Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/207 E. 2022/226 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/207 Esas
KARAR NO : 2022/226

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/02/2017
KARAR TARİHİ : 17/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9. Maddesi gereğince Türk Milleti adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili —- yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı .——tanımadığını ve bu kişiden mal, hizmet ve nakit bir meblağ almadığını, müvekkilinin davalıya borçlu olmasını ve çek vermesini gerektirecek hiçbir ilişki bulunmadığını, bu nedenle müvekkilinin davalıya herhangi bir çek keşide ederek vermediğini, müvekkilinin kendisine ait iş yerinde—– satım işi yapan —– arasında —– yaptığını, müvekkilinin bir vesile ile davalı … ile tanıştığını ve tanışıklıklarının ilerleyerek arkadaşlık düzeyine ulaştığını, bu aşamalarda davalı ..— kendisini iş çevresi ve tecrübesi olarak oldukça geniş birisi olarak tanıttığını, müvekkiline işleri büyüte ve genişletme konusunda sürekli telkinlerde bulunduğunu, tüm bu süreç sonunda müvekkilinin davalı … tarafından ikna edildiğini ve neticede tarafların ortak çalışma kararı aldıklarını, bu aşamada davalının herhangi bir sermayesi olmadığını, ancak müvekkiline bir süre sonra kendisine toplu bir para geleceği ve bu parayı sermaye olarak koyacağının söylendiğini, ancak davalı — bahsettiği sermaye olarak gelecek paranın geciktiğini ve tarafların bu şekilde bir süre çalışmak durumunda kaldıklarını, müvekkilinin şahsi olarak ticari işletme sahibi olduğunu, tüzel bir kişiliği olmadığını, ilk anda masraf olmaması ve davalının bahsettiği meblağlar eline geçene değin şahıs işletmesi olarak işe devam edilmesi ve işlerde gelişme olması sonrası tarafların resmiyette ortak olacağı bir ticaret şirketi kurulması konusunda mutabakata varıldığını, bir süre sonra davalı ..—çok iyi tanıdığı olduğunu ve özellikle muhasebe işlerinde çok faydalı olacağını, güvenilir bir insan olduğunu söyleyerek davalı ….– müvekkili ile tanıştırdığını, bu aşamada yine davalı .———–maddi ihtiyacı olduğundan, işe çok ihtiyaç duyduğundan ve bu sayede işine dört elle sarılıp tüm işler için canla başla uğraşacağını beyan ederek davalı .—- aralarına katılması konusunda müvekkilini ikna ettiğini, bu şekilde davalı ..—de aynı iş yerinde muhasebe işleri ile uğraşmak üzere sigortalı personel olarak işe başladığını, bu aşamalarda müvekkilinin iş konusundaki alaylı olarak bilinen ve mesleki tecrübeye dayalı bilgisi dışında ve özellikle resmi işlerde lise —– olmamasının da etkisi ile muhasebe ve bankacılık konularında bilgisi olmadığını baştan kabul etmiş durumda olduğunu, bu durumdan davalı .— sonuna kadar faydalandığını ve tüm muhasebe ve — ile olan ilişkilerde karar merci olduğunu, müvekkilini istediği gibi yönlendirdiğini, müvekkilinin hiçbir resmi kurumla olan ilişkide bizzat yer almadığını ve davalı … ile — ne demişse onu yaptığını, davalıların fikir ve eylem birliği ile hareket ederek müvekkiline ait ancak müvekkili tarafından imzalanmış olan bir adet çekini ciro yolu ile devrederek tahsil edilmesini sağladığını ve müvekkilini zarara uğrattığını, davalı ..— müvekkilini çek karinesi almaya da ikna ettiğini ve çek karnesi alındığını, bu çeklerin iş yerindeki kasada durduğunu ve kasanın anahtarının ise davalı … ve ——– bulunduğunu, davalı … ve — iş yerinin muhasebe ve resmi işlerde tek karar verici ve işleri takip eden kişiler olduğunu, müvekkilinin üstlendiği işler nedeniyle çoğu vaktini iş yeri dışında hatta şehir dışında geçirdiğini, bu nedenle davalı ..— müvekkilinin yokluğunda çek verilmesi gerekebileceği, bu nedenle imzasının gerekebileceği ve yokluğu nedeniyle ödemelerin yapılmasında aksamaların olacağını söylediğini, müvekkilinin bu şekilde ikna ederek toplamda 9 adet boş çek imzaladığını, müvekkilinin davalı … ve — olan güveni nedeniyle boş çeklerin akıbetini dahi takip etmediğini, davanın konusunu oluşturan çekin ise müvekkilinin imzasını da taşımadığını, müvekkilinin imzaladığı 9 adet çeklerin dışında olduğunu, dava konusu çekin kasanın anahtarın kendilerinde olmasından faydalanarak davalılar– müvekkilinin bilgisi ve rızası dışında alınarak davalı … adına keşide edilerek kendisine teslim edildiğini, müvekkili ile davalı … arasında hiçbir mal, hizmet ya da nakit bir —– olmadığından müvekkilinin bu davalı lehine söz konusu çeki verme sebebi bulunmadığını, çekin ilk haklı hamilinin davalı … olduğunu, bu nedenle davalı …—– müvekkilince keşide edilmeyen bu çeki kimlerden ve kendisine hangi sebeple ve kim tarafından verildiğini ispatlaması gerektiğini, davalıların fikir ve eylem birliği ile hareket ederek müvekkiline ait ancak müvekkili tarafından imzalanmamış olan bir adet çekini ciro yoluyla devrederek tahsil edilmesini sağladığını ve müvekkilini zarara uğrattıklarını, davalıların bu davranışlarının başta sahte çek ve dolandırıcılık olmak üzere çeşitli suçlar oluşturduğunu, müvekkilinin bu çeki ödemek zorunda kaldığını, müvekkilinin zararının sadece çek bedeli kadar olmadığını, deyim yerinde ise müvekkilinin iş yerinin içerisi boşaltılarak sonunda iflasına yol açıldığını, tüm bu nedenlerle müvekkiline ait —çek üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığının ve taraflara ait defterlerin incelenerek davalı … ve müvekkili arasında mal, hizmet ve nakit alışverişi olmadığının, aralarında borçlu olmasını ve çek vermesini gerektirecek hiçbir ilişki bulunmadığının tespitine, dava konusu çekin müvekkilinin bilgisi dışında ödendiği dikkate alınarak çek bedeli olan —- davalılardan müştereken ve müteselsilen istirdadına, müvekkilinin uğradığı yoksun kalınan kar ve gerçek zarar miktarının tespiti ile bu zararın ayrıca fikir ve eylem birliği ile hareket eden davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılara usulüne uygun yapılan tebligata rağmen davaya cevap verilmemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava; davaya konu çek nedeniyle davacının davalılara borçlu olmadığının tespiti ve çek bedelinin iadesi talebine ilişkindir.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, ibraz ettikleri tüm deliller, tanık beyanları, — ve mahkememizce alınan bilirkişi raporları ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
—celbedilmiş , dosyadan alınan bilirkişi raporunda özetle— üzerinde atılı bulunan—- imzalarının — isimli şahsın dosya içerisinde mevcut mukayese imzalarına kıyasla farklılıkların bulunduğunun tespit edilmiş olması sebebiyle — isimli şahsın eli ürünü olmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce — tarihli raporda özetle; inceleme konusu çekte bulunan keşideci imzasının teşhise götürecek önemli —— içermeyen, —– olması nedeniyle söz konusu imzanın —-, bu — sorulduğu üzere—eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
— taraflara tebliğ edilmiş, tarafların itirazlarının değerlendirilmesi amacıyla dosyanın grafoloji alanında uzman bilirkişi— tevdi edilerek yeni bir rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce aldırılan 12/07/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle;— programları kullanılarak— inceleme konusu keşideci imza ile— mevcut karşılaştırma imzaları arasında yapılan karşılaştırmada, başlangıç hareketlerinde——– benzerlikler, bitiş hareketlerinde farklılıklar görüldüğü, genel ——tanı unsurlarından ;——– değerlendirildiğinde, inceleme konusu çekteki imzanın serbest taklit yöntemi ile oluşturulduğu, — eli ürünü olmadığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; açılan davanın çek sebebiyle davalılara borçlu olunmadığı ve ödenen çek bedeli olan 8.000,00-TL’nin davalılardan tahsili talepli olduğu, mahkememizce aldırılan 12/07/2021 tarihli bilirkişi raporunda inceleme konusu çekteki imzanın serbest taklit yöntemi ile oluşturulduğu, davacı …— ürünü olmadığı görüş ve kanaatine varıldığı, bu hali ile çekteki keşideci imzasının davacıya ait olmadığının tesbit edildiği, imza itirazının kambiyo hukukunda mutlak defii olduğu ve herkese —— ileri sürülebileceği, davalı ——— dosya kapsamında sunmuş olduğu çeşitli tarihlerdeki beyan dilekçeleri ve duruşmalarda beyan ettiği kendisinin maddi sıkıntı yaşadığı ve kendisine davaya konu çeki dava dışı 3. kişi —isimli kişinin getirdiği kendisinin de çeki kullandığı yönündeki beyanlarının da sorumluluktan kurtulmaya yönelik olduğu, mahkememizce davacı vekilinden dava dilekçesinde netice-i talep kısmının —–bendindeki talebini açıklamasının talep edildiği davacı vekilinin ——açıklama ile—– bendde talep ettiği yoksun kalınan kar ve gerçek zarar talebinden vazgeçtiğini beyan ettiği davalı vekilinin de vazgeçmeyi kabul ettiği, bu hali ile her ne kadar 6100 sayılı HMK’da talepten vazgeçme gibi bir kurum bulunmasa da talebin zaten harçlandırılmadığı, dolayısıyla dava dilekçesinde netice-i talep kısmının —- bendindeki talebin harçlandırılmadığından talebin dahi vaki olunmamış sayılacağı mahkememizce anlaşılmış ve çekteki imzanın davacıya ait olmadığı bilirkişi raporuyla sabit olmakla — gerekçeli,— uygun —hükme esas alınmış , davacının imzası taklit yoluyla atılan çek sebebiyle borçlu olmadığı ve ödeme yaptığı anlaşıldığından davalıların bu bedelden müteselsilen sorumlu oldukları kabul edilmiş , açılan davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
AÇILAN DAVANIN KABULÜ İLE;
1-Davaya konu çek üzerideki imzanın davacıya ait olmadığının ve davacının davalılara çek sebebiyle borçlu olmadığının tespitine,
2-Dava konusu— numaralı—-çek bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2- KARAR HARCI;
Alınması gerekli 546,48‬ TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 136,62-TL peşin harcın mahsubu ile eksik bakiye 409,86‬-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-AVUKATLIK ÜCRETLERİ
a—-tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 5.100-TL maktu vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
a-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 136,62 TL peşin harç, 31,40 TL başvurma harcı ve 4,60 TL vekalet harcı toplamı 172,62-TL’nin davalılardan alınarak davacılara verilmesine,
b-Davacı tarafından sarfedilen 1.000,00-TL bilirkişi ücreti ve 357,20-TL posta ücreti olmak üzere toplam 1.357,20-TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
c-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalılar —vekilinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK ‘nın 341/2 maddesi gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı