Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/948 E. 2019/190 K. 20.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/948 Esas
KARAR NO : 2019/190
DAVA : Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının
İptali)
DAVA TARİHİ: 28/08/2017
KARAR TARİHİ: 20/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının —— tarihinden beri kooperatifin üyesi olduğunu, kooperatifin arsasının sit alanı içinde bulunduğunun anlaşılması üzerine 1997 yılında turizm geliştirme kooperatifine dönüştürüldüğünü, kooperatifin 25 yılda sadece 4 adet daire yapıldığını, ancak bu dairelerinde tüm ortakların ekonomik olarak paylaşmasının mümkün olmadığını, kooperatifin birçok üyesinin kooperatife borcu bulunduğunu, kooperatif Yönetim kurul Başkanı ——— TL, Yönetim Kurulu Üyesi —– TL. ve ——–TL. ve diğer birçok yakın akrabasının yüklü miktarda borcu bulunduğunu, kooperatifin 2014 yılında —- TL ve — yılında —–TL. tutarında borca batık olduğunu, kooperatif yönetim kurulunun —– tarih ve —– sayılı kararı ile davacının borcunu ödemediği gerekçesi ile—- tarihli Genel Kurulunda oy çokluğu ile üyelikten ihraç edildiğini, davacı hakkında — tarihli Genel Kurulda gündemde olmamasına karşılık yasal düzenlemelere aykırı olarak gündeme alınması ve yapılan oylamada kabul ve redde eşit oy çıktığını, genel kurul iptali hakkında Anadolu 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin ——–Esas sayılı dosyası ile açıldığını davanın halen devam etmekte ve derdest olmasına karşın —– tarihli Genel Kurul gündeminde olmamasına karşın Yönetim Kurulu başkanının talebi ile tekrar oylanması ve karar alınması yasal düzenlemelere uygun olmadığı gibi Kooperatifin ne şekilde keyfi yönetildiğinin ve hukuk tanımazlığının somut bir örneğini olduğunu, —- tarihli Genel Kurulun 8″inci madde olarak alınan “üyelerin ——tarihi itibarı ile görünen geçmiş yıllara ait birikmiş borçlarının Temmuz 2015’ten itibaren 2 yıl içinde faiz işletilmeden tahsil edilmesine” yönelik karar Kooperatifler Kanununun düzenlediği ortaklar arasında hak ve vecibelerin eşitliği ilkesine ve iyi niyet esaslarına aykırı olduğunu, bu kararın Kooperatifin kuruluşundan bu yana yükümlülüklerini aksatan ve halen aksatmakta olan üyeler sırf Yönetim Kurulu Üyelerine yakınlıkları nedeniyle hiçbir yaptırımla karşılaşmaksızın üyeliklerine devam ederlerken, yıllarca üyeliğin yükümlülüklerini yerine getirerek Kooperatifin yükünü üstlenmiş davacı gibi üyeler Yönetimin hukuka aykırı iş ve işlemlerine karşı olmaları nedeniyle üyelikten çıkarılmakla karşı karşıya kaldıklarını belirterek davalı kooperatifin 10.06.2017 tarihli genel kurulunun davacı hakkında aldığı ortaklıktan çıkarılma kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı kooperatif başkanı cevap dilekçesinde özetle; davacı hakkında yönetim kurulu kararına karşı 10.06.2017 tarihinde yapılan genel kurulda itiraz ettiğini, itirazın oy çokluğu ile rededildiğini davacının bu kararın iptalini istediğini, genel kurul kararlarına karşı dava açma süresinin 30 gün olduğu halde davanın 28.08.2017 tarihinde açıldığından zaman aşımına uğradığını, davacının anılan genel kurula bizzat katıldığını, karara karşı şerh yazdığını, bu nedenle kararı öğrendiği 10.06.2017 olup, tebligat yapılmasına gerek bulunmadığını, davacının aidat ve parasal yükümlülüklerini yerine getirmediğinden dolayı üyelikten çıkarıldığını, davacının borç miktarı ve niteliği konusunda kooperatife hiçbir itirazda bulunmadığı savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE;
Dava; davacının davalı kooperatifin ortaklığından çıkarılmasına ilişkin 10.06.2017 tarihli ihraç kararının iptali istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek kanıtlar toplanmak ve bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle sonuçlandırılmıştır.
Düzenlenen bilirkişi raporu gerekçeli ve denetime elverişli bulunmakla hükme esas alınmıştır. Bu itibarla toplanan deliller, mahkememizce benimsenen bilirkişi raporu ve ek raporu tarafların iddia ve savunmaları hep birlikte değerlendirildiğinde;
Davalı kooperatifin 10.06.2017 tarihinde yapılan 2016 yılına ait olağan genel kurul toplantısında alınan 8/6. maddesindeki kararlara ilişkin olarak;
Davacının 10.06.2017 tarihli genel kurula katıldığı genel kurulda alınan karara şerh düştüğü, davacının geçen yıl -yani 2015 yılında- genel kurulunda borcunu ödemediğinde ortaklıktan çıkarıldığına dair—- kayıtlarında 2015 yılında tescil edilmiş bir genel kurul kararı bulunmadığı, davacı —– tarihli genel kurul kararının iptalini talep ettiğinden dolayı K.K. ‘nun 16 maddesi ve ana sözleşmenin 14. maddesine göre 3 aylık süre içinde dava açıldığı,
Davacının üyelikten çıkarılmasına ilişkin ihtarnamelere bakıldığında parasal yükümlülüklerinin 30 gün içinde yerine getirilmediği için 2 haklı ihtar ile üyelikten çıkarıldığı bildirilmiştir. -Ancak kooperatifin 30.05.2015 tarihinde yapılan 2014 yılı genel kurulunda alınan 8. maddesi ile aidatlarını ödemeyenlere ana sözleşmenin 13. maddesinin uygulanmasına mevcutların oy çokluğu ile karar verildiği, ——-Ayrıca üyelerin 30.05.2015 tarihi itibarı ile görünen geçmiş yıllara ait birikmiş borçlarının Temmuz 2015’den itibaren 2 yıl içerisinde faiz işletilmeden tahsil edilmesine taahhütlerini yerine getirmeyen üyelerin üyelikten çıkarılması için yönetim kuruluna yetki verilmesine katılanların oy birliği ile karar verildiği görülmüştür.
Davacıya gönderilen 2 ihtarnamede de “gecikme faizi ile birlikte borcunuz: 29.024,80 TL” şeklinde olarak bildirildiği, ancak ihtarnamede asıl borcun ve faizin ne kadar olduğu ayrıntılı olarak belirtilmemiştir.
Kooperatiflerde verilmiş bulunan ihraç kararının geçerli bir ihraç kararı olabilmesi için ortağa daha önce 10 günlük ve 1 aylık süreleri içeren 2 ayrı ihtarnamenin gönderilmiş olması şarttır. Bu şekil şartına uygun olmadan yapılmış bulunan işlemler geçerli ve verilmiş ihraç kararı da yerinde olmayacaktır.
Somut olayda; davalı kooperatif tarafından davacıya gönderilen ihtarnamelerde gösterilen borcun hangi aylara ait ve kaçar liralık borçların toplamı olduğu yazılmamıştır, gönderilen her iki ihtarname de borcun tereddüte yer vermeyecek şekilde hangi aylara ilişkin olduğu varsa asıl borç ve faiz miktarlarının açıkça belirtilmesi gerekli olup, her iki ihtarnamede geçerli ihtarname değildir, bu nedenle ihtarnamelere dayalı olarak verilmiş bulunan 06.10.2017 tarihli genel kurul ihraç kararının geçerli olmadığı, davacı yönünden iptal koşullarının oluştuğu belirlenmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Ayrıntıları ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-DAVANIN KABULÜ İLE,
Davacının davalı kooperatifin ortaklığından çıkartılmasına ilişkin 10.06.2017 tarihli ihraç kararının iptaline,
2-KARAR HARCI
Alınması gereken 44,40 TL maktu karar harcının 31,40 TL’si dava açılırken peşin olarak alınmış olduğundan geriye kalan 13,50 TL karar harcının davalı taraftan alınmasına,
3-AVUKATLIK ÜCRETLERİ
Davada avukatla temsil edilen davacı yararına belirlenen 2.725,00 TL maktu avukatlık ücretinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
a-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 31,40 TL peşin harcı, 4,60 TL vekaletname harcının ve davacı tarafça yapılan 163,20 TL tebligat gideri ile 1.000 TL bilirkişi inceleme gideri ve 400 TL ek bilirkişi inceleme gideri olmak üzere toplam 1.630,60 TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
b-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 20/02/2019