Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/359 E. 2021/1267 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/359 Esas
KARAR NO: 2021/1267
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/03/2017
KARAR TARİHİ: 25/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ——— akdedildiğini, sözleşme borcununu tahsili için—-esas sayılı dosyası ile yapılan icra takibine davalı borçlu tarafından itiraz edildiğini beyan ederek, icra dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibine devamına, alacaklarının icra inkar tazminatı ile tahsiline, masraf ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın abonelik sözleşmesine dayanarak —– sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, müvekkili firmanın ise borcunun olmaması sebebiyle itiraz ettiğini beyan ederek, yersiz ve geçerli olmayan abonelik sözleşmesine dayanarak açılan davanın reddine, sözleşmeye taraf dahi olmamalarına rağmen açılan icra takibinde kötü niyetli olduğundan asıl alacak miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere karşı taraf davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava,—- dayalı olarak su tüketim bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmak suretiyle bilirkişi raporu alınmıştır.
Dava konusu icra dosyası incelendiğinde, davacının davalı hakkında —işlemiş faiz olmak üzere toplam—- üzerinden icra takibi başlatmış olduğu, davalının yasal sürede borca itiraz ettiği, icra takibine vaki itirazın iptali için iş bu davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
—-bilirkişi raporunda özetle; takip konusu asıl alacak kaleminin dayandığı,—- eylül ayına ait — bedelli faturalar ile bu faturalara isabet eden ceza tutarlarına davalı — tarafından yapılan itirazın yerinde olduğu, —- bedelli faturalar ve bu faturalara isabet eden gecikme cezası yönünden ise, davalı —– — sorulmasının yerinde olacağı,—- bedelli fatura tutarı ile buna isabet eden —- sorumlu olacağı, bu halde davalının —- nolu dosyasına yaptığı itirazın asıl alacak kaleminin —- kısmına yaptığı itirazın haksız olacağı mütalaa edilmiştir.
— tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; kök rapordan sonra davacı —, davalı ile yaptığı — günlü —- dosyaya sunulduğu, davalı —- gününden itibaren—- itibaren kullanıldığı beyan ettiği, her iki belgenin davalı —-yetkilendirdiği vekil tarafından imzalandığı buna bağlı olarak, kök raporda verilen görüşten dönüldüğü, davalı —- asıl alacak kalemi olan — yaptığı itirazın haksız olduğu, davalının —dosyasında gecikme cezası kalemi olan — yaptığı itirazın ise, Davacı—- gecikme cezası talebinin ve uyguladığı gecikme cezası oranının dayanağı, kök rapordan sonra sunulan sözleşmede yer almadığı, davacı —-gecikme cezası oranının yasal veya mevzuatta yer alan dayanağını da açıklamadığı, kaldı ki kök rapordan önce sunulan davalının imzasını içermeyen mukavelede, gecikme cezası oranının — olarak açıklandığı, bu halde davalının —- gecikme cezası kalemine yaptığı itirazın iptali talebinin Mahkemenizin taktirinde olduğu mütalaa edilmiştir.
— tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı— gecikme cezası kalemini oluştururken — tarihine kadar — orana çıktığı, davacı—- gecikme cezası talebinin ve uyguladığı gecikme cezası oranının dayanağı, kök rapordan sonra sunulan sözleşmede bulunamadığı, davalının imzasını içermeyen mukavelede ise, gecikme cezası oranı —- olarak açıklandığı, davacının bu sözleşmeyi sunmakla sözleşme serbestisine dayanarak gecikme zammı oranını — olarak ikarar edip etmediğinin mahkemenin takdirinde olduğu, bu halde davalının —— gecikme cezası kalemine yaptığı itirazın yerinde olup olmadığı da mahkemenin takdirinde olduğu mütalaa edilmiştir.
Mahkememizce işlemiş faiz yönünden hesaplama yapılması için bilirkişiden yeni bir bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
—- bilirkişi raporunda özetle; davacı yanın takip tarihi olan — itibarıyla davalıdan talep edebileceği işlemiş faiz tutarının —- olmakla birlikte
davacı yanın talebi ile bağlı —- olduğu,
diğer bir ifade ile davacı yanın davalıdan takip tarihi olan
— tarihi itibarıyla — gecikme bedeli olmak
üzere toplam —- alacaklı olduğu mütalaa edilmiştir.¸
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının —- numaralı sözleşmeye kapsamında düzenlenen su kullanım faturalarına dayalı olarak başlatılan icra takibine itirazın iptalini talep ettiği, davalı tarafın sözleşmenin tarafı olmadığını, aboneliğin söz konusu olduğu adresteki taşınmaz maliki olduğunu, abonelik sözleşmesinin kiracılar tarafından yapıldığını beyanla davanın reddini savunduğu görülmüştür. Davacı tarafça sunulan mukavele başlık —- —- davalı adına — tarafında imzalandığı, —– vekaletnamesi ile —– sular idarelerinde sözleşme yapmaya yetkili kılındığı görülmekle abonelik sözleşmesinin davalı ile yapıldığı mahkememizce kabul edilmiştir. —- göre gecikme zammı oranının — kararı ile belirlendiği, —-tarafından yıllık olarak belirlenen gecikme zam oranlarına göre yapılan hesaplamada işlemiş faiz tutarının —olmakla birlikte
davacının talebi ile bağlı olarak —– talep edebileceği, davacının davalıdan takip tarihi olan — gecikme bedeli olmak
üzere toplam — alacaklı olduğu, takip konusu alacağın faturadan kaynaklandığı, Alacağın likit olması nedeniyle icra inkar tazminatı talebinde haklı görülmüştür.
Diğer yandan davalı vekili —- dilekçesi ile zamanaşımı itirazında bulunmuş ise de Zamanaşımı, Kanun’da ( HMK m. 116) sınırlı olarak sayılan ilk itirazlardan olmadığından cevap dilekçesi ile ileri sürülme zorunluluğu söz konusu olmayıp zamanaşımının ileri sürülme zamanı daha çok savunmanın genişletilmesi ve değiştirilmesi yasağıyla ilgilidir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 319 uncu madde hükmü uyarınca savunmanın değiştirilmesi yasağı cevap dilekçesinin verilmesiyle başlayacağından, zamanaşımı def’i cevap dilekçesi ile ileri sürülmelidir. Bununla birlikte, HMK’nın 141/2. maddesinde, iddia ve savunmanın genişletilip değiştirilmesi konusunda ıslah ve karşı tarafın açık muvafakati hükümlerinin saklı olduğu belirtilmiştir. Bu itibarla zamanaşımı itirazına davacının açık muvafatinin olmadığı, ıslah müessesesine de başvurulmadığı anlaşılmakla zamanaşımı itirazı dikkate alınmamıştır.
Açıklanan nedenlerle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, Davalının —- esas sayılı takibe yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına,
Alacak likit olmakla, kabul edilen 2.251,85 TL alacağın %20’si oranında belirlenen 450,37 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 153,83 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 2.251,85 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
4-Davacı tarafından sarfedilen 1.550,00 TL bilirkişi ücreti ve 165,00 TL posta ücreti olmak üzere toplam 1.715,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından sarfedilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi. 25/11/2021