Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/919 E. 2019/501 K. 30.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/919 Esas
KARAR NO : 2019/501
DAVA : Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 18/08/2017
KARAR TARİHİ: 30/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete Nakliyat Emtia Sigortası Abonman sözleşmesi ve ona tekaddüm eden kati Nakliyat EMtia Sigorta poliçesi kapsamında ————adına sigortalı 20 kap brüt 5.300kg avize,lamba,aplik vb aydınlatma ekipmanlarından oluşan emtianın davalı akdi taşıyıcının taşıma taahhüdü altında ——–plakalı araçla 0847 numaralı ——-amule Senedi tahtında taşınmak üzere tam ve sağlam teslim alındığı, 26/08/2016 tarihinde İran’da emtia yüklü aracın sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu oluşan maddi hasarlı trafik kazasında bir kısım emtiaların hasarlandığı, teslim sırasında ——- Hamule Senedine hasar notu olarak düşüldüğü, hasar ihbarı sonrasında yapılan ekspertiz çalışması sonucu 5 parça aplik aydınlatma lambası vb hasarlandığının tespit edildiği, 1.462,61 USD karşılığı 4.306,36 TL hasar tespit edildiği, poliçe kapsamında 4.306,36 TL sigorta tazminatının 03/02/2017 tarihinde sigortalıya ödendiği ve davalının akdi taşıyan olarak sorumlu olduğundan bahisle sigortalıya ödenen bedelin rücuen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında dava dilekçesini tekrar etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşımanın uluslararası taşıma olduğunu CMR Konvansiyonu hükümlerinin uygulanması gerektiği, hasar miktarının yüksek olduğu ve ispatlanması gerektiği, hasarlanan mala ilişkin gerçek bir tespit yapılmadığı, dava konusu olayda da müvekkili şirkete ait araç şoförünün kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun bulunmadığı ve müvekkilinin de sorumluluğu bulunmadığı gibi malların tesliminden itibaren süresi içinde yapılmış bir hasar ihbarı olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında cevap dilekçesini tekrar etmiştir.
Mahkememizce alınan 14/01/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafça alınan ekspertiz raporu kapsamında dava dışı sigortalıya ödeme yapıldığı, davalının üstlendiği taşıma sürecinde işletme güvenliğine aykırı bir şekilde tek taraflı trafik kazasına karıştığı, ağır kusurlu bir şekilde yoldan çıktığı, frenleme ile duramadığı, bu haliyle ağır kusurlu sayılacağı, tüm yük hasar, 5 adet ürün bakımından zayi gözetilerek meydana gelen zararın tamamının tazmin edilmesi gerektiği kanaatine varıldığı, hasar hesaplaması yapılırken fatura bedelinin dikkate alındığı ve hesaplamanın CMR’ye uygun olduğu ve dava tarihinden itibaren ticari faiz işletilmesi gerektiği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talebin dava dışı sigortalı tarafından davalıya taşıtılan emtiada meydana gelen hasar bedelinin rücuan tahsili olduğu, davacı tarafça davalının taşıma sırasındaki kusurlu hareketi nedeniyle emtiaların hasarlandığının iddia edildiği, davalı tarafça davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği, alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu, bu hali ile davalının hasardan sorumlu olduğu ve davanın kabulüne karar vermek gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın KABULÜ ile, 4.306,36 TL’nin 03/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2- Alınması gereken karar ve ilam harcı 294,17 TL olduğundan peşin alınan 73,55 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 220,62 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye ödenmesine,
3- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen nisbi vekalet ücreti maktu vekalet ücretinden az olamayacağından 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4- Davacı tarafça iş bu dava için yapılan 600,00 TL bilirkişi ücreti, 73,55 TL peşin harç ile 102,45 TL tebligat ve posta giderinden ibaret toplam 776,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5- Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmının kararın kesin nitelikte olduğu da dikkate alınarak kararın tebliğ gideri karşılandıktan sonra davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı dava değeri dikkate alınarak kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 30/04/2019