Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/297 E. 2018/569 K. 17.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/297 Esas
KARAR NO : 2018/569
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/03/2017
KARAR TARİHİ : 17/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ……. Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ nin %50 hisseli ortağı olduğunu, davalının ise şirketin diğer %50 hissesinin ortağı olduğunu, davalının _aynı zamanda Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinin 15.02.2016 tarih ve 9011 sayılı nüshasında yayımlandığı üzere şirketin münferit yetkili müdürü olduğunu , müvekkilinin ise şirketin kuruluş tarihinden müdürlüğün davalıya devrine kadar şirketin müdürü olduğunu, müvekkilinin konut inşaatı yapmak ve satarak kâr elde etmek için davalı ile birlikte ……. Grup Yapı Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ ni kurmuş olduklarını, ayrıca ortaklık süresince dava dışı olan davalının babası ile de ortak hareket edilmiş olup; şirketin kuruluş ve idare işleri birlikte yürütülmüş olduğunu, davalı ve dava dışı davalının babasının müvekkilinin işbu ortaklık kapsamında dolandırmış ortaklık ilişkisinden kaynaklanan müvekkilin güvenini kötüye kullanarak, ortaklık süresince müvekkilini hileli ve yanıltıcı beyanlarla aldatarak müvekkilimin yüksek miktarda parasını uhdelerine geçirmiş olduklarını, müvekkilinin ortaklık ilişkisinden kaynaklanan güvenini kötüye kullanarak, müvekkiline ait parayı davalının babasıyla birlikte uhdelerine geçirdikleri ilk eylem, ……. Yapı Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ nin kuruluş aşamasında gerçekleşmiş olduğunu, müvekkilinin dolandırıldığının farkına vardıktan sonra uğradığı maddi kaybın telafisi için davalı ve dava dışı davalının babası ile iletişim kurmaya çalışmış, ancak müvekkilin görüşme talepleri olumsuz karşılandığı gibi, dava dışı olan davalının babası tarafından atılan iftira ile müvekkil …… Şubede ……. tarihinde yağma, zorla para talep etme ve siyasi büyükleri sol gazetelere ifşa etme suçlamasıyla olmak üzere- ifade vermek zorunda kalmış olduğunu, müvekkiline atılan bu iftiradan malum olduğu üzere bir kamu davası açılmamış ve kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş olduğunu, Davalının ve dava dışı olan davalının babasının kendisini dolandırdıklarını, uhdelerine geçirdikleri paraları ödememek, kendisini yıldırmak ve yapmış oldukları dolandırıcılık eylemini gizlemek için kendisi hakkında asılsız iftiralarda bulunduklarını gören müvekkilinin bu aşamadan sonra hızlı bir şekilde çözüm bulmak ve daha fazla mağdur olmamak için İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin …… Esas sayılı dosyası ile görülmekte olan “……. ve ……. talepli davasını ikame etmiş olduğunu, Yine aynı anda davalı ve dava dışı olan davalının babası hakkında İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/79331 Soruşturma numaralı dosyası ile suç duyurusunda bulunduğunu, davanın konusunu oluşturan İstanbul Anadolu 24.İcra M.nün ……E dosyası ile ilamsız icraya konu edilen 250.000,00 TL (İki yüz elli bin Türk Lirası):……. Grup Yapı Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ nin kuruluş aşamasında, müvekkilinin güvenini kötüye kullanılarak ve aldatıcı beyanlarla davalının uhdesine geçirdiği para olduğunu, müvekkilinden kısa bir süre sonra ödenmek üzere aldatılarak alınan bu paranın bugüne kadar müvekkiline ödenmediği gibi, inkar edilerek, hileli ve yanıltıcı beyanlarla üzeri örtbas edilmeye çalışıldığını, davalı ile %50 ortak olarak kurulan ……… Grup Yapı Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin şirket sermayesi olan 2.000.000 TL (İki milyon Türk Lirası) ‘ nin zorunlu yüzde yirmi beşlik kısmı olan 500.000,00 TL (Beş yüz bin Türk Lirası) ‘nin tamamının kısa bir süre sonra davalının payına düşen 250.000 TL (İkiyüz elli bin Türk Lirası)’ nin kendisine (müvekkiline) geri ödeneceği yönünde davalının ve dava dışı davalının babasının hileli ve yanıltıcı beyanlarına güvenerek müvekkili tarafından …….’ta mevcut gayrimenkulu satılarak paraya çevrilmek suretiyle, davalı … ve kendi adına ödenmiş olduğunu, ancak şirket mali müşaviri ………..’ in, şirket sermaye bedelinin ortaklar adına 250.000,00 TL’ şer olmak üzere 2 parça halinde yatırması gerektiğini söylemesi üzerine müvekkili şirket adına kendi hesabından yatırdığı 500.000,00 TL’yi 04/08/2015 tarihinde saat 16:52:58′ de geri çekmiş, 16:55:15’te ve 16:56:51’de 2-3 dakika içinde yine kendi hesabından …… Bankası ……. Şube nolu …….Şubesi’nde iki parça halinde yatırdığını, davalının kendi ödemesi gereken sermaye payını kısa sürede müvekkiline geri ödeyeceğini söylemesine rağmen, bu bedel ödenmediği gibi, hem şirketin feshi davasında, hem ceza soruşturmasında hem de yapılan icra takibinde bu borç inkar edilmek suretiyle ve dolandırıcılık eyleminin icrası kapsamında müvekkilini sindirmeye yönelik çeşitli iftira ve baskılarla üstü örtülmeye, gizlenmeye çalışıldığını, davalının ödemesi gereken ve şirket sermaye bedeli olan 250.000,00 TL’ nin müvekkili tarafından ödendiğini belirterek davalının itirazının iptaline takibin devamına ve % 20’den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına karar verilmesi iddia ve talep edilmiştir.
CEVAP
Davalıya usulüne uygun olarak tebligat yapılmış dava dilekçesi tebliğ edilmiş, ancak davalı ve vekili cevap vermemiş olup, davalı vekili mahkememizdeki duruşmalarda davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE;
Dava; davalı tarafından ödenmesi gerekip davacı tarafından ödenen şirket sermaye bedelinin tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine yönelik davalı itirazının İİK.nun 67/1-2 maddesi uyarınca iptaline ilişkindir.
Davacının ; İstanbul Anadolu 24.İcra Müdürlüğünün…… esas sayılı icra dosyası ile 250.000 TL asıl alacak, 32.363,01 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 282.363,01 TL’nin tahsili için ilamsız icra takibine başladığı ,davalının süresinde itiraz ettiği ve davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek kanıtlar toplanmak ve bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle sonuçlandırılmıştır.
Bu itibarla toplanan deliller, mahkememizce benimsenen bilirkişi raporu, tarafların iddia ve savunmaları, takip dosyası hep birlikte değerlendirildiğinde;
Davacı ile davalı yanın 2.000.000 TL nominal sermaye ile kurdukları AYK Grup Yapı Sanayi ve Ticaret Ltd Şti ne ait sermayenin %25 ine tekabül eden 500.000 TL lık nakit kısmının 250.000 TL lık kısmının davacı …,250.000 TL lık kısmının da diğer ortak … tarafından kurulacak şirkete ortaklarca taahhüt edilen sermayenin %25 ine mahsuben Türkiye de faaliyette bulunan bir banka da açılacak özel nitelikteki bloke hesaba yatırılması gerekmektedir. Sermayeye mahsuben yatırılacak hesap bloke hesap niteliğinde olup,şirket kurulup ticaret siciline tescil edilmeden ve ticaret sicili numarası alınmadan önce şirket adına hesap açılması hukuken mümkün değildir.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun bankalarda mevduat hesabı açılmasına ilişkin olarak 01.11.2006 tarih ve 26333 sayılı Resmi Gazetede yayınladığı Yönetmeliğin 4.maddesi 2.fıkrasına göre; “2) Kredi kuruluşlarının, müşterileri adına mevduat veya katılım fonu kabul edebilmeleri için, müşterilerini tanımak amacıyla müşterilerin kimliklerini. T.C. kimlik ve vergi numaralarını belgelemesi ve Kanunun 76 ncı maddesinin üçüncü fıkrası hükmüne istinaden Maliye Bakanlığınca yapılan düzenlemelerde yer alan yükümlülükleri yerine getirmesi zorunludur.”
Henüz kuruluş işlemleri hukuki olarak ikmal edilmemiş, tüzel kişilik kazanmamış durumda olan ………. Grup Yapı Sanayi ve Ticaret Ltd Şti adına……. Bankası A.Ş. ……Şubesinde ………. tarihinde………..numaralı vadesiz mevduat hesabı açılmış ve işbu hesaba bizzat davacı … tarafından …….. TL yatırıldığı, sözkonusu paranın kaynağını da ……. tarafından ……. Bankası aracılığı ile … ya gönderilmiş olan …….. TL olduğu, bu durumun ,……. Bankası….. Şubesinde …… tarihinde …… Grup Yapı Sanayi ve Ticaret Ltd Şti adına açılmış hesabın ekstresi ve tahsilat makbuzu ile sabit olduğu,
Dava dışı bankanın yapması gereken işlemin kurulmakta olan şirketin nominal sermayesinin %25 ini teşkil eden kısmını şirket sermayesini taahhüt etmiş ortaklardan tahsil ederek bankada geçici bir hesapta bloke edilmesidir. Limited Şirket kuruluşu sırasında,, Türk Ticaret Kanunu’nun 585.maddesine göre, limited şirketlerde sermayenin %25 inin tescilden önce ödenmesi zorunludur. Bu bakımdan TTK nun 345. madde uyarınca, nakdi ödemeler Türkiye de faaliyette bulunan bir bankada, kurulmakta olan şirket adına açılacak özel bir hesaba yatırılmalıdır. Ödenen bu tutarın ticaret siciline yöneltilecek bir banka mektubu ile ispat edilmesi gereklidir. Banka bu tutarı şirketin tüzel kişilik kazandığını bildiren bir sicil müdürlüğü yazısı sunulması üzerine sadece şirkete ödeyebilir. Şirket ana sözleşmenin noter onayı tarihinden itibaren 3 ay içinde tüzel kişilik kazanamadığı takdirde, bu hususu doğrulayan bir sicil müdürlüğü yazısının sunulması üzerine bedeller banka tarafından sahiplerine geri verilecektir.
Yapılması gereken işlem bu şekilde olmasına karşın……..Bankasının kurulacak Ltd Şt tüzel kişilik kazanmadan ……. Yapı Sanayi ve Ticaret Ltd Şti adına usul ve teamüle aykırı şekilde ticari mevduat hesabı açmasından dolayı 04.08.2015 tarihinde davacı … tarafından yatırılan paranın şirket ortakları adına … 250.000 TL … 250.000 TL şeklinde yatırılması zorunlu olduğundan dolayı davacının bankaya yatırmış olduğu 500.000 TL paranın çıkışı yapılmıştır. Ancak, Çıkışı yapılan iş bu tutar karşılıklı işlemle ve mahsup yolu ile bu defa … adına 250.000 TL, … adına 250.000 TL olmak üzere kurulacak şirketin %25 sermayesi olarak tahsil edilmiştir. Dava dışı bankadaki işlem fişleri ve hesap ekstresine göre,kurulmakta olan……. Yapı Sanayi ve Ticaret Ltd Şti nin2.000.000 TL lık sermayesini teşkil eden 5000.000 TL sının davacı … tarafından yatırılmış olduğu dava dışı Garanti Bankası Kartal Şubesi nezdindeki kayıt ve belgeler üzerinden tespit edilmiştir.
Şirketin kuruluş işlemleri ikmal edildikten sonra TR 06 0006 2000 0910 0006 2937 12 numaralı şirkete ait vadesiz mevduat hesabından 01.09.2015 tarihinde 500.000 TL şirkete nakden ödenmiştir.
Tüm bu tespitler hep birlikte değerlendirildiğinde; davalı tarafından ödenmesi gereken 250.000 TL’yi davacının ödediği takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 250.000 TL alacağı bulunduğu ancak davacının davalıyı takip tarihinden önce temerrüde düşürmediği, işlemiş faiz talebinin erinde olmadığı, davalının takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiği belirlenmekle davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM; Ayrıntıları ve gerekçesi yukarıda açkılandığı üzere,
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ ile ,
İstanbul Anadolu 24. İcra Müdürlüğünün ……….. Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile, takibin 250.000 TL üzerinden takip tarihinden itibaren değişen ve değişecek yasal faiz oranları uygulanmak suretiyle devamına,
Davacının alacağı likit olduğundan % 20 inkar tazminatının davalıdan tahsiline,
Aşan istemin reddine,
2- KARAR HARCI;
Davanın kabul edilen 250.000,00 TL’lik bölümü üzerinden belirlenen 17.077,50 TL nisbi karar harcının 3.410,24 TL’lık bölümü dava açılırken peşin olarak alınmış olduğundan, geriye kalan 13.667,26 TL karar harcının davalı taraftan alınmasına,
3-AVUKATLIK ÜCRETLERİ
a-Davanın kabul edilen 250.000,00 Türk Liralık bölümü üzerinden davacı yararına belirlenen 22.891,78 TL nisbi avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine,
b-Davanın reddedilen 32.363,01 Türk Liralık bölümü üzerinden davalı yararına belirlenen 3.883,56 TL nisbi avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine,
4-DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
a-Davacı tarafça yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 3.410,24 TL peşin karar harcının davalıya yükletilmesine,
b-Davacı tarafça yatırılan 4,60 TL vekaletname harcı ile yapılan 252,60 TL tebligatlar gideri ile 1.600-TL bilirkişi inceleme gideri olmak üzere toplam 2.057,20 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre 1.821,41 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, 235,79 TL’sinin davacı üzerinde bırakılmasına,
c-Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
d-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olmak üzere karar verildi.17/05/2018