Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/864 E. 2020/184 K. 25.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/864 Esas
KARAR NO : 2020/184
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 04/08/2017
KARAR TARİHİ: 25/02/2020
ahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ticari alışverişten dolayı alacak/borç ilişkisi bulunduğunu, davacı şirketin davalı tarafa muhtelif tarihlerde ve çeşitlerde ———-satarak faturaları teslim ettiğini, davalı tarafın bir süre sonra fatura bedellerini ödemediğini akabinde——-İcra Müdürlüğü’nün —— E. sayılı dosyası ile icra takibine başvurulduğunu ancak davalı tarafın ————7 tarihli itirazı ile takibin durdurulduğunu,bu nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına, davalı şirket aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini,talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacının delillerinin taraflarına tebliğ edilmediğini, takibe konu faturaların taraflarınca İncelenemediğini,yapılan işlemlerin tamamlanıp tamamlanamadığı, teslim edilip edilmediği konusunda açıklama yapılmadığını, davacıya karşı muaccel borç bulunmadığını,faturaya konu hizmet ve işlemlerin yapılmış olduğunun kesin olarak ispatlanması gerektiğini, faturalar ödenmemiş olsa bile temerrüde düşülmediğini,fatura tarihi itibari ile vade farkı talep edilemeyeceğini,ihtarname bulunmadığını,temerrüt şartlarının oluşmadığını, davanın reddini talep etmiştir.
Dava, İİK md 67/1 uyarınca itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizin ———– tarihli duruşmasında taraf vekillerince sulh olunduğu ve bu nedenle davanın konusuz kaldığı, karşılıklı yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığı beyan edilmiş ve iş bu beyanları imzaları ile tevsik edilmiştir.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde özetle; davacı tarafça, davalı aleyhine başlatılan icra takibine itirazın iptalinin talep edildiği; davalı tarafça davanın reddinin savunulduğu, yargılama sırasında taraflarca sulh olunduğu anlaşılmıştır. HMK’nın 315/1. Madde ve fıkrasında “Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.” düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda taraf vekillerince sulh olunduğu beyan edilerek davanın konusunun kalmadığı ifade edildiği, yasa maddesine göre sulhun kesin hüküm gibi sonuç doğurduğu da dikkate alınarak sulh kapsamında davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerektiği yönünde oluşan kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davanın SULH nedeni ile konusu kalmadığı anlaşılmakla esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2.Alınması gerekli 54,40 TL karar ve ilam harcının, davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 242,06 TL harçtan mahsubu ile bakiye 187,66 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3.Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4.Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5.Taraf vekillerince karşılıklı olarak vekalet ücreti talep edilmediği açıkça belirtildiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6.Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde ———– nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.25/02/2020