Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/813 E. 2018/1055 K. 18.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/813 Esas
KARAR NO : 2018/1055
DAVA : İtirazın İptali (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/07/2017
KARAR TARİHİ : 18/10/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dilekçesinde özetle Davacı Kooperatif ortağı olan ……….. Şubesinden kullandığı kredi için davalı …’in 16.05.2012 tarihli ve 70.000 TL lık Sözleşmede müteselsil kefil olduğunu, sözkonusu kredi için kefalet teminatı olarak da ……………… parselde kayıtlı taşınmazını 500.000 TL üst limitle kooperatif lehine ipotek şerhi konulmuş olduğunu, ancak kullandıkları krediyi ödemediklerini,
Müvekkilinin davalıların ödemedikleri krediyi alacaklı …………… Şubesine ödediğini, bunun üzerine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile İstanbul Anadolu 23.İcra M.nün ……. e. sayılı dosyasında kredi teminatı taşınmazın paraya çevrilmesi için müteselsil kefil davalı aleyhine icra takibi yapıldığını, davalının itirazı nedeniyle takibin durduğunu belirterek davalının vaki itirazının iptaline takibin devamına ve %20 den az olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesi, yargılama gideri ile ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde ; Davacı Kooperatifin ortağı ………… Bankasından 97.000 TL kredi kullanarak satın aldığı …….. plakalı …. model Volkswagen marka servis minibüsü üzerinde kooperatif lehine rehin tesis edildiğini, alacak taşınır rehnine bağlanacağı için …………..parselde kayıtlı taşınmazını 500.000 TL üst limitle kooperatif lehine ipotek şerhi işletmiş olduğunu, davacının ödenmeyen krediyi bankaya yatırdığını, ancak davacının haber vermeden 34 HM 957 plakalı araç üzerindeki rehni kaldırmış olduğunu, araç borcu karşılamaya yeterli olduğu halde taşınmazın paraya çevrilmesi yolu ile takibe geçmesinin hukuka aykırı olduğunu,
Daha sonra davalı vekili tarafından dosyaya sunulan 06.06.2018 tarihli dilekçede; Kefalet şerhinde sorumlu olunan tutar ile tarihin kefilin kendi el yazısı ile belirtilmemiş olduğundan Kefalet sözleşmesinin TBK nun 583.madde 1 bendine aykırı olduğunu,kefaletin geçersiz olduğunu, kefalet geçerli olsa bile davacı Kooperatifin ………… plakalı aracın üzerine alacağın garantisi amacıyla 16.03.2012 tarihinde e rehin koymuş olduğunu, kredinin ödenmemesi halinde borçlu……… e ait aracın paraya çevrilmesi gidileceği yönünde güven oluşturup taşınmazın üzerinde ipotek konulması için müvekkilin ikna edilmiş olduğunu, davacı kooperatifin araç üzerindeki rehni 23.08.2017 tarihinde kaldırarak aracın satılmasına muvafakat ettiğini, bilahare ipoteğin paraya çevrilmesi yoluna gittiğini, davacı Kooperatifin TBK nun 592.maddesinde yer alan, özen gösterme başlıklı,” alacaklı ,kefalet sırasında var olan veya daha sonra asıl borçludan alacağın özel güvencesi olmak üzere elde ettiği rehin haklarını, kefilin zararına olarak azaltırsa kefilin sorumluluğu da buna uygun düşen miktarda azalır. Kefilin fazladan ödediği miktarın geri verilmesini isteme hakkı saklıdır. Alacaklı,….haklı bir sebep olmaksızın rehinleri ….ya da güvenceleri elinden çıkarırsa ,kefil borcundan kurtulur. Bu durumda kefil, ödediğinin geri verilmesini ve varsa ek zararının giderilmesini isteyebilir,” şeklinde emredici hükme aykırı davrandığını ileri sürerek ,davacının menkul rehnini kaldırarak ipotek takibi yoluna gitmesinden dolayı alacak üzerindeki rehin hakkını kaldırdığı için kefilin borcundan kurtulacağını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava ; hukuki niteliği itibariyle davacı tarafından, davalı aleyhinde İstanbul Anadolu 23. İcra Müdürlüğünün …….. esas sayılı takip dosyasından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takabe vaki itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi istemine ilişkindir.
HMK.nun 115/1.maddesi uyarınca, mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanhlığını her zaman ileri sürebilirler.
HMK.nun 114/c maddesi uyarınca mahkemenin görevli olması dava şartı olarak düzenlenmiştir.
26.06.2012 tarihli 6335 sayılı Yasanın 2.maddesiyle değiştirilen TTK.5.maddesinin 3.fıkrası uyarınca, Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.
Uyuşmazlığın Türk Ticaret Kanununda düzenlenen bir hususa ilişkin olması veya davanın Ticaret Mahkemesinde görüleceğine dair açık bir yasal düzenlemenin bulunması halinde mutlak ticari dava ve tarafların tacir olması halinde davanın ticari dava olduğu söz konusu olup mahkememizin görev alanı içinde kalacaktır.
Davanın tarafları tacir olmadığı gibi, Türk Ticaret Yasasından kaynaklanan bir uyuşmazlık da söz konusu değildir.
Dava, davalı … ,davacı kooperatifin ortağı …………. Şubesinden …… TL lik krediye karşılık 16.05.2012 tarihli sözleşmeyle borçlunun müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış keafalet teminatı olarak adına kayıtl………….parselde bulunan gayrimenkulünü 500.000 TL üst limitle kooperatif lehine ipotek şerhi verdiğini, ödeme olmaması üzerine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapıldığına,yapılan takibe itiraz üzerine, itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi istemi ile iş bu davanın açıldığı, söz konusu davanın mutlak ve nispi ticari dava olmadığından Asliye Hukuk Mahkemesinin görev alanına giren bir davadır.
Bu itibarla HMK.nun 115/2 ve 114/c maddesi uyarınca mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine, HMK.nun 20. Madde hükmü gereğince karar kesinleşip talep halinde dava dosyasının görevli İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
Karar kesinleştikten sonra talep halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
Harç ve yargılama giderlerinin görevli ve yetkili mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olmak üzere karar verildi. 18/10/2018