Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/142 E. 2019/1072 K. 07.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/142 Esas
KARAR NO: 2019/1072
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/02/2017
KARAR TARİHİ: 07/11/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından işletilen köptü ve otoyoldan davalı şirkete ait —— plakalı aracın ihlalli geçişi nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarları ve yasadan kaynaklı para cezalarının tahsili amacıyla İstanbul Anadolu 4. İcra Müdürlüğü’nün —- Esas Sayılı takip başlatıldığını, icra takibinden gönderilen ödeme emrinin davalıya — tarihinde tebliğ edildiğini, davalı tarafından ——— tarihinde dosyanın tamamına itirazda bulunulduğunu, yapılan itirazın haksız ve yersiz olduğunu belirterek; itirazın iptaline, takibin devamına ve davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin ——- yılından bugüne kadar araç kiralama şirketini işletmekte olduğunu, araçlar kiraya verilirken ——— tamamen dolu olarak kiralayana teslim edilmekte olduğunu, eğer —boş ise bankadan direkt doldurulduğunu, otoyol işletmesinin yeni kurulması nedeni ile kendi sistemlerinden kaynaklandığını, bu cezadan müvekkilinin hiçbir haberi olmadığını, ceza normalde müvekkiline tebliğ edilmediğinden — kat ceza miktarına itiraz edildiğini savunarak; davanın reddine ve davacı aleyhine %20 oranında inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, İİK’ nun 67/1 maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, İstanbul Anadolu 4. İcra Müdürlüğü’nün —- Esas sayılı dosyası, mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
İstanbul Anadolu 4. İcra Müdürlüğü’nün ——-Esas sayılı dosyası, dosyamız arasına alınmış tetkik edilmiş, dosyanın incelenmesi neticesinde; davacı tarafından davalı aleyhine— TL geçiş ücreti, – TL ceza tutarı olmak üzere toplam —- TL’nin asıl alacağa işleyecek yıllık %10,50 oranında reeskont avans faizi ile tahsili amacıyla genel haciz yolu ile ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin ——- tarihinde borçlu davalıya tebliğ edildiği, davalı tarafça icra takibine ——-tarihinde borca ve ferilerine itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durduğu, davanın yasal bir yıllık süresi içerisinde açıldığı görülmüştür.
Mahkememizce uyuşmazlık konularına ilişkin bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen —- tarihli raporda özetle; dava konusu geçiş için davalıya ——— tarihinde yazılı bildirim gönderildiği, otoyol gişesinden geçiş yapan aracın davalıya ait olduğu, davalının davacıya ödemesi gereken toplam miktarın ———TL olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde; davacı vekilince, ihlalli geçiş nedeniyle ödenmeyen geçiş ücreti ve ceza tutarının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptalinin talep edildiği; davalı tarafça, davanın reddinin savunulduğu anlaşılmıştır.
Takip tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6001 sayılı Kanun’un 7144 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten önceki 30/5.madde ve fıkrasının 1.cümlesinde “4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir.” düzenlemesine ve aynı maddenin 7.fıkrasının 1. cümlesinde “Geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere, bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz.” düzenlemesine yer verilmiştir. Dosya kapsamında alınan denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu ile; davalıya ait aracın herhangi bir bedel ödemeden geçiş yaptığı ve geçişten haberdar olunmasına rağmen geçiş bedelinin ve cezai bedelin ödenmediği, bu hali ile takip tarihi itibariyle Yasal hükümler dikkate alındığında davalının — TL’lik geçiş bedeli ile birlikte on katı tutarında olan — TL ceza tutarı olmak üzere toplam —- TL’den sorumlu olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizdeki yargılama devam ederken 7144 sayılı Yasa ile 6001 sayılı Kanun’un 30. maddesinde değişiklik yapılmış ve yeni maddeler eklenmiştir. 7144 sayılı Yasa’nın 18.maddesi ile 6001 sayılı Kanunun 30.maddesinde on katı olarak belirlenen ceza miktarı 4 katı olarak değiştirilmiş ve eklenen 9.fıkra ile maddenin 7. Fıkrasının 3996 sayılı Kanun ile işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar için de uygulanacağı hükme bağlanmış, 7144 sayılı Kanun’un 19.maddesi ile 6001 Sayılı Kanun’a eklenen geçici madde 3’de “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden yapılmış olan geçişlerde araç sahiplerine bu Kanunun 30 uncu maddesinin beşinci fıkrası uyarınca tahakkuk ettirilen ancak bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında bu Kanunun 30 uncu maddesinde yer alan oranlar uygulanır.” düzenlemesine yer verilmiştir.
7144 sayılı Kanun’un 19.maddesi ile 6001 sayılı Kanun’a eklenen geçici madde 3 dikkate alındığında takibe konu ceza miktarının da henüz tahsil edilmemesi nedeniyle eldeki dava için de Kanun değişikliğinin uygulanması gerektiği, bu hali ile Yasal düzenlemedeki değişiklik nedeniyle ceza miktarının 10 kat iken 4 kata indirildiği, bu hali ile takibe konu ceza miktarı, bilirkişi raporu ile de tespit olunduğu üzere, — TL iken – TL’ye indirildiği, —— TL’lik ceza tutarının yasa değişikliği nedeniyle yerinde olmadığı anlaşılmakla – TL geçiş ücreti ile – TL ceza tutarı toplamı olan ——-TL bakımından takibin devamına, aşan istemin ise reddine karar vermek gerekmiştir.
Davanın reddolunan kısmı bakımından davacının, takip tarihi ve dava tarihi itibariyle haklı olduğu anlaşılmakla yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumluluk bakımından; Yargıtay — Hukuk Dairesi’nin— tarihli ——– Esas ve Karar sayılı ilamında yer alan “…dava tarihinde davacının dava açmakta haklı olup olmadığı hususları tartışılarak,..oluşacak uygun sonuç dairesinde vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin hangi tarafa yükleneceğinin belirlenmesi…” gerektiği ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun —– tarih — Esas – — Karar sayılı ilamında yer alan “…dava tarihinde davasında haklı bulunan davacının, davadan sonra yürürlüğe giren yasa nedeniyle haksız duruma düşmesi söz konusu olamayacağından, dava davadan sonra yürürlüğe giren yasal değişiklik nedeniyle konusuz kalmışsa davacı lehine vekalet ücreti hükmedilmesi..” gerektiğine ilişkin hükümleri dikkate alınarak davacı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesi gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Sabit olan —-TL geçiş ücreti, —- TL ceza tutarı olmak üzere toplam —– TL alacağın takip tarihinden itibaren artan azalan oranlarda ve yıllık %10,50 oranının aşmayacak avans faizi ile birlikte ve isabet eden takip giderleri ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmek üzere borçlu davalının İstanbul Anadolu 4. İcra Müdürlüğünün —— esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptaline, takibin belirtilen şekilde devamına, aşan istemin reddine,
Asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
2.Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 44,40 TL’den dava açılırken yatırılan 31,40 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye kalan 13,00 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3.Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL peşin harç ve 31,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 62,80 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4.Davacı tarafından yapılan 500,00 TL bilirkişi ücreti, 144,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 644,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5.Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6.Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 41,75 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7. Davalı her ne kadar kendisini vekil ile temsil ettirmiş ise de; reddolunan kısım itibari ile davacının dava açmakta haklı olduğu anlaşıldığından davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
8.Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı ve Davalı tarafın yokluğunda miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu.07/11/2019