Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/716 E. 2019/196 K. 20.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/716 Esas
KARAR NO : 2019/196
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 23/06/2017
KARAR TARİHİ: 20/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
ASIL DAVADA
DAVA
Davacı vekili dava dileçesinde özetle; müvekkili şirketin taahhüt işlerinde uzmanlaşmış konusunda gerçekleştirdiği projelerle tanınmış bir şirket olduğunu, davalı ile yapılan müzakereler sonucunda mutabık kalınarak 24.07.2012 tarihinde ” —-Üretim Tesisi Yenileme İşi İmalatı Montajı ve Devreye Alma İşi ve 25.000 ton kapasiteli amonyak tankı imalatı, montaj ve devreye alma işine ait sözleşmeler imzalandığını, müvekkili şirketin sözleşme gereği vermesi gereken banka teminat mektuplarını da davalı şirkete verdiğini ve makine, işçi, mühendis kadroları ve ekipman ile sahaya intikalinin sağlandığını, ancak hemen işin başında davalının faaliyette bulunduğu ve sözleşmeler konusu işlerin yapılacağı davalının alınması kendi sorumluluğunda olmasına rağmen —– raporunu alamadığının anlaşılmış olduğunu, davalı şirket —–üretim tesisi için ——- raporunu sözleşme imzalanmasından 3,5 ay sonra 06.11.2012 tarihinde amonyak tesisi için ise sözleşme imzalanmasından ancak 18 ay sonra 30.01.2014 tarihinde alabildiklerini, aynı şekilde fabrika alanında pek çok tesisin ruhsatının olmadığını, iskan hakkı tanınmış miktarın çok üzerinde inşaat yapıldığının anlaşıldığını, işveren gübretaş inşaat ruhsatı alımında sorunlarla karşılaştığını, inşaat yerinin ve işin sahibi olmakla inşaat ruhsatını alma sorumluluğu üstünde olan davalı gübretaş sözleşmenin imzalandığı tarihten ancak 11 ay sonra 27.06.2013 tarihinde ——tesisinin inşaat ruhsatını alabildiğini, amonyak tesisinin inşaat ruhsatı ise 17.04.2014 tarihinde sözleşme imzalanmasından 21 ay sonra alınabildiğini, davalı iş verenin————raporlarını ve inşaat ruhsatını alamadığı bu uzun süreler boyunca iş müvekkilinin kusuru olmaksızın yürütülemediğini, büyük bir zaman kaybına uğranıldığını ve malzeme, ekipman, personel boşta beklemek durumunda kaldığını, taraflar arasındaki sözleşmenin 28.11 ve 28.11.1 sayılı kabul testleri ve geçici kabul başlıklı maddelerine uygun olarak garanti testleri yapıldığını, davalı iş verenin müvekkili şirketin kesinleşmiş hak edişlerini ve bizzat davalı bilgi, icazet ve talimatı ile yapılan ve katlanılmak durumunda kalınan yeni işler ve gecikmelerden kaynaklı alacaklarını davalı tarafı ödemediğini belirterek 4.000.000 Euro ( fazlaya ilişkin ve sair hak ve alacaklarının mahfuz) olmak üzere alacağının 27.07.2016 tarihinden itibaren temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE KARŞI DAVA;
Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davalının —–üretim tesisi yenileme ve devreye alma işine ilişkin Kasım 2011 tarihinde ihale yapıldığını, yapılan ihale neticesinde ihale konus————– verilmesine karar verildiğini, davacının sözleşme kapsamında yükümlülüklerine tamamen yerine getirmediğini, sözleşme imzalanmasının hemen akabinde şartnamede kararlaştırılan 7 günlük süreye uygun olarak 31.07.2012 tarihinde müvekkili şirket tarafından yer tesliminde bulunulduğunu, davacının sözleşmede kararlaştırılan sürede işi bitirememesi sebebiyle müvekkilinden 18 ay ek süre talep ettiğini, müvekkili şirketçe verilen ek süreye rağmen ek sürenin bitim tarihinde sözleşmesel yükümlülüklerin yerine getirilemeyeceğinin anlaşılması üzerine sözleşmenin haklı nedenle fesh edildiğini, bu süreçte davacının mali olarak yükümlüklerini yerine getiremez duruma geldiğini ve davacının borçlarının müvekkili tarafından ödendiğini, ayrıca her iki tarafında tacir olduklarını sözleşme ve eklerinin uygulanmasından doğabilecek her türlü uyuşmazlıkların çözümünde Kocaeli Mahkemelerinin ve İcra Müdürlüklerinin yetkili kılındığını, bu nedenle yetkili mahkemenin Kocaeli Mahkemeleri olduğunu belirterek yetki itirazında bulunduklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Karşı dava yönünden ise; davacının işi zamanında bitirememesi nedeniyle müvekkilinin ek maliyetlere katlanmak durumunda kaldığını, müvekkilinin ———— birim fiyatı daha pahalı olan amonyak temin etmek zorunda kaldığını, amonyak bedelinin müvekkili şirkete pahalıya mal olduğunu belirterek 240.860 USD zararının davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE,
Asıl ve karşı dava; alacak istemlerine ilişkindir
Dava dilekçesi davalı şirkete 07.07.2017 tarihinde tebliğ edilmiş, 25/08/2017 tarihinde ibraz olunan cevap dilekçesi ile yetki itirazında bulunulmuştur.
Hukuk Mahkemeleri Kanunun 17.maddesine göre yetki sözleşmesi, tacirler veya kamu tüzel kişileri arasında yapıldığı takdirde geçerlidir. Yalnız tacirler veya kamu tüzel kişileri , aralarında doğmuş veya doğabilecek uyuşmazlıklar hakkında bir veya birden fazla mahkemeyi yetkili kılabilir. Yetki sözleşmesi yapabilecek kişilere tahdit getirilmesindeki amaç, özellikle iktisaden büyük işletmelerin ve güçlü olan tarafın genel şartlar veya genel işlem şartları adı altında, sözleşmenin iktisaden ve sosyal bakımdan güçsüz olan tarafa yetki sözleşmesini dayatmasından korumaktır.
Taraflar arasında imzalanan 24.07.2012 tarihli sözleşmenin 26. maddesinde iş bu sözleşme ve eklerinin uygulanmasından doğabilecek her türlü uyuşmazlıkların çözümünde Kocaeli Mahkemelerinin ve icra müdürlüklerini yetkili kıldıkları , bu yetki sözleşmesinin HMK 17. maddesine göre geçerli bir yetki sözleşmesi olup, yetki sözleşmesinde diğer yetkili mahkemelerin yetkisinin devam edeceğine dair hüküm bulunmadığından ve HMK 17. maddesi uyarınca dava sadece sözleşme ile belirlenen mahkemede açılabileceğinden, HMK 13 maddesi gereği kesin yetkinin söz konusu olmadığı hallerde asıl davaya bakan mahkeme, karşı davaya bakmaya da yetkili olduğundan,
Davalının yetki itirazı yerinde görülmekle mahkememizin yetkisizliği nedeniyle asıl ve karşı davanın HMK 114/c ve 115 maddeleri gereği dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin yetkisizliği nedeniyle asıl davanın ve karşı davanın usulden REDDİNE,
Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın yetkili Kocaeli Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
2-HMK 331/2. maddesi uyarınca harç ve yargılama giderlerinin yetkili mahkemece değerlendirilmesine,
Hazır olan davalı- karşı davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 20/02/2019