Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/960 E. 2019/882 K. 17.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/960 Esas
KARAR NO : 2019/882

DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 06/09/2017
KARAR TARİHİ : 17/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında —– sayfadan ibaret——– tarihli araç takip cihazı kiralama sözleşmesi olduğu, bu sözleşme kapsamında, davalı tarafa araç takip sistemleri teslim edilerek hizmet verildiği ve davalı tarafından aylık kira bedeli bir süre düzenli olarak ödendiği ancak 2016 yılı Kasım ayından itibaren ödeme yapıl ma maya başlandığı, davalı tarafından davacıya herhangi bir fesih veya ayıp ihbarı da yapılmadığı, davacı tarafından Beyoğlu ——. Noterliği —- Yevmiye numara —– tarihli ihtarname ile sözleşme feshedilerek ödenmemiş kiralama faturaların bedeli ile 32 adet araç takip cihazın iadesi talep edildiği,——–aracılığıyla ——– tarih —– Sayılı 830,72 TL bedel, 01.03.2017 tarih —– Sayılı 630,72 TL bedel ve — tarih —- Sayılı 40.920,13 TL bedelli faturalar davalı tarafa tebliğ edildiği ve fakat sadece 6 adet cihaz teslim alındığı, kalan 26 adet cihaz —- davalının uhdesinde olduğu ve 1 adet cihaz bedeii 300 USD olduğunu belirterek; İzah edildiği üzere ve Sayın Mahkemece re’sen saptanacak sebeplerle; davanın kabulüne, davalıdan olan 11.653,30 TL cari hesap alacağının ticari faizi ile birlikte tahsili ile birlikte terditli olarak; davalının uhdesinde bulunan 26 adet Araç Takip Cihazının aynen iadesi eğer bu mümkün değil ise beheri 300 USD den hesaplanarak cihaz bedelinin müvekkile ödenmesi, Bu talebi kabul edilmez ise; 11.653,30 Tl cari hesap alacağına ek olarak davalı uhdesindeki 26 adet cihaz bedeli olan 33.247,60 TL nin işleyecek ticari faizi ile birlikte ödenmesi, yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletil meşine Karar verilmesini talep ederek huzurdaki davayı açmıştır.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirket ile davacı şirket arasında sözlü anlaşma gereği davacının davalı şirket araçlarına “araç takip sistemi” kurduğunu ancak bu sistemi bir türlü verimli olarak çalışmadığını buna rağmen davalının ödeme edimlerinin bir kısmını yerine getirdiği, sözlü anlaşma gereği 1 yılın sonunda davalıya ait yükümlülüklerin sona erdiği, davacı şirket, sözleşmenin sona ermesinden sonra, mail ve ihtarname keşide ederek; önce, “sözleşme gereği kalan aylar kiralama bedellerinin ödenmesi gerektiğini” ihtar ettiği daha sonra “kiralama sözleşmesinin sona erdiğini belirterek; birbirinden farklı talep ve iddialarda bulunduğunu, en son gönderdiği 28/04/2017 tarihli ihtarname de; araç takip cihazlannın 05.05.2017 tarihinde tutanak ile teslim edilmesini talep ettiği, bu ihtarnamenin davalı şirkete 04.05.2018 tarihinde tebliğ edildiği, 05.05.2018 tarihli cevabi ihtarnamesinde davalı şirket araçlarının şehir dışı ve yurt dışına çalışmalan ve tüm araçların aynı anda garajda olmasının mümkün olmaması sebebiyle 13.05.2017 ve 20.05.2017 tarihlerinde cihazları alabilecekleri kendilerine ihtar edilmiş olmasına rağmen cihazları almadıklarını ve takibe giriştiklerini, belirtilen sebeplerle haksız ve kötü niyetle açılan davanın esastan reddine, davacı tarafın % 20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkumiyetine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava; araç takip cihazlarının kira bedellerinin tahsili ile davalının araçlarına takılan araç takip cihazlarının iadesi istemine ilişkindir.
Davacı taraf her ne kadar taraflar arasında yazılı bir kira sözleşmesi dosyaya sunmamış ise de taraflar arasında araç takip cihazlarının kiralanması konusunda sözlü anlaşma yapıldığı davalının kabulündedir.
HMK’nun 115/1 maddesinde; mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler hükmünün yer aldığı,
HMK 114/2 maddesinde; diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümlerin saklı olduğu belirlenmiştir.
6100 Sayılı HMK’nun “Sulh Hukuk mahkemelerinin görevi” başlığı altındaki 4. maddesinde de “(1) Sulh Hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; a) Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine dair hükümler ayrık olmak üzere,kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları, b) Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine dair davaları, c) Taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davaları, ç) Bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hâkimini görevlendirdiği davaları, görürler” hükmüne yer verilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık noktaları incelendiğinde araç takip sisteminin davacı tarafından davalıya bir bedel karşılığında belli bir süre kullandırılması, sözleşme bittiğinde araçlara kurulan ekipmanların kiralayan davacıya iadesi amaçlanmaktadır. Sözleşme özü itibariyle kira sözleşmesidir. Araç takip sistemine ait cihazların araçlara montajı, bakımı ve bu sistemin nasıl kullanılacağına ilişkin bilgilendirme hizmetleri sözleşmenin tali unsurlarıdır. Yukarıda da değinildiği üzere esas amaç kiralamadır.
Uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklandığı sabit görülmekle, yasa gereği kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıklara bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemelerine ait olmakla, mahkememizin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usulden reddi ile Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-HMK.20 maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde talep halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK 331/2. maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olmak üzere karar verildi.