Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1418 E. 2020/436 K. 17.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/433 Esas
KARAR NO: 2020/606
DAVA: Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ: 19/08/2013
KARAR TARİHİ: 15/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan Kayıt Kabul davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin müflis şirket———– olarak ——– tarihleri arasında çalıştığını, aynı zamanda ——- tarihinden itibaren yönetim kurulu üyeliği yaptığını, müflis şirketin ——– oranında hisse sahibi olduğunu, müvekkilinin aylık net maaşının ——– olduğunu, ——-gün için toplam — maaş alacağının olduğunu,——— —- ayına kadar günlük — saat fazla çalıştığını, bu nedenle——fazla çalışma alacağı olduğunu, dini ve milli bayramlarda da çalıştığını, kendisine prim verileceği söylenmesine rağmen verilmediğini, yıllık izinlerini kullanamadığını,—— yıllık izin alacağı olduğunu, müvekkilinin ————-kıdem alacağının olduğunu, iş yerinin iflas etmesi sonucu müvekkilin iş ilişkisi haksız olarak sona erdiğinden ———brüt ihbar tazminatı alacağı olduğunu, müvekkilinin iflas sonrasında da çalışmalarının devam ettiğini, iflas masasına kayıt için başvuruda bulunuşmuş ise de alacaklarının reddedildiğini belirterek; iflas masasına başvurusu yapılan —– maaş alacağı, — fazla çalışma alacağı, ——- dini milli bayramlarda çalışma alacağı, —- yıllık izin alacağı, — kıdem alacağı, ——— ihbar alacağı olmak üzere toplam ——– alacağın kayıt ve kabulü talep ve dava edilmiştir.
Davalı iflas idaresi vekili cevap dilekçesinde özetle; müflis şirket hakkında ———- sayılı dosyasından ————- itibari ile iflas kararı verildiğini, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, davacının alacağının yargılamayı gerektirdiğini, tek başına müflis şirketin yetkilisinin kabulünün ispata elverişli olmadığını, iflas ile birlikte hizmet akdinin kendiliğinden sona erdiğini, davacının yönetim kurulu üyesi ve hissedar olduğunu, sigortalı olarak çalışanların limited şirketlerde ortak, anonim şirketlerde yönetim kurulu üyesi olmaları halinde 4/a kapsamında sigortalılıklarının sona ereceğini savunarak; davanın reddini talep etmiştir.
Dava, İİK’nun 235. Ve devamı maddeleri uyarınca açılmış kayıt kabul davasıdır.
İflas müdürlüğü tarafından gönderilen yazı cevaplarının incelenmesinde; müflis ———–Hakkında ——- sayılı dosyası ile ——– tarih saat—-itibari ile iflas kararı verildiği, ikinci alacaklılar toplantısının —– tarihinde yapıldığı, ———Sayılı kararı ile ikinci alacaklılar toplantısının iptal edildiği, davacı tarafından —- numaralı başvuru ile —— alacağın iflas masasına kayıt ve kabulü için başvuruda bulunulduğu, iflas idaresince istemin reddine karar verildiği, sıra cetvelinin ——- tarihinde ———- tarihinde ———– yayımlandığı, sıra cetvelinin davacı asile ——- tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafça sıra cetvelinin tebliği için herhangi bir masraf yatırılmadığı bildirilmiştir.
İİK’nın 235/1. maddesinin 1. cümlesi “Sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar.” hükmünü içermektedir. Buna göre, alacak kayıt talepleri iflas idaresince reddolunan alacaklılar, sıra cetvelinin ilanından itibaren ——— günlük süre içerisinde dava açması gerekir. Bu süre hak düşürücü süredir. Ancak aynı Kanun’un 223. maddesi hükmüne göre alacaklı tebligata elverişli adresini bildirip kararın tebliği için avans yatırmışsa —— günlük dava açma süresi, kararın tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlar. Hak düşürücü süre, dava şartlarından olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerekir ———
Eldeki dava bakımından; sıra cetvelinin —– tarihinde —- tarihinde ———-ilan edildiği, davacı tarafa sıra cetvelinin ——- tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından sıra cetvelinin tebliği için masrafın banka yolu ile yatırıldığı beyan edilmiş ise de; mahkememizce iflas dosyası içerisinde yapılan incelemede, masraf yatırıldığına ilişkin herhangi bir delilin dosya içerisinde bulunmadığı, davacı vekilince de masrafın yatırıldığına dair herhangi bir delilin sunulmadığı, bu halde —- günlük dava açma süresinin ilan tarihinden itibaren hesaplanması gerektiği, bu halde davanın en geç——— tarihinde açılmış olması gerektiği, eldeki davanın ise hak düşürücü süre geçtikten sonra ——- tarihinde açıldığı anlaşıldığından; dosya kapsamından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere ———– gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere davanın bu gerekçe ile hak düşürücü süre nedeniyle reddine şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Hak düşürücü süre içerisinde açılmayan davanın REDDİNE,
2.Alınması gerekli 54,40 TL karar ve ilam harcının, davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 24,30 TL harçtan mahsubu ile bakiye 30,10 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3.Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerilerinde bırakılmasına,
4.Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5.Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6.Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 10 gün içerisinde ——– nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. 15/10/2020