Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/939 E. 2021/921 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/939 Esas
KARAR NO : 2021/921

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 24/08/2017
KARAR TARİHİ : 16/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9. Maddesi gereğince Türk Milleti adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili——Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili———-zararının giderilmesi ve gerekli işlemlerinin yapılması amacıyla sözleşme imzalandığını——-neticesinde ——- müvekkili adına vekaletname düzenlendiğini, müvekkili şirkete sözleşmenin kapsamı neticesinde tazminat bedelinin %20’sini tahsil yetkisi içeren sözleşme ve vekaletnamenin dava dışı—- müvekkili adına düzenlendiğini, müvekkili şirket tarafından yapılan gerekli başvurular neticesinde, davalı sigorta tarafından açılan hasar dosyası—- ödeme yapılacağının bildirildiğini, bunun sonucunda— temlikname ibraz edildiğini fakat—- arasında düzenlenen vekaletname ilişkisi, sözleşme —- ödeme yapmaktan kaçındığını ve —- istinaden ödemesi gereken tutarı ödemediğini ve müvekkilinin zarara uğratıldığını,—— adına icra takibi başlattığını, davalının takibe itiraz ettiğini, —— takibine itiraz etmediğini ve takibin kesinleştiğini, bunun neticesinde davalı sigorta adına müvekkili şirket tarafından haciz ihbarnamesi gönderildiğini, davalı şirket tarafından itiraz edildiğini, tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 14.044,54 TL alacak ve davalı şirkete temliknamenin ibraz edildiği tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; ——- sigorta şirketlerinden alınacak tazminat bedelinin %20’sini tahsil yetkisini içeren vekaletname verildiğini, yine —- şirketlerinden tahsil edilecek tazminatlara ilişkin bir sözleşme akdedildiğini, daha sonra—- tarafından davacı şirkete adi temlikname——- şirketlerinden alınacak tazminat bedelinin %20’sini tahsil yetkisini içeren—– azlettiğini,— — kişiye devredildiğini, alacaklının bu işlemler sırasındaki talebinin müvekkili şirket tarafından şüpheyle karşılandığını, temliknamedeki temlik edenin imzasının—belli olmadığından alacaklıdan— muvafakatinin talep edildiğini, ancak alacaklıdan olumlu bir yanıt alınamadığı gibi herhangi bir belgenin de sunulmadığını, zarar gören tarafından farklı farklı hukuki işlemler yapılması ve alacaklıdan talep edilen hususlara karşı olumlu sonuç alınamaması karşısında talep edilen tutarın çekişmeli bir hal aldığını, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile davacı tarafından talep edilen tutar içerisinde —söz konusu tutarı kabul etmediklerini, –alımının — kaynaklanan bedeni zararın tazminatına ilişkin olduğunu, müvekkili şirket tarafından bedeni zararlara ilişkin olarak— sorumluluğu bulunmadığını, alacaklı tarafından talep edilen faizin haksız olduğunu, müvekkili şirketin temerrüte düşürülmediğini, tüm bu nedenlerle—, müvekkili şirketin dava açılmasına sebebiyet vermediği için yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Taraflar arasındaki ihtilaf;——- çıkan maluliyet tazminatının davacı ile malul olan arasında yapılan sözleşme kapsamında , rücuen davalıdan tazmin edilip edilmeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; malul olan dava dışı——– zararını tazmin etmesi için sözleşme imzaladığı ve dava dışı —- verdiği ayrıca 01/02/2015 tarihinde adi yazılı temlikname ile alacağını davacı şirkete temlik ettiği, davacının da tüm bunlar üzerine sigortaya gerekli başvuruları yaptığı, ancak süreç devam ederken dava dışı malul —- davacıyı azlettiği ve bu kez yine dava dış——düzenlenen alacağın temliki sözleşmesi ile —— ise davalı şirketten tazminat bedelini aldığının dosya kapsamında sabit oılduğu, bu durumda davalı şirketin davacı şirkete ödeme yapmamasının davalı şirket açısından kabul edilebilir olduğu, zira dava dışı —– asıl hak sahibi sıfatıyla önce davacıyı azletmesi ardından dava dışı ——- davalıya tazminat için başvurusu karşısında davalı şirketin meşru — dava dışı ödeme yaptığı — yaptığı ödeme ile tazmin sorumluluğundan —- sorumluluğunun—araştırma yapmasının gerekmeyeceği, bu durumda davacının varsa uğradığı zararların tazmini için aralarında sözleşmesel ilişki olan dava dışı — karşı dava açmak hususunda muhtariyetinin olduğu , davalının pasif husumet ehliyetinin olmadığı, davacı talebinin muhatabının davalı olamayacağı mahkememizce anlaşılmış ve açılan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
HARÇLAR
2-Alınması gerekli 59,30 TL harçtan davacı tarafından dava açılışı sırasında yatırılan 239,85 TL harçtan mahsubu ile, fazla yatırılan 180,55‬ TL’nin karar kesinleştikten sonra talep halinde davacıya iadesine,
VEKALET ÜCRETİ
3———– davalı vekili için takdir olunan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davaya verilmesine,
YARGILAMA GİDERLERİ
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça herhangi bir masraf yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul BAM nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.