Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/427 E. 2020/653 K. 03.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/427 Esas
KARAR NO : 2020/653

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 12/04/2017
KARAR TARİHİ : 03/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9. Maddesi gereğince Türk Milleti adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili İstanbul Anadolu —. Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin dava dışı sigortalısı —- şase numaralı otomobil emtiasının taşıyıcı/alt taşıyıcı şirketler sorumluluğunda karayolu ile taşınması sırasında hasarlanması nedeniyle davacı müvekkil sigorta şirketi tarafından dava dışı sigortalısına 17/02/2016 tarihinde ödenen 4.371,59 TL hasar tazminatından doğan rucüen tazminat alacağının tahsili amacı ile hasarda sorumlulukları bulunana 1 ve 3 nolu taşıyıcı/alt taşıyıcı şirketler ile —- davalı … şirketi aleyhine Anadolu —.İcra Müdürlüğü’ nün ——-. dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, takibin itiraz nedeniyle durduğunu belirterek itirazın iptaline takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —– dilekçesinde özetle; hasar tespitinin usule aykırı yapıldığını, tazminat sorumluluğunun kanunen sınırlandırıldığını, davacı yanın eksik emtiaların ağırlık miktarlarını ispata yarayan herhangi bir delili dosyaya sunamadığı gibi bu konuda müvekkil şirkete — herhangi bir belge iletmediğini, bilgilendirme yapmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı …—– vekili, cevap dilekçesinde özetle; meydana gelen zararın müvekkil firma tarafından yapılan nakliye işlemi sırasında meydana gelmediğini. — tamamlandıktan sonra ve diğer davalı şirketin hâkimiyet alanı içerisinde emtianın teslimi sırasında—— elemanlarınca hasarlanan araç teslim alınırken) meydana geldiğini, müvekkil şirketin oluşan hasardan sorumlu olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı—– vekili cevap dilekçesinde özetle;davacı şirketin ——– hasarına dair taleplerinin geçerli yasal dayanağı olmadığını, davaya konu hasar bakımından sağlanan bir teminat bulunmadığını, davacı tarafından sunulan hasar tutanağının ——-bir yorumdan ibaret olduğunu, ilgili tutanakta müvekkil şirket sigortalısı—- imzasının bulunmadığını, mali mesuliyet sigorta poliçesi ön şartlarına göre süresinde tespit edilmiş bir hasarın bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, takibe konu belgeler, İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün —-Esas sayılı dosyası, mahkememizce alınan bilirkişi raporu, ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
İstanbul Anadolu —- Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalılar aleyhine takip dışı sigortalısına ödemiş olduğu 4.371,59-TL sigorta tazminatına istinaden, 79,00-TL işlemiş faiz de eklenmek suretiyle toplam 4.450,59-TL alacağın takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline yönelik icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı —– — tarihinde,—tarihinde süresinde itiraz ettikleri , davanın yasal 1 yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların sunduğu deliller ve dosya üzerinde bir nakliyat uzmanı ve bir makine yüksek mühendisi tarafından inceleme yapılmak üzere bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş 09/10/2018 tarihli bilirkişi kök raporunda özetle; Dava konusu —–. olduğunu, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlan ekinde yer alan —- dikkate alındığında değer kaybının 2.013,42 TL olacağını, Somut olay (konusu araç üzerinde oluşan hasarın — sarf edilmesi gereken faturaya bağlı 1.504,50TL gider ile 3.999,58 TL değer kaybı zararının toplamına tekabül eden — ————- görmesinden önceki değeri ile onanldıktan sonraki değeri arasındaki farkı yansıtan” dolayısıyla da kısmi hasar karşılığı olarak tazmini gereken tutar olarak kabul edilebileceğini, davacının somut olaya bağlı olan ve tazmini gereken zarar için düzenlediği poliçede öngörülen tenzili muafiyet sonrası kendi sigortalısına 4.371,51TL. tutarında ödeme yaptığından, davalılardan “en fazla bu bedeli” rücuen talep edebileceğini, tahsilini teminen yürütülen icra takibine vaki itirazın iptali istemi ile ikame edilmiş olan işbu davanın kabul edilmesi ve talebin haklılığına hükmedilmesi halinde ise davacının alacağına miktarı infaz aşamasında belirlenmek üzere, davalı taşıyıcılar yönünden tazminatın ödendiği ————– yönünden ise (düzenlediği mesuliyet poliçesi teminatından tazminat ödenmesi için davacı tarafından davanın dayandığı takip tarihinden önce—- talepte bulunulmadığından) takip tarihinden itibaren, miktarı infaz aşamasında belirlenmek üzere 3095 SK. Md.2/2″ye göre avans faizi de yürütülebileceğini, muaccel hale gelen borcu, davalılardan birisinin davacıya ödemesi halinde diğerlerinin bu oranda borçtan kurtulabileceği hususlarında kanaatlerini bildirmişlerdir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş taraf vekillerini itirazları doğrultusunda ek rapor alınması için önceki heyete tevdii edilmiş ve 10/05/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; dava konusu——— hasar onarımı nedeniyle meydana gelen değer kaybının —–ekinde yer alan —- dikkate alındığında 2.013,42 TL olabileceğini, bu tutarların tazminat bağlamında ———————-sürecinde hasar görmesinden önceki değeri ile onarıldıktan sonraki değeri arasındaki farkı yansıtan” dolayısıyla da kısmi hasar karşılığı olarak tazmini gereken tutar olarak kabul edilebileceği tüm bu sebeplerle kök rapordaki kanaatlerinde her hangi bir değişiklik olmadığı hususlarında kanaatlerini bildirmişlerdir.
Mahkememizce aldırılan 10/05/2019 tarihli bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraf vekillerinden — bilirkişi raporuna karşı yapmış olduğu itiraz dilekçesinde davacı yanın sunmuş olduğu ve hukuken hiçbir delil vasfı bulunmayan hasar tutanağı çerçevesinde müvekkiline sorumluluk yüklenemeyeceği halde gerek kök gerekse 1. Ek raporda ısrarlar bu tutanağın hesaplamaya ve kusur durumuna esas alındığı, dolayısıyla düzenlenen bu raporların hükme esas alınmasının mümkün olmadığı, davayı kabul manasına gelmemek kaydıyla davacının dava dışı sigortalısına ödediği tutarın tamamını rücu konusu yapamayacağı, davacının müvekkiline ve diğer davalı konumundaki sigortacısına karşı gerekli olan bildirimleri ya da hasara ilişkin denetime elverişli bilgileri sunmadan doğrudan icra takibine giriştiği bu sebeple temerrütten de söz edilemeyeceğinden bahisle birinci ek rapora itiraz etmiştir.
Davalı —–ise daha önce aldırılan raporlarda müvekkilinin düzenlemiş olduğu poliçede yer alan muafiyet — incelenmediği varsayımsal tespitler üzerinden hazırlanan ekspertiz raporu dikkate alınarak raporların düzenlendiği, müvekkili aleyhine benzer şekilde açılmış olan 60 adetten fazla dava dosyasının bulunduğu, bu dosyalarda aldırılan raporların emsal olarak dosyaya sunulduğu, hatta müvekkili lehine red ile sonuçlanan bir kısım kararın Bölge Adliye Mahkemesi denetiminden de geçerek kesinleştiği, müvekkiline herhangi bir başvuruda yapılmadığından temerrüt faizi talebinin de hatalı olduğundan bahisle birinci ek rapora itiraz etmiştir.
Diğer davalı olan ———- ise kök ve birinci ek raporun itirazlarını kapsar şekilde olmadığını, ilk ek raporda kök raporun tekrarlandığını, değer kaybı yönünden hangi bedelin esas alınması gerektiğinin belirtilmediği, davalı taşıyıcı ile müvekkili arasında bulunan anlaşmaya göre taşıma esnasında oluşabilecek herhangi bir hasarın müvekkiline rücu edilemeyeceğinin kararlaştırıldığı dolayısıyla müvekkilinin davaya konu taşıma işinde üzerine düşen her türlü dikkat ve özeni gösterdiği bu sebeple zarara engel olunamadığından davaya konu zararın tazmini ile mükellefiyetlerinin olmadığından bahisle kök ve birinci ek rapora itiraz ettiklerini bildirmiştir.
Mahkememizce taraf vekillerinin ek rapora karşı yapmış olduğu —— ve kök ve birinci ek raporu hazırlayan bilirkişilere dosya sevk edilerek itirazlar çerçevesinde tekrar ek rapor aldırılmasına karar verilmiş, 19/06/2020 tarihli bilirkişi ikinci ek raporunda özetle; İlk ek raporda da belirtildiği üzere kök raporun hazırlanmasında dava dosyasına sunulan tüm belgeler ışığında hesaplama yapıldığı, hasar fotoğralarında görülen hasar ile nitelikli delil olan ekspertiz raporunda tespit edilen hasar ve hasarın oluşumu arasında uyumsuzluk bulunmadığı, dosya kapsamında da aksine bir delil bulunmadığından heyetlerince kök ve ek rapordaki kanaatlerinin muhafaza edildiği, huzurda görülmekte olan davada davacı … şirketinin hasar ödemesini ve rücu talebinin dayandırıldığı “Dava dışı——–çeşitli—– sonra ana depolama da dahil olmak üzere sigortalının fatura düzenlediği son alıcıya teslimine kadar geçen süreçte sevk edilen araçların —-sevkiyatlarını da kapsayacak şekilde) nakliyat muhataplarına karşı 385.000,000,00 Euro sigotrta bedeli üzerinden brüt 57.453,50-Euro — 200.000,00 Euro teminat limiti ile; “—- 31/12/2014 – 2015 vadeli nakliyat abonman, blok poliçesine dayandırıldığı, derdest davada ise davalı ——— vekilinin emsal olarak gösterdiği kararda olduğu gibi —- parçalarının nakliyatının değil davaya konu— marka ———-maliki ve işleteni olduğu —— plakalı araç ile 03/08/2015 ttarihinde yani poliçenin geçerli ve yürürlükte olduğu tarihte —— bulunan deposuna nakliyesinin bitiminde araç taşıma işinde kullanılan —- taşınan aracın tavanına düşmesi-sürtmesi yüzünden ortaya çıkan ve her ne kadar davalı —— hukuken hiçbir delil vasfı bulunmadığını öne sürse de davalı —— kaşe ve personelinin imzası ile düzenlenen tutanakla kayıt altına alınan hasarın bu dosyada tartışıldığı, rapora aynen alıntı yapılan tutanağın delil vasfının bulunup bulunmadığı takdirinin mahkemede olduğu ancak bu tutanak ne de bu tutanakta örtüşen bağımsız eksper raporunda da bulunan bilgilerin davalı tarafından delilleri arasında dava dosyasına sunulduğu görüldüğünden heyetleri tarafından değerlendirildiği, yok farzedilmediği, kök ve ilk ek raporda da değinildiği üzere dava dosyasına emsal olarak sunulan heyet raporlarında incelenen olaylardan farklı olarak somut olaydaki davacı sigortacının sadece dava konusu bir aracın tavan kısmında meydana gelen hasar bedelini talep ettiği, görevlendirdiği bağımsız eksperin raporuna göre poliçede ön görülen şekilde tenzili muafiyetli olarak belirlediği hasar bedelini tazmin ettiği ve poliçenin geçerli olduğu dönemde ifa edilen hasarın bedelinin telafisi için tazmin ettiği bedeli rücu konusu yaptığı, dolaıyıslya üst taşıyıcı olan —- anlaşma gereğince taşıma sırasında oluşabilecek — edilemeyeceği karalaştırılmış ise de davacının ya da sigortalısı olan— anlaşmanın tarafı olmadığı ve bu hükümle de bağlı olmadığının sabit olduğu, taşınan aracın tavan sacında—-çarpmasına bağlı olduğu hasarın yetersiz ambalajlamadan ya da hatalı yüklemeden kaynaklandığını veya taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği bir neden yüzünden oluştuğunu dolayısıyla taşıyıcı ya da taşıyanın tazminat bağlamında kendisini sorumluluktan kurtarabilecek bir kurtuluş behinesinden istifa etmesinin de dosya kapsamı itibariyle mümkün gözükmediği, kök raporlarının muhtelif yerlerinde davaya konu aracın tavan sacında meydana gelen hasara ait onarım faturasında yer alan kalemlerin hasar ile uyumlu olduğu, tutarlarının da piyasa rayiçleri çerçevesinde kadri maruf bulunduğu yönünde kapsamlı açıklamaların yapıldığı, yargıtayın yerleşik içtihatlarına göre araçtaki değer azalmasının 3.999,58-TL sigorta genel şartlarına göre ise 2.013,42-TL olarak hesaplandığı, —- düzenlediği poliçede yer alan muafiyet klozunun da raporlarında incelendiği, davalı şirketin somut olayda üst taşıyıcı olan diğer davalı ————— vadeli ve hasara anında geçerli ve yürürlükte olan poliçeye göre her sefer başına 300.000,00 Euroya kadar araç başına 300 Euro tenzili muafiyet ile güvence sağlandığı, davacı … şirketi tarafından 4371,51-TL olarak tanzim edilen bedelinde somut olay için taşıyıcının sorumluluğunda olan miktar üzerinden zaten 300 Euro tenzili muafiyet göz önüne alınarak hesaplandığı, bu durumda—– ile birlikte tazminat bağlamında bu miktara kadar sorumlu olacağı neticeden dava konusu — hasar onarımı nedeniyle meydana gelen “değer kaybı zararının” ise 3.999,58 TL. olduğu, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ekinde yer alan hesap metodolojisi dikkate alındığında değer kaybının 2.013,42 TL olacağı; somut olay konusu araç üzerinde oluşan hasarın onarılması için sarf edilmesi gereken faturaya bağlı gider ile Yüce Mahkemelin takdirine tabi değer kaybı zararının toplamının tazminat bağlamında ————– hasar görmesinden önceki değeri ile onanldıktan sonraki değeri arasındaki farkı yansıtan” dolayısıyla da kısmi hasar karşılığı olarak tazmini gereken tutar olarak kabul edilebileceğini, Davacının somut olaya bağlı olan ve tazmini gereken zarar için — tutarında ödeme yaptığından, davalılardan —- Mahkeme’nin takdirine tabi olmak üzere (1.504,50+2.013,42=) “3.517,97 TL’sını” rücuen talep edebileceğini, Rücuen tazminat alacağının tahsilini teminen başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemi ile ikame edilmiş olan işbu davanın kabul edilmesi ve talebin haklılığına hükmedilmesi halinde ise davacının alacağına miktarı infaz aşamasında belirlenmek üzere, “davalı taşıyıcılar” yönünden tazminatın ödendiği —- teminatından tazminat ödenmesi için davacı tarafından davanın dayandığı takip tarihinden —- talepte bulunulmadığından) takip tarihinden itibaren, miktarı infaz aşamasında belirlenmek üzere 3095 SK. Md.2/2″ye göre avans faizi de yürütülebileceğini, hususlarında görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Tekmil dosya kapsamında davacının dava dışı sigortalısına ödemiş olduğu bedelin rücuen tazmini istemli eldeki davanın açıldığı alınan bilirkişi raporlarının bilimsel, denetime elverişli ve gerekçeli olduğu davacının dava dışı sigortalısına ödemiş olduğu bedeli taşımayı yapan ve zarara sebebiyet veren alt taşıyıcı——talep edebileceği bu iki taşıyıcı arasındaki sorumsuzluk anlaşmasının davacı ve sigortalısını bağlamayacağı, davalı —– belgesi doğrultusunda alt taşıyıcısı olan —- İle birlikte hasarın meydana gelmesinden sorumlu olduklarının aşikar olduğu, diğer davalı … şirketinin de düzenlemiş olduğu poliçe ile davalı — olduğu zararları karşılamakla yükümlü olduğu mahkememizce değerlendirilmiş ,bilimsel , denetime uygun ve gerekçeli kök ve ek raporlar hükme esas alınmış ve davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davanın KABULÜ ile İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğünün —– esas sayılı icra dosyasına davalılar tarafından yapılan itirazın iptali takibin aynen devamına
2.Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 304,02 TL’den peşin harç olarak alınan 76,01 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye kalan 228,01 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
3.Davacı tarafça alınan toplam 76,01 TL peşin harç, 31,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 107,41 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4.Davacı tarafından yapılan 1.600,00 TL bilirkişi ücreti ve 175,70 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.775,70 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5.Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan—-göre belirlenen 667,60 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6.Davalılar tarafından yapılmış yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
7.Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı … Vekilinin yüzlerine karşı 6100 sayılı HMK 341/2 maddesi gereğince miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.