Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/588 E. 2021/218 K. 16.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/588 Esas
KARAR NO: 2021/218
DAVA: Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ: 24/05/2017
KARAR TARİHİ: 16/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının işleteni olduğu —— plakalı aracın müvekkili sigorta şirketi nezdinde ——– tarihleri arasında sigortalı olduğunu, sigortalı aracın —- tarihinde alkollü sürücü ve malik davalı sevk ve idaresinde iken — plakalı çekicinin —— plakalı yarı römorkuna arkadan çarpması sonucu maddi hasarlı ve ölümlü trafik kazası meydana geldiğini, araçta yolcu —– vefat ettiğini, davalının asli ve tam kusurlu olarak kazaya sebebiyet verdiğini, meydana gelen trafik kazasında vefat eden —– mirasçıları tarafından müvekkili şirket aleyhine destekten yoksun kalma istemiyle —– dosyası ile dava açıldığını, verilen kararın —– dosyası ile takibe konulduğunu, müvekkili tarafından icra müdürlüğü hesabına —– tarihinde—–ödeme yapıldığını, ek olarak ambulans gideri olarak —- deme yapıldığını, kaza sırasında sigortalı aracı kullanan davalının —- alkollü olduğunu, Genel Şartlar’ın B.4 maddesine göre alkollü araç kullanmanın rücu nedeni olarak gösterildiğini belirterek; —-tazminatın ödeme tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı yana dava dilekçesi—– tarihinde tebliğ edilmiş olup, davalı tarafça süresinde cevap dilekçesi sunulmamış ve HMK 128. madde hükmü gereği davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
Dava; üçüncü kişiye ödenen tazminat bedelinin sigortalıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; davacı vekilinin vermiş olduğu tüm dilekçeler ve ibraz ettiği tüm deliller, poliçe ve hasar dosyası, ceza dosyası, —– dosyası, mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Davacı —- tarafından düzenlenen poliçe ve hasar dosyasının incelenmesi neticesinde; —- plakalı aracın — başlangıç tarihli — bitiş tarihli — davalı —-olduğu, poliçe limitinin — olduğu, davacı — tarafından —– tarihinde —- ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.
——sayılı dosyasının incelenmesinde; dava konusu — tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davalı sigortalı —— aleyhine taksirle ölüme neden olma nedeniyle ceza davası açıldığı, alınan bilirkişi raporuyla davalı sanığın kusurlu bulunduğu, yapılan yargılama neticesinde davalı sanık hakkında hapis cezası verildiği, verilen kararın —-tarafından onanarak kesinleştiği anlaşılmıştır.
—–sayılı dosyasının incelenmesi neticesinde; davacılarının dava dışı müteveffa —-mirasçıları olduğu, davalılarının ise mahkememiz davacısı ve davalısı olduğu, dava konusunun —– tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma ve manevi tazminatı istemine ilişkin olduğu, yapılan yargılama neticesinde —- maddi tazminatın mahkememiz davacısı sigorta yönünden poliçe limiti olan —– sorumlu olmak kaydı ile davalılardan tahsiline karar verildiği, mahkemece verilen kararın ——-bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyularak —- sayılı karar ile müteveffa mirasçıları için davacı — yönünden toplam — davalıdan tahsiline karar verildiği, ayrıca yargılama giderleri ve vekalet ücreti olarak sigorta aleyhine —– hükmedildiği anlaşılmıştır.
Davacı — tarafından — tarafından verilen ilk kararın —- sayılı dosyası ile icra takibine konulduğu, davacı—– tarafından icra dosyasına — tarihinde toplam —— ödeme yapıldığı görülmüştür.
Mahkememizce uyuşmazlık konularına ilişkin olarak nörolog ve aktüer bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen —– tarihli raporda özetle; davalı araç sürücüsünün araç sürme yeteneğini olumsuz etkileyebilecek herhangi bir çevresel faktörün saptanmadığı, alkolün kazanın meydana gelmesinden alkolün münhasıran etkili olduğu, davacının rücu alacak tutarının —- olabileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; davacı tarafça, dava dışı kişiye ödenen tazminat bedelinin sigortalısından rücuen tahsilinin talep edildiği; davalı tarafça, davaya cevap verilmeyerek cevap dilekçesindeki vakıaların inkar edildiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamında; —— plakalı aracın davalı yana ait olduğu ve davacı —-şirketi tarafından —- ile sigortalandığı sabittir. Meydana gelen trafik kazasında davalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu ve alkollü olarak araç kullandığı hususları gerek ceza dosyası gerekse de —— ile sabittir. Somut uyuşmazlığın; davacı sigortanın ödediği miktarı davalı sigortalısına rücu edip edemeyeceği ve miktarı hususunda toplandığı anlaşılmıştır.
Davacı taraf, davalı sigortalı araç sürücüsünün alkollü araç kullanması nedeniyle, zarar görene ödenen bedelin sigortalısından rücuen tahsilini talep etmektedir. Sigortacının rücu hakkı, sigorta şirketinin zarar görene ödediği tazminata bağlı olarak, sigortacıya tanınmış kanundan doğan bir haktır. Rücu hakkının doğabilmesi için öncelikli sigortacı tarafından zarar görene ödeme yapılmış olması gerekmektedir. Dosya kapsamında, davacı —- tarafından zarar görene — tarihinde — destekten yoksun kalma tazminatı ve —- ambulans gideri olmak üzere toplam —– ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu hali ile rücu hakkının ilk şartı gerçekleşmiştir.
2918 Sayılı KTK’Nun 95. Maddesinde; “Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez. Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabilir.” düzenlemesine yer verilmiştir. Yine, Trafik Sigortası Genel Şartları B.4.d maddesinde; “Aracın, uyuşturucu madde veya ilgili mevzuatta belirlenen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce veya aynı mevzuatta alkollü içki alamayacağı belirtilen kişilerce alkollü içki alınmak suretiyle kullanılması sırasında meydana gelen zararlar,” sigortacının sigortalısına rücu edebileceği hallerden sayılmıştır.
Anılan düzenlemelere göre; sigortalı araç sürücüsünün alkol veya uyuşturucu madde etkisi altında bir trafik kazasına sebebiyet vermesi halinde, sigortacı tarafından zarar görene ödenen zarar bedeli, sigortalıdan rücuen talep edilebilecektir. Ancak rücu imkanın doğabilmesi için sigortalı araç sürücüsünün alkol veya uyuşturucu madde etkisi altında olması tek başına yeterli olmayıp, kazanın münhasıran alkol veya uyuşturucu madde etkisi altında gerçekleşmesi gerekmektedir.
Dosya kapsamında alınan ve mahkememizce de benimsenen bilirkişi raporu ile; meydana gelen trafik kazasının münhasıran alkolün etkisinde meydana geldiğinin tespit edildiği, sigortacı tarafından zarar görene ödenen tazminat miktarının kadri maruf bulunduğu, bu hali ile davacı —- zarar görene ödenen toplam — sigortalı davalıdan ödeme tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep edebileceği kanaatine varılmıştır.
Dosya kapsamından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere —– gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davanın KABULÜ İLE;
—-alacağın ödeme tarihi olan —— tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2.Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 12.179,37.-TL’den davacı tarafça dava açılırken yatırılan 3.044,85.-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye kalan 9.134,52.-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3.Davacı tarafça yatırılan 3.044,85.-TL peşin harç, 31,40.-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 3.076,25.-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4.Davacı tarafından yapılan 1.600,00.-TL bilirkişi ücreti ve 160,90.-TL posta gideri olmak üzere toplam 1.760,90.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5.Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6.Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 20.888,08.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7.Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde ——- nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.16/02/2021