Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/229 E. 2018/1025 K. 16.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/229 Esas
KARAR NO : 2018/1025

DAVA : Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 23/02/2017
KARAR TARİHİ : 16/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı taraf vekili 23.02.2017 tarihli dava dilekçesinde Özetle; Davacı firmanın 2015 yılı başından itibaren yakın zamana kadar davalı firmanın İstanbul ……… şubesinden …….. gönderimlerinin yapılmasına ilişkin hizmet aldığını, çalışılan süre boyunca verilen taşıma hizmetlerinin 3 günlük yada haftalık bazda toplu olarak fatura edildiğini, ödemelerinde bu şekilde ifa edildiğini bildirmektedir, kısa bir zaman önce taraflarına kesilen kargo gönderimi hizmet faturalarında bir fazlalık olduğunun farkedildiğini, geriye dönük kayıtların tetkikinde 2 yıl boyunca firmaları ile ilgili olmayan kargo hizmetlerinin taraflarına fatura edilmiş olduğunu gördüklerini, söz konusu gönderimlerde Alıcı’nın …… ismiyle kaydedildiğini, Göndericileri farklı firma ve kişilere ait olan bu gönderilerin Teslim Alan kısmında ise genellikle ………” ibaresinin yer aldığını ifade etmektedir, bu şekilde yapılan gönderilerin toplam bedelinin hesaplanarak tahsilatın iadesi amacıyla 19.12.2016 tarihinde ……Noterliği’nin 30427 yevmiye numarasıyla davalı firmaya ihtarname gönderildiğini, ihtarnameye verilen yanıtta özetle taraflar arasında devam eden ticari ilişki sürecinde davacının yönlendirmesi ile …firması gönderilerine ilişkin taşıma ücretlerinin davacı tarafından ödendiğini ve bugüne kadar herhangi bir itirazda bulunulmadığı beyanlarında bulunulduğunu, taraflar arasında yapılan görüşmelerde .. firmasının kargo gönderim ücretlerinin firmaları tarafından karşılanacağına dair bir bildirimde bulunulduğunun iddia edildiğini, taraflarınca böyle bir bildirimde bulunulmadığını ifade etmektedir, davacı firmanın yurt çapında 25 adet çok katlı mağazası olduğunu ve aylık kargo gönderimlerinin binlerle ifade edilen rakamlar olduğunu, 2015 yılından itibaren davalı firmaya toplamda 15.810,00.-Tl, bedel ödemesinde bulunulduğunu, taraflarına kesilen faturalarda da ayrıntılı bilgi yer almadığım toplu bir bedel ödemesi yazıldığını, itiraz etmelerine mahal bırakacak şekilde bilgi bulunmadığını, davalı firma uhdesinde tutulan geriye dönük bilgilerin ise taraflarınca yeni tetkik edildiğini, buna ilişkin listelerin hiçbir zaman fatura ekinde gönderilmediğini bildirmektedir, davalı firma tarafından davacı şirketten KDV Hariç 12.096,13.-TL/KDV Dahil 14.273,43.-TL tahsil edildiğini bildirmektedir, arz ve izah edilen nedenlerle davalı firma tarafından haksız olarak tahsil edilen KDV Dahil 14.273.43.-TL’lik bedelin 21.12.2016(davacı firma tarafından keşide edilen ihtarnamenin lebellüğ tarihi) tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline, yargılama ücreti ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini Sayın Mahkemeden arz ve talep etmişlerdir.
Davalı taraf vekili 20.04.2017 tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında ticari ilişkinin varlığının sabit olduğunu, düzenli olarak tutulan carı hesap kapsamında usule uygun düzenlenen faturalar dahilinde tahsilat yapıldığını, fazladan alınan bir tutar olmadığını, davacı tarafa usule uygun tebliğ edildiğini, hiçbir itiraza uğramadığını, ………. şirketi gönderilerinin davacının yönlendirmesi, talebi ve taraflar arasında karşılıklı mutabakat gereği usulüne uygun düzenlendiğini, söz konusu faturalarının tamamının ticari ilişkinin başından bu yana herhangi bir itiraza ve itirazi kayda uğramaksızın davacı tarafından ödendiğini, davacının iddia ettiği durumun teammülleıe de aykırı olduğunu bildirmektedir,arz ve izah edilen nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tara la yüklenmesine karar verilmesini Sayın Mahkemeden arz ve talep etmişlerdir.
Dava alacak davasıdır.
Mahkememiz 16/01/2018 tarihli celsesi ile dosyanın bilirkişiye tevdiine karar verilmiş, bilirkişi 15/05/2018 tarihli raporu ile davanın esası ve iş bu rapor ile yapılan tespitlerin değerlendirilmesinin takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere;Davalı şirkete ait ticari defterlerin muhasebe usul ve esaslarına uygun olarak tutulduğu, Davacı şirketin incelemeye katılmayarak ticari defterlerini sunmadığı, Taraflar arasında cari hesap bakiyeleri yönünden uyuşmazlık bulunmadığı, tüm fatura bedellerinin itirazi kayıl olmaksızın ödendiği ve bakiye borç bulunmadığı, davacının 2015-2016 yılları içerisinde kendisine ait gönderiler olmadığı halde farkında olmayarak ödediğini iddia ettiği 14.273,43.-TL toplam tutarlı kargo gönderi bedelinin iade edilmesi talebinde bulunduğu, Taraflar arasında akdedilen sözleşmelerde dava dışı…….. firmasına teslimatı yapılan gönderi ücretlerinin davacı şirket tarafından ödeneceğine dair herhangi bir madde yahut talimat bulunmadığı, Alıcı kısmında davacı şirket Unvanı yazılı olmakla dava dışı ……. firmasına teslim edilen kargolara ait irsaliyelerin incelenmesine göre 2015-2016 yılları içinde …… firmasına yapılan teslimatlar kaynaklı ödenmiş tutarın 4.828,24.-TL hesaplandığı, Tarafların süregelen ticari ilişkisi neticesinde dava dışı ……..şirketine yapıları teslimat bedellerinin davacı şirketten tahsil edileceği yönünde teamül oluşup oluşmadığına dair verilecek kararın takdirinin Sayın Mahkemeye ait olduğu,yönündeki tespitleri görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesinde; talebin davalı tarafından haksız olarak tahsil edilen 14.273,43 TL bedelin 21.12.2016 tarihinden itibaren işleyecek faizle birlikte davalıdan tahsili olduğu, davalı tarafça düzenli olarak tutulan cari hesap kapsamında usule uygun düzenlenen faturalar dahilinde tahsilat yapıldığını, fazladan alınan bir tutar olmadığını, uzun süreli ticari ilişkide karşılıklı mutabakat kapsamında süregelen uygulamanın inkar edilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. Alınan bilirkişi raporuna göre, inceleme günü davacı tarafın defterlerini ibraz etmemiş olup, davalı taraf defterlerinin usulüne uygun olarak tasdik edildiği, bu hali ile sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu anlaşılmıştır. Davaya konu olan 14.273,43 TL alacağın davalının davacıya kestiği faturalardan kaynaklandığı anlaşılmıştır. Düzenlenen bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetine elverişli olduğu anlaşılmıştır. Bilirkişi raporunda taraflar arasında cari hesap bakiyeleri yönünden uyuşmazlık bulunmadığı, tüm fatura bedellerini itirazi kayıt olmaksızın ödendiği ve bakiye borç bulunmadığı, taraflar arasında akdedilen sözleşmelerde dava dışı…….firmasına teslimatı yapılan gönderi ücretlerinin davacı şirket tarafından ödeneceğine dair herhangi bir madde yahut talimat bulunmadığı, alıcı kısmında davacı şirket ünvanı yazılı olmakla dava dışı……….. firmasına teslim edilen kargolara ait irsaliyelerin incelenmesine göre 2015-2016 yılları içinde …… firmasına yapılan teslimatlar kaynaklı ödenmiş tutarın 4.828,24 TL hesaplandığını, tarafların süregelen ticari ilişki neticesinde dava dışı karaca firmasına yapılan teslimat bedellerinin davacı şirketten tahsil edileceği yönünde teamül oluşup oluşmadığına dair verilecek kararın mahkemeye ait olduğu kanaatini bildirilmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 21/2 maddesi ‘ bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren 8 gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.’ hükmünü içermektedir eldeki dava anılan kanun maddesi kapsamında değerlendirildiğinde davacı tarafın 2015-2016 yılları içerisinde davalı tarafından gönderilen faturalara itiraz etmediği, buna ilişkin delil dosyaya sunmadığı anlaşılmakla, davanın reddine karar vermek gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Kanıtlanamayan davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 35,90 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 243,76 TL harçtan tahsili ile, 207,86 TL harcın karar kesinleştikten sonra talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 2.180,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından sarf edilen 28,00 TL posta ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı