Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/803 E. 2021/1268 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/803 Esas
KARAR NO : 2021/1268

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/07/2017
KARAR TARİHİ : 25/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile müvekkili arasındaki ticari ilişki kapsamında tutulan cari hesap kayıtlarının müvekkilin toplam 36.153,00 TL alacağının mevcut olduğunu gösterdiğini, ticari ilişki kapsamında davalı şirkete düzenlenen faturalara ilişkin ürünlerin davalı şirkete teslim edildiğini, herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalı şirket hakkında —- dosyasından 11/03/2016 tarihinde dava konusu alacak için icra takibi yapıldığını ve ödeme emrinin 17/03/2016 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı şirketin icra dosyası nedeniyle temerrüde düşürüldüğünü ileri sürerek davanın kabulüne, müvekkili şirketin her türlü alacak hakkı fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL ve 11/03/2016 tarihinden itibaren yasal ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkile ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; alacağın zamanaşımına uğradığını, davacının kısmi dava açmakta bir yararı olmadığını, müvekkilin davacıya 36.153,00 TL tutarında borçlu bulunduğu iddiasının gerçek dışı olduğunu, davacı — mevzuatına aykırı malzeme sunması —- tarafından müvekkile uygulanan kesinti miktarının faizi ile birlikte 24.380,88 TL olduğunu ileri sürerek hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, cari hesap alacağını oluşturan faturalardan kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmak suretiyle bilirkişi raporu alınmıştır.
—– sayılı takip icra dosyası ile, davacının davalı hakkında 15.03.2016 tarihinde faturalara dayalı olarak 36.153,00 TL asıl alacak üzerinden icra takibi başlatmış olduğu, davalının takip tarihi itibari ile temerrüde düşürüldüğü görülmüştür.
Mali Müşavir bilirkişi kök raporunda özetle; davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarına göre dava tarihi itibari ile ——- alacaklı olduğu, davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarına göre 12.708,48 TL borçlu olduğu, taraf defterleri arasındaki farkın 24.546,12 TL olduğu, bu farkın davalı tarafından ———— bedeli açıklaması ile düzenlenen 4 adet faturadan kaynaklandığı belirtilmiştir.
Davalı vekili bilirkişi raporuna itirazında özetle; ——— davacının sağladığı malzemeler sebebiyle müvekkilinin alacaklarından ilave kesintiler yaptığını, bu kesintilerin aynı gün hem müvekkilinin hem davacının ekranına düştüğünü, bu kesintilerin davacıya 04.10.2017 tarihli 5.690,09 TL tutarlı iade faturası ile yansıtıldığını, faturanın aynı gün davacıya elektronik olarak tebliğ edildiğini, davacının faturaya itiraz etmediğini, Müvekkil ile davacı arasındaki dava konusu dışındaki ticari ilişkileri sebebiyle oluşan cari hesapta kalan 5.622,19 TL’nin davacıya ödendiğini, şu an itibariyle ne —— inceleme yaptığı başka malzeme ne de müvekkilimin davacıya borcu bulunmadığını, ——ilave kesintilerin, tarafların arasındaki son cari hesap durumunun dosyaya sunulduğunu, bu evrakların rapora dahil edilmemesinden dolayı bilirkişi raporuna itiraz ettiklerini beyanla ek rapor alınmasını talep etmiştir.
ISLAH DİLEKÇESİ :
Davacı vekili —— için takip tarihi olan 11/03/2016 tarihinden, —– ıslah tarihinden itibaren işletilecek ticari faiz ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Bilirkişi ek raporunda özetle; taraflar arasında —– sözleşme olduğuna dair somut bir belgenin dosyaya sunulu olmadığı, ürünlerin ——uyugun olup olmadığı, ——–ürünlerde kesinti yapılmasının uygun sayılıp sayılmayacağının uzmanlık alanı dışında olduğu belirtilmiştir.
Davalı tarafından yapılan ödemelerin takip tarihi ile ödeme tarihi arasında Borçlar Kanunun 100. maddeye göre hesaplanacak faize öncelikle mahsubu yapılmak suretiyle hesaplama yapılması için ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi ek raporunda özetle; —- ödeme tarihi arasında 14.105,21 TL faiz hesaplandığı, 5.622,19 TL ödemenin işlemiş faize mahsubundan sonra 8.483,02 TL işlemiş faiz alacağı kaldığı belirtilmiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucunda; davacının, cari hesap alacağını oluşturan faturalardan kaynaklı alacağın tahsili için kısmi dava açtığı, ıslah dilekçesi ile 36.153,00 TL için takip tarihi olan 11/03/2016 tarihinden, 1.101,00 TL için ıslah tarihinden itibaren işletilecek ticari faiz ile birlikte davalıdan tahsilini talep ettiği, davalının ise davacının ——- olarak tıbbi malzeme sağladığını, davacının sağladığı malzemelerin —-mevzuatına uygun olmadığı için —- müvekkili alacağından kesinti yaptığını, bu kesintiler için fatura düzenlenerek davacıya tebliğ edildiğini, davacının faturalara itiraz etmediğini beyanla davanın reddini talep ettiği görülmüştür. davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarına göre dava tarihi itibari ile 37.254,60 TL alacaklı olduğu, davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarına göre 12.708,48 TL borçlu olduğu, taraf defterleri arasındaki farkın 24.546,12 TL olduğu, bu farkın davalı — ve— bedeli açıklaması ile düzenlenen 4 adet faturadan kaynaklandığı, davalı tarafından düzenlenen 4 adet faturanın davacı defterlerine kayıtlı olmadığı, taraflar arasında — yapılacak kesintilerin davacıya yansıtılacağına ilişkin anlaşma olmadığı, —- tarafından yapılan kesintilerin davacıya yansıtılamayacağı dolayısıyla davacının 37.254,60 TL alacaklı olduğu mahkememizce kabul edilmiştir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 100. maddesinde yer alan “Borçlu, faiz veya giderleri ödemede gecikmemiş ise, kısmen yaptığı ödemeyi ana borçtan düşme hakkına sahiptir….” şeklindeki hüküm uyarınca, yapılan kısmi ödemelerin, ödeme tarihi dikkate alınarak öncelikle faiz ve giderlerden mahsup edilmesi, geriye kalan paranın ise asıl alacaktan indirilmesi ve neticede bakiye borcun tespit edilmesi gerekir.
Bu itibarla,———sayılı takip icra dosyası ile davacının davalı hakkında 15.03.2016 tarihinde 36.153,00 TL asıl alacak üzerinden icra takibi başlatmış olduğu ve davalının takip tarihi itibari ile temerrüde düştüğü, davalının 05/04/2019 tarihinde 5.622,19 TL ödediği, bilirkişi raporun ile takip tarihi ile ödeme tarihi arasından 14.105,21 TL işlemiş faiz hesaplandığı, davalı tarfından yapılan ödemenin işlemiş faize mahsubundan sonra davacının 37.254,60 TL asıl alacak, 8.483,02 TL işlemiş faiz alacağı kaldığı, asıl alacağa kısmi ödeme tarihi olan 05/04/2019 tarihinden itibaren avans faiz işletilmek suretiyle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, 37.254,60 TL asıl alacak, 8.483,02 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 45.737,62 TL’nin asıl alacak kısmına 05/04/2019 tarihinden itibaren avans faiz işletilmek suretiyle davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 2.544,86 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 170,78 TL, 325,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 495,78 TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 2.049,08 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
3—–ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 5.588,19 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
4-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 206,78 TL ve yargılama aşamasında yatırılan 325,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 531,78 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarfedilen 750,00 TL bilirkişi ücreti ve 165,00 TL posta ücreti toplamda 915,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından sarfedilen 850,00 TL bilirkişi ücreti ve 53,05 TL posta ücreti toplamda 903,05 TL’nin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.