verildiğini, kimlik tespiti yapılmadığından klimaların başkasına teslim edildiğini, bankanın bloke koyması sebebiyle klimaların parası alınamadığını, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulü ile —- tarihinden itibaren temerrüt faizi ile davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini dava ve talep etiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından üzerine düşen edimler gerektiği gibi yerine getirilmediğini, huzurdaki davada müvekkili şirketin sorumluluğu bulunmadığını, alıcının bilgisi ve yönlendirmesi dışında bir teslimat yapılması söz konusu değildir. teslimatı alan kişinin gerçek alıcı olduğuna kanaat getirilmesi neticesinde, müşterinin talebine cevap verme yükümlülüğü de gözetilerek, şubeye gelen alıcının, kimlik kontrolü sağlanarak teslimat yapıldığını, davacının ya da kargo alıcısının bu şahsı tanımıyor olduğu gibi bir iddiası var ise bu iddianın davacı tarafça kesin delillerle ispatı gerektiğini, gönderici, gönderinin miktarı, cinsi, niteliği gibi hususlarda tam ve doğru bilgi vermek zorunda olduğunu, bu yükümlülüğün gönderici tarafından yerine getirildiği hususunun da davacı tarafından ispatlanması gerekli iken bu yapılmadığını ve bu durumda tüm sorumluluğun göndericiye ait olduğunu, haksız ve mesnetsiz iddialara dayanılarak açılan işbu davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, taşımadan kaynaklı ve kimlik kontrolü yapılmaksızın alıcısı dışında kişilere teslim edildiğinden bahisle emtia bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmak suretiyle bilirkişi raporu alınmıştır.
—— sayılı iddianamesinde şüpheli —- üzerinden —–adet klimayı alarak sipariş verdiği, beraber giderek—- alarak —- sattıklarını, bu alışverişin sonunda bütün parayı —- aldığını, bugüne kadar kredi kartı bilgilerini aldığı —- şahsa toplamda —- para vererek tam olarak hatırlamamakla birlikte —- para kazandığını, bu yaşanan olaylardan dolayı maddi zarara uğrayan şahısların zararlarını karşılamak istediğini, pişman olduğunu beyan etmiştir.
——–sayılı dosyasında şüpheli —- ifadesinde özetle; —- isimli şahsa klima aldığı zaman arabasıyla taşıması konusunda yardım ettiğini, —– yaptığını sandığı, kimseye menfaat sağlayarak yardım etmediği hususunda beyanda bulunmuştur.
———– kararında: Sanıklar——- savunmasında soruşturma ifadesinde verdiği ifadelerde korktuğu için —- öne sürerek suçu arkadaşı—–attığını, ancak kendisinin olaydan haberi olmadığını, müştekinin kredi kartı bilgilerini internetten bulduğunu, bu bilgileri kullanarak söz konusu klimayı satın aldığını, pişman olduğunu beyan etmiş, sanık —– alınan savunmasında diğer sanık —- suç işlediğini bilmediğini, onun uygun fiyatlı klima alıp kendi karını koyarak sattığını zannettiğini, suç tarihinde kendisine klima geleceğini araca ihtiyacı olduğunu benzin parasını vereceğini, yardımcı olmasını istediğini, kendisinin de bunun üzerine arabası ile yardım etmek için birlikte —– klimaları almaya gittiklerini, diğer sanığı araçta beklediğini suçlamayı kabul etmediğini beyan ettiği, müşteki —- ise kredi kartından bilgisi ve onayı dışında —- isimli iş yerinden klima alındığını, tüm zararı giderildiği için şikayetinden vazgeçtiğini beyan ettiği görülmüş olup; tüm dosya kapsamında her ne kadar — hakkında müsnet suçtan dava açılmış ise de; sanık —— soruşturma ve yargılama aşamasında vermiş olduğu çelişkiler dışında delil elde edilemediği, sanık —-suçlamayı kabul etmediği anlaşılmakla müsnet suçtan beraatine karar verilmiş, sanık —- müştekinin kredi kartı bilgilerini savunmasında da belirttiği üzere —- karşılığında satın aldığı ve bu kredi kartı bilgileri ile değişik tarihlerde klima satın aldığı, bu şekilde müştekinin kredi kartından toplam —- harcama yaptığı, eyleminin banka veya kredi kartının kötüye kullanılması suçunu oluşturduğu, —- savunmasında suçlamayı ikrar ettiği ancak soruşturma aşamasında müştekinin zararını giderdiği, bu şekilde etkin pişmanlık gösterdiği anlaşılmış olup sanık —- banka veya kredi kartının kötüye kullanılması suçundan cezalandırılmasına” şeklinde karar verildiği tespit edilmiştir.
Dosyaya sunulan —- tarih ve irsaliye tarihli — irsaliye numaralı fatura örneği üzerinde yapılan inceleme neticesinde; —– tutarlı fatura düzenlendiği görülmüştür.
Dosyaya davalı tarafından sunulan —– düzenlenen kargo teslim tutanağının incelenmesinde; teslim tutanağının el yazısı ile düzenlendiği, sol tarafında; tarihinin ——— yazılı olduğu, Sağ tarafında teslim alanın adı soyadı kısmı karşısına el yazısı ile —- olduğu, kimlik türü kutucuklarının işaretli olmadığı, alt kısmında —— isminin ve bir imzanın olduğu tespit edilmiştir.
——— düzenlenen —- sayılı ambar tesellüm fişinde; gönderenin—-adetinin alıcısının —- tanesinin alıcısının ise ——- olduğu dosyaya sunulan —- tespit edilmiştir.
Dava dilekçesinin ekinde satıcı —-dava dışı üçüncü şahıs —– taksit bedel ile, —— üzerinden satışına dair mesafeli satış sözleşmesi dosyaya sunulmuştur.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda özetle; —— tarihli ———– üzerinden satışına dair mesafeli satış sözleşmesinin düzenlendiği ve dava dilekçesi ekinde örneğinin sunulduğu, toplam —– düzenlenen ——– sayılı ambar tesellüm fişinde; gönderenin——–tanesinin alıcısının ise ——- olduğu dosyaya sunulan fiş örneğinden tespit edildiği, Taşınan ürünlerden her bir klimanın iç ve dış olmak üzere iki farklı üniteden oluştuğu bu nedenle —–klimaya tekabül ettiği, dava dosyasına davalı tarafından sunulan ——- düzenlenen kargo teslim tutanağının incelenmesinde; teslim tutanağının el yazısı ile düzenlendiği, sol tarafında; tarihinin ———– isminin yazılı olduğu, Sağ tarafında teslim alanın adı soyadı kısmı karşısına el yazısı ile ——–olduğu, kimlik türü kutucuklarının işaretli olmadığı, alt kısmında —— isminin ve bir imzanın olduğu, dosyaya sunulan —— tarih ve irsaliye tarihli —– sıra numaralı ve —–irsaliye numaralı fatura örneği üzerinde yapılan inceleme neticesinde; ——— tutarlı fatura düzenlendiği, dosyaya sunulu olan belgelerin incelenmesi sonucunda, davacının mesafeli satış sözleşmesi ile satmış olduğu ürünlerin taşınarak alıcısı olarak fatura üzerinde ve ambar tesellüm fişinde belirtilen dava dışı müşterisi——-teslimi için, aralarında taşıma sözleşmesi bulunan davalıya sağlam bir şekilde teslim ettiği, davacı taşıma şirketi tarafından düzenlenen ve yukarıda incelenen, ——- fişinde teslim şeklinin ——- şeklinde olduğu, taraflar arasında, —–tarihli ve imza tarihinden itibaren—– ay süre ile geçerli bir taşıma sözleşmesinin mevcut olduğu, taşıma sözleşmesinin 5.maddesinde taşıyıcının sorumluluklarının belirlendiği, sözleşmenin 5.4. maddesi; Taşıyıcı, Gönderen tarafından ‘adrese teslim’ olarak gönderilen kargoyu, özel olarak isim belirtilmemiş ise adreste hazır bulunan adreste hazır bulunan kişiye teslim etmekle yükümlüdür. Özel olarak kişiye teslim talep edilmiş ise, Taşıyıcı, kişiye teslim için çaba sarf eder. Teslimin mümkün olmadığı durumlarda alıcı adresinde hazır bulunan kişiye kargoyu teslim etmek ile kargo teslimi gerçekleştirilmiş olur. Bu şekilde yapılan teslimden sonra, Taşıyıcı sorumlu değildir. Adreste bulunamayan alıcılar için Taşıyıcı tarafından———- bırakılır. Bu durumda alıcı, kargoyu bulunduğu varış şubesinden bizzat teslim alır’ şeklinde olduğu, dava konusu taşıma işinde teslim şeklinin adrese teslim olduğu ancak davacının sunmuş olduğu tesellüm belgesine ve dosyadaki verilere göre kargonun tesliminin davalının şubesinde olduğu, davalının teslim için adrese gittiği, adreste alıcıyı bulamadığı, bunun üzerine de sözleşmede yer aldığı üzere, haber pusulası bırakmak suretiyle sözleşme gereklerini yerine getirdiğine dair ispata yarar bir belgeye dosya kapsamında rastlanmadığı, davacının gönderdiği kargonun; dosyaya celp edilen ——— sayılı gerekçeli kararında yer alan ifadelerden de anlaşılacağı üzere, dava dışı ——— teslim edildiği, kişinin de suçunu kabul ederek ikrarı ile sabit olduğu, dolayısı ile, Mahkeme kararı ile, ambar tesellüm fişinde ve —— teslim tutanağında kargonun alıcısı olarak belirtilen ——– teslim edilmediği, dosyaya sunulu olan kargo teslim tutanağında telsim sırasında teslim eden tarafından alıcının kimliğini tespit için görüldüğü varsayılan kimlik belgesi türünün de işaretlenmediği, oysa, teslim edilen kargonun, adrese teslim olduğu halde, alıcısı tarafından kargo şubesinden alınmak üzere gelindiğinde, toplamı ——- oluştuğu ve klima olduğu ambalajından ve ambar tesellüm fişinden açıkça belli olan ürünlerin, teslim edilen şahsın kimlik belgesi görülmeden teslim edildiği, bu durumda, davalı taşıyıcının aralarında bulunan sözleşme hükümlerine uymadığı, bu yöndeki kimliği kontrol etmeyip pervasızca bir davranışla sorumluluğunu yerine getirmediği, kargoyu alıcısı dışında başka bir şahsa teslim ederek davacının ürünlerinin zayiine neden olduğu, bir diğer hususun ise, davacı beyanında kargonun teslim edildiği şubeyi uyardığını belirttiği, ——————— taşımanın yapılması için emir ve talimât verebileceği gibi, taşımanın durdurulması, eşyanın geri getirilmesi, başka bir varma veya teslim yerine götürülmesi ya da başka bir gönderilene teslim edilmesi şeklinde tasarruflarda da bulunabilir. Gönderenin bu tür emir, talimat ve tasarrufları, taşıyıcının işletmesi için sakıncalıysa veya diğer gönderenlerin ve alıcıların gönderileri için bir zarar tehdidini beraberinde getiriyorsa, taşıyıcı bunları yerine getirmekle yükümlü değildir. Taşıyıcı, gönderenden aldığı emir ve talimat ile tasarruflarının yerine getirilmesi için gerekli olan giderleri ve uygun bir ücret isteyebilir. Taşıyıcı emir, talimat ve tasarrufların uygulanmasına başlanmasını bir avansın ödenmesi şartına bağlayabilir.’ şeklinde olduğu, bu madde kapsamında davacının teslim öncesi yüke tasarruf hakkı mevcut olduğu ve şekle tabi olmadığı ancak dosya içerisinde bu hakkın ——- tesliminden önce kullanıldığına dair ispata yarar bir belge mevcut olmadığı, dava konusu olayın tabi olduğu, 6102 sayılı TTK’nın Eşya Taşıma Kitabında 875’nci madde 1.fıkra gereği ‘Taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur.’ Taşıyıcı ancak 876’ncı maddede düzenlenen ‘Zıya, hasar ve gecikme, taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği sebeplerden meydana gelmişse, taşıyıcı sorumluluktan kurtulur.’ şeklindeki özen borcunu yerine getirdiğini ispat etmek suretiyle sorumluktan kurtulabileceği, ancak dosya kapsamından ve yukarıdaki inceleme ve değerlendirmelerimizden de anlaşılacağı üzere, taşıyıcı alıcının kimliğini tespit noktasında gereken özeni yerine getirmediği görüşüne ulaşıldığından, sorumluluktan kurtulamayacağı, TTK 879’uncu maddeye göre de taşıyıcı kendi adamlarının, taşımanın yerine getirilmesi için yararlandığı kişilerin, görevlerini yerine getirmeleri sırasındaki fiil ve ihmallerinden, kendi fiil ve ihmali gibi sorumlu olduğu, taşıyıcının sorumluluğunun sınırı ise 882’nci maddede belirlenmiş olup, zayi olan eşyanın brüt ağırlığının her bir kilogramı başına ——- memurlarınca tutulduğu anlaşılan tutanakta, —— olduğunu iddia eden şahsın yanında şüphelilerden ——isimli şahısla birlikte gelerek kargoyu teslim aldıklarını ——-isimli şahsı tanıdıklarını beyan etmişlerdir.’ İfadesi yer aldığı, bu durumda, —- teslim almaya galen şahsın, kargonun alıcısı ——— olmadığını bildikleri sonucu ortaya çıktığı, bu ortaya çıkan sonuç ile kastın varlığı sözkonusu olduğu, her hâlükârda TTK 886 ve 887’nci madde hükümleri gereği, eşyanın sözleşme şartlarına uyulmadan——— kimlik tespiti yapılmadan başka birisine teslimi sonucu eşyanın zayiine sebebiyetin pervasızca bir davranış olduğu görüşüne ulaşıldığı için davalı taşıyıcının sorumluluk sınırından faydalanma hakkının olamayacağı, davalının sınırlı sorumluluktan yararlanamayacağı, bu nedenle zayi olan kargonun fatura ile de sabit olan değeri——- olsa da bu tutarın vadeli satış bedeli olduğu ve davacı talebinde de belirtildiği gibi zayi olan eşyanın bedelinin —— olduğu, davacının davalıdan bu bedelin tazminini talep edebileceği mütalaa edilmiştir.
TTK’nın 875/1 maddesinde “Taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur.” denilmek suretiyle taşıyıcının sorumluluğu düzenlenmiş, sorumluluktan kurtulma halleri 876 ve 878 maddelerinde düzenlenmiştir.
TTK’nın 886/1 maddesinde “Zarara, kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği ispat edilen taşıyıcı veya 879 uncu maddede belirtilen kişiler, bu Kısımda öngörülen sorumluluktan kurtulma hâllerinden ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanamaz.” hükmünü içermektedir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;Taşıyıcının sorumluluğu, ispat külfeti ters çevrilmiş bir kusur sorumluluğudur. Taşıyıcı, eşyanın kendisine teslim edildiği tarihten gönderilene teslim edildiği tarihe kadar geçen sürede uğradığı ziya ve hasardan sorumlu olup, bu mesuliyetten ancak kendisinin kusuru olmadığını ispatladığı taktirde kurtulabilir. Somut olayda davacının mesafeli satış sözleşmesi ile satmış olduğu ürünlerin taşınarak alıcısı olarak fatura üzerinde ve ambar tesellüm fişinde belirtilen dava dışı müşterisi ——teslimi için aralarında taşıma sözleşmesi bulunan davalıya sağlam bir şekilde teslim ettiği, davacı taşıma şirketi tarafından düzenlenen ve yukarıda incelenen, —– tesellüm fişinde teslim şeklinin —–tarihli taşıma sözleşmesinin mevcut olduğu, taşıma sözleşmesinin —–maddesinde taşıyıcının sorumluluklarının belirlendiği, sözleşmenin 5.4. maddesi; Taşıyıcı, Gönderen tarafından ‘adrese teslim’ olarak gönderilen kargoyu, özel olarak isim belirtilmemiş ise adreste hazır bulunan adreste hazır bulunan kişiye teslim etmekle yükümlüdür. Özel olarak kişiye teslim talep edilmiş ise, Taşıyıcı, kişiye teslim için çaba sarf eder. Teslimin mümkün olmadığı durumlarda alıcı adresinde hazır bulunan kişiye kargoyu teslim etmek ile kargo teslimi gerçekleştirilmiş olur. Bu şekilde yapılan teslimden sonra, Taşıyıcı sorumlu değildir. Adreste bulunamayan alıcılar için Taşıyıcı tarafından ‘haber pusulası’ bırakılır. Bu durumda alıcı, kargoyu bulunduğu varış şubesinden bizzat teslim alır’ düzenlemesini içerdiği, dava konusu taşıma işinde teslim şeklinin adrese teslim olduğu ancak davacının sunmuş olduğu tesellüm belgesine göre kargonun tesliminin davalının şubesinde olduğu, davalının teslim için adrese gittiği, adreste alıcıyı bulamadığı, bunun üzerine de sözleşmede yer aldığı üzere, haber pusulası bırakmak suretiyle sözleşme gereklerini yerine getirdiğine dair ispata yarar bir belgeye dosyaya sunulmadığı, davacının gönderdiği kargonun; dosyaya celp edilen —— sayılı gerekçeli kararında yer alan ifadelerden de anlaşılacağı üzere, dava dışı —— teslim edildiği, kişinin de suçunu kabul ederek ikrarı ile sabit olduğu, dolayısı ile, Mahkeme kararı ile, ambar tesellüm fişinde ve—- alıcısı olarak belirtilen ——teslim edilmediği, dosyaya sunulu olan kargo teslim tutanağında teslim sırasında teslim eden tarafından alıcının kimliğini tespit için görüldüğü varsayılan kimlik belgesi türünün de işaretlenmediği, teslim edilen şahsın kimlik belgesi görülmeden teslim edildiği, bu durumda, davalı taşıyıcının aralarında bulunan sözleşme hükümlerine uymadığı, bu yöndeki kimliği kontrol etmeyip pervasızca bir davranışla sorumluluğunu yerine getirmediği, TTK 886 ve 887’nci madde hükümleri gereği, eşyanın sözleşme şartlarına uyulmadan —– alıcısı dışında kimlik tespiti yapılmadan başka birisine teslimi sonucu eşyanın zayiine sebebiyetin pervasızca bir davranış olduğu için davalı taşıyıcının sorumluluk sınırından faydalanma hakkının olamayacağı bu nedenle zayi olan kargonun fatura ile de sabit olan değeri —- olsa da bu tutarın vadeli satış bedeli olduğu ve davacı talebinde de belirtildiği gibi zayi olan eşyanın bedelinin —– olduğu, davacının davalıdan bu bedelin tazminini talep edebileceği anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, —- dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 1.083,92 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 270,98 TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 812,94 TL nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 4.080,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
4-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 306,98 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarfedilen 750,00 TL bilirkişi ücreti ve 162,90 TL posta ücreti toplamda 912,90 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından sarfedilen giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile——– Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 16/02/2021