Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/833 E. 2018/131 K. 02.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/833 Esas
KARAR NO : 2018/131
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 27/07/2017
KARAR TARİHİ : 02/02/2018 – (Yazılma Tarihi) 02/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında yapılan 31/08/2010 tarihli anlaşma gereğince müvekkil şirket tarafından davalı petrol firmasının bayiliğinin alındığını, yapılan iş bu bayilik anlaşmasının 30/09/2015 tarihinde sona erdirildiğini, müvekkil şirketin davalının bayiliğini yaptığı süre içerisinde, davalı firmanın müşterilerin müşteri sadakat kartlarını kullanarak akaryakıt almaları karşılığında Paro kartlarında puan biriktiğini, müşteriler tarafından kullanım sonucu toplanan puanların bayilerin ……. havuzunda biriktiğini ve müşteri tarafından yapılan harcamalarda iş bu havuzdan düştüğünü, kalan puanların davalı şirketçe para karşılığı olarak bayiliklere ödeme yapıldığını, müvekkil şirketin de Paro Kart işleyişi sonucunda para puan alacak havuzunda 74.966,02 TL biriktiğini, ancak sözleşmenin sona erdiği tarihte müvekkil firmaya herhangi bir ödeme yapılmadığını, müvekkilin davalı şirketten 74.966,02 TL alacağı bulunduğunu, davalı şirketin müvekkilin tüm başvurularına rağmen borcunu ödemediğini, bunun üzerine ……Noterliği’nin ….. tarih …yevmiye no’lu ihtarnamesi ile davalı şirkete müvekkili şirkete olan borcunu ödemesi için ihtarname gönderildiğini, yapılan ihtarnameye rağmen hiçbir ödeme yapılmadığını, müvekkil şirketin alacağının yapılacak inceleme ile müvekkili şirketin ticari belge ve defterleriyle de açıkça ispatlanabileceğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiş,
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında sunduğu bila tarihli dilekçesi ile; tarafların sulh olduklarını ve davanın konusunun kalmadığını ifade etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmış, her ne kadar davalı tarafça cevap süresinin uzatılması talep edilmekle birlikte davaya ilişkin cevap dilekçesi sunulmadığı, ancak Mahkememize sunulan 07/09/2017 tarihli dilekçe ile; tarafların sulh olduklarını, sulh kapsamında dava konusu bedel, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacıya ödendiğini, davanın konusuz kaldığını, karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri bulunmadığını beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; eldeki davanın taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi kapsamında alacağın varlığından bahisle açıldığı, yargılama sırasında tarafların sulh oldukları ve sulh kapsamında davacının zararının karşılanarak davanın konusuz kaldığı, dava dilekçesine ekli vekaletnamede sulh yetkisinin bulunduğu, HMK’nın 313 ve devamı maddelerinde davaya son veren taraf işlemlerinin düzenlendiği, 315/1.madde ve fıkrasında “Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.” düzenlemesine yer verildiği, bu hali ile davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın tarafların sulh olması nedeniyle konusuz kaldığı anlaşılmakla esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2- Alınması gereken karar ve ilam harcı 35,90 TL olduğundan peşin alınan 1.280,24 TL’nin mahsubu arta kalan 1244,34 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde davacıya ödenmesine,
3- Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin davacı yan üzerinde bırakılmasına,
4- Her ne kadar taraflar kendilerini vekil ile temsil ettirmişler ise de sulh kapsamında yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşılandığı anlaşılmakla taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5- Davacı tarafça yatırılan gider avansından kararın tebliğ gideri karşılandıktan sonra arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul BAM nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 02/02/2018