Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1390 E. 2019/370 K. 28.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1390 Esas
KARAR NO : 2019/370
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 20/12/2017
KARAR TARİHİ: 28/03/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dilekçesinde özetle; 14.05.2016 tarihinde davalı —————-maliki olduğu —— plakalı araç, davacı müvekkil ——- şirketi nezdinde ————– numaralı kasko poliçesi ile sigortalısı olan ——————plakalı araca %100 kusuru ile çarpması neticesinde, sigortalı araça meydana gelen hasarın giderilmesi için sigortalıya 6.428,00 TL hasar bedeli ödendiğini, müvekkil sigorta şirketinin, sigortalısına ödediği hasar bedelini, işbu kazada kusurlu bulunan ———– plakalı araç maliki ———rücuen tezmin edebilmesi amacıyla, İstanbul Anadolu 7. İcra Müdürlüğünün——- Esas sayılı osyası ile borçlu hakkında ilamsız icra takibi başlattığını ancak borçlu tarafından icra takibine kötü niyetli olarak itiraz edildiğini, borçlular borca ve ferilerine itirazları haksız ve kötü niyetle yapılan bir itiraz olduğunu, bu nedenle itirazların iptali ve alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına karar verilmesi yasa gereği olduğunu, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla davanın kabulü ile itirazların iptaline, takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına, ücreti vekaletin ve yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkile ait ——— plakalı araç—— tarafından ——– vadeli- ——no.lu Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi (Trafik Sigortası) ile sigortalandığını, Ekte yer alan “Sigorta Şirketlerinin Birbirlerine Olan Rücu Taleplerinin Hızlandırılması Hakkında Protokol” gereği sigorta şirketleri dava açmadan önce karşı şirkete başvuruda bulunması gerektiğini, dava konusu olay haksız fiilden kaynaklandığını ve ticari iş niteliğinde olmadığını, Bu nedenle davacı vekilinin avans faizine yönelik taleplerinin de reddi gerektiğini, Aynı zarar aracın trafik sigortacısı tarafından tazmin edilmiş olabileceğinden ve müvekkilin tazmini davacı yan lehine sebepsiz zenginleşme teşkil edebileceğinden ayrıca rücu sebeplerinin tespiti halinde tazminat tutarı kendisinden tahsil edileceğinden iş bu davanın, söz konusu aracın işleteni ve sürücüsü ihbar zorunluluğu doğduğunu, Dava konusu olay haksız fiilden kaynaklanmakta olup ticari iş niteliğinde olmadığından avans faizi talebinin reddine, Mahkeme Masraf ve Vekalet Ücretinin davacı tarafa yüklenilmesine karar verilmesine, Netice itibarıyla haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul Anadolu 7. İcra Dairesinin ———— Esas sayılı takip dosyası, dosyamız arasına alınmış, tetkik edilmiştir.
Dava, İİK’ nun 67/1. maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davanın, dava dışı sigortalıya ödenen tazminat bedelinin haksız fiil sorumlusundan rücuan tazmini talebi olduğu, davacı tarafça davalının maliki olduğu aracın karıştığı kaza neticesinde sigortalı aracın hasara uğraması nedeniyle ödenen bedelin rücuan tazmininin talep edildiği görülmüştür. Dava rücuan tazminat davası olması nedeniyle halefiyet esasına dayalı olarak açılmıştır. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 28/12/2016 tarihli 2016/18769 Esas ve 2016/12023 Karar sayılı ve benzer nitelikteki birçok ilamında; “Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının 22.3.1944 Tarih E. 37, K. 9, RG. 3.7.1944 sayılı kararında bu husus” Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dâva, sigorta poliçesinden doğan bir dâva değildir. Bu nedenle, halefiyet dâvası bir ticarî dâva sayılamaz. Bu dâva, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dâva gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dâva açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur.” şeklinde vurgulanmaktadır. Davacı … şirketi olup, uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması…” gerektiği hükmüne yer verilmiştir. Eldeki dava bakımından değerlendirildiğinde; dava halefiyet ilkesi ile açıldığından görev belirlenirken dava dışı halef olunan kişinin açtığı davaya bakmakla görevli olan Mahkeme eldeki davaya bakmakla da görevlidir. Sigorta sözleşmesine bakıldığında sigortalının gerçek şahıs olduğu ve aracın kullanım şeklinin de hususi olduğu, bu hali ile dava dışı sigortalı, davalıya karşı dava açsa idi söz konusu Mahkemeye genel görevli asliye hukuk mahkemesince bakılacağı dikkate alındığında, mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerektiği gözetilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usulden reddi ile Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-HMK.20 maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde talep halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK 331/2. maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olmak üzere karar verildi. 28/03/2019