Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1421 E. 2021/171 K. 09.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/1421 Esas
KARAR NO: 2021/171
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 26/12/2017
KARAR TARİHİ: 09/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ülkemizde bir zamanlar faaliyette bulunan ——- birçok kişiyi mağdur ederek tasfiye sürecine girdiklerini, müvekkilinin mağdur edilenlerden biri olduğunu, müvekkilinin———numaralı hesabında —– alacağının bulunduğunu, tasfiye sürecinde —- —— müvekkilinin borcunu ödemek yerine aynı şirket grubu içinde davalı ———– yönlendirildiğini, müvekkilinin de ——– tasfiye olması durumunda endişe ederek davalı ile —— tarihinde takip konusu sözleşmeyi imzaladığını, davalının borçlarının çok küçük bir kısmını ödediğini, davalı borçlunun haksız hukuka aykırı ve kötüniyetli itirazının iptalinini,————-sayılı dosyasından derdest icra takibinin devamını, haksız , hukuka aykırı ve kötü niyetli itirazın iptali ile %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, tazminatın müvekkiline ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisizlik nedeniyle reddini, davanın dayanağı sözleşme — tarihinde yürürlüğüe giren 6100 sayılı yasadan önce ————- tarihinde imzalandığını, o tarihte yüyürülükte bulunan 1086 sayılı yasa hükümlerine göre taraflara arasında yapılan sözleşemede yetki şartının geçerli olduğunu, dava konusu takibin yetkisiz icra dairesinden yapılması ve geçerli bir icra takibi olmaması ve iş bu davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, borç ilişkisi dışında kalan bir şahsın alacaklı ile anlaşarak borçluya ifa yükümlüşüğü üzerine alıp borçluyu borçtan kurtarmasına ise borcun nakli denildiğini,
İNCELEME VE GEREKÇE :
Davacı vekili; Taraflar arasında ——- tarihli alacağın temliki, sulh, ibra ve feragat sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin 4.1.maddesi gereğince davacının dava dışı Tasfiye Halindeki ———-numaralı hesabı ve eklerinde bulunan —– tutarındaki alacağı tüm hakları ile birlikte davalı şirkete temlik etiğini, davalı şirket tarafından küçük bir kısmının davacıya ödendiğini, ancak bakiye kısmın ödenmediğini,———— sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, takip dosyasındaki yetki itirazının yerinde olmadığını, davalı şirket ———–olduğunu, genel yetki kuralına göre davalının işlem merkezinin bulunduğu yer mahkemesin de yetkili olduğunu, özel yetki kurallarının borçlunun ———– bulunduğu yerde takip yapılmasına engel teşkil etmediğini, itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili; yetkisiz icra dairesinde takip yapıldığından davanın reddi gerektiğini, ayrıca borcu nakleden ——- tasfiye sürecinin devam ettiğini, davanın erken açıldığını beyanla davanın esastan reddini talep etmiştir.
1086 sayılı HUMK döneminde taraflar arasında imzalanan sözleşmede yer alan yetki şartının kanun ile belirlenen icra dairelerinin ve mahkemelerin yetkisini ortadan kaldırmayacağından davalı vekilinin icra dairesinin ve mahkememizin yetkisine yönelik itirazı reddedilmiştir.
Bilirkişi kök raporunda; Taraflar arasında imzalanan temlik sözleşmesi gereği, davalı temlik alanın sözleşme gereği taahhüt ettiği ödemelerden dolayı davacı ——– tutarında borcu olduğu, davacının tespit olunan —- tutarında muaccel hale gelen alacağı için davacı tarafından ———– sayılı dosyası ile başlatılan takibin yerinde olduğu, davacının başlatmış olduğu takipte hesaplanmış olan işlemiş faiz için —- oranında faiz oranının yerinde olduğu, bu oran üzerinden hesaplanmış —— tutarında işlemiş faiz talebinin doğru olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizce davalı tarafın rapora yönelik beyan ve itirazları ile ödeme belgelerinin değerlendirilerek her bir taksit tarihinden takip tarihine kadar———— —— işlemiş faizin hesaplanması için bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi ek raporunda özetle; Taraflar arasında imzalanan temlik sözleşmesi gereği, davalı temlik alanın sözleşme gereği taahhüt ettiği ödemelerden dolayı davacının —— borcunun kaldığı, davalının da bu tutarı kabul ettiği, muaccel hale gelen bu tutarın taraflar arasındaki temlik sözleşmesine göre vade tarihlerinde geçerli olan—– kurundan hesap edildiği, davacının —- asıl alacak, ———- işlemiş faiz talep edebileceğini mütalaa edilmiştir.
Dosya kapsamından anlaşıldığına göre; davacı dava dışı —- olan alacağını davalıya temlik etmiş, bu temlik karşılığında davalı da——– olan alacağı taksitler halinde davacıya ödemeyi kabul etmiştir. Taksitlerin ödeneceği tarihler taraflar arasında kesin olarak belirtilmiştir.
Davalı, aynı zamanda dava dışı —– davacıya olan borcunu, davacının alacağı karşılığında üstlenmiştir. Bu bir iç sözleşmedir ve geçerlidir. Temlik sözleşmesinde taksitlerin vadesi kesin olarak kararlaşrıldığından, her taksit ödeme tarihinin geçmesi ile bu taksit yönünden temerrüt oluşur.
Dosya kapsamı incelendiğinde, dava konusu temlik sözleşmesine konu olan taksit alacağının takip tarihi itibariyle, — asıl alacak, —— işlemiş faiz olduğunun anlaşıldığı, davalı tarafın ———- davacıya olan borcunu davacının alacağı karşılığında üstlendiği, yarar ve zararın davalıya geçtiği,———— tasfiye sürecine girmiş olmasının sonuca etkili olmadığı, davalının temlik sözleşmesi ile yüklendiği edimi yerine getirmek zorunda olduğu, alacağın likit olması nedeniyle icra inkar tazminatı talebinin yerinde olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile davalının ———— sayılı takibe yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin ——- asıl alacak, —– işlemiş faiz olmak üzere toplam ——- üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak sureti ile devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Alacak likit olmakla kabul edilen 23.855,62 TL alacağın %20’si oranında belirlenen 4.771,12 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 1.629,58 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 431,20 TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 1.198,38 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için hesaplanan 4.080,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için hesaplanan 1.393,76 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
5-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 467,20 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarfedilen 750,00 TL bilirkişi masrafı, 217,60 TL posta masrafı olmak üzere toplam 967,60 yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı gözetilerek 914,19 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan 53,41 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ———–Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 09/02/2021