Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1399 E. 2019/510 K. 02.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1399 Esas
KARAR NO : 2019/510
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 21/12/2017
KARAR TARİHİ: 02/05/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan, davalıya ait aracın ihlalli geçişleri nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarları ve yasadan kaynaklı para cezalarının tahsili amacıyla İstanbul Anadolu 14. İcra Müdürlüğünün ———— E sayılı dosyasından başlatılan icra takibinden gönderilen ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, davalı tarafından 18.09.2017 tarihinde dosyanın tamamına itirazda bulunulduğunu, itiraz konusu dosya alacağı hakkında takibin devamı amacıyla işbu davayı ikame ettiklerini, davaya konu borcun sebebini teşkil eden ihlalli geçiş fiilinin tanımlanması gerektiğini, müvekkil şirket tarafından işletilen otoyolda yer alan tüm gişelerden nakit, kredi kartı/banka kartı tahsilatı yapılabilmesi mümkün olduğunu ücret toplama sisteminin süresi içerisinde ——– bankasından / ——-den provizyon alınmamamsı ve bu nedenle ————- geçiş ücreti tahsilatı yapılamaması halinde geçiş esnasında gişede yer alan bariyerler açılmamakta ve gişe memuru tarafından geçiş ücretinin gişede nakit, kredi kartı ile ödenmesini talep ettiğini, nakit, kredi kartı ile de ödeme de gerçekleşmez ise oluşan ihlalli geçiş kaydına ilişkin ihlalli geçiş bildirimi, her ne kadar müvekkil şirket için yasal bir yükümlülük olmasa da sadece bilgilendirme amaçlı olarak düzenlenerek ihlalli geçiş anında araç sürücüsüne teslim edildiğini, söz konusu ihlalli geçiş bildiriminde bulunulduğunu, ihlalli geçiş, müvekkil şirket tarafından yapımı ve işletmesi üstlenilen otoyolun geçiş ücreti ödenmeksizin kullanılması ve tahakkuk eden ücretin geçişi takip eden 15 günlük kanuni ödeme süresi içinde de ödenmemiş olması anlamına geldiğini, bu itibarla ihlalli geçişi takip eden 15 günlük süre içerisinde geçiş ücretine herhangi bir ceza tahakkuk ettirilmediğini, kullanıcılar bu süre içerisinde sadece geçiş ücretini ödemekle yükümlü olduğunu, ilk 15 günlük cezasız sürenin dolmasını müteakip müvekkil şirket tarafından ————, otoyoldan ihlalli geçiş yapan ve 15 günlük yasal süre içerisinde geçiş ücretlerinin ödemeyerek cezaya düzen araçların sahiplik bilgilerin talep edildiğini, bu nedenle müvekkil şirket yasal olarak araç sahiplik bilgilerine ceza tahakkuk ettirilmeden erişememekte ve dolayısıyla bu süre içerisinde borçlulara herhangi bir bildirim yapılmadığını, yapılacak yargılama neticesinde davalının İstanbul Anadolu 14. İcra Müdürlüğünün ——— E sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına ve aleyhine %20’den az olamamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; söz konusu davanın görevsiz mahkemede açılmış olduğunu yargı yolu kolu bakımından görevsizlik kararı verilmesini talep ettiklerini, -/—-plakalı araç için————- gişesi arası 18,20 TL yerine 134,02 TL talep edildiğini, ———plakalı araç için —– köprü —- gişesi – —-köprü —- gişesi arası 71,75 TL yerine 105,05 TL talep edildiğini, istenene ücretin ve ceza tutarının çok yüksek olduğunu, müvekkiline tebligat yapılmadan ceza kesildiğini bu nedenle usulsüz olduğunu, müvekkil şirketin —- ve ——- geçiş ücretlerinin otomatik ödeme sistemi olduğunu, davacının ——— sistemlerinin çalışmadığı ya da davacının kötü niyetle ———– ödemesi almadığı, müvekkilden fazla para tahsil etmek için haksız bir kazanç yoluna girdiğinin açıkça görüldüğü, haksız ve kötü niyetle açılan davanın reddini, haksız ve kötü niyetle icra takibi yapıldığından davacının %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava, köprü ve otoyollardan ihlalli geçiş ve tahakkuk eden para cezası alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmıştır.
Dava konusu icra dosyası incelendiğinde, davacının davalı hakkında 08/09/2017 tarihinde koprü ve otoyollardan ihlalli geçis ve tahakkuk eden para cezasına dayalı olarak 239,25 TL asıl alacak ve 2.392,50 ceza tutarı üzerinden icra takibi başlattığı, davalının yasal sürede borca itiraz ettiği, iş bu davanın yasal 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Davacı 2017 yılı için köprü ve otoyola ait geçiş tarifesini dosyaya sunmuştur. Geçiş tarifesine göre —————arası 2. Sınıf araçlar için134,02 TL olduğu, köprü geçiş tarifesinin 2. Sınıf araçlar için 105,05 TL olduğu görülmüştür. Davalı her ne kadar müvekkiline ait araçların 1. Sınıf olduğunu iddia etmiş ise de buna dair delil dosyaya sunmamıştır.
Davacı vekiline ön inceleme duruşmasında davalıya ait aracın ihlalli geçişine ilişkin ihtarname ve tebliğ şerhlerini dosyaya sunması istenmiş, davacı vekilince 04/12/2018 tarihli beyan dilekçesi ile müvekkilinin özel şirket olduğunu, idari yaptırım kararı alma ve idari para cezası düzenleme gibi bir olanağının olmadığını, alacağın borçlar kanunu hükümlerine göre tahsil edilmeye çalışıldığını, tahakkuk ettirilen ceza tutarlarının idari para cezası niteliğine haiz olmadığından para cezaları için ön görülen tebliğ zorunluluğunun müvekkili şirket için aranamayacağını Anayasa Mahkemesinin ———– sayılı kararının da bu yönde olduğunu bildirmiştir.
Anayasa Mahkemesinin ————- sayılı kararı gözetilerek para cezasının tebliğ şerhi mahkememizce aranmamıştır. Diğer yandan davacı vekilince ihlalli geçişe ait iki adet ihtarname ve ———- gönderi takibi formu dosyaya sunulmuştur.
Davalı vekilinin bildirdiği ————kartlarının tanımlı olduğu bankaya müzekkere yazılmış, gelen cevabi yazıda ———plakalarına —— tarihinde —-satışının yapıldığı bildirilmiştir. İhlalli geçisin yapıldığı ——— tarihinden itibaren 15 günlük yasal süre içinde ödemenin yapılmadığı mahkememizce tespit edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talebin ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali olduğu, davacı tarafça, işletilen otoyol ve köprülerden davalının maliki olduğu araçların ihlalli geçiş yaptığı, geçiş ücretinin ve ceza tutarının ödenmediğinden bahisle tahsilinin talep edildiği, davalı tarafça geçiş ücretinin davacının sisteminin bozuk olmasından kaynaklı olarak ödenemediğinden bahisle davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır. Davalı vekilinin bildirdiği ———-kartlarının tanımlı olduğu bankaya müzekkere yazılmış, gelen cevabi yazıda ———- plakalarına ————- tarihinde ——–satışının yapıldığı bildirilmiştir. İhlalli geçisin yapıldığı ———tarihinden itibaren 15 günlük yasal süre içinde ödemenin yapılmadığı mahkememizce tespit edilmiştir. Takip tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6001 sayılı Kanun’un 7144 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten önceki 30/5.madde ve fıkrasının 1.cümlesinde “4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir.” düzenlemesine ve aynı maddenin 7.fıkrasının 1. cümlesinde “Geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere, bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz.” düzenlemesine yer verilmiştir. Davalı tarafça ihlalli geçiş yapıldığı kabul edilmekle birlikte davacının sisteminde meydana gelen aksaklık nedeniyle bedelin ödenemediği savunulmuş ancak savunmaya ilişkin herhangi bir delil sunulmadığı gibi, geçiş bedelinin ödenmesi için yasal 15 günlük sürenin bulunduğu da dikkate alındığında savunmaya itibar edilmemiş ve takip tarihi itibariyle Yasal hükümler dikkate alındığında davalının 239,25 TL’lik geçiş bedeli ile birlikte on katı tutarında olan 2.392,50 TL ceza tutarından sorumlu olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizdeki yargılama devam ederken 7144 sayılı Yasa ile 6001 sayılı Kanun’un 30. maddesinde değişiklik yapılmış ve yeni maddeler eklenmiştir. 7144 sayılı Yasa’nın 18.maddesi ile 6001 sayılı Kanunun 30.maddesinde on katı olarak belirlenen ceza miktarı 4 katı olarak değiştirilmiş ve eklenen 9.fıkra ile maddenin 7. Fıkrasının 3996 sayılı Kanun ile işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar için de uygulanacağı hükme bağlanmış, 7144 sayılı Kanun’un 19.maddesi ile 6001 Sayılı Kanun’a eklenen geçici madde 3’de “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden yapılmış olan geçişlerde araç sahiplerine bu Kanunun 30 uncu maddesinin beşinci fıkrası uyarınca tahakkuk ettirilen ancak bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında bu Kanunun 30 uncu maddesinde yer alan oranlar uygulanır.” düzenlemesine yer verilmiştir.
7144 sayılı Kanun’un 19.maddesi ile 6001 sayılı Kanun’a eklenen geçici madde 3 dikkate alındığında takibe konu ceza miktarının da henüz tahsil edilmemesi nedeniyle eldeki dava için de Kanun değişikliğinin uygulanması gerektiği, bu hali ile Yasal düzenlemedeki değişiklik nedeniyle ceza miktarının 10 kat iken 4 kata indirildiği, buna göre; talep edilen toplam 2.392,50 TL gecikme bedeli 957,00 TL’ye indirilerek bu miktar üzerinden karar verilmiştir. İndirilen ceza kısmı bakımından davacının, takip tarihi ve dava tarihi itibariyle haklı olduğu anlaşılmakla yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumluluk bakımından; Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 03/10/2012 tarihli 2012/3820-5658 Esas ve Karar sayılı ilamında yer alan “…dava tarihinde davacının dava açmakta haklı olup olmadığı hususları tartışılarak,..oluşacak uygun sonuç dairesinde vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin hangi tarafa yükleneceğinin belirlenmesi…” gerektiği ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18/11/2009 tarih 2009/18-421 Esas – 2009/526 Karar sayılı ilamında yer alan “…dava tarihinde davasında haklı bulunan davacının, davadan sonra yürürlüğe giren yasa nedeniyle haksız duruma düşmesi söz konusu olamayacağından, dava davadan sonra yürürlüğe giren yasal değişiklik nedeniyle konusuz kalmışsa davacı lehine vekalet ücreti hükmedilmesi..” gerektiğine ilişkin hükümleri dikkate alınarak davacı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesi gerektiğinden davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1.Davacının davasının kısmen kabulü ile davalının İstanbul Anadolu 14. İcra Müdürlüğünün ——— Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 239,25 TL geçiş ücreti ile 957,00 TL ceza tutarı toplamı 1.196,25 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2.Alacak likit olmakla kabul edilen alacağın %20’si oranında belirlenen 239,25 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
KARAR HARCI
3-Alınması gerekli 81,72 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 40,86 TL, harçtan mahsubu ile eksik bakiye 40,86 TL nin davalıdan tahsiline hazineye irad kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
4-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 2.392,50 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı vekili dava tarihinde dava açmakta ve on mili gecikme bedeli talep etmekte haklı olduğundan, kanun değişikliği nedeni ile reddedilen miktar yönünden davalı lehine vekalet ücretine karar verilmesine yer olmadığına,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
6-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 40,86 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından sarfedilen 113,00 TL posta masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8- davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu usülen anlatıldı.02/05/2019